Bir kurumun geleceğini oluşturmak

Bir futbol sever ve Fenerbahçeli olarak şirketlerle spor dünyası arasında büyük bir benzerlik olduğuna inanırım.

1.10.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Bir kurumun geleceğini oluşturmak
Sonuçta bir futbol kulübü de olsa, işin meyvesi futbol oyunu da olsa işin temeli aynı gerçeklere dayanıyor. Bir yetenek yönetimi, organizasyon, liderlik, geleceğe hazırlık, inovasyon ve pazarlama, tıpkı iş dünyasında olduğu gibi futbolun da tam merkezinde yer alıyor.

Harvard Business School’da profesör olan Anita Elberse, bu gerçeği ortaya koymak ve önemli ölçüde de Manchester United ile onun efsanevi menejeri Alex Ferguson’un başarısını anlamak için bir çalışma yapmış. 2012’de gerçekleştirdiği çalışmanın sonuçlarını da “vaka analizi” haline getirmiş. Uzun bir çalışmada benim dikkatimi çeken, Sir Alex Ferguson’un işin başına geldiği yıl gördüğü tablo, saptamaları ve aldığı ilk önlemler oldu.

Sir Ferguson, 1986 yılında işe başladığında kulübün geleceğini yaratmak için iki önemli “mükemmellik merkezi” oluşturmuş: “Gelecek vaat eden çocuklar” ile “Bunları takip edecek ve bulacak olan yardımcı takım.”

Bu ekibin bulduğu ilk yetenek David Beckham olmuş. Ardından 13 yaşındaki Ryan Giggs gelmiş. Paul Scholes ve Gary Neville de aynı ekip tarafından keşfedilmiş. Anita Elberse’e bu dönemi anlatan Sir Ferguson’un şu saptamaları benim dikkatimi çekti:

- Manchester United’a geldiğimde kulübü yeniden kurmayı, aşağıdan yukarıya yaratmayı düşündüm. Birlikte büyüyecek ve gelişecek futbolcular, ortak hedef ve bir ruh kazandırmak için
bu önemliydi.
- Göreve başladığımda takımda 24 yaş altı sadece 1 oyuncu vardı. Manchester United gibi bir kulüpte bunu hayal edebiliyor musunuz? Gençlere odaklanmanın kulübün tarihine yakışacağını biliyordum. Bu nedenle önceliğimi gençlerden oluşan bir yapıya verdim.
- Yeni atanan teknik direktörlerinin yüzde 99’u, görevlerini sürdürebilmek için kazanmak zorunda olduklarının farkındadır. Bu nedenle hemen deneyimli oyuncuları takıma dahil ederler. Futbolun böyle bir gerçeği var ve bazı takımlarda 3 maç kaybettiğinde görevin de sona erer.
- Bir maçı kazanmak sadece kısa vadeli kazançtır. Sonraki maçı kaybetmeniz de mümkündür. Ancak, bir kulübü yaratmak kazanmaktan daha fazlasını, istikrarı ve tutarlılığı da beraberinde getirir. Bu sayede, yani gençleri geliştirme çabalarımız sonucunda 1990 ve 2000’lerde çok daha fazla başarıya ulaşabildik. Yetiştirdiğimiz genç oyuncular kulübümüzün ruhu haline geldi.
- 3 seviyede oyuncuları belirledik: 30 ve 30 yaş üstü ki bu kabaca 23-30 yaş oluyordu, 30 yaş altı ise programa katılıyordu. Fikir şuydu: Genç oyuncular gelişiyordu ve daha yaşlı olanların oluşturduğu standartları onlara anlatmaya çalışıyorduk. Her ne kadar ben bunu çürütmeye çalışsam da başarılı takımın 4 yıl kadar bir zamandan sonra sona ereceğini ve bu zaman diliminden sonra değişikliğe ihtiyaç duyulacağına inanıyordum. Bu nedenle takımı 3 ya da 4 yıl gözlemliyor, daha sonra değişim yönünde kararlar veriyorduk.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz