Reel büyüme olur mu?

Bu yıl, bankalar için büyüme sancısıyla geçecek gibi görünüyor. Sıkı para politikası ve yüksek faiz ortamında aktif büyüklük ve kredilerde reel büyüme yazmak zor olacak...

26.04.2024 18:55:030
Paylaş Tweet Paylaş
Reel büyüme olur mu?

Elçin Cirik

[email protected]

2024’te sektörde aktif büyüklük ve kredilerde büyümelerin enflasyon oranının altında kalacağı beklentisi hakim. En iyi senaryoda bile enflasyon kadar artış öngörülüyor. Bankaların ana fonlama kalemi mevduattaysa yüzde 5-10 bandında reel büyüme olacağı tahmin ediliyor.

Bankacılık sektörü, 2024’ün ilk aylarını düşük büyümeyle geçirdi. BDDK haftalık verilerine göre yılın ilk 7 haftasında 2023 sonuna kıyasla kredilerde sadece yüzde 3,8 ve mevduatta daha da düşük yüzde 1,6 büyüme mevcut. Sektör, hem enflasyonla mücadele için belirlenen sınırlamalarla hem yüzde 45’e dayanan politika faizi sonucu azalan taleple yoğun bir baskı altında. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, 2024’ün geçiş yılı olarak görülmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Yıl sonuna kadar regülasyon ve makro ihtiyati önlemlerin devreden çıkmasını bekleyen Çakar, 2024’ün sıkı para politikası ve faiz düzleminde büyük yatırımların yılı olamayacağını, ancak yıl sonuna doğru daha iyimser bir tablo görülebileceğini belirtiyor. İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, sıkılaşma sonrası için “İlk 9 ayda rahatlama göremeyeceğiz. Son çeyrekte enflasyon hedefinin tuttuğu görüldüğü anda bir miktar rahatlama görebiliriz” yorumunu yapıyor. HSBC Türkiye Genel Müdürü Selim Kervancı’nın ifadesiyle “can acıtıcı seviyelere” gelen faizlerle bugün bireyler de şirketler de kredi almaya hiç hevesli değil. Hakan Aran da benzer görüşte ve kredi kullanımında iştahsızlık gördüklerini, bu döngünün kırılmasının ancak enflasyonun düşmesiyle mümkün olacağını düşünüyor. Peki bu ortamda sektör, önemli kalemlerinde yıl sonunda yüzde 40-45 bandında gelmesi beklenen enflasyonun üstünde büyümeyi yakalayabilecek mi? Bu yıl bankalar en önemli sınavı, aktif büyüklük, kredi ve mevduatta reel büyümelere imza atmak için verecek. 

2023’TE EKSİDE

Aslında aktif büyüklükte, 2022 ve 2023 yıllarında da enflasyonun altında bir büyüme yaşandı. 2023’te enflasyon yüzde 64,8 iken sektörün aktifteki artışı 0,9 puan daha altta, yani yüzde 63,9 ile kapandı. Burada ana etken, bilançoda yüzde 50 paya sahip kredilerde 2023’te büyümenin, yüzde 54 ile enflasyonun 10 puan altında gerçekleşmesi. Deloitte Türkiye Finansal Hizmetler Endüstrisi Lideri Yaman Polat, “Aktif büyümesini tetikleyen en önemli faktör, kredilerdeki büyüme olduğu halde ülkemizde son iki yıl kredi büyümesini belli bir sınırın altında tutabilmek için uygulanan ilave zorunlu karşılık ayırma ve menkul kıymet bulundurma gibi politikalar nedeniyle bankalar müşterilerini önceden planladıkları kadar fonlayamadı. Dolayısıyla kredi büyümesi sınırlanırken aktif büyüklüğü de sınırlandı” diyor. Ayrıca Polat’a göre 2023 yazına kadar Merkez Bankası tarafından politika faizinin artırılmaması ve buna bağlı olarak enflasyon altında baskılanan mevduat ve kredi faizlerinin bilançoya sınırlı büyüme olarak katkı vermesi de bir diğer önemli neden. EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Vergi Bölümü Şirket Ortağı Levent Atakan da bu dönemde mevduatlar enflasyonun üzerinde artarken kredilerin enflasyon oranının altında oluştuğuna değiniyor. Levent Atakan, “Burada kredi vermeye ilişkin sınırlamalar ve kredi kârlılığının ana etkenler olduğunu söyleyebiliriz” diyor. 

TREND KIRILIR MI?

Aktif büyüklükte son iki yıldır süren bu olumsuz trend, bu yıl kırılabilir mi? Bankacılık danışmanlarına göre bu göstergede reel büyümenin artıya dönmesi zor olacak En iyi ihtimalle enflasyon oranı kadar büyüme olası. EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Levent Atakan, 2024’te aktif büyüklükte ivmenin, enflasyon oranının altında olacağını tahmin ediyor. Atakan’a göre bu yıl sektörde aktif büyüklüğü, yerel seçimlerin sonuçları, enflasyonla mücadeledeki tutarlılık ve mevcut ekonomi politikalarının kararlı olarak sürdürülmesi doğrudan etkileyecek. Deloitte Türkiye Finansal Hizmetler Endüstrisi Lideri Yaman Polat, 2024 yılı için bankacılıkta aktif büyüme oranının yüzde 30-35 bandında olacağını öngörüyor. Polat, “2024 yerel seçimler sonrası beklenen bazı makro ekonomik değişimler olduğu gibi bazı analistlerin hiç beklenmedik değişimlere de şahit olabileceğimizi belirtmesi nedeniyle stabil ve öngörülebilir olmayan, aynı zamanda da aktif pasif yönetimi anlamında kolay bütçelenebilir bir yıl olmayacağı görüşündeyim. Bu nedenle enflasyon beklentileriyle çerçevelenmiş bir büyüme bekliyorum” yorumunu yapıyor. “Globalde faiz indirimlerinin zamanlaması ve hızı önem kazandı. Gelişmiş ülke merkez bankalarının politika faizlerini daha erken indireceğine yönelik beklentiler arttıkça gelişmekte olan ülkelere fon girişi hızlanıyor” diyen Sistema Genel Müdürü Tolga Moral, TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’nde 12 ay sonrası enflasyon beklentisinin yüzde 39 olmasına paralel bankaların ticaride ve özellikle riski düşük KOBİ’lerde kredi kullandırmakta daha istekli olmaya başladığını belirtiyor. Tolga Moral, 2024 için aktif büyümenin enflasyonla aynı düzeyde olacağını tahmin ediyor. 

EN ZOR ALANLAR 

Bankacılıkta 2024’ün en zor büyüme yazılacak alanı, krediler olacak. 2023’ün ikinci yarısından bu yana kredilere olan düşük talep, reel büyüme yakalama umudunu söndürüyor. Zaten banka yöneticileri de bu yıl için kredilerde ihtiyatlı büyüme tahminleri açıklıyor. 2023 Haziran ayından itibaren normalleşme döneminde olunduğunu belirten Akbank Genel Müdürü Kaan Gür, “Merkez Bankamızın amacı, fiyat istikrarını sağlamak. Parasal sıkılaştırmaya yönelik ciddi bir program uygulanıyor” diyor. Şubat başında alınan yeni kararlarla bankacılık sisteminin zorunlu karşılıklar kaynaklı maliyet baskısının belli bir noktada desteklendiğini aktaran Kaan Gür, bunun da krediye olan iştahı biraz daha yukarı çekeceği düşüncesinde. Gür, bu yıl toplam TL kredilerde yüzde 40 civarı büyüme bekliyor. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar da bu yıl için yüzde 40-45 bandında enflasyon ve yüzde 40 civarında bir kredi büyümesi beklediğini dile getiriyor. Çakar, “Bu yılın sonunda değişken faizli, gelecek yılın başından itibaren ise normal akışında bir kredi piyasası oluşmasını bekliyorum” şeklinde konuşuyor. “Soğumanın getirdiği bu faiz seviyesinde krediye talep bir şekilde azalacak. Hem tüketici hem ticari krediler de azalacak” diyen HSBC Türkiye Genel Müdürü Selim Kervancı, bu yıl sonunda kredi büyümesinin kurdan arındırılmış şekilde yüzde 30 olacağını öngörüyor. Kervancı, ihracat odaklı bir politika izlendiği için sadece ihracatçı tarafında kredilerde artış olacağını, iç tüketime yönelik iş yapan alanlarda kredi talebinin sabit gideceğini düşünüyor. QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan’ın tahminiyse şöyle: “2024’te sektörde, halihazırdaki para politikası uygulandığı ve alınan aksiyonlar devam ettiği sürece enflasyon beklentisi paralelinde kredi büyümesi görebiliriz.” 

SENARYOLAR NE YÖNDE?

Kredilerde bu yıl regülasyonların izin verdiği alanlarda yani KOBİ, yatırım kredileri ve ihracatçılara yönelik finansmanlarda daha güçlü büyüme beklentisi hakim. Kredi büyümesinin enflasyon oranının altında, yüzde 30-32 bandında olabileceğini aktaran EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Levent Atakan, büyük şirketler tarafında kredi kullanımında farklılık beklemiyor. “Büyük şirketlerde kurumsal krediler devam edecek gibi görünüyor. Asıl sorun KOBİ ve altı işletmelerin nakit ihtiyacının nasıl teminatlandırılacağı ve kredi faiz oranlarının nasıl fiyatlanacağı noktasında” diyen Atakan’a göre en iyi senaryo, yılın 3’üncü çeyreğinin sonlarına doğru enflasyonun düşme eğrisinin artması ve kredi maliyetlerinin de buna bağlı azalmasıyla üretimi destekleyen kredi büyümesi yaşanması. Tabii 2024 Türkiye için ekonomik iyileşmenin belirgin olarak gerçekleşmesi durumunda kredi büyüme trendi olumluya da dönebilir. Sistema Genel Müdürü Tolga Moral, dış ticaretteki olumlu gelişmelerin ihracat odaklı işletmelerin ve sektörlerin büyümesini destekleyebileceğinin ve burada kredi ivmesinin artabileceğinin de altını çiziyor. Yıl içinde büyümeyi etkileyecek en önemli gelişmelerden biri, son dönemde sıkça konuşulan kredi kartlarına ve bireysel kredilere getirilecek önlemler. Bu önlemlerin çerçevesine göre, çok hızlı büyüyen bu alanda ivme gerileyebilir. Deloitte Türkiye Finansal Hizmetler Endüstrisi Lideri Yaman Polat, 31 Mart sonrası seçimlerin sona ermesiyle parasal sıkılaşmayı desteklemek adına bireysel kredilerde ve kredi kartlarında ciddi bir baskı dönemi olacağını öngörüyor. “Ticari ve KOBİ tarafının enflasyona yakın büyüme seyretmesi çok muhtemel, yüzde 30’lar seviyesinde ortalama kredi büyümesi görebiliriz. Bankacılık için çok zor bir yıl olacağını söylemek doğru olacaktır” yorumunu yapıyor. 

MEVDUAT HEP ARTIDA

Son beş yılı incelediğimizde mevduat tarafında reel büyümenin her yıl yakalandığı görülüyor. Mevduatın pozitif ayrışmasının birinci nedeni, özellikle 2020 sonrası döviz tevdiatının gerek yabancı para cinsinden artışı gerek devalüasyon nedeniyle ortaya çıkan kur artışı olarak açıklanıyor. Bununla beraber bankalar için ağırlıklı fonlama kaynağı olarak mevduatın ön plana çıkması da enflasyon oranının üstünde büyüme getiriyor. HSBC Türkiye Genel Müdürü Selim Kervancı, bu yıl için mevduatta kurdan arındırılmış şekliyle yüzde 50 büyüme beklediğini açıklıyor. Akbank Genel Müdürü Kaan Gür, 2023 sonuna doğru bankacılık sektöründe fonlama maliyetlerinde ciddi artış meydana geldiğini kaydederek, “Bu da ister istemez mevduat faizlerini aşağı yönlü biraz baskıladı. Merkez Bankası’nın zorunlu karşılıklara faiz ödeme kararı almasının ardından mevduat faizlerinde tekrar yukarı yönlü bir hareket oldu” diyor. Mevduat faizlerinin yüksek seyretmesiyle tasarruflarını burada değerlendirmek isteyen kesim artıyor. Aktif Bank Genel Müdürü Ayşegül Adaca, 2024’te kredilerde yüzde 40 ve mevduatta yüzde 50 büyüme öngörüyor. Bu yıl mevduat büyümesini doğru okumak için KKM trendini de iyi izlemek gerekiyor. KKM’den TL’ye kayışın ilk göstergelerinin ocak itibarıyla görüldüğünü söyleyen Ayşegül Adaca, artan ivmeyle 2024 sonuna doğru KKM’de çıkışın kendiliğinden tamamlanacağı görüşünde. “Diğer yatırım enstrümanlarından mevduata dönüş de söz konusu” diyor. Sistema Genel Müdürü Tolga Moral, en iyi senaryoda reel getiri sağlaması durumunda enflasyonun yüzde 10-15 üstünde bir mevduat büyümesi görülebileceğini belirtiyor. EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Levent Atakan da burada enflasyonun yüzde 5-10 üstünde büyüme olacağını aktarıyor.


“REGÜLATİF SINIRLAR DAHİLİNDE KALACAK”
RECEP BAŞTUĞ / GARANTİ BBVA GENEL MÜDÜRÜ

MAKROYA UYUMLU
Parasal sıkılaşma adımlarının bankacılık üzerinde yansımalarını görüyoruz. Faizlerdeki artış trendinin doğal olarak kredi talebine etkisi oldu. Kredi büyüme sınırlamaları devam ediyor. 2024’te, parasal sıkılaşma ve büyümedeki dengelenmeyle uyumlu, enflasyonun altında bir TL kredi büyümesi bekliyoruz. Sektörde bilançoların gelişimi makro politikalara uyumlu olacak.

ENFLASYONUN ALTINDA Ekonomi yönetiminin, enflasyon ve cari açığı gözeterek makro politikalarda disiplinden taviz vermeme stratejisini 2024 boyunca uygulayacağını düşünüyoruz. Bu nedenle kredi büyümeleri hem bireysel hem tüzelde enflasyonun altında ve regülatif sınırlar dahilinde kalacak. Öte yandan finans sektörü, sürdürülebilir iş modellerine geçiş sürecinin önemli bir parçası haline geldi. Sürdürülebilir yatırımların artmasıyla sektörde yeşil finansman hacminin hızlanmasını bekliyoruz.



“KREDİLERİN PAYI ARTACAK”
MURAT BİLGİÇ / TSKB GENEL MÜDÜRÜ

NEGATİF İŞTAH
2023’ü iki ayrı dönemde değerlendirebiliriz. Bankacılık faaliyetleri açısından enflasyon ve yılın ilk yarısında çok düşük kalan politika faiz oranları belirleyici unsurlar olarak öne çıkmıştı. 2023’ün önemli bölümünde etkileri devam eden destekleyici politikalarla iç talepte yavaşlama sınırlı kalırken dış talepte ivme kaybı gözlendi. Yılın ikinci yarısından itibaren makro ihtiyati düzenlemelerdeki değişikliklerle ekonomi politikalarında kayda değer bir normalleşme gerçekleşti. İkinci yarıda enflasyonla mücadele kapsamında piyasadaki TL faiz oranlarındaki yükselişle TL cinsinden kredilere talep önemli ölçüde azaldı. Yılın son çeyreğindeyse piyasadaki kredi iştahının reel anlamda negatif alandan nötr seviyelere geldiğini söyleyebilmek mümkün.

BÜYÜME VAR MI? 2024 yılında bankaların yabancı para cinsinden kredi kullandırımlarında küçük de olsa görece bir artışla kredilerin aktifler içindeki payının artacağını öngörüyoruz. 2024 yılı beklentilerinde TL cinsi kredilerdeki faiz oranının yüksek seyretmesi durumunda, yabancı para cinsinden kredilere olan talepte bir miktar artış görülebilir. Ötelenen yatırımların finansmanının yanı sıra ihracatçı ve döviz geliri olan ticari şirketlere verilen kurumsal kredilerde artış olması muhtemel. Bu eksende, bankaların kurdan arındırılmış olarak düşük oranda da olsa yabancı para kredi portföylerinin büyümesini ve TL kredilerde de enflasyona paralel bir büyümenin gerçekleşmesini bekliyoruz. TSKB olarak biz 2024 yılında kredilerde kurdan arındırılmış olarak yüzde 10 büyüme öngörüyoruz.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz