Yeni yasa çeşitlliği artıracak

Kıvanç Onan ile yeni yasanın getireceklerini konuştuk.

1.10.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yeni yasa çeşitlliği artıracak
Kamuoyunda “E-para Kanunu” olarak bilinen, ödeme hizmetleri ve elektronik para kuruluşlarına ilişkin esasları belirleyen yasa, 3 ay önce yürürlüğe girdi. Yeni yasayla hem e-ticaret pazarına hem elektronik para kuruluşları arasındaki rekabete ivme gelmesi bekleniyor. Sektör uzmanları ise AB’deki uygulamaları örnek alan yasanın, çok önemli bir açığı kapattığını düşünüyor. “Şimdiye kadar farklı kanunları dikkate alarak, sınırlı biçimde ürün ve hizmet sunuyorduk” diyen PayPal Türkiye Ülke Direktörü Kıvanç Onan, yakın zamanda yeni oyuncuların pazara gireceğini öngörüyor. Kıvanç Onan ile yeni yasanın getireceklerini konuştuk.

1- Türkiye'de e-para kullanımının yıllık iş hacmi nedir?
Aslında bu çok zor bir soru. Sektörün büyüklüğü ve gelişimi, e-ticaretin büyümesiyle birebir ilgili. Henüz çok yeni bir iş alanı olduğu için de e-para sektörü olarak tanımlanabilecek bir büyüklükte değil. PayPal’ın dünya genelindeki işlem hacminin tümü, elektronik para üzerinden sağlanıyor. Bu da dünya e-ticaretinin yaklaşık yüzde 18-20’sine denk geliyor. Başka servis sağlayıcılarını da dahil ettiğimizde dünyadaki toplam e-ticaretin yüzde 30’unun elektronik para ya da e-cüzdan uygulamalarıyla yapıldığını söyleyebiliriz. Tabii bunlar tahmini rakamlar.

2- Türkiye'deki ödeme işlemlerinde e-para kullanımı ne kadar yaygın?
Tabii, Türkiye’de diğer gelişmiş pazarlara göre çok yeni bir uygulama. Türkiye’deki ödeme sistemlerinde kredi kartı yaygın olarak kullanılıyor. Bizim tahminimize göre Türkiye pazarında e-paranın diğer tüm ödeme sistemleri içindeki payı yüzde 5-6 düzeyinde.

3- Yeni yasayla birlikte uygulamada nasıl değişiklikler oldu? Sistem nasıl işleyecek?
Sektöre özel bir yasanın çıkması, tabii ki hem tüketici hem bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin çalışma alanlarının belirlenmesi açısından önemli. Hem tüketicinin haklarını koruyan hem piyasayı bankacılık dışındaki oyunculara da açan bir yapı olması önemli. Sektörümüz, yasa çıkmadan önce yaptığı faaliyetlerde ilgili mevcut yasalara göre ilerlemeye çalışıyordu. Birden fazla yasaya bağlı olabiliyorduk. Dolayısıyla kısıtlı bir şekilde hareket ediliyordu. Artık bunlar ortadan kalkmış oluyor. Ürün ve hizmet çeşitliliği olabilecek.~
4- Yasa temel olarak ne getiriyor?
Yasanın ruhunda iki önemli nokta var: İlki, sistemde işleme konan her birim e-paranın karşılığının mutlaka ayrılmış olması. Diğeri ise ayrı şirket kurulması zorunluluğu. Eğer e-para hizmeti verecekseniz, ayrı bir şirket kurulması isteniyor. Çünkü sizin operasyonel giderleriniz ve fonlarınızla müşterininkinin birbirinden ayrılması gerek. Bu, güvenlik açısından çok önemli. Bu şirketi kimlerin kurabileceği ve şartlar da belirlenmiş durumda. Örneğin sistem işleticisinin, anonim şirket şeklinde kurulması ve ödenmiş sermayesinin en az 5 milyon TL olması gerekiyor. AB ülkelerinde istenen miktar çok daha düşük. O anlamda bizdeki yasanın daha sıkı olduğunu söyleyebiliriz. Önümüzdeki dönemde diğer detaylar yönetmeliklerle netleşecek.

5- Peki yasayla pazarın tüm ihtiyaçları karşılanıyor mu?
Yasanın temel ruhu itibarıyla doğru adımlar atılmıştır diyebiliriz. Merkez Bankası çok ciddi çalışmalar yaptı. Zaten yönetmelikler kısmı devam ediyor. MB sistem tarafını, BDDK ise elektronik para ve ödeme servis sağlayıcılarını yönetecek. Yurtdışına bakıldığında da yapı genelde benzer şekildedir. O yüzden yasanın ruhu açısından, hiçbir problem yok. Ama her yasada olduğu gibi yoruma açık birkaç madde bulunuyor. Örneğin kanunda sistem altyapısının Türkiye’de bulundurulmasıyla ilgili bir madde var. O maddenin yeni teknolojilere uyumlu biçimde yorumlanması gerekiyor. Yabancı yatırımların teşviki açısından önemli bir konu

6- Önümüzdeki günlerde pazarda nasıl bir büyüme bekliyorsunuz?
E-ticaretin Türkiye’deki yıllık büyümesi yüzde 50-60 civarında gerçekleşiyor. 2016’ya dönük 3 yıllık projeksiyonlara baktığımızda ise yıllık pazar büyümesinin yüzde 38 olacağını öngörüyoruz. Bu büyüme, diğer tüm ödeme sistemlerine olduğu gibi elektronik para kullanımına ve işlem hacmine de olumlu olarak yansıyacaktır. Sektörün önemli bir oyuncusu olarak konuşursak, yasa sayesinde yapabileceklerimiz daha net çizilmiş oluyor. Örneğin biz şirket olarak kanun olmamasından dolayı şimdiye kadar uygulamaya koymadığımız ürün ve hizmetleri getirmeyi düşünüyoruz. Bu anlamda ürün yelpazesi ve hizmet çeşitliliği de artacak. Bu da sektördeki oyuncuların yatırım gücünü ve iştahını da artıracaktır.

7- E-para uygulaması en çok hangi sektörleri etkiler?
Aslında ödeme hizmeti veren tüm kuruluşlar etkilenecek. Örneğin ön ödeme sistemiyle kontör satışı yapan GSM şirketleri etkilenecek. Bir şekilde ödeme yapan tüm sektörleri ilgilendiriyor, Bankaların ise ayrıca lisans almalarına gerek olmayacak.~
8- Gelişmiş ülkelerdeki e-para uygulamaları, oradaki kullanım yaygınlığı nasıl?
Yurtdışına baktığınızda bu işi en regüle biçimde yürüten ülke Singapur ve AB ülkeleri. Aslında küresel baktığınızda elektronik para regülasyonu olan ülke sayısı da sınırlı. Avrupa Birliği ülkelerinde, Singapur’da, Rusya’da var. En liberal örnek ise ABD. Avrupa Birliği’ndeki yasal düzenlemeler ve uygulamalar çok detaylı. Türkiye’deki yasa AB’ye yakın ama ondan daha sıkı.

9- E-para kullanımının şirketlere ve tüketiciye sağladığı faydalar neler?
Tüketici, farklı gerekçelerle kredi kart bilgilerini paylaşmak istemeyebiliyor. Türkiye’deki işletmelerin yurtdışı satışlarını desteklemesi ve büyütmesi açısından da çok önemli. Zaten asıl rekabet avantajlarından biri, işletmeler tarafında olacak. Çünkü işletmeler ödeme işlemlerini sadece bankalar üzerinden yürütüyor. Bu da bazen küçükler için dezavantaj olabiliyor. Örneğin bir bankanın risk algısı ile bir ödeme hizmeti sağlayıcısının veya e-para kuruluşunun risk algısı farklı. Oysa e-ticaret pazarı, küçük ölçekli girişimcilerin çok olduğu bir sektör. Bu nedenle bankacılık dışı kanalların artırılması önemli.

10- Pazara girmek isteyen yeni oyuncular var mı? Rekabet nasıl şekillenecek?
E-para olarak değil ama elektronik ödeme hizmetleri sunan birkaç oyuncu var. Ayrıca bankalar ve GSM şirketleri var tabii ki. Örneğin Turkcell’in, Vodafone’un kendi e-cüzdanları bulunuyor. Zaten önümüzdeki süreçte tüm bunlar, sadece online ile sınırlı kalmayacak, offline tarafı da kapsayan, tümüne dönük hizmet sunabilen “mobil para”ya dönüşecek. Yatırımcı olarak pazarı izleyenler var tabii ki. Örneğin Almanya ve bazı Avrupa ülkelerinde hizmet veren ve şu anda Türkiye pazarını test eden birkaç oyuncu olduğunu biliyoruz. Paysafe Card gibi. Bazıları yasayı bekliyordu. Önümüzdeki dönemde bu anlamda bir hareketlilik yaşanacaktır. Zaten olması da gerekiyor. Hem pastanın büyümesi, hem tüketicinin seçeneklerinin artması, hem rekabetin artması için yeni oyuncuların gelmesi gerekli.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz