Rusya, Batı ve joker Çin

“Yeni türden bir soğuk savası muhtemel kılacak bir gelisme var. Cin, çıkarlarının Rusya’nınkilerle çakıştığına karar verirse risk hızla artacak.”

31.10.2014 20:03:320
Paylaş Tweet Paylaş
Rusya, Batı ve joker Çin
Rusya ve Batı, giderek daha tehlikeli bir hale gelen çatışmaya doğru kaçınılmaz bir hızla ilerliyor. Önümüzdeki haftalarda Doğu Ukrayna’daki savaş daha da yoğunlaşacak ve muhtemelen eylülde hiç olmadığı kadar artacak. Amerika ile Avrupa’nın uyguladığı müeyyideler, Rusya ekonomisinde büyük bir sıkıntı yaratacak. Gerilim, bu derece artmış olmasına rağmen bu (henüz) yeni bir soğuk savaş değil.

Bunun iki nedeni var: Birincisi, ABD ile Avrupa’nın Ukrayna’ya asla Rusya’nın verdiği kadar değer vermeyecekleri. Daha da önemlisi, Rusya’nın artık Sovyetler Birliği olmamasıdır. Onda eski SSCB cazibesi, global askeri kaslar ve dış müttefikler ağı yok. Açıkçası Rusya, bugün global bir ölçekte güç sergilemekten yoksun.

Ancak yeni türden bir soğuk savaş çıkmasını, daha muhtemel kılacak bir gelişme var. Halen uzak bir ihtimal olsa da şayet Çin, çıkarlarının daha çok Rusya’nınkilerle çakıştığına karar verirse o zaman kuvvetlerin karşı karşıya gelme riski hızla ve adamakıllı artacak.

Rusya’nın Ukrayna üzerinden Batı ile çatışması, giderek daha tehlikeli bir hal alacak. ABD ile Avrupa’nın Rusya’ya uyguladığı müeyyideleri artırması Rusya’nın Ukrayna’ya karşı olan yaklaşımını değiştirmeyecek.

Çünkü Putin, bu ülkeyi Rusya’nın yörüngesinde tutmakta ve şu anda Kazakistan ile Belarus’un da dahil olduğu “Avrasya Birliği’nin” bir üyesi yapmakta son derece kararlı. Putin bu ticari anlaşmayı politik ve askeri bir ittifaka doğru dönüştürmek istiyor. Bunu başarabilmek için de Ukrayna’nın Avrupa’ya katılma çabasını engellemesi gerekiyor.

O bunu, sadece Ukrayna anayasasının yerel yönetimlere Ukrayna’nın dış ve ticaret politikası hakkında daha fazla söz hakkı tanıyacak şekilde yeniden yazılmasını zorlamak için ülke içinde ve ekonomisinde istikrarsızlık yaratarak başarabilir. Moskova’nın Donetsk ve Luhansk eyaletlerindeki yerel müttefikleri aracılığıyla olabilecek bu değişiklik sayesinde Rusya’nın eline Kiev’in Avrupa rüyalarını bitirecek etkili bir veto hakkı geçebilir.

Yangına körükle gidilen bir başka konu da Ukrayna Başkanı Petro Poroshenko’nun Batı ve merkezi Ukrayna’daki destekçileri tarafından Kiev’in Rusya yanlısı ayrılıkçılar veya onların Moskova’daki destekçileriyle giriştiği savaşta, tek bir santim bile geri adım atmaması konusunda şiddetli bir şekilde sıkıştırılması. Hükümet güçleri doğuya doğru ilerlemelerini sürdürecek.

Putin kesinlikle Ukrayna güçlerinin isyancıları tamamıyla ezmelerine izin veremez. Çünkü Kiev’in askeri ağırlığını yeniden ortaya koyma yeteneği, ayrılıkçıları Rusya sınırından içeri girmeye zorlayarak bir yandan Moskova’ya maliyet yükler, diğer yandan da Kremlin’in Ukrayna içindeki son kozunu da elinden alır.

Bu çatışmanın kazananı ise Çin’dir. Ukrayna içindeki gerginlik Rusya ve Batı arasındaki bölünmüşlüğü derinleştirdikçe Moskova da hiç olmadığı kadar yüzünü genel olarak Asya’ya ama özellikle de Pekin’e doğru çevirecek. Mayıs’ta Rusya ve Çin, uzun yıllardır sürüncemede bırakılan ve 400 milyar dolar tutarındaki 30 yıllık tarihi doğalgaz anlaşmasını imzaladı.

Putin burada Amerika ve Avrupalılara Rusya’nın başka seçenekleri de olduğunu gösterdi. Çin ise uzun vadeli Rus malı enerji arzına erişim için istediği fiyatı aldı. Şimdilik Çin, başta gelen iki ticaret ortağı olan AB ve Amerika ile olan ilişkilerine gelebilecek her türlü zararı sınırlamaya çalışacak. Çin’in ihtiraslı iç reform süreci gereksinimleri, sürekli büyümek için uluslararası istikrarı zorunlu kılıyor.

Ancak Çin’in Rusya ile giderek iyileşen ilişkileri, Batı tarafından dikkatle izleniyor. Pekin aslında Ukrayna’yı pek de umursamıyor, ama liderleri Batılıların Rusya’yı köşeye sıkıştırmalarını da istemiyor.

Çin provokasyonunun en muhtemel hedefi, ABD’nin önemli bir müttefiki olan ve Çin ile limoni bir geçmişe sahip Japonya’dır. Çin, Japonya’yı komşuları Vietnam ile Filipinler üzerinden de köşeye sıkıştırmaya devam edebilir.

Resmi bir Çin-Rus ittifakı öngörülebilir bir gelecekte pek muhtemel olmamaya devam edecek. Her iki ülke de kendi sırtını Batılı ekonomilere ve yatırımcılara tamamen çevirme lüksüne sahip değil. Moskova ile Pekin arasındaki tarihi güvensizlik duygusu da kolay kolay ortadan kalkmaz ve Rusya ile Çin arasında bulunan Orta Asya hükümetleri ve kaynaklarının rekabetten çok işbirliği yapmak isteme ihtimalleri de oldukça yüksek.

Çin Rusya’nın enerji ihracına bağımlı ekonomisinin düşüşte olduğunun farkında ve her ne kadar Moskova’nın Batı’ya karşı saldırgan tavrı, Amerika’nın dengesinin bozulmasına yardımcı olabilirse de, aynı zamanda Pekin’i şimdiye kadar yapmaktan uzak durduğu diplomatik tercihleri yapmaya da zorlayabilir. Ancak bu durum, Çin kendiliğinden değiştikçe de değişebilir ve Ukrayna ile Çin’in etrafındaki denizlerdeki çelişkiler asla gerçekleşmeyecek ortaklık fırsatları yaratabilir. Bu aslında önümüzdeki aylarda ve gelecek yıllarda takip edilmeye değer bir risk.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz