Cemal Ererdi / Axa Oyak Genel Müdürü Cemal Ererdi’yi hepimiz CU Sigorta’nın genel müdürü olarak tanıdık. Tam 14 yıl bu görevi yürüttü. Derken, Axa Oyak’ın genel müdürlüğüne getirildi. Şim...
Cemal Ererdi / Axa Oyak Genel Müdürü
Cemal Ererdi’yi hepimiz CU Sigorta’nın genel müdürü olarak tanıdık. Tam 14 yıl bu görevi yürüttü. Derken, Axa Oyak’ın genel müdürlüğüne getirildi. Şimdi çok iddialı hedefleri var. Yılın ilk 8 ayı sonunda üçüncü sırada bulunan şirketini, tekrar liderliğe taşımak istiyor. “Bizim agresif hedefimiz var. Birinci şirket olarak, ikinci şirket kadar fark yaratarak Türkiye’nin en büyük şirketini yaratmak istiyoruz” diyor.
Oyak Holding’in dünyanın en büyük sigorta gruplarından Fransız kökenli Axa ile ortak olduğu Axa Oyak Sigorta’nın genel müdürlüğü Mayıs ayı sonundan beri boş bulunuyordu. Bu koltuk, 16 Eylül sonu itibariyle Commercial Union (CU) Sigorta’nın genel müdürü Cemal Ererdi tarafından dolduruldu. Cemal Ererdi, Axa Oyak Sigorta’nın yanı sıra, Axa Oyak Hayat Sigorta ve Axa Oyak Holding’in de genel müdürlüğünü üstlendi. Böylece, 14 yıldan sonra CU Sigorta’daki genel müdürlüğünü bırakıp, yeni bir dönemi başlattı.
Ererdi, işe başladığının ilk haftasında Capital’e konuştu. Axa Oyak Sigorta için oldukça iyimser ve iddialı hedefler ortaya atan Ererdi, prim üretiminde kaptırdıkları liderliği geri alacaklarını söylüyor. Hatta, hedefini, “En yakın rakibimizi ikiye katlayacak bir pazar payı” olarak açıklıyor. Biraz agresif strateji izleyeceklerini belirtiyor.
Cemal Ererdi, Axa Oyak’a geçiş nedenini, şirketin yeni stratejilerini ve Oyak Grubu ile yaratılacak sinerji gibi konularda Capital’in sorularını yanıtladı:
Commercial Union’da 14 yıllık bir süreçten buraya geldiniz. Neden ayrıldınız, anlaşamadınız mı, yoksa farklı bir grupta, daha büyük bir şirkette kariyer yapma isteği mi oldu?
Commercial Union’u ben kurdum ve şirket belli bir noktaya geldi. İngiltere’deki ana ortak CGU, benim başladığım dönemde hayat ve hayat dışının eşit olarak yer aldığı bir sigorta şirketiydi. Son 2 yıldır ise Londra Borsası’nda bir hayat şirketi olarak ifade ediliyor ve toplam portföyünün yüzde 70’i hayat primlerinden oluşuyor. İngiltere dışındaki pazarlarda da önemli ölçüde hayat dışı alanından çekilme eğiliminde.
Dolayısıyla, bu durum, Türkiye’deki operasyonun geleceği açısından da bende soru işareti yarattı ve tabii Türkiye’deki ileriye dönük projeksiyonlarda da etkili olabileceği düşüncesi hakim oldu.
Commercional Union Grubu, bugüne kadar Türkiye’de çok fazla yurt içi kaynağa sahip olmayan bir sigorta şirketiydi. CU Sigorta, Aralık 1988’de kurulduktan sonra Türkiye’nin 9’uncu büyük şirketi haline geldi ama daha fazla ileri gitmesi için çok ciddi bir banka ağına da ihtiyacı vardı. Finansbank’ın çekilmesiyle de bu banka ağı elimizden gitmişti. Dolayısıyla, önümüzdeki dönem daha iyi bir gelişme sağlama konusunda, ciddi bir katkı ortadan kalkmış oluyordu. Bu ortamda Axa Oyak’ın yaptığı bu teklifte bana çok cazip geldi ve Axa Oyak’a da çok ciddi bir katkı sağlayabileceğimi düşündüğüm için teklifi kabul ettim.
