Oracle’ın 3 On Stratejisi

Tim Chou / Oracle Yöneticisi Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Oracle, yazılımlarını Oracle.com sitesi altında müşterilerine online olarak sunmaya başladı. Paris’te düzenlediği AppsWorld Ko...

1.04.2001 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Tim Chou / Oracle Yöneticisi

Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Oracle, yazılımlarını Oracle.com sitesi altında müşterilerine online olarak sunmaya başladı. Paris’te düzenlediği AppsWorld Konferansı ile bunu tüm dünyaya duyuran Oracle, yeni yazılımı e-business suite’in de tanıtımını yaptı. E-business suite’te bulunan satış, pazarlama ve destek birimleri, şirketlerin bu işlemleri online olarak yapma olanağı sağlıyor. Projenin yöneticilerinden Tim Chou, online hizmetlerin gelecekte 10 kat daha güçlü, hızlı ve ucuz olacağını, Oracle’ın yeni hedefenin bu konu olduğunu vurguluyor.

Dünya hızla birbirine entegre bir hale geliyor. Küreselleşmenin doğal sonucu olarak belki daha sonra karşımıza çıkacak olan bu durum internetin yaşamlarımıza girmesi ile birlikte hızlandı. Zaten internet de hızın diğer adı olarak telaffuz edilmeye başlandı.

İnternetin ve bilgisayar teknolojilerinin gelişmesi ve yeni ekonominin ortaya çıkışı sonrasında bilgi teknolojileri alanında pek çok şirket de bu sektörde yerini almaya başladı. Amerika’nın çılgın girişimci dahilerinden biri olan Larry Ellison’un kurduğu Oracle, veri tabanı teknolojileri alanında kısa bir sürede dünya lideri konumuna geldi. Daha sonra internet ortamına taşınan ve bu ortama adaptasyonda hiçbir zorlukla karşılaşmayan Oracle yazılımlarını Oracle.com sitesi altında müşterilerine online olarak sunmaya başladı.

Bu son hizmetini Paris’te düzenlediği AppsWorld Konferansı ile tüm dünyaya duyuran Oracle yeni yazılımı e-business suite’in de tanıtımını yaptı. E-business suite’te bulunan satış, pazarlama ve destek birimleri, şirketlerin bu işlemleri online olarak gerçekleştirebilmelerine olanak sağlıyor.

Oracle AppsWorld toplantısının bir diğer ilginç yanı da Oracle’ın CEO’su Larry Ellison’un toplantıya katılmasıydı. Capital, Larry Ellison’u dinleyen ilk Türk dergisi oldu. Ayrıca bu toplantıda Oracle’ın Business OnLine.com biriminin yaratıcısı, başkanı ve Oracle’ın önde gelen yöneticilerinden biri olan Tim Chou ile görüştü. Chou, Oracle’ın sunduğu son ürün olan e-business suite’in tüm sektörlerde yer alan şirketlere hitap ettiğini belirtiyor. Şirketlere ise çok önemli bir öğüt veriyor;  “Öncelikle içerik ve ana iş alanlarını belirlemeliler. Bundan sonra da e-business suite içinde yer alan satış, pazarlama, destek gibi, çeşitli uygulamalardan hangilerine ihtiyaç duyduklarına karar vermeleri gerekiyor.” Tim Chou’ya göre Oracle’ın internetteki adresi Oracle.com yeni ekonomi dünyasını ve bu yeni dünyadaki tüm online hizmetleri temsil ediyor.

Capital Chou ile yeni dünyayı ve Oracle’ın bu dünyadaki uygulamalarını konuştu.

Oracle’da Business OnLine.com fikri nasıl ortaya çıktı ve sistem şu anda nasıl işliyor?

Oracle markası offline dünyayı, bizim her gün dünyanın dört bir yanına gönderdiğimiz yazılımları temsil ediyordu. Herkes Oracle’ı bu şekilde tanıyordu. Oracle.com ise yeni dünyayı ve yeni dünyadaki tüm online hizmetleri temsil edecek.

Şu anda gördüğünüz sales.oracle.com (satış yazılımı), support.oracle.com (destek yazılımı) gibi yeni girişimler, bizim bundan sonraki planlarımızın başlangıcını oluşturuyor. Bir başka deyişle, tüm yazılımlarımız birer online hizmet haline dönüştürülüyor ve bunun için ayrı ayrı mühendislik aşamalarından geçiyorlar.

Zamanla financial.oracle.com (finans yazılımı), purchasing.oracle.com (satın alma yazılımı) gibi girişimlerle de karşılaşacaksınız. Bu uzun dönemli bir dönüşüm. Oracle şu anda offline bir yazılım şirketinden bir online hizmet şirketine dönüşüyor.

Bu yeni uygulamaların hepsi öncelikle Oracle içinde denendi ve sonrasında şirketin gelirlerinde ciddi artışlar gözlendi. Bu uygulamaları kullanarak Oracle gibi gelirini artıran başka şirket örnekleri var mı?

Tabii var. Bugün 150’den fazla şirket Oracle’ın bu online uygulamalarından ve hizmetlerinden yararlanıyor. Bu şirketlerin en büyüğü 20 milyar dolar değerindeki Signa International adlı sigorta şirketi. Bu şirket tüm uluslararası operasyonlarını online bir finansal sisteme taşımaya karar verdiler ve Oracle’ı seçtiler. Bugün İngiltere, Hong Kong, Şili, Endonezya gibi ülkelerde Oracle finansal sistemini kullanıyorlar.

Bir diğer örnek de 9 milyar dolar değerindeki Bank of Montreal. 100 milyon dolar değerindeki CNLR Netlease şirketi de, satın alma, proje ve finans birimlerini online ortama taşıdı. Business OnLine projesine dahil olan şirketler çok çeşitli. Aralarında yeni girişimcilerden köklü kurumlara kadar pek çok şirket bulunuyor.

O zaman her sektör Oracle’ın hedef kitlesinde yer alıyor diyebiliriz değil mi?

Evet, pek çok farklı sektörde yer alan şirketle çalışabiliyoruz. Aralarındaki tek ortak özellik ise hepsinin online ortama henüz geçiyor olmaları. Bunun dışında hedef kitlemizi herhangi bir kriter ile sınırlamıyoruz ve çeşitli olması da sorun yaratmıyor.

Oracle Appsworld toplantısında üzerinde en sık durulan, en çok kullanılan kavram “entegrasyon” oldu. Peki satış, pazarlama ve destek birimlerinin entegrasyon sürecinde en zor aşamalar hangileri oldu?

Oracle’ın satış, pazarlama ve destek birimlerinin entegrasyonu sonucunda “e-business suite” ürününe ulaştık. Bu ürün için gereken çalışmalar, özellikle de yazılım mühendisliği alanında, iki y��l önce başladı. Öncelikle her türlü iş uygulamasının ortak bir şema üzerinde işlemesine özen gösterdik. Bu nedenle de aralarındaki entegrasyon gerçekten çok güçlü. Ayrıca aralarındaki entegrasyonu güçlü kılan bir diğer neden de ilişkinin veri tabanı seviyesinden başlıyor olması.

Son günlerde neredeyse tüm yönetim uzmanlarının ortak bir görüşü var; işletmelerin kendi ana iş alanlarında uzmanlaşmaları gerektiği. Ancak Oracle, son derece farklı bir yol izliyor ve entegrasyona yöneliyor. Bu sizce ana işe odaklanmaktan çok daha zor bir aşama değil mi?

Oracle’ın ana iş alanı, bildiğiniz gibi, veri tabanı teknolojileri... İlk olarak da bu alan öncelikli geliyor ve bu alanda da dünya çapında lideriz. Bunun bir sonraki aşaması veri tabanı teknolojilerini kullanarak e-business suite’i geliştirmek oldu. E-business suite’te veri tabanının üzerine geniş bir uygulamalar demeti yerleştirildi. Böylelikle de veri tabanına çok daha fazla bir değer eklendi. Bu nedenle ana işe odaklanma ve bizim entegrasyon stratejimiz arasında fark var.

Üst düzey yöneticilerinizden biri, Oracle’ın iki ya da üç yıl içinde yazılımlarını ürün olarak satmayacağını, ancak onları müşterilerin elektronik post adreslerine url olarak göndereceğini söyledi. Bu yeni uygulamanın Oracle müşterilerine ne gibi yararları olacak?

Bu noktada bizim 10-10-10 etkisi dediğimiz konudan bahsetmek istiyorum. Online dünyası 10 kat daha güçlü olacak. Ürünlerin yaşam eğrilerinde de ciddi değişimler yaşanacak.

Örneğin, Windows 95 paketinin ardından 3 yıl sonra Windows 98 ve 2 yıl sonra da Windows 2000 piyasaya sürüldü. Bu, eski offline modeldir. Online dünyada yeni yazılımların çok daha hızlı, belki eskinin10 katı daha hızlı olarak piyasaya sürüldüklerini göreceksiniz. Ayrıca, bu yeni ürünler eskilere göre 10 kat daha ucuz olacaklar.

Bunun en önemli nedeni, yazılımların bir yazılım şirketine olan en büyük maliyetlerinin destek biriminden kaynaklanmasıdır. Online model daha fazla tercih edilecektir. Çünkü, böylelikle müşteriye sunulan modelin tümü çok daha düşük bir maliyet ile kontrol edilebilir. Ayrıca bu şekilde yaratılan bir kontrol mekanizması çok daha güvenilir bir haldedir. Çünkü, on binlerce insanın kullanıyor olduğu bir yazılım sunuyorsanız her birine destek vermektense tek bir kanaldan hepsine destek vermek hem çok daha hızlı, hem çok daha ucuz ve hem de çok daha güvenilir olacaktır.

