27 şapka birden

Birçok iş insanı farklı meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşları için belli bir mesai harcıyorlar.

1.07.2009 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
27 şapka birden
İş dünyasında birçok isim tek bir unvan ya da rolle yetinmiyor. Çoğu zaman kendi işlerinin yanında mesleki kuruluşlarda ve sivil toplum örgütlerinde de önemli sorumluluklar üstleniyorlar. Bunlar da yetmiyor, dinlenmek için zaman ayırdıkları hobilerinde bile uzmanlaşıp o konuda önemli misyonlar yükleniyorlar. Örneğin Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç, iş dünyasının TÜSİAD, TİSK gibi birçok etkin kuruluşunda kritik pozisyonlarda yer alırken, eğitim, kültür, sanat gibi alanlarda aktif yöneticilik de yapıyor. Çocukluğunda edindiği elektrikli oyuncak trenle başlayan koleksiyonerliğinin Koç’u getirdiği son nokta Rahmi M. Koç Müzesi’ni kurması oldu. Kurucusu olduğu bu müzenin yönetim kurulu başkanlığını yürütüyor. Denize olan tutkusu ise onu denize gönül veren diğer iş adamlarıyla birlikte Turmepa Deniz Temiz Derneği’ni kurmaya kadar götürdü. Koç, bugün kurucusu olduğu derneğin onursal başkanı. Toplama baktığımızda Rahmi Koç’un 13 önemli pozisyonda üyelik ya da başkanlık şapkası taktığını görüyoruz. Sadece Rahmi Koç değil, iş dünyasında birçok isim benzer konumda.
Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Eczacıbaşı Bilgi Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Eczacıbaşı da çeşitli kurumlarda aktif olarak görev alıyor. Eczacıbaşı, Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği ve Yüksek Bilişim Konseyi Üyesi. Türkiye Bilişim Vakfı’nın da yönetim kurulu başkanlığını yürütüyor. Spor ve kültür sanat alanında ise farklı kimliklerle karşımıza çıkıyor. Örneğin Eczacıbaşı Spor Kulübü’nde başkanlık koltuğunda oturuyor, Açık Radyo’da ise “Dünyanın Cazı” adını taşıyan bir müzik programı yapıyor.
SORUMLULUK ARTTI
İş dünyasında sık rastlanan bu tablonun nasıl oluştuğuna gelince... Uzmanlara göre büyüyen yapılar ve artan ilişkiler bu sonucu yarattı. Güçlü ilişkilere ve geniş bir network’e sahip olan iş insanlarının belli dinamikleri harekete geçirme kapasitesi yükseldi. Bu nedenle iş sahipleri ve tepe yönetim giderek daha sosyal ve toplumsal roller üstlenmeye başladı. Artan sosyal sorumluluk bilincinin yanında, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının işbirlikleri de farklı rollerin aynı kişiler tarafından üstlenilmesini gerektirdi. İş dünyasına şöyle bir baktığımızda farklı sektörden çok sayıda yöneticinin benzer pozisyonda olduğunu görüyoruz.
Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Boydak, adeta rekor sayıda şapkaya sahip. Holding içinde çok sayıda şirketin yönetim kurulu başkanlığını ya da başkan yardımcılığını yapıyor. Grup dışında DEİK, Kayseri Serbest Bölgesi, TOBB ve TÜSİAD gibi meslek ve sivil toplum örgütlerinde üye olarak faaliyet gösteriyor. Toplamda ise 27 kuruluşta aktif olarak görev alıyor.
