Bankacılıktan perakendeye kadar pek çok sektörde veri, yapay zeka ve siber güvenlik alanları öncelik haline gelirken teknoloji ekiplerinde çalışan sayısı katlanıyor. Türkiye genelinde ise teknoloji odaklı istihdamın 1 milyonu aştığı tahmin ediliyor.
LC Waikiki artık sadece bir perakende markası değil aynı zamanda bir teknoloji şirketi. 900’e yakın BT çalışanımız var. Pek çok yazılım şirketinde bu kadar bilgisayar mühendisi yok.” LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük’ün bu ifadesi, aslında iş dünyasında yaşanan büyük dönüşümü özetliyor. Türkiye’de ve dünyada teknoloji ekiplerinin yalnızca sayıca değil stratejik anlamda da güçlendiği bir dönemdeyiz.
Nil Dumansızoğlu / [email protected]
Capital Dergisi / Ağustos 2025
McKinsey’in 2024 raporuna göre üretken yapay zeka gibi alanlara yönelik iş ilanları yüzde 111 arttı. WEF’in “Future of Jobs” raporu ise yapay zeka, veri bilimi ve makine öğrenimi alanlarının önümüzdeki 5 yılda en hızlı büyüyen iş kolları olacağını öngörüyor. Türkiye’de de trendin yönü aynı. TÜBİSAD verilerine göre bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe istihdam 2024 itibarıyla 246 bine ulaşırken yazılım, hizmet ve dijital teknoloji ağırlıklı büyüme dikkat çekiyor. Sektördeki şirket sayısı ise 2015’e kıyasla yüzde 296 arttı. Bu artışın doğrudan istihdama da yansıdığı görülüyor.
Burgan Bank’tan Tüpraş’a, Pegasus’tan TAV’a kadar çok sayıda şirket, teknoloji ekiplerini genişletmekle kalmıyor; onları doğrudan kurumun dijital stratejisine entegre ediyor. Artık sadece yazılım geliştirme değil veri analitiği, siber güvenlik, bulut sistemleri, yapay zeka ve dijital mimari gibi alanlarda uzmanlaşmış ekipler öne çıkıyor. Teknoloji kadrolarındaki bu genişleme, insan kaynakları departmanını, organizasyon kültürünü ve yetenek stratejilerini de kökten değiştiriyor.
KATLAYAN BÜYÜME
2015’te destek birimi olarak görülen teknoloji ekipleri, artık şirketlerin merkezine yerleşmiş durumda. Son 10 yılda hem sayıca hem stratejik anlamda bu ekiplerin rolleri değişti. Burgan Bank’ta 2015’te 80 kişiden oluşan teknoloji kadrosu, 2025 itibarıyla 351 kişiye çıktı. Bankanın toplam çalışan sayısındaki payı ise yüzde 8’den yüzde 26’ya yükseldi. Burgan Bank Çalışan Deneyimi Genel Müdür Yardımcısı Levent Ergin, bu tabloyu “Dijital bankacılık yatırımları ve geleceğin bankacılığına hazırlık sürecimizle birebir örtüşüyor” sözleriyle açıklıyor.
Benzer şekilde Pegasus’ta teknoloji kadrosu 2015’te 57’yken 2025’te 160 kişiye ulaştı. Bu büyümeye rağmen toplam çalışan içindeki oran hala yüzde 2 seviyesinde seyrediyor. Ancak Pegasus İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Dilara Oğur, “Gelecek sadece sayısal değil zihinsel bir dönüşüm de gerektiriyor” diyerek bu kadroların etki alanının giderek arttığını vurguluyor.
TAV Havalimanları’nda 2015’te 238 olan teknoloji çalışanı sayısı, 2025’te 514’e yükselmiş durumda. Bu artış, aynı dönemde toplam çalışan sayısının da 15 binden 20 bine çıkmasıyla paralel ilerliyor. TSKB, Index Grup, Anadolubank ve Tüpraş gibi pek çok şirkette de teknoloji kadroları 2-3 kat büyümüş durumda. Özellikle bankacılık ve sanayi sektörlerinde dijitalleşme yatırımları, bu büyümeyi hızlandıran temel faktörler arasında gösteriliyor. Kariyer.net ve TÜBİSAD verilerine göre Türkiye genelinde teknoloji kadrolarının son 10 yıldaki büyümesi yaklaşık iki katı buldu. 2025 itibarıyla Türkiye’de yalnızca yazılım, veri, BT ve dijital alanlarda çalışanların sayısı 1 milyonun üzerine çıktı.
