Chubb Türkiye Genel Müdürü Emre Buğday ile sektörün mevcut durumunu ve gelecek trendlerini masaya yatırdık...
Nil Dumansızoğlu
Türkiye’ye 2009 yılında giriş yapan ACE, dünyada yaptığı satın alma sonrası bu yılın haziran ayından bu yana Chubb Türkiye adıyla faaliyet gösteriyor. Dünyanın en büyük halka açık sabit kıymet ve sorumluluk sigorta şirketlerinden Chubb, Türkiye’de kurumsal sigortalar ve özellikle siber sigortalar konusunda iddialı. Chubb Türkiye Genel Müdürü Emre Buğday, sektörde uzun süreli perspektifte kârlılığın önemli olduğunu düşünüyor. “Trafik dışındaki sorumluluk branşları, teknik anlamda kâr edebiliyor. Sıkıntı şu ki trafik yüzde 50’ye yakın büyük bir paya sahip olduğu için buradaki zarar, tüm sektörü etkiliyor” diyen Buğday, sektörün bu yılı zararla kapatacağını söylüyor. “Kârlılık sorununun aşılabilmesi için sektörün zamana ihtiyacı var” diyen Buğday, önemli bir noktaya daha değiniyor: “Türkiye’de sektör 2009 yılından beri çok önemli bir transformasyondan geçti. Dünyanın önemli yabancı yatırımcıları, burada önemli yatırımlar yaptı. Artık bu yatırımcılar, yatırımlarının karşılığını almak ve kâr elde etmek istiyor.” Chubb Türkiye Genel Müdürü Emre Buğday ile sektörün mevcut durumunu ve gelecek trendlerini masaya yatırdık:
Sigorta sektöründeki büyüme oranlarının önemli bir kısmı, 2016’dan bu yana trafik sigortalarından geliyor. 2016, sektör için bir toparlanma yılı oldu. Önceki yıllarda büyüme oranları çok düşüktü. 2017’de ise fiyatların ortalamayı bulmaya çalıştığı bir yıl olarak devam ediyor. 2017 yılı ağustos sonunda hayat dışı prim üretimi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artışla 25,2 milyar TL oldu. Bu yılın ilk yarısında sektör genelinde büyüme rakamları iyi gidiyor ancak ikinci yarıda biraz daha geri gideceğini düşünüyorum. Trafik sigortalarında şimdi havuz sistemi uygulamasına geçildi. Bunun nasıl ilerleyeceğini önümüzdeki dönemlerde göreceğiz.
Havuz uygulaması henüz temmuz ayında uygulanmaya başladı. Şu anda gözlemleme aşamasındayız. Ağustos sonunda kara araçları sorumluluk sigortasında 7,7 milyar liralık prim üretimi gerçekleşti. Toplam prim üretimini artıran en büyük kalem bu oldu ancak geçen yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 18’lik düşüş gösterdi. Sektör, bu yıl sonunda zarar bekliyor. Ancak bu tablonun hep böyle devam edeceğini zannetmiyorum. Gerek Hazine gerek sigortacılar tarafından bir modifikasyon gelecektir. Çünkü havuzun zarar etmemesi gerekiyor. Fiyatlardaki değişiklik, tavan fiyat uygulamasının ne zaman kaldırılabileceğine bağlı.
Sektör için en kritik dönem, son çeyrek. Büyüme, yüzde 10’lar civarında olacak. Geçen yılki toplam prim üretimi, ortalama 10 milyar dolardı. Bunun yüzde 40’ına yakını son aylarda gerçekleşti. Çok büyük bir ekonomik değişiklik olmazsa bu yıl da trend aynı gider.
Motor sigortaları ve sağlık sigortaları, ana trendi götüren branşlar… Nadiren küçülmeyle karşılaşıyorlar. Ama geri kalan yüzde 50 içinde özellikle inşaat sigortaları, ülkenin yatırım gündemiyle çok alakalı. Bunlara bağlı olarak sorumluluk sigortaları da pozitif etkileniyor. Bu yıl, Türkiye’de altyapı ve üstyapı anlamında çok önemli projelere imza atıldı. Bu nedenle yangın ve mühendislik sigortaları ciddi bir büyüme trendi içinde. Aslında 15 yıldır gündemde olan siber güvenlik sigortaları, Türkiye’de de konuşulmaya başlandı. Örneğin biz siber güvenlik sigortalarında 2017 başından sonra inanılmaz bir talep görmeye başladık. Türkiye, en çok siber saldırı alan ilk 3 ülkeden biri ancak siber sigortalarda çok geride. Yaşanılan bazı kötü örnekler bu konudaki farkındalığı artırdı. Bu alanda ağırlıklı kurumsal şirketlerden önemli bir talep geliyor.
Kurumsal tarafta sigortalanma oranı yüzde 50’lere ulaşıyor. Bireysel tarafta ise DASK, TARSİM ya da trafik gibi zorunlu sigortaları bıraktığınız zaman sigortalama oranında dramatik bir düşüş var. Zorunlu sigortalarda bile sigortalanma oranı yüzde 25-30 bandında değişiyor. Ama yeni neslin potansiyel olarak getireceği gelecekten umutluyum, ona da sektör olarak hazır olmak gerekiyor. Önümüzdeki 10 yılda teknoloji çok farklı bir yere gelecek, farklı satın alma deneyimi olan yeni müşterilerimiz olacak. Bunun için de farklı ürün gamının ortaya çıkması gerekiyor. Örneğin bugünkü klasik kasko prim üretiminin, ileride minimum yüzde 40 düşeceği düşünülüyor. Yeni nesilde otomobil ve ev satın alma ihtiyacı giderek azalıyor. Çok uzun süredir aynı kalıplarla çalışmaya alışık sigorta sektörü, bu hıza yetişemeyebilir. Sektörün tüm dünyada hızlanması gerekiyor. Uzun zamandır tüm dünya genelinde, sigorta sektöründe çok büyük bir sermaye ve kapasite var. Bu, rekabeti çok kızıştırıyor. Yaklaşık 12 yıldır sigorta fiyatları aşağı doğru bir trend izliyor. Dünyada katastrofik hasar olarak yılda ortalama 40-50 milyar dolar tazminat ödeniyor. Bu rakam zaten biliniyor ve bütün projeksiyonlar buna göre yapılıyor. Ancak enteresan olan, bu hasar rakamını aşan zamanlarda da pazar etkilenmiyor çünkü sermaye çok yüksek.
Trafik dışındaki sorumluluk branşları, teknik anlamda kâr edebiliyor. Sıkıntı şu ki trafik yüzde 50’ye yakın büyük bir paya sahip olduğu için buradaki zarar, tüm sektörü etkiliyor. Kârlılık sorununun aşılabilmesi için sektörün trafikte yeni geçilen sistemle zamana ihtiyacı var. Bir de Türkiye için şöyle bir durum var: Türkiye’de sektör 2009’dan beri çok önemli bir dönüşümden geçti. Dünyanın önemli yabancı yatırımcıları, burada önemli yatırımlar yaptı. Artık bu yatırımcılar, yatırımlarının karşılığını almak ve kâr elde etmek istiyor.
~
ÜRÜN GAMIMIZ GENİŞLEYECEK YENİ ORGANİZASYON Türkiye’ye 2009 yılında giriş yapan ACE, Chubb’ı finans dünyasının en yüksek satın almalarından birini yaparak 30 milyar dolara satın aldı. Chubb Kuzey Amerika’da iyi bilinen 130 yıllık bir marka, bu nedenle Chubb olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz. Biz Chubb Türkiye olarak Londra ofisinin bir şubesi olarak hizmet veriyoruz. POTANSİYEL BÜYÜK Türkiye ofisi olarak Euroasia operasyonunda bulunuyoruz ve buradaki ülkelerle ortak hedeflerimiz var. Sigortada Avrupa oturmuş bir market, yüzde 3-4 civarında yıllık büyüme oranları var. Türkiye’de ise büyüme ortalama yüzde 17-20 arasında değişiyor. Bu nedenle Türkiye potansiyeli yüksek bir pazar ve global operasyonun Türkiye’deki istek ve arzusu aynı şekilde devam ediyor. STRATEJİ NE YÖNDE? Satın almadan sonra Türkiye organizasyonumuzda bir değişiklik olmadı. Birleşmeden sonra iki şirketin de en iyi olduğu konuları bir araya getirmek için çalışıyoruz. Türkiye’de de bu anlamda ürün gamımızı artırmayı planlıyoruz. Yeni ürünler gelecek ama tam olarak yeni ürünleri açıklayamıyoruz. Türkiye pazarına uygun ürünleri araştırıyoruz. |
KURUMSALDAKİ ÇİZGİMİZİ KORUYACAĞIZ SİBERDE GÜÇLÜYÜZ Chubb olarak motor ve sağlık sigortaları dışında tüm alanlarda faaliyetlerimiz var. Şu anda bizim portföyümüzde liderliği finansal risk sigortaları, siber riskler, sorumluluk, yangınmühendislik gibi branşlar üstleniyor. Üçüncü havalimanı, üçüncü köprü inşaatları gibi birçok mega projede varız. Siber sigortalarda çok tercih ediliyoruz, tüm süreçleri yönetebildiğimiz çok iyi ürünlerimiz var. Bireysel siber sigortası da yapmak istiyoruz, bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. YÜZDE 30 BÜYÜYECEĞİZ Geçen yıl 120 milyon TL civarında bir prim üretimimiz vardı. Bu yıl büyümemiz yüzde 30 bandında olacak. Sektör ortalamasının üzerinde büyüyeceğiz. Bizim stratejimiz, sektörde pazar payı sıralamasında üstlere çıkmak değil. Öncelikle kurumsaldaki çizgimizi korumak istiyoruz. Müşterilerimize sadece poliçe sunarken değil, operasyon anlamında da en iyiyi sunmak istiyoruz. Sürdürülebilir ve kârlı bir operasyon yaratma hedefindeyiz. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?