Cafer Sadık Abalıoğlu Holding Başkanı Mehmet Ali Abalıoğlu da kendi şirketleri dışında sosyal sorumluluk bilinciyle oluşturulmuş kuruluşlarda da yöneticilik koltuğunda oturuyor. 6 şirketi yöneten Abalıoğlu, Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı’nın başkanı, Doğa ve Çevre Vakfı’nın başkan yardımcısı ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın Denizli Şubesi kurucularından biri.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Tuğrul Kudatgobilik’in görevlerini sıralarken ise birkaç kez soluklanmak gerekiyor. Çünkü Kudatgobilik bu görevin yanında MESS Entegre Geri Kazanım ve Enerji A.Ş.’nin, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın (MESS) ve MESS Eğitim Vakfı’nın başkanlığını yürütüyor. Türkiye’yi AB’de üç ayrı teşkilatta temsil ediyor. Toplamda ise Kudatgobilik’in 5 başkanlık, 7 üyelik şapkası var.
EN FAZLA KAÇ ROL?
Koşullar iş insanlarını çok sayıda sorumluluk taşımaya yönlendiriyor. Ancak bu kadar rolde başarılı olmak mümkün mü? Liderlik alanında uluslararası bir otorite olan Stephen Covey, artık klasikleşmiş kitabı “Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı”nda en fazla 7 rolde başarının sağlanabileceğini söylüyor. Bunun da ancak iyi planlama ve önceliklendirme ile mümkün olacağını belirtiyor.~
 Egon Zehnder International’ın yaptığı araştırmalara göre profesyonel sorumlulukları olmayan bireyler eş zamanlı olarak 5-6 yönetim kurulu üyeliğini yürütebiliyor. Deleeuw International Genel Müdürü Levent Erkan ise bir kişinin 7’den fazla rol üstlenebileceğini savunuyor. Bunun biraz şartlara bağlı olduğunu ifade eden Erkan, bu noktada bireysel yeteneklerin fark yarattığını söylüyor. Kritik noktayı ise zaman yönetimi olarak açıklıyor. “Rahmi Koç ve Faruk Eczacıbaşı gibi ‘çok şapkalı’lar, gerek birlikte çalıştıkları insanları etkin kullanmaları gerek sahip oldukları her dakikayı planlayarak değerlendirmeleri nedeniyle birçok işte eş zamanlı olarak başarılı olabiliyor” diyor.
Farklı rollerde başarı için Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşildere’nin kriteri de öncelikle yapılan işi istemek ve sevmek. Yeşildere, “Her sabah yataktan istemediği bir işi yapmak için kalkan bireyin, ne kadar mecbur da olsa, temposunu uzun dönemde sürdürebilmesi mümkün olmaz” diye konuşuyor. Uzmanların çok şapkalılığı uzun yıllardır hakkıyla taşıdığını düşündükleri Kurtsan Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan ise 6 önemli pozisyonu dolduruyor. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu İstanbul İl Başkanlığının yanında, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin Onur Kurulu Başkanı. Organik Ürün Üreticileri ve Sanayicileri Derneği, Buğday Derneği’nin ve Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin üyesi. Yoğunluğuna karşın Kurtsan “İş ve özel hayat dengesini kurmakta zorlanmıyorum” diyor.
VİZYONU GENİŞLETİYOR
İş dünyasının çok şapkalılık konusunda bu kadar istekli olmasının tek nedeni zorunluluklar değil. Farklı sorumlulukların çok sayıda getirisi olabiliyor. Bu getirilerin başında ise farklı bakış açıları sunması, güçlü ilişkiler ağı sağlaması ve hayatı zenginleştirmesi geliyor.
PWC İnsan Kaynakları Hizmetleri Bölüm Yöneticisi Murat Demiroğlu’na göre kişinin kendi seçtiği çoklu roller hayata çeşitlilik ve zenginlik katıyor. Farklı roller arasında denge kurabilmek ve zamanı etkin kullanabilmek genel anlamda hayattan tatmini artırıyor.
Normal sorumlulukları dışında aldıkları rollerin bireylerin olaylara farklı açılardan bakmalarını sağladığını kaydeden Yeşildere, “Bu farklı bakış açısı da, müzakere ettikleri bireylerin görüşlerini anlamalarını mümkün kılıyor. Diğer yandan paylaşımcı sorun çözme, ortak akıl yaratma fırsatları da artıyor” diye konuşuyor.
