İSO Başkanı Erdal Bahçıvan'dan ekonomi yönetimine mesaj

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) şu anda uygulanan politikalarının oluşturulduğu güven ve itibarın Türkiye'nin kredibilitesine doğru yansımaya başladığını belirtti.

Bahçıvan'ın ev sahipliğinde sektörel konuların değerlendirilmesi amacıyla düzenlenen İSO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı, TCMB Başkanı Dr. Hafize Gaye Erkan'ın katılımıyla yapıldı.

İSO Yönetim Kurulu başkan yardımcıları ve yerel halkın de hazır bulunduğu, ekonomi ve sanayiye ilişkin güncel konuların ele alındığı toplantıda, Erkan'dan sonra Bahçıvan da bir sunum yaptı. 

Erdal Bahçıvan, "Merkez Bankasının şu anda uyguladığı politikaların oluşturduğu güven ve itibar Türkiye'nin kredibilitesine doğru yansımaya başladı. Sanayiciler için öngörülebilirlik ve finansal istikrarın sürdürülme konusunda en önemli kurum olarak gördüğümüz Merkez Bankasının bağımsızlığını ve ilkeli durmasını çok önemsiyoruz." bölgede kullanıldı.

Bahçıvan, son yıllarda Türkiye'de ekonomi politikalarından uzaklaşıldığının ortaya çıkmasının ciddi sorunların ortaya çıktığını ve tahribatların olduğunu kaydetti:

"Bu durum, üretim hayatımızı ve sanayicilerimizi maalesef çok olumsuz sorunlar. Geçmiş dönemlerden sarkan olumsuzluklar, iş hayatında hala bazı açıklardan durumları koruyor. Geçtiğimiz haziran patlamadan itibaren göreve başlayan yeni ekonomi yönetimi, özellikle reel ekonominin ülkeleriyle yoğun istişarelerde bulunarak ekonomide yeni bir dengelenme çabası içinde Öncelikle yıllardan beri savunduğumuz ve bundan sonra da savunacağımız, Türkiye ekonomisi için olduğu kadar sanayimiz ve sanayicimizin en önemli güvencesinin finansal istikrarlarının her zaman bir kez daha çizmek istiyoruz. Çünkü biz finansal istikrara; üreticinin, sanayicinin ve iş insanının planlı, programlı, uzun vadeli Bir ekonomik iklimde çalışabilmek için elinde olması gereken en temel güvensiz ve sermaye olarak bakıyoruz.

Bunun kaybolmasının en büyük bedeli, hepimizin yaşayarak öğrendiği ve öğrendiği gibi enflasyondur. bugün olduğu gibi son dönemlerde ortaya çıkan farklı sorunlar nedeniyle maalesef yüksek enflasyonun yeniden açıklamamıza gelmesinin bedelini, tüm toplum kadar sanayiciler de ne yazık ki hak ettikleri kadar ve fazladan ödeme yapıyorlardı. Belli dönemlerde enflasyonla ilgili farklı tartışmaların olduğu her yerde enflasyonun Türkiye için asla ve asla kabul edilemeyeceği ve mutlaka hayatından çıkması gereken bir olgu olduğunu dile getirdik ve bugün yine aynı şeyi söylüyoruz. Finansal istikrarın kaybolduğu ortamların önce fiyat istikrarsızlığına, ardından da yüksek enflasyon dağıtıma yol açtığını izliyoruz. Bu tür dönemlerde belki kısa vadeli küçük avantajlar elde edilse dahi uzun süreceği çok ciddi bedeller ödedi��imiz gerçeğini kabul etmek durumundayız."