Bu kadarını hayal etmemiştik

Keskinoğlu, son 10 yılda yüzde 1.000 büyüdü. 892 milyon TL cirosuyla Türkiye’nin devler ligine girdi. Bu başarının mimarı Fevzi Keskinoğlu, 2013 ’te 1 milyar TL ciro eşiğini aşacaklarını söylüyor. “Hayallerimiz büyüktü ama çocuklarımızın da bize katılmasıyla hayallerimiz Türkiye sınırlarını aşıp dünyaya ulaştı. Şirketi kurarken sanırım bu kadarını hayal etmemiştik” diye konuşuyor.

Şirketin yeni sektörlere girerek daha entegre bir yapıya kavuşmasını da büyümede önemli bir adım olarak değerlendiriyor. 1994’te şirketin viyol işine girmesiyle bu alandaki fabrikanın ciroyu artırdığına da dikkat çekiyor. “Yine de yumurta üretimi ve yumurta tavukçuluğu benim ilk göz bebeğim ve ilk heyecanım” diye konuşuyor. Türkiye’nin son 10 yılda en hızlı büyüyen gruplarından Keskinoğlu’nun bu başarısını şirketin yönetim kurulu başkanı Fevzi Keskinoğlu’yla konuştuk:

10 yılda yüzde 1.000 büyüme
Biz son 10 yılda yüzde 1.000’in üzerinde bir büyüme gerçekleştirdik. Aslında 1963’ten beri büyüme içindeydik ama hep sağlam, emin ve biraz da yavaş adımlar atıyorduk. 2000’li yıllarda babamızla kurduğumuz şirkete çocuklarımız da katıldı. Onlar dünyayı ve teknolojiyi, yenilikleri bizden daha fazla takip ediyor. Her biri Türkiye’de eğitimini tamamladıktan sonra yurtdışına da gitti. Onların şirkete katılmasıyla bir hareketlenme ve dinamizm oldu. Bunun yanı sıra 1997’ye kadar biz yumurta tavukçuluğu yapıyorduk, ama bu tarihte et tavukçuluğuna da başlama kararı aldık. Artık 35 yıllık deneyimle bu işi çok iyi öğrenmiştik, Türkiye’de böyle bir ihtiyaç vardı.

Çocukların da işe başlamasıyla sektöre ilkleri sunmaya başladık, yumurtayı ambalaja koyduk, özellikli diye adlandırdığımız Omega 3’lü, selenyumlu yumurtalar ürettik. Civcivden yeme, damızlıktan dağıtım ağına, yumurta kabından yem üretimine varana kadar tam entegre bir şirket olduk. Bundan sonra da yatırımlar ve büyüme ardı ardına geldi.~

Güven en büyük sermaye
Hayallerimiz büyüktü ama çocuklarımızın da katılmasıyla hayallerimiz, Türkiye’yi aşıp dünyaya ulaştı. Şirketi kurarken sanırım bu kadarını hayal etmemiştik. Keskinoğlu her zaman kaliteyi gözeten bir şirket oldu, tüketicisini düşündü. Amacımız hep daha iyisini yapmaktı. Babamız bize şirketimizle birlikte birçok değerli ilkeyi de miras bıraktı. Üç tanesini örnek vermek isterim: “Bir işi önce kafanla yap, sonra elinle yap”, “Her zaman en iyisini yapın en pahalıya satın. Herkes, pahalı desin ama hiç kimse Keskinoğlu’nun malı kötü demesin”, “Çocuklarınıza yedirmediğiniz bir ürünü asla müşterilerinize yedirmeyin”. Bizim sırrımız aslında bu. Erdemlerimize ve köklerimize bağlı kalırken yenilikleri de hayata geçirmek. Üçüncü kuşak da aynı anlayışla iş yapıyor. Dünyadaki teknolojiyi Türkiye’ye ilk getiren oluyoruz ama birçok teknolojiyi Türk tüketicisine uyumlu hale getirmek için de uğraşıyoruz. Tüketicilerimize karşı açık ve şeffaf bir üretim süreci izliyoruz. Tesislerimiz her an denetime açık. Tüketicilerimiz Keskinoğlu markasıyla aldığı yumurta ve piliç eti ürünlerine ait her türlü bilgiyi takip edebiliyor. Tüm bunlar da güveni yanında getiriyor. Bu da bizim en büyük sermayemiz,

Büyümede itici güçler
Bu yıl 50’nci yılımızı kutluyoruz. Bu süre zarfında pazarda hep ilklere imza attık. Bunun yanında birçok teknolojiyi de Türkiye’ye ilk getiren firmayız. Piliç etinde tüm Avrupa’nın kullandığı hava soğutma sistemini Türkiye’de ilk biz kullandık. Bu sistemle piliçlerin raf ömrü 11 güne uzadı. Ayrıca soğutulan piliçlerin içlerindeki su oranı sıfırlandı, tüketicimize su içermeyen piliçler sunduk. Son olarak dondurulmuş ürünlerimizin besin değerini korumak ve tüketicilerimize daha sağlıklı ürünler sunmak için yine dünyada kullanılan en son teknolojiye 2012 sonunda 20 milyon TL yatırım yaptık. Önceden 12 saatte şoklanan ürünler şimdi 6 saatte şoklanıyor. Böylece, hem besin değeri daha yüksek derecede korunuyor hem de ürünün raf ömrü daha uzun oluyor.