Fortune Danışmanlık Genel Müdürü Ayşen Arıduru ise çok şapkalı olmanın kişisel pazarlamaya katkı sağladığını ifade ediyor. Bu tip kişilerin çevrelerinde daha itibarlı olarak algılandıklarını ve hatta hayranlık uyandırdıklarını söylüyor. Arıduru, “Özellikle STK’larda aktif olan isimlerin ilişkiler ağı çok genişliyor. Ayrıca lobicilik yetenekleri güçleniyor. Bir de üstlenilen misyon yerine getirildiği noktada yaşadıkları manevi duygu da önemli” diyor. Garanti Bankası’nın genel müdürlüğünü yaptıktan sonra Selendi Şarapları’nı kuran Akın Öngör, emeklilik hayatında bile birçok rol üstlenmeye devam ediyor. Öngör, güçlü ilişkilerini de koruyan bir isim. Son dönemde Capital Dergisi bünyesindeki CEO Club’ın başkanlığını yürütüyor. Doğal Hayatı Koruma Vakfı Türkiye’nin (WWF Türkiye) yönetim kurulu başkanı. WWF International’da da yönetim kurulu üyeliğinde bulunuyor. Ayrıca Avrupa Yatırım Fonu’nun kurduğu İstanbul Venture Capital Fund’un da network grubu başkanlığını yapıyor.
ÇOK ŞAPKALININ DENGE FORMÜLÜ
Peki iş insanları çok şapkalılığı nasıl yönetiyor? 24 saatlik zaman diliminde çok sayıda rolün hakkından nasıl geliyorlar? İş ve özel yaşamda nasıl bir denge tutturuyorlar?
Birden çok şapka taşıyan tüm iş insanları hassas noktanın zaman yönetimi olduğunu belirtiyor. Zaman yönetimi yaparken ise önceliklendirme, delegasyon, takip ve iletişim araçlarını etkin kullanmanın önemine değiniyorlar.
5 başkanlık ve 7 üyelik şapkası olan TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, zamanlama konusunda en hassas isimlerden. ~
Haftanın 3 gününü MESS faaliyetlerine, 2 gününü Ankara’da TİSK faaliyetlerine ayırıyor. Ayrıca 2 haftada bir, 2 gününü Brüksel’de geçiriyor. Diğer dernek ve vakıfların da akşam saatlerine gelen çalışmalarına katılıyor.
Tüm bunları yaparken bütün görevlerin önceden planlandığı bir takvimi takip ediyor. “İş ve çalışma takvimim her ay yenileniyor. Bu takvimi ciddiyetle takip ediyorum” diyor.
Mehmet Ali Abalıoğlu’nun çok sayıda işi bir arada götürme başarısının arkasında işi delege etme becerisi yatıyor. Günlük mesaisini şirketlerin orta ve uzun vadeli stratejik planlarının yapılmasına ve tepe yönetimin yönlendirilmesine harcadığını söyleyen Abalıoğlu, “Vakıfların etkinlikleri ve toplum için gönüllü çalışmalarım ise mesaimin yüzde 10-15’ini alıyor” diye konuşuyor. Toplamda 27 kuruluşta aktif olarak faaliyet gösteren Mustafa Boydak ise tüm bu görevleri yerine getirebilmek için haftanın 6 günü 11 saat çalışıyor. Evli ve 5 çocuk babası olan Boydak’ın felsefesi iş ve özel hayat arasında keskin bir denge kurmak. Her ikisini birbirine karıştırmamak. Pazar günlerini ve akşamları ailesiyle geçirdiğini belirten Boydak, spor da yapıyor. “Haftanın en az 4 günü, 2 saat yürüyorum ya da koşuyorum” diyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz