Geleceğin Şişecam’ı nasıl olacak?
1- Cam alanında ilk 10 içinde yer alıyoruz. Her alanımızda “Dünyanın 1’inci ligindeyiz.” 2- Bundan sonra Şişecam’ın etkinlik yelpazesi her geçen yıl daha inovatif ürünler ve hizmetlerden oluşacak. 3- Camın Apple’ı olmak istiyoruz. Gelecekte daha konforlu yaşamı mümkün kılacak ürünleri önce biz sunmayı hedefliyoruz. 4- 2013 yılında organik ve inorganik yatırımlar için 1 milyar dolar civarında yatırım hedefimiz var. 5- Camda dünyanın ilk 3 üreticisinden biri olma hedefine 2018-2020 döneminde ulaşmayı umuyoruz. 6- Bunun için yılda ortalama yüzde 10 civarında büyümeyi ve 2020’de 10 milyar dolar ciroya çıkmayı arzuluyoruz. 7- Bundan sonra çok daha büyük boyutlarda satın almaların bizi beklediğini söyleyebilirim. 8- Bugün Avrasya’da var olan Şişecam, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılında bütün kıtalarda bayrağını dalgalandıracak. 9- Latin Amerika, Ortadoğu, Hindistan, Çin, Tayland, Vietnam ve Endonezya’yı, yatırım yapmak için yakından takip ediyoruz. 10- Gelecek 10 yılda Şişecam bu 10 düzeylerde büyürken, niteliğini de büyük oranda değiştirmiş olacak.
ŞİŞECAM'IN DNA'SINDA NE VAR?
EN GÜÇLÜ YÖNÜMÜZ
Şişecam, Cumhuriyet ile özdeşleşmiş bir kurum. En güçlü olduğumuz nokta,
eğitimli ve yetenekli insan kaynağımız. Ayrıca teknolojik yetkinlik,
operasyonel beceri, güçlü sermaye yapısı Şişecam’ın gücünün kaynağı.
Faaliyet alanlarında derin bir bilgi ve deneyime sahip. Tüm bunlar,
şirketin geleceğe yönelimi açısından sahip olduğumuz önemli avantajlar. ÇOK KÜLTÜRLÜ YAPI
30 yıldır İş Bankası Grubu’ndayım, 2006’dan beri de Şişecam’dayım.
Sadece Türkiye’de değil, dünyada da bu ölçekteki küresel şirketleri
yönetmenin sorumlulukları daha farklıdır. Böyle küresel bir şirkette çok
kültürlü bir yapıya geçiyorsunuz. Bu yapı değişik insanlarla çalışma,
değişik kültürlere göre düşünebilme, bazen gerilme, bazen esneme
kabiliyeti gerektiriyor. ZOR BİR YÖNETİCİYİM
Zorlukları yok mu? Tabii ki var. 9 ülkede, 18 bin kişiyle ve bu kadar
geniş bir müşteri ağına sahip olursanız, her gün farklı bir aksiyon
yaşarsınız... Bu tempoyu idare etmenin getirdiği zorluklar tabii ki var,
ama keyfi de var. Nasıl bir yönetici olduğuma gelirsek... İnsanın kendi
kendini değerlendirmesi çok doğru değildir. Bu konuda kendimi
tanımlamaktan da özellikle kaçınırım. Ama zor bir yönetici olduğumu
söyleyebilirim.