Şimdi Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin tepe yönetiminde olmalarına rağmen, onlar da iş hayatına atılırken zor dönemlerden geçtiler. Bazıları üniversitede, bazıları da mezun olduktan sonra...
Şimdi Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin tepe yönetiminde olmalarına rağmen, onlar da iş hayatına atılırken zor dönemlerden geçtiler. Bazıları üniversitede, bazıları da mezun olduktan sonra iş aradı, çok sayıda şirketle iş görüşmesi yaptılar.
Kimi ilginç talepler karşısında adeta “ateş çemberinden geçti”. Önemli bölümü heyecandan ter döktü. Aralarında ilk görüşmede işe alınanlar da vardı. Örneğin, Apple Türkiye Genel Müdürü Tansu Yeğen, askerden döner dönmez ilk görüşmesini Digital Equipment Türkiye ile yaptı. Ardından başka olumlu sonuç aldığı görüşmeler de yapmıştı ancak onun gönlünde Digital’da çalışmak vardı. En sonunda beklemeye dayanamayan Yeğen, Digital şirketini arayarak “Beni işe alın yoksa başka bir teklifi kabul edeceğim” dedikten sonra pazartesi günü istediği yerde işe başladı.
Beko Genel Müdürü Yağız Eyüboğlu ise mezun olur olmaz 4 ayrı şirketle görüşmeye gitti. Bir görüşmesinde çapraz sorgulama yapan komitenin başkanı, Eyüboğlu’ndan ceketini kendisine satmasını istedi. Epey dil döken Eyüboğlu ceketi sattı, işe de kabul edildi. Ama o, yine o sırada yine kabul edildiğini öğrendiği Koç Grubu’nda çalışmaya karar verdi.
Hepsi bu kadar değil. Diğer CEO’ların da benzer deneyimleri var. Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin genel müdürlerinin deneyimleri, yönetici adayları ve gençler için müthiş dersler içeriyor.
Harçlığının 4 Katı Maaş Aldı
Teknosa Genel Müdürü Mehmet Nane, üniversite dönemindeki ilk iş görüşmesini 1998 yılında, Türkiye Emlak Bankası ile yapmış. Görüşme öncesinde bankayı çevresine sorarak tanımaya çalışmış. Mülakata giderken heyecandan müthiş terlediğini itiraf eden Nane, “Görüşme iyi geçip kabul edildiğimi öğrendiğimde çok mutlu oldum” diyor ve devam ediyor:
“Hem okuyup hem de devlet memuru olarak işe başladığım için çok sevinçliydim. Ailemden bana ayda 40 bin TL geliyordu. Beni asgari ücret ile işe başlattılar. Elime net 167 bin TL geçecekti. Yurtta kalan ve ayda 40 bin TL ile geçinen bir öğrenci için müthiş bir para.”
İlk iş görüşmesini önemli bir deneyim olarak nitelendiren Nane, başarısızlıkla sonuçlanan görüşmelerin de tecrübe hanesine yazılması gerektiğinin altını çiziyor. “Ben öğrenci olduğum için ilk görüşmemde ‘iş arayan bir yeni mezun’ olmamanın avantajını yaşadım” diyor.
İlk iş görüşmelerine gidecek gençlere ise şu tavsiyelerde bulunuyor:
“Şirket, sektör ve görüşmeyi yapacak kişi hakkında mümkün olduğunca bilgi toplayın. O işi neden istediğinizi önceden düşünün. Görüşme esnasında sakin ama istekli ve dinamik bir şekilde işi istediğinizi belli edin. Bu işin kendinize ve kendinizin işe ne katacağını planlayıp, fırsat olursa bunu karşı taraf ile paylaşın. Kendinizden emin ve kararlı olun ancak ukala ya da bilgiç bir görüntü çizmeyin. Başarısız olursanız, ağıt yakmak yerine hatanız varsa ders alıp bir dahaki sefere tekrarlamamak için kendinizi hazırlayın.”
Memecan, Neden Hazırlıksız Gitti ?
Geçtiğimiz mayıs ayında Pfizer Türkiye’de genel müdürlüğe getirilen Melih Memecan, ilk iş görüşmesini mezun olduktan sonra, 1979 yılında, dayanıklı tüketim malları üreten Tuzla’daki Presiz şirketi ile yaptı. İş görüşmesine giderken bir hazırlık yapma gereği görmeyen Memecan, o günleri şöyle anlatıyor:
“O zamanlar iş görüşmelerine giderken bir hazırlık yapılmıyordu. Yapılıyorsa bile bunun gerekli olduğunu ben bilmiyordum. Sadece okuldan çıkıp iş aramak gerektiğini biliyordum. Okuldaki yeşil panoya asılmış ‘Eleman aranıyor’ ilanını görünce başvurmaya karar verdim. Trene atladım ve gittim başvurdum. O dönemde şirketlerin web siteleri de olmadığı için bilgi edinme imkanımız da yoktu. Öylece gittim.”
Bir mühendis olarak başarılı bir görüşme deneyimi yaşayan ve işe kabul edilen Memecan, verimlilik artırma projelerinde görev yapmak üzere şirketin imalat bölümüne aldıklarını anlatıyor. “Sadece ilk iş görüşmeleri değil, insanların kariyerlerinin ilk 10 yılında yaptıkları bütün görüşmeler aslında önemlidir” diyerek devam ediyor:
“İlk 10 yıl insanın çalışma hayatında çok kritik bir dönem. Hem insan kendini tanıyor, hem de neleri yapabileceğini öğreniyor. Çok sevebileceğini düşündüğü bir işe girdiğinde bile, yanlış bir amir ile çalıştığında iş ona zulüm gibi geliyor. Bu 10 yıllık süreçte bu tür tecrübeler yaşanabiliyor. İnsanın ilk 10 yılda iş değiştirme oranı çok yüksektir, bu oran daha sonraları düşer. Dolayısıyla, bu 10 yıldaki her iş görüşmesi çok kıymetlidir.”
Ersöz Öğrenci Gibi Gitti
Lisans ve yüksek lisans tahsilini ABD’de tamamlayan Innova Genel Müdürü Aydın Ersöz, ilk iş görüşmelerini, Silikon Vadisi’nde HP ve ROLM şirketleri ile yapmış. Mühendislik pozisyonlarına başvuran Ersöz, bu tür görüşmelerin çok teknik bazda, bir nevi sınav gibi olduğunu bildiği için, farklı alanlarda sorular olabileceğini düşünerek fazla hazırlık yapmaya imkan bulamamış. O günleri şöyle anlatıyor:
“Görüşmeye giderken de, o zamanki öğrenci ruh halimle görüşmeyi daha çok akademik hayatın bir devamı gibi algılıyordum. O zamana kadar üniversitede öğrenilenlerin hepsini hazırlık olarak görmek mümkün belki. Yaptığım görüşmelerin ikisi de iyi geçti. Her iki görüşmeden de olumlu sonuç aldım.”
İlk görüşmeden ziyade ilk işin son derece önemli ve kariyer açısından belirleyici olduğunu düşünen Ersöz, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Okuldan sonraki ilk iş deneyimi, kişinin iş hayatı ile tanışmasını sağlıyor. Bu tanışma, ileriye yönelik planlarını ve beklentilerini büyük ölçüde şekillendiriyor. Bu nedenle, ilk işyerinin seçimine büyük özen gösterilmesi gerektiğine ve adayların ücretten ziyade, şirketin kendilerine ne katacaklarına odaklanmalarının doğru olduğuna inanıyorum. Görüşmeye de bu yaklaşımla gelmeliler; kendi katkılarını ortaya koymanın yanı sıra, şirketin kişisel gelişimlerine katkısını anlamaya gayret etmeliler.”
Kabatepe’nin Unutamadığı An
Askerliğini bitirmesine az zaman kala, Türkiye’nin telekom-elektronik alanında en büyük şirketlerinden biri ile ilk iş görüşmesini yapan Cisco Systems Türkiye Genel Müdürü Mete Kabatepe, şirketle ilgili araştırma yapmış. Şirketin yabancı sermaye-kamu sektörü ortaklığı olduğunu, tepe yöneticileri arasında yabancıların bulunduğunu, hem teknoloji transferi hem de yerli ürün geliştirme yapıldığını öğrenmiş.
