Capital, yeni düzenlediği"Sosyal Medya Anketi"ile üst yöneticilerin bu mecradaki varlıklarına dair önemli veriler ortaya koydu. CEO Club üyelerinden 144'ünün katıldığı online anket sonuçlarına göre CEO'ların yüzde 88,4'ü kişisel hesabıyla sosyal medyada yer alıyor. İş insanları arasında en popüler olan sosyal paylaşım sitesi yüzde 24,6 oranla Twitter. Onu yüzde 24,1 ile profesyonel sosyal ağ olan LinkedIn ve yüzde 23,2 ile Facebook izliyor.
KULLANMA NEDENLERİ
Uzmanlara göre sosyal medya, CEO’ların tüm paydaşlarıyla iletişimde olabilmeleri için önemli bir araç. Ankete katılanların yüzde 43,2’si, “günceli ve en son haberleri takip etmek için” sosyal medyada bulunduğunu dile getiriyor. Stanton Chase Türkiye Yönetici Ortağı Çağrı Alkaya, “Şirketler ve CEO’lar açısından birinci elden kendi mesajlarını verebilmeleri, ancak düzenli sosyal medya iletişimi sayesinde olabiliyor“ diye konuşuyor.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın. Marka stratejisti Hakan Senbir, “Çoğu CEO ‘Bulunduğum mevkiden bir şey kaçırıyor olabilirim’ iç görüsüne sahip. Sosyal medyada olmalarının ana sebebi, gündemi takip etmek ve geri kalmamak duygusu” diyor ve ekliyor: “Diğer sebep ise benlikle ilgili. İtibarı yüksek bir CEO, farklı kitlelere üzerinde benlik duygusunu anlamlandırmak isteyebilir.”
Markafoni’nin kurucu ortağı ve CEO’su Sina Afra, sosyal medyayı son derece etkin biçimde kullanan isimlerden. Neden burada olduğunu şöyle özetliyor: “Gündemi takip etmek için çok etkin bir araç. Tüketicinin önemsediği konuları birinci elden öğrenebiliyorum. E-ticaret sektöründe girişim yapmak isteyen adaylarla tanışıyor, fikir alışverişinde bulunuyorum.”
Darty Türkiye CEO’su Nedim Esgin de “Gündemi takip etmek adına aktif olarak Facebook ve Twitter’i kullanıyorum. Bunun yanı sıra Linke-dln’e de üyeyim” diyor. Silk&Cashmere’in kurucusu ve CEO’su Ayşen Zamanpur ise “Sosyal medya beni zenginleştiriyor. Daha çok insanla, daha hızlı haberleşiyorum. Trendlerden haberim oluyor. İşe insan buluyorum” diye konuşuyor.
EN ÇOK TWITTER'I SEVDİLER
CEO’ların ilk tercihi ise Twitter. Anketimize katılan isimlerin yüzde 24,6’sı böyle söylüyor. İkinci sırada yüzde 24,1 ile LinkedIn, üçüncü sırada ise yüzde 23,2 ile Facebook geliyor. Sosyal medyanın en aktif iş insanlarından Alphan Manas da büyük çoğunluk gibi Twitter’ı yoğun biçimde kullanıyor.~
Ayrıca düzenli olarak blog yazıyor. “LinkedIn’i sadece tanıdığım ve referans verebileceğim insanlar için kullanıyorum” diyor ve ekliyor: “Sosyal medyada hem kişiselhem profesyonel olarak eşit oranda paylaşımda bulunuyorum. Bana sorulan soruların hepsine cevap veriyorum.”
Index Grup Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik de Twitter’ı tercih ediyor. “İnsanın duygu ve düşüncelerini 140 karaktere sığdırması, benim için çok yaratıcı bir eyleme dönüşebiliyor” diyen Bilecik, şöyle konuşuyor: “Şahsımı veya grubumuzu, sosyal düzeyde de toplumu ilgilendiren önemli haber başlıklarını takip etmek, ilgili kişilerle ve çok daha büyük bir kişi ağı ile irtibatta olmak, doğrudan konuşabilme şansını yakalamak muazzam bir şey.”
Serdar İnan da Twitter’ı sevenlerden... “Çok aktif olarak kullanıyorum. Orada olan ruh, diğer sosyal medya mecralarında yok. 140 harfle sınırlısın, her şeyi söyleyemiyorsun. Yani kendini derleyip toparlaman, fikrini özetlemen lazım. Twitter’ın en çok bu tarafını seviyorum.”
Silk&Cashmere Kurucu ve CEO’su Ayşen Zamanpur için de Twitter’ın yeri ayrı: “Blog hariç tüm mecraları çok sık kullanırım. Linkedln’den 4 üst düzey yönetici buldum. Ama eleman ararken değil, tartışma gruplarında rastlayıp beğendim. Facebook’u sadece aile ve yakınlarım için kullanırım. Twitter’ı çok seviyorum. Bazen hayat orada akıyor.”