Axa Oyak, son yıllarda satın alma ve birleşmelerin de etkisiyle hızla bir büyüme gösterdi ve bir anda prim üretiminde ilk sıraya yerleşti. Fakat, bu yıl geriledi. Sizin önceliğiniz ne olacak?
Axa Oyak, 2001 yıl sonu itibariyle prim üretiminde ilk sıradaydı. Bu yılın ilk 8 aylık döneminde üçüncü sıradayız. Yapmak istediğimiz, Axa Oyak’ın o güçlü yapısını gözden geçirmek, belirli temel taşlarını yerine oturttuktan sonra, yeniden lider konumuna geri dönmesini sağlamak.
Ama bizim daha agresif bir hedefimiz var. Biz birinci şirket olarak, ikinci şirket kadar fark yaratarak ve sektörden koparak Türkiye’nin en büyük, en verimli, en karlı sigorta şirketini yaratmak istiyoruz.
Otomobil satışları kısıtlıyken, Oyak Renault potansiyelini de kullanamadan o farkı nasıl yaratacaksınız? Satın almalarla mı?
Hayır, satın almalarla değil. Biz kendi grubumuzun gücünü doğru ve verimli kullandığımız taktirde, bu gelişmeyi sağlayacağımızı gördük. Benim burada 5’inci günüm ama gördüm ki Axa Oyak’a ciddi bir talep var.
Şu sırada bile Axa Oyak’a haftada 25 tane acente başvurusu var. Bu çok önemli bir olay. Çünkü, 4-5 aydır şirketin genel müdürü yok, bir yönetim bocalaması geçiriyor ama Anadolu’nun her tarafından ciddi anlamda bir acenteleşme talebi geliyor. Bu benim daha önce çalıştığım şirketlerde karşılaştığım bir şey değil.
Biz daha önceki şirketlerde mutlaka acenteye ya da müşteriye gider, onları şirkete katkı sağlaması için ikna ederdik. Burada tam tersi bir durum var. Dolayısıyla, biz eğer iç yapımızdaki eksiklerimiz giderir, etkili, verimli ve iyi hizmet veren bir sigorta şirketi konumuna daha da fazla geliştirirsek, Türkiye’de hakikaten ciddi farklılıklar yaratırız.
Peki yıl sonuna kadar bir toparlanma dönemi mi olacak? Yani o söylediğiniz hedef 2003’te realize olacak?
Bu hedefi 2003’de mutlaka gerçekleştireceğiz ama 2002’de de ilk sıradan çok fazla kopmayacağız. 2002’de de ilk üç içerisindeki yerimizi yine koruyacağız. Çünkü, Axa Oyak’ın geçen yılın son 4 aylık dönemindeki prim üretimi oldukça iyi. Dolayısıyla, bu yenilenecek poliçelerdeki potansiyel, zaten bizi istediğimiz noktaya getirecek.
2003’te ise farklılık yaratan, dinamik, çağdaş bir sigorta şirketi olarak bütün Türkiye’yi kucaklayacağız. 2003’de çok agresif, çok akılcı pazarlama yöntemleri uygulayan ama teknik anlamda da çok güçlü bir Axa Oyak ortaya çıkarmak niyetindeyiz.
Portföydeki kaza branşı ağırlığı yine devam edecek mi?
Kaza ağırlığının devam etmesi çok fazla mümkün değil, çünkü şu anda yeni o araç satışı yok. Fakat, bu bizim için önemli bir konu. Çünkü, oto branşında şu anda ilk sıradayız. Buna karşılık diğer branşlarda beşinci sırada.
Dolayısıyla, ilk etapta odaklanacağımız konu, beşinci sırada olan işlerdeki teknik kalitemizi artırmak ve bu noktadaki beklentileri karşılayarak daha üst sıralara çıkmak. Özetle, portföyümüzü yaymayı düşünüyoruz ki, olası bir riskte, yani otomobil satışı azaldığı taktirde, yangın, nakliyat gibi branşları büyüttüğümüz için şirket fazla etkilenmeyecek.
Peki satın alma stratejisi devam edecek mi?
Şirketimiz için uygun ve yararlı olabileceğini düşündüğümüz bir alternatifle karşılaşırsak, bunu hemen yönetim kuruluna getiririz. Ama kısa dönemde böyle bir olguyla karşılaşacağımızı düşünmüyoruz. Çünkü, ilk 10-12 dışındaki sigorta şirketlerinin çok cazip bir portföyü yok.
Ama ben inanıyorum ki, bu şirket kendi kaynaklarını, potansiyelini kullanırsa, bir sigorta şirketinin satın alınmasıyla gelecek portföyü, 2 yıl içerisinde kendi portföyüne ekler.
Daha önceki yönetimin görmediği bu potansiyelin kaynağı nedir? Grubun 200 şubeli bir banka ağına kavuşması mı?
Şu anda bankamız çok daha yeni ve daha portföyümüze bir katkı sağlamış değil. Ayrıca, kurumsal işlerde çok fazla etkin değiliz. Dolayısıyla, kurumsal müşterilere hizmet götürdüğümüz zaman, bu pazarı mutlaka ele geçireceğimizi düşünüyorum. Mevcut acentelerimizin satışa yönlendirilmesiyle bunu daha hızlı bir hale getireceğiz.
Tabi Axa Oyak grubu çok büyük bir grup, şu anda bin kişi çalışıyor. Bin 300 tane acentesi var. Fakat bu sayıları biz verimli hale getirilmesi anlamında çalışacağız. Yani belki sayılar azalacak ama acente başı üretim ya da kişi başı verimler.
Banka ağının kullanılması, size nasıl yansıyacak?
Bankada bireysel ürünlerin satışını bekliyoruz. Çünkü, bankanın son dönemde gayri menkul piyasasına dönük projeleri var. Dolayısıyla, onları harekete geçirebileceğiz ama bunun yanında gerçek anlamda bir “bank insurunce” faaliyeti içerisine girebileceğimizi düşünüyoruz. O zaman bankayı ciddi anlamda sigorta elemanlarıyla takviye etmek ya da biz destek vermek suretiyle mevcut müşterilerinin sigorta ihtiyaçlarını tek elden karşılamak amacındayız.
Ona dönük projeler hazırlayacağız tabi. Ayrıca, Oyak Grubu Türkiye açısından çok önemli bir potansiyel ve 196 bin tane üyesi var. Bunlara uygun yapacağımız aktif pazarlama çalışmaları da şirkete çok önemli katkılar sağlayacak.
Vakıfbank mesela Güneş Sigorta’nın hisselerini satışa çıkardı. Bu Axa Oyak için bir ilgi merkezi olacak mı, ilginizi çekiyor mu?
Olmaz diye düşünüyorum. Çünkü, Güneş Sigorta’nın yüzde 36’sına sahip Groupama var. Dolayısıyla, mevcut ortaklık yapımızı bozacak bir yeni ortaklığa girebileceğimizi düşünmüyorum. Bizim için bütün hisselerini alabileceğimiz bir şirket daha önemli bir hedef olabilir.
Böyle azınlık, az hisse değil de yüzde 100’ünü almak istiyorsunuz.
Evet öyle. Axa Oyak hakikaten çok büyük bir şirket. Etkin kaynakları kullanırsak sadece bunu yaparsak Axa Oyak’ı çok ciddi anlamda büyümesine ivme kazandırırız. Geçmiş yöneticiler şirkete çok önemli katkılar sağladılar dolayısıyla onlara her zaman teşekkür ediyoruz ama bundan sonrada yapacaklarımız her zaman şirketin önemli ölçüde değişime uğratılması olacak.
Bu geçmişi inkar etmek değil geleceğe hazır olmak adına yapılan bir takım değişiklikler olacak. O bakımdan da bu değişimlerden sonra piyasada hakikaten Axa Oyak poliçesini alan vatandaş çok farklı bir poliçe aldığını hissedecek.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?