“Beklemediğim halde genel müdür, genel müdür yardımcısı, bölüm müdürlerinden biri ve İK bölüm müdürü de görüşmeye katıldı diyen Kabatepe, görüşmesinin oldukça iyi geçmesine ve işe kabul edilmesine rağmen o sırada yeni bir teklifle karşı karşıya kalmış. “O sırada önüme tamamen farklı bir kulvarda, daha iyi olduğunu düşündüğüm bir kariyer fırsatı çıktı” diye anlatarak devam ediyor:
“İlk iş görüşmesinin etkisi kişiden kişiye değişebilir. Tabii ki, olumlu bir sonuç hayata yeni atılan bir kişinin özgüvenine pozitif bir katkı yapar. İlk görüşmem beni olumlu olarak etkilemişti. Ben ilk iş görüşmelerine girenlerin tamamen kendileri gibi olmalarının, cevaplarında samimi ve açık olmalarının ve istekliliklerini hissettirmelerinin olumlu sonuçlar doğuracağına inanıyorum.”
“Doğal Olmaya Çalıştım”
18 yıl yurtdışında çalıştıktan sonra Türkiye’deki ilk iş görüşmesini 1998 yılında Dedeman Topluluğu ile gerçekleştiren Koray Yetik, bugün Dedeman Turizm Yatırımları Genel Müdürü olarak görev yapıyor. Türkiye’deki ilk iş görüşmesine kendimden emin olarak giden ve olumlu bir görüşme gerçekleştiren Yetik, “Yurtdışı bilgi birikimimi ve tecrübemi Dedeman’a taşıyacağıma inancım büyüktü. Soracağım ve sorulabilecek sorulara iyi hazırlandım. İş görüşmesinin ‘kendimi doğru ifade etme yeri’ olduğunu edindiğim tecrübelerden dolayı biliyordum. Şimdi anımsıyorum da görüşme sırasında heyecanlanmamaya, doğal olmaya çalışmıştım. Özgüven, istek, heyecan, pozitif enerji ve bilgi işe kabul edilmemi sağladı” diye konuşuyor.
Görüşme öncesinde “kendimi nasıl ifade edebilirim, bu pozisyonda sağlayacağım katma değeri nasıl anlatabilirim” diye düşündüğünü, grup hakkında detaylı bilgi edindiğini söyleyen Yetik, ilk kez iş görüşmesine gidecek olanlara şu tavsiyelerde bulunuyor:
“Kendinizi bir katma değer olarak görmelisiniz. İlk iş görüşmelerinin insan hayatında önemli bir yeri vardır. İş görüşmeleri, kariyerin zorlu basamaklarında insanların karşısına çıkan engellerden ilkidir. Kişi son derece kendine güvenmeli. Görüşme yapacağı şirket hakkında detaylı bilgiye sahip olmalı. Görüşme esnasında kişisel orta ve uzun vadeli hedeflerini rahatlıkla ortaya koyabilmeli.”
Parayı Değil, Kariyeri Tercih Etti
Ömer Yüngül / Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı
50 Kişi Arasından Seçildi İlk iş görüşmemi Tekfen Grubu ile Ağustos 1978’de yaptım. Öncesinde hiçbir hazırlık yapmadım. Şantiye işi olacağından fazla talep olacağını sanmıyordum. Özellikle Boğaziçi mezunları o dönemde finans ve “audit” firmalarına gittiğinden benim şansımın fazla olacağını düşünmüştüm. Tahmin ettiğim gibi, müracaat 50 kişiydi. Katılan 50 kişiden sadece bir kişi alınacaktı.
Kuveyt’te İşi Hazırdı Türkiye’de çalışmayı düşünmediğimden fazla heyecanlanmadım. Çünkü, okuldayken Kuveyt’te işim hazırdı. Ama gelin görün ki ertesi gün kabul edildim ve Bursa Orhangazi Asil Çelik fabrikalarında şantiye mühendisi olarak işe başladım. Kuveyt’te burada alacağım ücretin 2 katı teklif edilmiş olmasına rağmen o işten vazgeçtim.
Para Önemli Değildi İlk iş görüşmelerinde neyi istediğinizi iyi hedeflerseniz hayat daha kolay oluyor. Ben tatbiki olarak daha iyi olduğunu düşünerek mutlaka şantiye görevi ile başlamayı hedeflemiştim. Ayrıca güvenilir ve devamlılığı olan bir şirket benim için önemli bir unsurdu. Para ise hiç önemli değildi. Tepe pozisyonlara yükselebilmek için işlerin üretim, satış, finans gibi her aşamasını kapsayan şirketlerin kariyer için çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Ceketini Sattı, İşi Aldı
Yağız Eyüboğlu / Beko Genel Müdürü
Bir Haftada 4 Görüşme Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduğum 1991 yılında, bir hafta içerisinde ikisi banka, ikisi holding, toplam 4 şirkete başvurdum ve bu kuruluşların sınav ve mülakatlarını tamamlayarak hepsinden “kabul” yanıtı aldım. Tercihimi ise Türkiye’nin öncü grubu olan Koç Holding’den yana kullandım ve “management trainee” olarak işe başladım. Koç Holding tarafından işe kabul edilmemin ardından Arçelik’e yönlendirildim ve kariyerime burada başladım.
Çapraz Sorgulandı Katıldığım görüşmelerden birinde çok enteresan bir olay yaşadım. Beş kişilik bir “stres interview” komitesi çapraz şekilde yoğun bir sorgulama yaptıktan sonra o zamanlar çok revaçta olan bankalardan birinin genel müdürü olan komite başkanı benden ceketimi komiteye “satmamı” istedi. Kendisine epey dil döktükten sonra ceketi satmayı başarmışım ki ertesi gün işe kabul edildiğim haberi geldi.
Koç Grubu’nu Tercih Etti Arçelik’in finansman bölümünde işe başlamamın hemen öncesinde görüştüğüm bankalardan birinin genel müdür yardımcısının şahsen arayarak bana “Büyük hata yapıyorsun, finansman işi bankada asli süreçtir; sınai şirketlerde ise yan süreçtir. Daha çabuk yükselmek istiyorsan bankada başlamalısın” demesi beni çok şaşırtmıştı. Açıkçası çok tereddüt ettim, ama bünyesinde 100’ün üzerinde şirket barındıran Koç Grubu’nun, çalışanlarına farklı kariyer gelişim olanakları sunmada daha başarılı olduğunu düşünerek burayı tercih ettim. Nitekim aynı grup içerisinde 3 defa şirket değiştirme olanağı buldum.
“Beni İşe Alın Yoksa Başkasını Kabul Ederim”
Tansu Yeğen / Apple Türkiye Genel Müdürü
Mülakat Üzerine Kitap Okudu İlk görüşmemi Digital Equipment Türkiye ofisiyle 1991 yılı mayıs ayında yaptım. Askerden yeni dönmüştüm ve bilişim sektöründe bu şirkette işe başlamak benim için çok büyük bir idealdi. Öncesinde Boğaziçi Üniversitesi’nin kütüphanesinde 1 gün geçirip bir özgeçmişin nasıl hazırlanması, mülakatta nasıl bir yol izlenmesi gerektiği üzerine birçok kitap okudum. Okuduklarımı hemen özgeçmişime uyguladım.
Şirket Hakkında Bilgi Topladı Görüşmeye gitmeden önce, sektördeki tanıdığım birkaç kişiden şirket ve mülakat yapacağım kişi hakkında detaylı bilgi topladım. “Şirketin değerleri nelerdir” sorusunun cevabını tam olarak buldum. Aslında görüşme öncesinde çok heyecanlıydım ama dersime çalıştığım içinde kendime güveniyordum. Görüşmem iyi geçti ama tecrübesiz olduğum için tam emin olamadım.
Kabul Edilince Çok Sevindi Görüştüğüm 4 bilişim teknolojisi şirketi iş teklif etmelerine rağmen, onları kabul etmedim. En son NCR’dan arayan kişi bana iş teklifini kabul etme konusunda akşama kadar süre verdi. Ben de Digital Equipment insan kaynakları müdürünü arayıp “Ya beni işe alın ya da ben NCR’ın teklifini kabul ediyorum” dedim. Birkaç saat sonra arayıp pazartesi işe başlayabileceğimi söylediler. Çok sevindim diyebilirim.
Özgür Gözler
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?