Bir müşteri e-business suite yazılımını satın alıp kullanmaya başladıktan sonra eğer yazılımda bir iyileştirme ya da güncelleştirme gerçekleştirilirse, bundan otomatikman yararlanma şansına sahip olacak mı?

Bizim en sonunda ulaşmayı amaçladığımız model, müşterilerimizin iyileştirmelerin ya da güncellemelerin yapıldığını fark etmedikleri bir model aslında. Örneğin, hepimiz Amazon.com kullanıyoruz ve Amazon.com kurulduğu günden bu yana belki de 50 kez iyileştirilmiştir ancak hiçbirimiz bunun farkına varmamışızdır.

Oracle’ın sitesine girdiğinizde ücretsiz olarak kullanabileceğiniz hizmetler de olduğunu görüyorsunuz. E-business suite yazılımını online hizmetler, online finansman, online satış gibi, uygulamalar için kullanmaya başladığınızda ise bu hizmetler için ödeme yapacaksınız.

Bugün herkes kendisine internette ve e-business dünyasında yer bulmaya çalışıyor. Siz bu ortama henüz girmiş olan şirketlere ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?

Öncelikle konuşmamızın başında da bahsettiğimiz ana iş alanı konusu geliyor. Şirketler içerik ile ana iş alanları arasındaki ayrımı iyi belirleyebilmeliler. Eğer şirketinizin ya da işletmenizin bir insan kaynakları ya da finans birimi yoksa ya da yazılım kullanmayı gerektirmeyecek büyüklükteyse bu uygulamalara ihtiyacınız olmayacaktır.

İkinci olarak, içeriği, yani tam olarak yapmak istediğiniz şeyin ne olduğunu anladığınızda size sadece ihtiyacınız olan konularda yardım edebilecek bir online servis bulmanız gerekecektir. Çünkü, kullandığınız online servis çok daha ucuz, güvenilir ve hızlı olacaktır. Bu anlamda ister Oracle ile, ister başka bir yazılım şirketiyle çalışılsın online servis almak kaçınılmaz olacaktır.

Özetlemek gerekirse ana iş alanı ve içerik ayrımı yapıldıktan sonra içerik net olarak belirlenmeli ve sonrasında içeriğe uygun bir online servise başvurulmalı. İnsanlar kendi içeriklerini açıklamak için karşılarındakine güvenmek istiyorlar ve güvendikleri oranda açıklama yapıyorlar.

Aslında güven konusunda haklılar. Yüz yıl önce hiç kimse parasını bankalara yatırmıyordu. Ancak bugün ben bankamın nerede olduğunu bile bilmiyorum. Çünkü koşulsuz olarak bankaya güveniyorum.

Dolayısıyla zamanla insanların online hizmetlere olan güveni artacak diye düşünüyorum. Ancak bunun bir gecede gerçekleşmesini de beklememek gerekiyor tabii.

İnternet ve yeni ekonomi kavramlarının birer balon olduğu ve kısa zamanda patlayacak olduklarını öne sürenler var. Sizce bu doğru olabilir mi?

Açık olarak söylemeliyim ki, ortada bir balon vardı ancak bu balon zaten çoktan patladı. O balonun adı da dotcom şirketleriydi. İnternetin beraberinde getirdiği en önemli şeylerden bir tanesi dünyaya bağlanabilirlik konusunda sunduğu düşük maliyet idi. Bu durumun uygulama ya da içerik açılarından ortaya koyduğu şey ise çok farklı bir ekonomik yapı olarak karşımıza çıktı.

Örneğin Oracle tek başına e-business suite yazılımını kullanarak 1 milyar dolar tasarruf yaptı. Dolayısıyla her şey yeni başlıyor ancak dediğim gibi, bir balon vardı ve o da zaten patladı. Ancak internetin kendisini ya da e-business’ı balon olarak nitelendirmek son derece yanlış olacaktır.

“ORACLE ONLINE EĞİTİYOR”

E-business suite yazılımının dışında Oracle’ın müşterilerine sunduğu ya da sunacağı ne gibi yeni hizmetler bulunuyor?

Bence bugün en önemli şey e-business suite. Çünkü bu yazılım basit ve her alana hitap eden bir şekilde tasarlandı. Ayrıca sürekli olarak yeni eklemeler yapılıyor bu yazılıma.

Ancak bunun dışında i-learning  adlı bir ürün var örneğin. Bu da online bir hizmet olarak sunuluyor ve öğrenme sürecinin otomatikleştirilmesine yardımcı olması amacıyla tasarlanmış bir ürün. Çünkü şirketler yavaş yavaş entelektüel birikimin insanların kafalarının içinde olduğunu anlamaya başlıyorlar. Dolayısıyla da çalışanlarını nasıl daha iyi eğitip onların işi nasıl daha çabuk öğrenebileceklerini anlamaya çalışıyorlar. Bu nedenle i-learning online ortamda yer alan bir başka ilginç teknoloji olarak yerini alıyor.

Ayrıca Oracle olarak kurumlara giderek artan sayıda core-business çözümleri sunmaya devam ediyoruz.


 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz