Eğilim çok net... Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), global enerji tüketiminin 2035 yılına kadar yaklaşık yüzde 36 büyüyeceğini öngörüyor. Bugün talebin önemli bölümünü karşılayan fosil yakıtlar ise sınırsız değil. Artan enerji talebinin ardında, gelişmekte olan piyasalardaki büyüyen ekonomiler kadar dünya nüfusunda yaşanan artış da var. Oysa fosil yakıtlar bir gün bitecek ve enerji için onları kullanmak, CO2 salınımından en fazla sorumlu olanları ödüllendirmek olacak. IEA, bu ikilemin, enerjinin çok daha etkin kullanımı ve fosil yakıtların yerini elektriğin almasıyla çözülebileceğine inanıyor. Ancak tabii elektriğin emisyonsuz üretileceği varsayılıyor. Alman Uzay Merkezi (DLR) Uygulama Komitesi üyesi Prof. Ulrich Wagner, "Yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektriğin, geleceğin en önemli nihai enerji formu olacağına inanıyoruz" diyor. Temiz enerji için geleceğin olası uygulamaları, elektrikli ev aletlerinden aydınlatmaya, makinalara, ısı pompalarına, deniz suyundan tuzun arındırılmasına ve elektrikli araçlara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. 2035 yılına kadar global elektrik tüketiminin yüzde 70 civarında artacağı bekleniyor.
Bu artıştan en büyük payı da Çin gibi gelişmekte olan ülkeler alacak. Dünyanın dört bir yanındaki evlerin ve ofislerin çoğu halen doğal gaz veya kalorifer yakıtıyla ısıtılıyor. Alman Fizik Derneği'ne (DPG) göre, şayet ileride düşük CO2 emisyonlu elektrik üretilebilirse, o zaman yaşlı binalardaki ısıtma sistemlerinin elektrikli sistemlerle değiştirilmesi mantıklı olabilecek. Bu ve OECD dışındaki ülkelerdeki elektrikli cihazlara olan yüksek talep nedeniyle enerji tasarrufu önlemlerine rağmen binalardaki yıllık elektrik tüketimi 2035'e kadar her yıl yüzde 1,5 artacak. Elektriğin global nihai enerji tüketiminden bugün aldığı yüzde 27'lik pay ise yüzde 37'ye yükselecek. Elektriğin otomobillerde kullanılma potansiyeli de oldukça yüksek. DPG, "Elektrik üretiminde hiçbir fosil kaynak kullanılmaması şartıyla, elektrikli mobilite petrol tüketimini azaltabilir ve iklimi bozan CO2 ile diğer kirleticilerin salınımını engelleyebilir" diyor. Alman hükümeti, Almanya'da 2020 yılına kadar 1 milyon, 2030 yılına kadar da 5 milyon elektrikli aracın yollara çıkmasını bekliyor.
ABD ve Çin, 2015'e kadar yollarında bir milyon elektrikli aracın dolaşıyor olmasını istiyor. Yatırım bankası HSBC tarafından 2010 yılında yapılan bir araştırma, 2020 yılı itibariyle elektrikli araçların, toplam pazar hacminin 473 milyar doları bulacağını öngörüyor. Yeni elektrik çağının başlamasının anahtarı, enerji üretiminin büyük bir hızla karbondan ayrıştırılmasında yatıyor.~
IEA bugün yüzde 67 olan kömür, benzin ve petrolden üretilen elektriğin oranının 2035 yılında yüzde 55'e düşeceğini tahmin ediyor. Aynı dönemde yüzde 19 olan su, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerjinin oranı da yüzde 32'ye yükselecek.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?