Dış ticaretin bankası olacağız

Citibank Genel Müdürü SERRA AKÇAOĞLU, bankanın bu alanda çok kuvvetli bir rekabet avantajına sahip olduğu görüşünde. Global network'ü çok iyi kullandıklarını söyleyen yönetici, "Müşteri isterse bir pazar günü buradan Kenya'daki şubeyi bile açtırabiliyoruz" diyor ve ekliyor: "Bankacılıkta artık derin bilgi gerekiyor. Müşterinin ihtiyacı çok değişti. Gelecekte yeni ihtiyaçlara en katma değerli çözümü bulan bankalar öne çıkacak." Dünyanın önde gelen bankalarından Citi, Türkiye'de Citibank ile 35 yıldır faaliytte. Özellikle kurumsal bankacılıktaki faaliyetleri ile sektörde "niş" bir banka olarak konumlanan Citibank, bugüne kadarki en büyük yatırımını Akbank'a yüzde 20 ortak olarak yaptı. Citibank Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, yeni dönemde yeni büyük bir yatırıma işaret etmiyor. Kurumsal bankacılıkta global network'ün gücü ile hızlı yol alıp bireyselde müşteri ihtiyacına en katma değerli çözümü bulmak için çalışmaya devam edeceklerini söylüyor. Citibank'ın yeni dönem planında en çok öne çıkan konu ise dış ticaret finansmanı. Serra Akçaoğlu, önümüzdeki dönemde dünyayı Türkiye'deki müşterilerin ayağına getirmek, Türkiye'yi dünyanın merkezlerinden biri yapmak gibi iddialı bir misyona işaret ediyor. "Türkiye'nin dış ticaret bankası olacağız" diye konuşuyor. Citibank Genel Müdürü Serra Akçaoğlu ile bankanın yeni döneme yönelik planlarını ve hedeflerini, global ekonominin seyrini, bankacılığın geleceğini konuştuk:

Capital: Citi Grubu uzun yıllardır Türkiye'de. Bugün gelinen noktada Türkiye, grup içinde nasıl konumlanıyor? Türkiye'ye yönelik stratejinin odağında neler var?
- City Group dünyada 100'den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Son dönemde özellikle gelişmekte olan ülkelere olan odağını artırıyor. Türkiye de bu ülkeler arasında çok önemli bir yerde duruyor. Türkiye aslında bugün tüm dünyanın radarında. Bunun birçok nedeni var. Uzun yılladır süren istikrarımız var. Ekonomimizde çok ciddi düzelmeler yaşanıyor. Türkiye'nin coğrafik konumu çok enteresan. Doğu ile Batı arasında köprü. Çok doğru bir yerde duruyor ülke. Biz de Türkiye, hazır dünyanın radarındayken nasıl bu radarı ülkemizin faydasına daha çok kullanabiliriz, ona bakıyoruz. Bunun dışında bir de Türkiye'nin üzerinde çalışması gereken bir konu var, o da dış ticaret açığı. ihracatçımız son derece kaliteli ürün üretiyor. Önemli olan bu üretimin dünya pazarlarına açılabilmesi. Biz de bu çerçevede birkaç konuya çalışıyoruz. Bİrincisi ülkemizi biraz daha bölgesel bir merkez haline nasıl getirebileceğimizi, istanbul'u bir finans merkezi yapıp yapamayacağımızı düşünüyoruz. ikincisi bütün bu bağlamda ülkemizin ihracatının artırılmasında katma değerli bir rol oynamak istiyoruz.

Capital: Bunu nasıl yapacaksınız?
- Türkiye'nin ticaret koridorlarının analizlerini yaptık. Önümüzdeki dönemde dış ticaret koridorumuz olan ülkelere Türkiye masaları kurmak, buradan müşterilerimizi alıp dünyanın değişik ülkelerine road show1ar düzenlemek gibi planlarımız var. Citi gibi global kurumların, dünyadaki gücünü burada müşterilerimizin ayağına getirip müşterilerimize dünyayı daha fazla taşımakta bir rol oynamak istiyoruz. Dolayısıyla bundan sonraki stratejilerimizi bu 2 konu şekillendirecek. Türkiye'nin gerçek bir dış ticaret bankası olmak istiyoruz.~

Capital: Citibank özellikle kurumsal bankacılıkta etkin. Burada yeni dönem planlarınız nasıl?
- Elbette, yeni dönem ajandamızda öne çıkan en önemli konu dış ticaret finansmanı. Burada gerçekten çok güçlüyüz. Dünyada müthiş bir şube ağımız var. Gerekirse Citibank bir pazar günü dünyanın herhangi bir yerindeki bir şubeyi
açtırabilir. Citibank müşterileri, dünyanın 100'den fazla ülkesindeki Citi şubelerini kendi şubesi gibi kullanabiliyor. Dış ticarette hem ürün hem dış ticaret dokümanlarının gidiş gelişinden tutun da işlemlerin yapılması, mevzuatların takibine kadar her türlü serviste fark yaratıyoruz. Son yıllarda çalıştığımız firma sayısında yüzde 55 artış olmuş. Finanse edilen tutarın 200 milyon dolardan yıl sonunda 1 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Diğer yandan dünyada yeni bir trend var. "Financial supply chain management" (finansal tedarik zinciri yönetimi) adı verilen yaklaşım öne çıkıyor. Burada hedef zincirin halkasının her bir noktasına servis ve finansman verebilmek. Biz de Citibank olarak yeni dönemde bu yaklaşımla hareket edeceğiz. Müşterilerimizin büyümesine, piyasa payının artmasına katkı sağlayıp onları büyüdükçe biz de büyümek hedefindeyiz. Citi Group dünyada yatırım bankacılığı alanında çok güçlü. Bu alandaki faaliyetler devam edecek. Citi Group ve Citibank olarak Türk bankalarıyla da çalışıyoruz. Onlar da bizim müşterimiz aynı zamanda. Türkiye'deki büyük sendikasyonlar, bono ihraçları konusunda çok etkiniz.
Türk bankalarıyla gurur duyuyoruz. Önümüzdeki dönemde daha da büyümeleri için aktivitelerimiz artarak devam edecek. Bunun dışında nakit yönetimi, hisse senedi saklama gibi alanlarda kuvvetliyiz. Örneğin şu anda piyasada hisse senetlerinin yarısından fazlasının saklamasını biz yapıyoruz. Nakit yönetiminde Citi çok kuvvetli. Dünya çapında 100'den fazla ülkede test edilen elektronik platformları var. Herhangi bir firma, herhangi bir ülkeden bir düğmeye bastığında dünyadaki bütün işlemlerini görebiliyor. Bu firmalar için büyük bir güç. Türkiye'de nakit yönetimi alanında özellikle yabancı sermayeli şirketlerin önemli bir bölümüne hizmet veriyoruz. Burada ciddi bir paya sahibiz ve bu etkinliğimiz de devam edecek.

Capital: Türkiye'ye son dönemde farklı coğrafyalardan ilgi var. Siz global tecrübelerinizden yola çıkarak yeni dönemde hangi ülkelerin radarını Türkiye'ye çevireceğini düşünüyorsunuz? Yeni yatırımlar nereden gelebilir?
- Değişik platformlarda ülkemizin ekonomisini ülkemizin istikrarını anlatmaya çalışıyoruz. Bize gelen sorular arttı. Burada yatırımı olan, olmayan pek çok global dev şirket mevcut yatırım ortamını, ekonominin durumunu merak ediyor. Türkiye ile ilgilenen her sektörden her ölçekte şirket var. Ortadoğu ve Çin çok yakın izliyor örneğin. Latin Amerika çok yakın izliyor. Avrupa zaten yakın. Uzun zamandır izliyor. Afrika'da dış ticaretin her iki tarafı da arttığı için çok yakın takip var.

Capital: Peki Türkiye'nin dış ticaretinde hangi ülkeler ön plana çıkacak? Nerelerde fırsat var?
- Eskiden Avrupa çok öndeydi. Önümüzdeki dönem için herkes Afrika çalışıyor. Afrika'da ciddi bir talep var. Ortadoğu da ön planda. Rusya çok daha fazla öne çıkmaya başladı. Kore ve Brezilya çok konuşuluyor. Yakın coğrafyada Türk Cumhuriyetleri ön planda. Bütün bunlarla birlikte Asya çok inceleniyor. Türkiye'nin İpekyolu'ndan gelen bir mirasla buraya yönelik dış ticarete çok uygun. Citi'nin de bütün bu coğrafyada çok ciddi bir yapılanması var. Örneğin, Afrika'da bildiğim kadarıyla 14 ülkede şubesi var. Bir müşterimiz bana telefon açıp Kenya'da şunu yapabilir miyiz dediğinde, diğer telefondan Kenya'daki şube müdürünü arayıp bilgi alıp müşterimi bilgilendirebiliyorum.

Capital: Geçmişte Citibank hem insan kaynağı hem sahip olduğu teknolojik altyapı ile Türk bankacılık sektöründe ayrıcalıklı bir konuma sahipti. Şimdi her iki alanda da Türk bankaları çok kuvvetlendi ve rekabet arttı. Bugün gelinen noktada, rekabette nasıl farklılaşıyorsunuz?
- Global sıkıntılardan ülkemizin bir negatif etki almadan çıkmamızın en büyük sebeplerinden biri, bankacılık sektörünün hem çok kuvvetli hem çok ileride olması. Buna saygımız sonsuz ve her yerde de söylüyoruz. Citi'nin ise doğal yapısından kaynaklanan farklı güçleri var. Bütün stratejilerimizi dünyada 100'den fazla ülkeyi kapsayan global network'ümüz üzerine kurgulamaya çalışıyoruz. Hem dünyaya açılan Türk firmaları ile hem Türkiye'de iş yapan global şirketlerle çalışıyoruz. En büyük farkımız burada. Global ürünler, global çözümler sunuyoruz.~

Capital: Bireysel bankacılıkta hedefleriniz ne yönde? Son olarak Akbank ile ortak bir çalışmanız oldu. Planda yeni işbirlikleri var mı?
- Türk bankacılık sistemi bireysel bankacılıkta çok gelişmiş. Biz bir şeyi yapmış olmak için yapmak istemiyoruz. Gerçekten bir fark yaratabileceksek, bir katma değer sağlayabileceksek yapıyoruz. Örneğin baktık, inceledik. Asya'da çok gelişmiş uygulamalar var. Buradan bazı uygulamaları Türkiye'ye getirmeyi planlıyoruz. Önümüzdeki dönemde, düşen faizler ortamına yönelik daha fazla alternatif ürün çıkarmak istiyoruz. Hedeflenen belirli bir kitleye yönelik olarak çok ürün açısından eğitilmiş, SPK'nın sertifikasyonun almış, 24 saat müşterileriyle bire bir ilgilenebilecek satış teşkilatı kurmak hedefindeyiz. Kredi kartları tarafında Akbank ile yaptığımız işbirliğinden çok ümitliyiz. Türkiye'nin lider kart markalarından Wings Card'a, Citi'nin avantajlarını yükledik. Gerçek bir global kart yarattık. Müşterimiz eskiden sadece Türkiye'deydi şimdi herkes yurtdışına gidiyor. Dolayısıyla çok ilgi göreceğini tahmin ediyoruz. Sürekli müşterilerimizle birlikte çalışıyoruz. Bundan sonraki yeniliklerimizi de müşterilerimiz belirleyecek. Bankacılık açısından artık derin bilgi gerekiyor. Eskisi gibi biraz bilgiyle müşterilerimize katma değer yaratmak imkansız. Dünyada olan biteni çok iyi bilmek gerekiyor. Bizim de vaktimizin çok büyük bir kısmı dünyayı incelemekle geçiyor.

BANKACILIĞIN GELECEĞİ
2 ALANDA GÜÇLÜYÜZ Çok güçlü bankalarımız var. Sadece sermaye yapısıyla değil ürün gamları, teknolojileri ve en önemlisi yetişmiş insan kaynağıyla öne çıkıyorlar. Buraya gelmeden önce Londra'da 50 ülkeden sorumluydum ve dış ticaretin başındaydım. Dolayısıyla orada 30'dan fazla ülkeyi yakından izleme imkanı buldum. Her ülkenin vatandaşı çok iyi çalışıyor ama bizim Türk bankacılık sistemindeki yetişmiş bankacılık elemanı hiçbir ülkede yok. Bizde kadrolar her duruma adapte olabiliyor. Bu çok büyük bir güç.
YENİ DÖNEM ZOR Önümüzdeki dönem çok kolay bir dönem değil. Türkiye için de dünya için de değil. Türkiye özelinde artık tek haneli enflasyon konuşuyoruz. Müşterilerimizin ihtiyacı artık çok değişti. Eskiden çok daha basit talepler vardı. Dünyaya açılım daha azdı. Bireysel müşteri alternatif yatırım enstrümanları istiyor. Ticari müşterilerin dış ticareti arttı, orada ne yapabilirim diye bakıyor. Kurumsal müşterimiz dünyaya açıldı, dünyada ne yapabilirim diye bakıyor. Dolayısıyla bir taraftan ekonominin kuvvetli olmasından gurur duyuyoruz ama diğer yandan faizlerin bu kadar düşük olduğu, bu kadar rekabetçi ve her tür müşterimizin gelişen ihtiyaçlarının olduğu bir ortamda çok akıllı düşünmemiz gerekiyor.
KATMA DEĞERE DİKKAT! Eski dönemdeki kârlılıkları korumak çok zorlaşıyor. Bir taraftan da ülkemizin cari açık probleminden dolayı hacimleri çok büyütemiyoruz. Önümüzdeki döneme bankacılık sektörünün kuvvetli olarak başlaması çok büyük bir artı. Öte taraftan gerçek katma değer sağlayan bankaların öne çıkacağını düşünüyorum. Değişen müşteri ihtiyaçlarına değişen çözüm önerileri ve değişen global dağıtım kanalarıyla servis verebilenler kazanacak.

35 YIL SONRA İLK TÜRK Bir Türk olarak en büyük misyonum, Citi'nin dünyadaki gücünden ülkemizin daha fazla faydalanmasını sağlamak, Bugüne kadar Citi Türkiye'ye çok önemli faydalar sağladı, çok önemli finansmanlarda bulundu, çok ciddi yatırımlar yaptı, Ama bundan sonra daha da fazla olacak, Genel müdür olduğumdan beri cep telefonum hiç susmuyor ve bu beni çok mutlu ediyor, ilgi çok arttı, Bende aslında hiçbir zaman kapalı kapılar ardında bir genel müdür olmak istemiyorum, Mümkün mertebe sahanın içinde olmaya çalışıyoruz, Mümkün mertebe müşteri ziyaretlerine gitmeye çalışıyorum, Ürün satmak istemiyoruz, Doktor gibi müşterin ihtiyacını anlamak, ihtiyacı neyse o ihtiyaca yönelik çözüm önerilerini birlikte oluşturmak istiyoruz,

DÜNYA KRİZİ ATLATTI MI?
GÜNLÜK TAKİP EDİYORUZ Global ekonomi çok enteresan noktalardan geçiyor, Herhangi bir yorumda bulunmak çok zor çünkü domino efektleri oluyor, Bütün ülkelerle günlük konferans görüşmeleri yapıyoruz, ekonomiyi günlük takip ediyoruz, Çok değişik dinamikler oturabilir önümüzdeki dönemde,
TÜRKİYE İÇİN FIRSAT Her bölgenin dinamikleri çok farklı ve bir bölgede olan bir problem öbürünü etkileyebiliyor, Önümüzdeki dönemi hep birlikte incelemek lazım, Dünya krizi atlattı demek için henüz erken, Ancak dünya yönünü bulana kadar Türkiye'ye çok daha fazla fırsat çıkıyor, Ödevlerimizi yaparsak Türkiye'nin önünde dünyanın parlayan ülkeleri arasında olmak yönünde bir ufuk görüyorum