Entegre üretime geçiş
Biz Keskinoğlu olarak işe ilk yumurta üretimiyle başladık. O yıllarda yumurtaların konduğu kap olan viol  üretimi Türkiye’de çok sınırlı düzeydeydi. Biz de viyol tedarikinde zorlandığımızdan dolayı kendi ihtiyacımızı karşılayabilmek için viyol fabrikası kurduk. Bu fabrikanın kurulmasıyla ciroda da önemli artışlara imza attık. Bunu diğer ihtiyaç duyduğumuz tesislerimizin açılışı takip etti.

Tam entegre bir yapıya geçmemizin aslında iki önemli nedeni var: Birincisi, gıda güvenlik zincirini korumak ve üretimin her aşamasından emin olarak yüzde 100 Keskinoğlu kalitesini tüketicimize sunmak. Diğeri ise tüm ihtiyaçlarımızı aynı çatı altında toplayarak hem süreç hem de maliyet yönetiminde en verimli sonuçla büyüme odaklı ilerleyebilmek.~

Zeytinyağı sektörü ise tavukçuluktan çok farklı bir sektör, bizim için hala yeni. 2006’da adım attık bu sektöre, ama pazardaki payımız yüzde 7’yi buldu. Aslında zeytinyağı üretimine, babam rahmetli İsmail Keskinoğlu’nun anısını yaşatmak amacıyla onun Yunanistan’da doğup büyüdüğü köy olan Ravika’nın ismi ile 2005 yılında butik olarak başladık. Başlarda hediye ettiğimiz ürüne talep artınca, bu alanda da profesyonel olarak seri üretime geçme kararı aldık.

Tavukçuluğa soyadımızı verdik
Yumurta üretimi, yumurta tavukçuluğu bizim ilk göz bebeğimiz, ilk heyecanımız. İlk 750 civcivin çıktığı
günü bugün gibi hatırlıyorum. Bu sektöre girmeden önce babamla birlikte devletin üretim çiftliklerini gezip araştırmalar yapmış ve birkaç deneme sonrasında üretimde başarılı olmuştuk. İlk ahşap kafesimizi kendi elimizle yaptık. Ama biz, yaptığımız her işe gönülden bağlıyız, çünkü baktığınız zaman sektörümüzde bu işe soyadını veren tek marka biziz. Tavukçuluğa soyadımızı verdik biz, çocukluktan itibaren de bu tesisle birlikte büyüdüm ben. Benim için bu tesisteki her bir parça, ayrı bir gurur ve heyecan kaynağı.

HESAPLI RİSK ALIRIZ
50 yıllık ticari yaşamımızda riskler aldık ama biz bir OU yatırım yapmadan önce çok fazla analiz yaparız. O yatırımdan verim alabilmek için de tüm fırsatları değerlendiririz, çabuk pes etmeyiz. Daha hesaplı riskler alıyoruz diyebiliriz belki ama riski azaltmak için çok çalışırız. Bizde bayramlarda bile soyadı Keskinoğlu olan aileden biri mutlaka tesislerde üretimin başında kalır. Biz bugüne kadar ağırlıklı olarak kendi finansmanımızla yatırımlarımızı genişlettik, 2 kez tahvil ihraç ettik. Dönem dönem sınırlı da olsa uzun vadeli banka kredisi ve yatırıma göre teşviklerden de yararlanabiliyoruz.

BÜYÜMEDE KİLOMETRE TAŞLARI
1963 yılında babam merhum İsmail Keskinoğlu tarafından 1 Denizli horozu ve 2 tavuk ile minyatür bir tavuk çiftliğiyle ticaret hayatımıza başladık. 197U yılına geldiğimizde yer tavukçuluğundan kafes tavukçuluğuna geçme kararı aldık ve bu karar yumurtacılık alanında büyümemizde attığımız önemli bir adım oldu. 2000 yılında ise el değmeden yumurta üretimi yapılan 10 katlı tam otomatik kümesleri devreye almamızla birlikte, yumurta alanındaki payımızı artırdık. Geçtiğimiz yıl bu alanda yaptığımız kapasite artışları sonucunda bu yıl sonu itibarıyla günlük 4 milyon adet yumurta üretim kapasitesine ulaşmayı hedefliyoruz. Şu anda piliç etinde pazar payımız yüzde 12, zeytinyağında ise yüzde 7 seviyelerinde. Perakende yumurta pazarında ise yüzde 72’lik pay ile sektörün lideriyiz. Bu konumu 10 -15 yıldır koruyoruz.