KİŞİSEL Mİ, KURUMSAL MI?
Peki CEO’lar sosyal medyada nasıl paylaşımlar yapıyor? Kimisi sadece profesyonel bir kimlikle sınırlı kalırken, birçoğu kişisel fikirlerini de açıklıkla dile getiriyor. Markafoni CEO’su Sina Afra, “Genellikle e-ticaretle ilgili paylaşımlarda bulunuyorum. Yurtdışı araştırmaları, makaleleri ve kendi düşüncelerimi paylaştığım blog yazılarımı aktarıyorum. Güncel konular, spor ve ilgi alanlarımla ilgili görüşlerimi belirtiyorum” diyor.
HP Türkiye Genel Müdürü Serdar Urçar, hem kişisel hem kurumsal kimliğiyle sosyal medyada. “Tüm mecralarda aktif bir kullanıcı ve sosyal medya takipçisiyim” diyen Urçar, ekliyor: “Kendi adımı taşıyan bir blogum da var. Hem kişisel hem temsil ettiğim kuruma dair paylaşımlarım mevcut. Ayrıca ülkemizi ve dünyayı ilgilendiren, gündemi teşkil eden pek çok konuda, sosyal medya mecralarını doğru seçmek gayretiyle etkin olmayı çalışıyorum.”~
Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı da “Sosyal medyada paylaşımdan ziyade, gözlem ve bilgi edinme ekseninde hareket ediyorum” diyor. Uzmanlara göre ise CEO’lar genelde “kendilerini ifade etmek” için sosyal ağda yer alıyor... Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşildere, “İK alımı veya ürün/hizmet tanıtımı gündemlerinde pek yok. Gündemi takip etmek de CEO’lar için önemli bir kaynak” diyor.
Marka stratejisti Hakan Senbir ise “Bu mecralarda var olmak isteyen CEO'lar belirli konulara odaklanmalı. Örneğin yaratıcılık, sosyal sorumluluk, eğitim, inovasyon gibi” diyor ve ekliyor: “Böyle bir odaklanma farklı alanlardan gelecek tepkileri azaltır, CEO’nun itibarına zarar gelmez.” Bu noktada iş insanı Nafi Güral iyi bir örnek. Çünkü yalnızca deneyimlerini paylaşmayı tercih ediyor. Güral, “Sadece Twitter kullanıyorum. Gençlere tecrübelerimi aktarıyorum. Başka hiçbir kulvarıyla ilgilenmeyi düşünmüyorum” diye konuşuyor.
NELERE DİKKAT EDİYORLAR?
Bu kadar görünür olmanın yarattığı riskler de var kuşkusuz. O nedenle dikkatli hareket etmek gerekiyor. En çok da içeriğe dikkat ediliyor. Erol Bilecik, “Tüm tweet’lerimi kendim yazıyorum. Twitter dünyasının bambaşka bir empati algısını beslemesi gerektiğini düşünüyorum” diyor. PayU Türkiye Direktörü Emre Güzer, “Çalıştığım kurumu veya rakiplerimizi, iş ortaklarımızı zedeleyecek içerik paylaşmamaya özen gösteriyorum. Bilginin doğruluğunu teyit ederek paylaşıyorum” şeklinde konuşuyor.
“Önemli olan iş hayatıyla özel hayatı birbirine karıştırmadan tüm bu süreci yönetebilmek” diyen Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy, şöyle devam ediyor: “Bazı araçlar daha çok kişisel ağlarınıza yönelik çözümler sağlarken, bazıları tamamen iş hayatınıza yönelik. Bu unsurlar karıştırılmamalı.”
HP Türkiye Genel Müdürü Serdar Urçar ise sosyal medyada varlık gösterme yolunun açık, cesur ve stratejik olmaktan geçtiğine inanıyor ve ekliyor: “Mecraları ayrıştırmak son derece önemli. LinkedIn, profesyonel olarak bulunduğum bir sosyal ortam. Facebook, aile ve arkadaş ortamıdemek. Twitter ise kişisel markamı yansıttığım, fikirlerimi paylaştığım, öğrendiğim, anında geri dönüş aldığım iletişim platformum.” Stanton Chase Türkiye Yönetici Ortağı Çağrı Alkaya, CEO’lara birkaç küçük öneri sunuyor: “Mesajlar çok dikkatli verilmeli. Çünkü tehlikeli olabiliyor. CEO’ların sadece takip edilmeleri değil takip de etmeleri gerekiyor. Çünkü sosyal medya sadece mesaj verme yeri değil, aynı zamanda mesaj alma yeridir.”~ BİLGİ KİRLİLİĞİ DE OLMASA...
