Katılımın gözü kobilerde

Geçtiğimiz ay Bank Asya’nın yeni genel müdürü Cemil Özdemir ile bir araya geldik. Katılım bankacılığında son tabloyu, Bank Asya’nın yeni dönem planlarını konuştuk. Özdemir, katılım bankaları için de tablonun, bankacılık sektörünün genelinden farklı olmadığını anlatıyor. “2009 kriz yılıydı. Likidite önem kazandı, piyasa daraldı. 2010’da ise likidite bol. Kredi piyasası yeniden hareketli” diyor ve şu değerlendirmeleri yapıyor:
REKABET ÇOK ARTTI
Yılbaşından bu yana rekabet arttı. Fiyatlar düştü. Geçen yıl likidite ön plandaydı, bu yıl kârlılık öne çıktı. Geçen yıl sıkışan piyasada problemli hale gelen birçok firma, bu yıl kredi pazarının genişlemesiyle rahatladı. Diğer yandan geçen yıla nazaran marjlarda daralma var. 2010 yılında yüzde 20 gibi bir büyümeyi bütçelemiştik. Yıl sonuna kadar bu gerçekleşecek. 2010’u geçen yılın üzerinde bir kârla kapatmak istiyoruz. Kurumsal büyük firmaların yanı sıra orta ölçekli firmalara da ağırlık vereceğiz.
BANK ASYA’NIN PLANI
Bireysel bankacılıkta büyümemizi biraz daha artıracağız. Şube sayımız 164’ü buldu. 2010 yılı sonuna kadar 20-25 yeni şube daha açmayı ve müşteri sayımızı 3 milyonun üzerine çıkarmayı öngörüyoruz. Şubelerimizi bütçeledik. Gidemediğimiz illere ulaşmak istiyoruz. Çünkü artık büyük ölçekli bir bankayız. Bu büyüklüğü ve kârlılığı sürdürebilmek için de sayıların büyük olması gerekiyor. Özellikle kredi kartı sayımızı artırmak istiyoruz. Geniş bir kitle tarafından tanınmamızı sağlayan ürünümüz DIT’a daha fazla yatırım yapacağız. Kredi kartı sayımız 1,7 milyona ulaştı. Bu sektör içerinde yaklaşık yüzde 4’lük bir dilime işaret ediyor. Yeni yatırım ve inovasyonlarla daha yüksek pazar payına ulaşmak hedefindeyiz.