Zorlu Holding’in kurum içi girişimcilik programı Parlak Bi’Fikir’in ikinci döngüsünde Be Right Back, Geliverio ve Ne Ekersen yatırım alan girişimler oldu.
Sekiz aylık bir maratonu bitiren ve yüzlerce fikir arasından seçilen takımlar, girişim yolculuklarına Zorlu Holding’in yüzde 25 ortaklığında birer start-up olarak devam edecek. Selffix ise Vestel bünyesinde iç proje olarak çalışmalarına devam edecek.
Zorlu Holding’in sürdürülebilirlik vizyonu Akıllı Hayat 2030 stratejisi doğrultusunda çalışanların yaratıcılığını ve girişimci fikirlerini hayata geçirmelerine zemin açan; aynı zamanda da inovasyon odaklı, çevik ve dinamik bir kurum kültürünü pekiştiren kurum içi girişimcilik programı Parlak Bi’Fikir’in ikinci döngüsünde yatırım alan üç takım, Be Right Back, Geliverio ve Ne Ekersen oldu.
Sekiz aylık bir maratonu bitiren ve yüzlerce fikir arasından seçilen takımlar, girişim yolculuklarına Zorlu Holding’in yüzde 25 ortaklığında birer start-up olarak devam edecek. Ortaklık kapsamında Zorlu Holding’den hukuk, muhasebe, insan kaynakları, finans, iletişim gibi başlıklarda destek alacaklar. İki aşamalı olarak yapılması planlanan yatırımın ilk aşamasında her bir takıma 500.000 TL yatırım yapılacak.
Yatırım alan girişimlerden Be Right Back, akıllı ekranları oyun bilgisayarlarına dönüştüren bir platform geliştiriyor. Geliverio, kargo şirketlerine kolay gönderi deneyimi sağlarken işletmelere dinamik fiyatlama ve hızlı teslimat ile en uygun kargo alternatiflerini sunan bir uygulama üzerine çalışıyor. Ne Ekersen ise çiftçilerin hasat, makine ve birçok teknoloji hizmeti almasını kolaylaştıran tarım platformu geliştiriyor. Elektronik ürünlerin servis ihtiyaçlarını uzaktan çözmeye yönelik bir platform geliştiren Selffix takımı ise Vestel yöneticilerinin destekleri ile iç proje olarak çalışmalarına devam edecek.
Parlak Bi’Fikir programının Zorlu Grubu’nun Akıllı Hayat 2030 yolculuğunda dönüştürücü rol üstlendiğine vurgu yapan Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül; “Dünya ve Türkiye’nin türlü meselelerle yüzleştiği bir dönemde, etki gücü yüksek bir grup olarak biz inovasyon ve teknoloji odaklı çözümler üretmenin gücüne inanıyoruz. Sorumlu yatırım holdingi olma yolunda, sürdürülebilirlik hedeflerimizle hareket ederken; radikal dönüşümlere ayak uyduran çevik, dinamik bir yönetim anlayışı ve yılmazlık ilkesiyle hareket ediyoruz. Her yeni güne 33 bini aşkın bir aile olarak başlıyoruz; bu ailenin her ferdinin de yeni dünyanın ihtiyaçlarına yanıt verme, çözüm ortağı olma isteği; yaratıcılığını, girişimci ruhunu güçlendiren bir çalışma ortamında etki gücünün farkındalığıyla hareket etme sorumluluğu ve arzusu da var. Bu gerçeklerden yola çıkarak; ortak akıldan, kolektif çalışma prensiplerinden beslenen, esneklik çeviklik ilkeleriyle uyum kapasitesi yüksek bir kurum kültürünü güçlendirmek adına zemin açmaya devam edeceğiz. Yatırım yaptığımız kurumumuzdan çıkan yeni girişimler, direkt sektörlerimizle ilintili de olmayabiliyor. Bunu da grubumuz adına yeni iş alanlarını tecrübe etmemizi kolaylaştıran; aynı zamanda toplumsal, çevresel sorunlara yanıt veren etki yatırımcılığı bakış açısıyla da değerlendiriyoruz. Yatırım portföyümüzde her geçen gün bu yaklaşıma paralel gelişiyor” dedi.
Kurum içi girişimcilikle start-up modeli
Parlak Bi’Fikir ile inovasyonu bir iş yapış biçimi haline getirerek sadece yatırım alan takımların değil uzun dönemde tüm Zorlu Grubu’nun dahil olduğu bir değişim ve dönüşüm sürecini başlattıklarını dile getiren Vestel Ventures Genel Müdürü Metin Salt; “Kurum içi girişimcilikle start-up modelini Zorlu Holding içerisine taşımaya başladık. Birlikte öğrenip birlikte dönüşerek Zorlu Grubu’nda sistem temelli, köklü bir dönüşümü gerçekleştirme yolunda ilerliyoruz. Kurumsal reflekslerimizden sıyrılarak, sürekli inovasyon düşüncesiyle hareket ederek ve girişimci bakış açısını içselleştirerek bir start-up gibi davranmayı öğreniyoruz. Elbette bunun büyük kurumsal yapılar için kolay olmadığının farkındayız; ama bu dönüşümü tüm Zorlu Grubu’na yaydığımızda nasıl bir dinamizm yaratabileceğimizi de Vestel Ventures’ta edindiğimiz tecrübeler sayesinde gayet iyi biliyoruz. İlk döngü bu açıdan hepimiz için bir öğrenme süreciydi ve bunu ikinci döngü ile bir üst seviyeye taşıdık. Sadece yatırım alan takım üyesi arkadaşlarımızın değil, süreçte mentorluk veren, jüri üyesi olarak katkılar sunan yöneticilerimizin; projenin yönetiminde aktif rol oynayan çalışma arkadaşlarımızın da girişimcilik ve inovasyon kasları güçlendi. İlk iki döngü bizim için bir ısınma süreciydi; bundan sonraki döngünün ise kurum içi girişimcilikte bizim için bir hızlandırıcı rol üstleneceğine inanıyorum” dedi.
İkinci döngüye 700’ü aşkın başvuru
Parlak Bi’Fikir”in ikinci döngüsünde Zorlu Grubu genelinde yapılan açık çağrıya; 720 fikirle çalışanlardan yanıt geldi. Çok sayıda çalışan da takımlarda yer almak için başvuru yaptı. Yapılan değerlendirmeler sonucunda fikirler ve bu fikirler etrafında birleşen takımlar seçildi. Bu takımlar, çalıştaylar, bootcamp, açık alan ve bireysel dönüşüm atölyeleriyle 200 saate yakın online çalışma gerçekleştirdi. Takımlar, design-thinking ve lean start-up metodlarını kullanarak fikirlerini danışmanlarının ve Vestel Ventures ekibinin katkılarıyla geliştirdi. Her hafta 8 online buluşma ile süreç boyunca 112 buluşma, ek eğitimler, ilham buluşmalarıyla da bir araya geldiler. Süreç boyunca Parlak Bi’ Fikir’in birinci döngüsünde takımlarda yer almış ancak yatırım alan ekiplerde bulunmayan kişilerden oluşan Zorlu Grubu inovasyon elçileri grubu da takımlara destek oldu; ilk döngüdeki tecrübelerini de aktarma fırsatı yakaladılar.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?