TALEP NEREYE?
Son 5 yılda yazılım geliştirici, veri bilimci, bulut mühendisi ve siber güvenlik uzmanı gibi pozisyonlara olan talep istikrarlı biçimde arttı. Kariyer.net verilerine göre 2020-2025 arasında teknoloji kadrolarında en çok iş deneyimi eklenen pozisyonlar arasında yazılım uzmanı ve Ar-Ge mühendisi başı çekiyor. Aynı dönemde DevOps ve yapay zeka mühendisliği gibi alanlarda da kayda değer bir büyüme gözlemlendi. Kariyer.net CEO’su Fatih Uysal’a göre bu artış, dijitalleşmenin tüm sektörlere nüfuz etmesiyle birlikte yazılım tabanlı çözümlerin yaygınlaşmasının bir sonucu.
Mercer’ın 2024 Genel Sektör Ücret Araştırması da bu eğilimi doğruluyor. Mercer Doğu Akdeniz Bölgesi Kariyer Lideri Mustafa Kemal Kesim, “Yüksek teknoloji, sigorta ve bankacılık sektörlerinde özellikle Mobile App Mühendisliği, ERP iş analizi, DevOps ve siber güvenlik mimarisi gibi rollere olan talep belirgin biçimde artmış durumda” diyor. Michael Page’e göre 2025 itibarıyla pazarda en çok talep gören roller arasında Data Engineer, Cyber Security Analyst, Platform Engineer ve IT Business Analyst yer alıyor. İlginç bir şekilde, IT stajyerliği (intern) pozisyonlarında da yüzde 27,8’lik bir artış yaşanmış durumda. Bu da genç yeteneklerin teknolojiye yönelimini ve şirketlerin potansiyel adayları erken aşamada kazanma isteğini gösteriyor.
Tüpraş, bu eğilimi birebir yaşayan şirketlerden biri. Endüstriyel IoT, yapay zeka, siber güvenlik ve büyük veri analitiği şirketin teknoloji ekiplerindeki en kritik uzmanlık alanları arasında. TSKB’de ise yeni kurulan veri teknolojileri ve yapay zeka müdürlüğüyle birlikte veri analisti ve iş analisti gibi hibrit roller ön plana çıkıyor. TSKB İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Direktörü Melis Sökmen, bu pozisyonlar için çok disiplinli çalışma, çevik kültür ve veri temelli karar alma yetkinlikleri arandığını söylüyor.
ZİHİNSEL DEĞİŞİM
Teknoloji ekiplerinin büyümesi, yetenek yönetimi sistemlerinde köklü değişimleri beraberinde getiriyor. Teknik pozisyonlara özgü kariyer yolları, objektif beceri ölçümleri ve teknolojiye özel işveren markaları artık yeni norm haline geliyor.
Pegasus İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Dilara Oğur, bu dönüşümün merkezinde olduklarını belirterek şunları söylüyor: “Teknik yeterlilik bazlı, ekip yönetimi sorumluluğu olmayan kariyer fırsatları oluşturduk. Kültürel uyum ve Pegasus değerleriyle bütünleşik işe alım süreçleri tasarladık.” Oğur’a göre Pegasus, sadece teknik beceriye değil davranışsal gelişime de yatırım yapıyor: “Dijital öğrenme çözümleri ve modüler akademi programlarıyla teknoloji kadrolarının büyüme hızına paralel gelişim stratejileri benimsiyoruz.” Şirket, işe alımdan gelişime kadar tüm süreci markanın kültürüyle uyumlu bir aday yolculuğu olarak kurguluyor.
Index Grup Şirketleri İnsan Kaynakları Direktörü Berivan Haligür, “Yapılan her işe dijital bir yetkinlik katıyoruz, bu sayede İK’nın rolü daha stratejik hale geliyor” diyor.
Uzmanlara göre teknoloji ekipleri için artık sadece unvan değil fonksiyonel yetkinlik ve kültürel uyum belirleyici oluyor. Kariyer.net ve Michael Page verileri de şirketlerin bu geçişi sadece yapısal değil zihinsel olarak da gerçekleştirmeye başladığını ortaya koyuyor.
FARKI TEKNOLOJİ BELİRLİYOR
Teknoloji kadrosu güçlü olan şirketler, sadece operasyonel hız değil inovasyon ve rekabette de ciddi avantaj elde ediyor. McKinsey&Company’nin 2024 raporuna göre ileri teknoloji yatırımı yapan şirketler, operasyonel maliyetlerini ortalama yüzde 15-20 azaltırken iş süreçlerinde yüzde 30’a varan verimlilik artışı sağlıyor. Mercer 2025 Küresel Yetenek Trendleri Araştırması, “dijital tasarımlı” kültüre sahip şirketlerin inovasyon döngülerini yüzde 25 oranında hızlandırdığını ortaya koyuyor. Mercer Doğu Akdeniz Bölgesi Kariyer Lideri Mustafa Kemal Kesim, “Teknoloji kadrosu güçlü olan organizasyonlar yeni ürün ve hizmet tasarımına da yön veriyor” diyor.
Bu farkı sahada ortaya koyan şirketlerden biri TSKB. Banka içinde Yapay Zeka Elçileri projesiyle her birim kendi iş sürecine özel dijital çözüm geliştiriyor. TSKB İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Direktörü Melis Sökmen, “Verimlilik artık yalnızca kaynak değil iş birimiyle teknoloji ekiplerinin ortak akılla ürettiği değerde ölçülüyor” diyor.
Vaillant Group Türkiye’de ise dijital projelerde yalnızca BT ekipleri değil sahadaki anahtar kullanıcılar da aktif rol alıyor. Şirket, yazılım geliştirme, proje yönetimi ve siber güvenlik gibi alanlara odaklanırken yakın gelecekte yapay zeka uzmanlarının da bu yapıya dahil olacağını öngörüyor.
Anadolubank İnsan Kaynakları Başkanı Nazlı Bıyıkbeyi de teknoloji ekiplerinin büyümesinin kurumsal stratejiye katkı düzeyini artırdığını söylüyor ve ekliyor: “Artık teknoloji ekipleri bankaların dijital dönüşümünde yalnızca destekleyici değil yön verici güç konumunda. Rekabet avantajımızın temelinde bu ekipler var.”
BİR SONRAKİ DALGA
Şirketler, önümüzdeki 5 yıl içinde teknoloji kadrolarında yalnızca sayısal değil yapısal ve zihinsel bir dönüşüm bekliyor. Burgan Bank, 2015’te 80 olan teknoloji kadrosunu 2025’te 351’e çıkardı. Ancak bu artış, nihai hedef değil dönüşüm sürecinin başlangıcı olarak görülüyor. Çalışan deneyimi genel müdür yardımcısı Levent Ergin, bu tabloyu “dijital bankacılık yatırımları ve geleceğin bankacılığına hazırlık sürecimizle birebir örtüşüyor” sözleriyle değerlendiriyor.
Benzer şekilde TAV Havalimanları da yalnızca kadro büyümesiyle değil teknolojik uzmanlıkların çeşitlenmesiyle ilerliyor. TAV Havalimanları İnsan Kaynakları Grup Başkanı Hakan Öker’in verdiği bilgiye göre şirketin teknoloji iştiraki TAV Technologies, önümüzdeki dönemde özellikle yapay zeka, IoT, veri analitiği ve siber güvenlik alanlarına yatırım yaparak teknik kapasitesini genişletmeyi planlıyor.
Kariyer.net’in analizine göre teknoloji istihdamında “belirli pozisyonlar” yerine artık “çok disiplinli yetenek kümeleri” öne çıkıyor. CEO Fatih Uysal, “Şirketlerin geleceğe yönelik teknoloji stratejileri artık sadece mühendislik değil aynı zamanda analitik, iletişim ve proje yönetimi gibi yatay yetkinlikleri de kapsıyor” diyor.
Mercer’ın 2025 Küresel Yetenek Trendleri Araştırması da bu yaklaşımı destekliyor. Mercer Doğu Akdeniz Bölgesi Kariyer Lideri Mustafa Kemal Kesim’e göre yeni teknolojilerin gerektirdiği beceriler doğrultusunda, klasik pozisyon tanımları anlamını yitiriyor. Şirketler artık hibrit, çevik, öğrenme odaklı ve insan– makine iş birliğine açık profiller arıyor.
Index Grup’ta da benzer bir yönelim var. İnsan kaynakları direktörü Berivan Haligür, “Klasik BT rollerinin ötesine geçerek yapay zeka, siber güvenlik ve bulut çözümlerine dönük uzmanlık alanlarını önceliklendiriyoruz” diyor.
“TEKNOLOJİ KADROLARI İKİYE KATLANDI”
JİLDA BAL
GILDA&PARTNERS KURUCUSU
246 BİN KİŞİ
2024 itibarıyla bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe çalışan sayısı 246 bine ulaştı. Bunun yüzde 78’i yazılım, donanım ve hizmet gibi alanlarda görev alıyor. 2015 yılında yaklaşık 3 bin olan şirket sayısının 2024’te 11 bin 800’ü aşması, sektörün yapısal olarak da büyüdüğünü gösteriyor. Son 10 yılda yazılım ve dijital hizmetlerdeki talep artışıyla birlikte teknoloji kadroları neredeyse iki katına çıktı.
BÜYÜK DÖNÜŞÜM
PwC Türkiye’nin raporuna göre enerji sektöründe dijital faaliyet oranı 2019’da yüzde 17’yken 2023’te yüzde 24’e yükseldi. Bu artış, sadece iş süreçlerinde değil istihdam yapısında da teknolojiye yönelimi gösteriyor. Sanayi 4.0 dönüşümüyle üretim, kalite kontrol ve tedarik zinciri gibi alanlarda veri analitiği, yapay zeka ve IoT uzmanlarına duyulan ihtiyaç katlandı. Özellikle bankacılık, beyaz eşya ve otomotiv gibi geleneksel sektörlerde teknoloji kadrolarının iş gücündeki payı hızla yükseldi.
YENİ KURGU
Teknoloji ekiplerinin yaygınlaşmasıyla İK süreçleri de dijital dönüşüm geçirdi. Artık sadece yazılımcı değil ürün yöneticisi, veri uzmanı, büyüme lideri gibi yeni nesil roller istihdam ediliyor. İK birimleri bu süreçte izleyici değil dönüştürücü bir rol üstleniyor. Kurum içi girişimcilik, inovasyon kültürü ve dijital beceri haritalaması gibi yeni uygulamalarla organizasyonlar teknolojiyi stratejik kas haline getiriyor.
“KADROLARIMIZI YARININ İHTİYACINA GÖRE OLUŞTURDUK”
MURAT YÜKSEL
L’ORÉAL TÜRKİYE ÜLKE İNSAN KAYNAKLARI DİREKTÖRÜ
KRİTİK ÖNGÖRÜ
Dijital dönüşüme öncülük eden ve teknoloji yatırımlarını iş süreçlerinin merkezine yerleştiren L’Oréal Türkiye olarak teknolojinin geleceğini 10 yıl öncesinden görerek ekibimizi yarının ihtiyaçlarına göre şekillendirmiştik. Bu öngörüyle 5 yıl öncesine kıyasla BT ekibimizi sadece yüzde 0,3 büyütme ihtiyacı duyduk. Bu tablo bize teknoloji ve dijitalleşmenin şirketimizde her zaman önemli roller üstlendiğini gösteriyor. Bu oranı geleceğin ihtiyaçlarına göre yapacağımız öngörüler çerçevesinde artıracağız.
YETKİNLİKLER
Dijital dönüşümün günümüzde hızla gelişmesi ve veri odaklı teknolojilere olan ihtiyacın artması nedeniyle bu alanlarda yetenek ve altyapı yatırımlarımızı artıracağız. Önümüzdeki 5 yıl içinde özellikle veri analitiği, yapay zeka, siber güvenlik ve dijital etkinlik yönetimi gibi alanların önemli bir ivme kazanacağını tahmin ediyoruz. Ayrıca IoT ve bulut teknolojilerinin entegrasyonu sayesinde iş süreçlerimizi daha da optimize ederek teknolojik yetkinliklerimizi geliştireceğiz.
ÖNEMLİ ROLLER
Gelecekte en çok ihtiyaç duyacağımız pozisyonlar arasında dijitalleşmenin de etkisiyle veri bilimciler, yapay zeka mühendisleri, siber güvenlik uzmanları ve yazılım geliştiriciler yer alacak. Bunun yanı sıra dijital pazarlama uzmanları ve kullanıcı deneyimi tasarımcıları gibi rollerin de önemli olacağını düşünüyoruz. L’Oréal Türkiye için kritik olan yetkinlikler arasında ise yaratıcılık, problem çözme, hızlı adaptasyon ve sürekli öğrenmeye açık olma gibi beceriler bulunuyor.
“5 YIL İÇİNDE DAHA DA BÜYÜYECEK”
KAAN GÜRIŞIK
MITSUBISHI ELECTRIC TÜRKİYE İNSAN KAYNAKLARI DİREKTÖRÜ
YAKLAŞIM
Teknoloji ekiplerimizin büyümesiyle birlikte insan kaynakları yapımız daha çevik, dijital ve yetenek odaklı bir yapıya dönüştü. Özellikle teknik yetenekleri çekmek ve elde tutmak için güçlü işveren markası ve gelişim odaklı uygulamalara öncelik veriyoruz. Genişleyen teknoloji ekipleri, insan kaynaklarının işe alım ve yetenek yönetiminde yeni yaklaşımlar benimsemesini zorunlu kıldı.
GELECEK
Mitsubishi Electric, döngüsel dijital mühendislik yaklaşımıyla ürünlerin tüm süreçlerini dijital olarak takip edip sürekli geliştirirken insan kaynakları departmanı da bu dönüşüme uyum sağlayarak yetenek yönetimi ve süreçlerinde daha esnek ve teknoloji odaklı bir yapıya kavuşuyor. Önümüzdeki 5 yıl içinde teknoloji ekiplerimizin hızla büyüyeceğini düşünüyoruz. Dijitalleşmenin her alana yayılması ve yeni yeteneklere olan ihtiyacın artması, bu büyümeyi tetikliyor.
YETENEKLER
Teknoloji ekiplerimizde en çok yazılım geliştirme, veri analitiği ve siber güvenlik alanlarında yeteneklere ihtiyaç duyuyoruz. Ayrıca bulut teknolojileri ve yapay zeka konusundaki uzmanlıklar önceliğimiz arasında yer alıyor. Takımlarımızın hızla gelişen teknoloji trendlerine uyum sağlaması için problem çözme ve iletişim becerilerine sahip profesyoneller arıyoruz. Teknolojinin her alanda en iyi deneyimi yaşatabilmesi için güçlü insan kaynağına her zaman ihtiyaç olacağına inanıyoruz.
“DİJİTALLEŞME SORUMLULUKLARI TANIMLANDI”
ÖNDER KORKMAZ
TÜPRAŞ İK GENEL MÜDÜR YARDIMCISI
YENİDEN YAPILANMA
Teknoloji kadrolarının büyümesiyle birlikte Tüpraş’ın İK yapısı yeniden kurgulandı. Yetenek ve performans yönetiminden işe alıma kadar birçok süreç dijitalleşti. Şirkette artık 1.500 kişilik yapay zeka destekli çalışma ağı bulunuyor.
“ÜÇ KAT ARTTI”
2015 yılında yalnızca 40 kişi olan teknoloji ekipleri, 2025 itibarıyla 130 kişiye ulaştı. Toplam ofis çalışanları içindeki oranı yüzde 3’ten yüzde 9’a çıktı. Bu artış, sadece merkezi BT departmanıyla sınırlı de��il. Satış ve pazarlamadan üretime kadar tüm birimlerde dijitalleşme sorumlulukları tanımlandı. Önümüzdeki 5 yıl içinde de bu artışın devam edeceği öngörülüyor.
STRATEJİK BAKIŞ
En çok talep gören yetkinlikler yapay zeka, siber güvenlik, bulut bilişim ve veri analitiği alanında yoğunlaşıyor. Bunun yanı sıra yazılım geliştirme, çevik metodolojilere hakimiyet ve IoT gibi endüstriyel teknolojiler de kritik hale geldi. Teknoloji birimleri artık sadece destekleyici değil stratejik karar süreçlerinde aktif rol oynuyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?