Ankete katılan CEO’ların yarıdan fazlasına göre sosyal medyanın en olumsuz yönü yüzde 53,6 ile “bilgi kirliliği”. İkinci olumsuz nokta ise yüzde 23,2 ile “kontrolsüz ve viral yayılım”. CEO’ların görüşleri de bu verileri destekliyor. Erol Bilecik, “Bana kalırsa Twitter’ın en olumsuz yönü mesaj kirliliği. Bununla birlikte açılan sahte hesaplar da ciddi bir empati eksikliği yaşadığımızın bir göstergesi. Yanıltıcı, yanlış ve eksik bilgi paylaşan hesapların daha temkinli şekilde takip edilmesi gerekli” diyor.
Darty CEO’su Nedim Esgin de aynı fikirde. Esgin, “Hız, bilgi, yeni dinamikleri ve dünya trendlerini takip edebilme, dünyanın her yerine ulaşabilme gibi sayısız olumlu yönünü sıralayabilirim. Ancak güvenilirlik konusu başta olmak üzere yanlış haber ve bilgilerin yayılımının ciddi hasarlara ve korkunç sonuçlara sebebiyet verebileceğini görüyorum” diye konuşuyor.
Alphan Manas ise farklı bir noktaya dikkat çekiyor: “Son dönemde ‘teknoloji takıntılığı’ artıyor. Sürekli mobil cihazlarla iç içe insanları gördükçe siz de bir şeyleri kaçırdığınızı düşünerek genel eğilime uyuyorsunuz. Twitter, söyleyecek çok şeyi olan bir insan için çok önemli bir tuzak. Zorlamayla takibini artırmak, anlamsız mesajlarla duygu paylaşımı yapmak ise olumsuz yanları.” Ayşen Zamanpur da bu noktada Manas ile aynı fikirde. “En tehlikeli şey, bazıları kendini çok şey yapmış gibi hissediyor. ‘Sabah tweet attım, akşam resim yükledim, şuna eleştiri, ona cevap verdim. Ne çok iş başardım’ havasında olanlar, yani Amerika’daki tabiriyle ‘finger aktivistler’ var. Oysa sosyal medya asıl işimiz değil. Bu yanılsamadan uzak durmalı.”
Sosyal medya bana ne katıyor?
BİLGİYE HIZLI ERİŞİM
Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy, "15 yıl önce bilgiye erişim kitap veya dergilerle olurdu. Artık web siteleriyle anında ulaşabiliyoruz" diyor ve ekliyor: "Facebook, Twitter ve LinkedIn gibi sayfalar, bu süreci hızlandırıyor. Facebook'u günlük, LinkedIn'i pazarlama-tanıtım amaçlı kullanıyorum." FARKLI BAKIŞ AÇISI
Darty Türkiye CEO'su Nedim Esgin, "Sosyal medya birçok konuda fikir sahibi olmamı ve farklı bakış açılarını görebilmemi sağlıyor. Şirketimizin iletişim ve pazarlama stratejilerini de olumlu etkiliyor. Müşterilerimizle daha yakınlaşıyor, onların düşüncelerini öğrenme imkanına sahip oluyoruz" diyor. DOĞRU İÇERİK
PayU Türkiye Ülke Direktörü Emre Güzer, sosyal medyanın kendisine kattıklarını şöyle özetliyor: "Doğru kullanımla sizi bilgi kirliliğinden kurtarabildiği gibi sektör profesyonelleri tarafından filtrelenerek paylaşılan içerik kendinizi ve işinizi daha ileriye taşımada yardımcı oluyor. İlgilendiğim içeriği bulabilmekte oldukça verimli araçlar."~ TARAFSIZLIK
İnanlar İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Serdar İnan, farklı bir noktaya dikkat çekiyor: "Farklı sesleri duyabiliyor, farklı düşünceleri görebiliyorsunuz. Sadece kendi cevabınızla kalmıyorsunuz. Örneğin şimdi birine'Senin bu konudaki fikrin ne' desem, tarafsız cevap gelmiyor. Ama sosyal medya da öyle değil, bu da güzel." FİKİR PAYLAŞIMI
"Gelinen noktada katıksız bilgi akışına ulaşmak mümkün" diyen Lidyana.com Kurucu Ortağı ve CEO'su Hakan Baş, şöyle devam ediyor: "Genelde profesyonel konulara değiniyorum. Görüşlerine değer verdiğimiz yerli ve insanları takip edebiliyoruz. Takipçilerimizle görüş paylaşma ve güncelleme yapma şansımız oluyor." GLOBAL PERSPEKTİF
Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı ise sosyal medya sayesinde küresel gelişmelerden haberdar oluyor: "Sektörümüzü ilgilendiren gelişmelerden haberdar oluyoruz. Tüketicinin taleplerini daha hızlı görebiliyor, ürünlerimizi geliştirme noktasında yön gösterici ihtiyaçları belirlememize yardımcı oluyor."
Uzmanlar ne diyor?
AMAN DİKKAT!
Pazarlama gurusu Al Ries, CEO'ların sosyal medyadaki varlıklarına çok temkinli yaklaşıyor. "Bence bir CEO'nun sosyal medyada var olup olmaması CEO'nun kendisine değil kuruma bağlı. Büyük, başarılı şirketlerin CEO'larının bu konuda çok ihtiyatlı olmaları lazım. Çünkü ölçüsüz bir ifadeyle ciddi bir belanın içine düşmek çok kolay" diyor. BP ÖRNEĞİ İBRETLİK
Ries, bu noktada BP'nin eski CEO'su Tony Hayward'ın yaşadığı örneği veriyor: "BP'nin Meksika Körfezi'ndeki petrol kuyusundaki patlamada 11 kişi hayatını kaybetmişti. Sızıntı başlamıştı ve bir çevre felaketi olduğu söyleniyordu. Felaketten birkaç hafta sonra o günkü CEO Hayward,'Bu olayın bitmesini kimse benden daha fazla isteyemez. Hayatımı geri istiyorum'dedi. Bu cümle onun işine mal oldu. Hissizliği üzerine sayısız makale yazıldı. Patlamadan 3 ay sonra görevden alındı." MESAJINIZ ASLA ÖLMEZ!
Ries şöyle devam ediyor: "Her şey değişir. Bugün uygun olan bir şey, yarının şartlarında hiç uygun olmayabilir. Ama sosyal medyadaki asıl sorun şu ki, verdiğiniz mesaj hiçbir zaman yok olmaz, ölmez! O yüzden özellikle büyük şirketlerin CEO'ları medyada söylediklerine bilhassa dikkat etmeliler. Doğallığı, spontane olmayı unutun! İnternette bir mesaj vermeden önce mutlaka halkla ilişkiler uzmanının fikrini alın."~ DEĞER KATIN
"The Social Media Bible"kitabının yazarı Lon S. Safko da CEO'lar için doğru görünmenin kritik önem taşıdığını belirtiyor: "Kurum sözcüsü olan kişinin kitleyle direkt bağlantıda olması, ulaşılabilir olması gerekli. Çünkü artık insanlar bir kurum veya ajansla değil, bir insanla bağlantıya geçmek istiyor. Müşteriniz orada ise sizin de orada olmanız lazım. Olmamanız, davet edildiğiniz bir partiye gitmemek gibi... Ama verilen her mesaj çok önemli. Yanlış bir mesaj, takipçilerinizi kızdırabilir."
Sosyal CEO'larm 4 özelliği
1.YENİLİKÇİ
Stanton Chase Türkiye Yönetici Ortağı Çağrı Alkaya'ya göre sosyal medyadaki üst yöneticilerin ortak özellikleri şöyle: "Yenilikçi, iletişime açık ve katılımcılar. Sosyal medya onların değişen jenerasyonu anlamalarını, trendleri takip etmelerini, yalnızca müşterilerle değil aynı zamanda hedef kitleyi iyi analiz edebilmelerini sağlıyor." 2.YÜKSEK EGOLU
Pazarlama gurusu Al Ries ise birçoğunun "yüksek egolu" olduğunu düşünüyor ve ekliyor: "Çoğunun egosu çok önde gidiyor. Tanınan biri olma fikrini seviyorlar. Gerçek şu ki birkaç isim dışında CEO'lar toplumda isimleriyle değil şirketleriyle bilinir. Sosyal medya ise onların kişisel imajlarını cilalayabilecekleri bir ortam." 3. DIŞAVURUMCU
Marka danışmanı Hakan Senbir, "Genelde dışavurumcu kişiliklere sahipler. Önemli bir bölümü CEO olarak misyonunu tamamlamış durumda ve toplumun farklı kesimleriyle bütünleşmek istiyor. Varoluş sebeplerini iş alanları dışında da anlamlandırma iç görüsüne sahipler"diyor. 4.PROAKTİF
Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşildere'nin gözlemleri ise şöyle: "İş ve sosyal hayatında aktif olan CEO'lar sosyal medyada da proaktif. Görünürlüğü yüksek olan, STK'larda rol alan, kurumlarını temsil eden CEO'lar sosyal medyada da aktif. Bir de içerik katkısı sınırlı olan ama sosyal medyadan beslenen CEO'lar var."
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?