Türkiye,
Cumhuriyetin 100. kuruluş yıldönümü olan 2023’e iddialı hedeflerle yol
alıyor. Bu hedeflere göre, örneğin otomotivde ihracatın 4 kat, makinede
8, kimyada 4, yaş meyve ve sebzede 11 kat artması gerekiyor. Yani
rakamlar oldukça iddialı. Tartışma da işte bu noktada başlıyor. Bazı
işadamları ve yöneticilere göre mevcut işleyişle ve maliyetlerle bu
rakamlara ulaşmak zor. Yine bu cephedekiler, inovasyon, AR-GE ve
teknolojide geri kalmışlığı en büyük engel olarak görüyor. Diğer cephede
ise hedeflerin ulaşılabilir olduğunu düşünenler var. Bu cephede yer
alanlar ise Türkiye’nin son 10 yılda aldığı yolu göstererek hedeflerin
hayal olmadığına inanıyor. Otomotiv sektörünün 2023 ihracat hedefinin
gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. 75 milyar dolar hedefi,
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) sektörel kırılım çalışmasını
yaptığı yıllardaki, otomotivin ihracattaki yüzde 15 olan payından
hesaplanarak bulunmuştu. Bu oran, son 2 yılda yüzde 13 oldu. 2013
sonunda yüzde 10’a gerileyebilir. 2023 ihracat hedefinin de 50-60 milyar
dolar bandına revize edilmesi daha gerçekçi ve erişilebilir olacaktır.”
Fiat Spa Türkiye Ülke Başkanı Ali Pandır, otomotivin 2023 ihracat
hedeflerine ilişkin görüşlerini böyle ifade ediyor. Aslında bugünden
bakınca 2023 ihracat hedefi, sadece otomotiv için “zor” değil. İş
dünyasının pek çok ismi konulan hedeflere ulaşmanın önündeki engellere
dikkat çekiyor. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı,
Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşması için “Daha fazla sermaye
birikimine ihtiyacımız var” diyor. Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Cem Boyner ise “Türkiye’nin çok ciddi bir üretim, AR-GE açığı var.
Türkiye’yi endüstriyle büyütmeden, endüstriye yatırım yapmadan 2023
hedeflerimizi yakalayacağımıza dair en ufak bir ümidim yok” diye
konuşuyor. İş dünyasında Türkiye’nin 2023 ihracat hedeflerine dair bir
tartışma söz konusu. Peki gerçekten bu hedeflere ulaşmak zor mu? 2023
hedefleri gerçekçi mi? Tabloyu görmek için görsele tıklayın. İŞİ EN ZOR SEKTÖRLER
2023 hedeflerine ulaşmada zorlanacak sektörlerden biri makine. Çünkü
makine sektörünün 2023 ihracat hedefi, 100 milyar dolar. Bu rakam,
Türkiye’nin 2023 toplam ihracat hedefinin yüzde 20’sine denk geliyor.
Son 10 yılda ihracatlarını 6 katına çıkaran makine ihracatçılarından
2023’e kadar bu rakamı 8’e katlamaları bekleniyor.~
Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’nin toplam
ihracatının yüzde 8’ini gerçekleştiren makine ihracatçılarının, 2023
hedeflerine ulaşacaklarını düşünüyor. “Bu zor bir hedef, ama imkansız
değil” diye konuşan Ergün, “Kamu ve reel sektör iş-birliğiyle
aşamayacağımız engel yok” diye devam ediyor. Makine İhracatçıları
Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran ise “Hedefimizin gerçekleşmesi için
Türkiye’nin teknoloji satın alarak kullanan bir ülke konumundan
teknoloji satan ülke konumuna gelmesi gerekiyor” diyor. Bu açıklama da
bize hedefe ulaşmanın zor olduğunu düşündürtüyor. Demir ve demir dışı
metaller, işi çok zor olan bir diğer sektör. 2023 hedefi olarak sektörün
önüne 25 milyar dolar rakamı kondu. Son 10 yılda ihracatını sadece 1
kat artırabilen sektörün, gelecek 10 yılda ihracatını 4 katına çıkarması
gerekiyor. Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı, bu hedefi
şöyle değerlendiriyor: “Sektörümüze yönelik 2023 yılı için konan 25
milyar dolarlık hedef, 2012’deki 6,5 milyar dolarlık gerçekleşme dikkate
alındığında ulaşılması zor bir hedef. Ancak ütopik de değil. Daha
yüksek katma değerli ürünler ihraç edersek ulaşılabilir.”
PSİKOLOJİK SINIR
2023 ihracat hedefleriyle ilgili ortaya atılan bir diğer görüş ise bu
hedeflerin psikolojik olduğu. Tekstil sektörünün en önemli
temsilcilerinden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği
(İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, bu yönde düşünüyor. Tekstil sektörünün
2023 ihracat hedefi 20 milyar dolar. Sektör, son 10 yılda ihracatını 2
katına çıkarma başarısı gösterdi. 2023 hedefine ulaşabilmesi için
sektörün gelecek 10 yılda ihracatını 3 kat artırması gerekiyor. Hedefin
zorluğunun farkında olan Gülle, “Bu bir hedef. Bu hedefi daha bugünden
revize etmeyi gerektirecek bir durum yok” diyor. 2023 hedefiyle ilgili
olarak matematik bir hesap yapmanın yanıltıcı olacağını ifade eden
Gülle, şöyle devam ediyor: “Bu psikolojik bir hedef. Bir milletin önüne
koyduğu ve kendisini görmek istediği yer aynı zamanda. 2023 yılında
tekstil sektörü ihracatı 20 milyar doların altında kalırsa bu, sektörün
bittiği, başarısız olduğu anlamına gelmez. Daha çok çalışmamız gerektiği
anlamına gelir.” Yünsa Genel Müdürü Cem Çelikoğlu ise hedefe ulaşmak
için önce bu hedefin ulaşılabilir olduğuna sektör olarak inanmaları
gerektiğini düşünüyor. Çelikoğlu, “Bu büyüklüğe işin sadece hammadde ve
kumaş boyutunda kalarak ulaşamayız. Son tüketiciye dokunacak, perakende
kısmını içeren bir açılımla marka ve zincir satın almalarla önümüze
gelen bu tarihi fırsatı hep beraber değerlendirmeliyiz” diye devam
ediyor,
ENERJİ ENGEL Mİ?
Enerji maliyetleri, ihracatçı sektörlerin 2023 hedeflerine ulaşmak için
hazırladıkları yol haritalarında önlerindeki en önemli engel gibi
görünüyor. Hazır giyim sektörünün önemli temsilcilerinden Kiğılı’nın
CEO’su Hilal Suerdem, 2023 hedeflerine ulaşmada hazır giyim sektörünün
rekabetçiliğine güvendiğini söylüyor. Su-erdem, 52 milyar dolarlık
ihracat hedefine giderken gördüğü engelleri şöyle aktarıyor: “İthalat ve
enerji girdilerinin aşırı farklılık göstermesi hazır giyim ve tekstilin
2023 yılına ulaşmasında zorluk çıkarır. Bu girdilerin arasındaki
farklar arttıkça sektör hedefe ulaşmakta zorlanacak.” Seramik sektörü de
enerji maliyetlerinden yana dertli. Graniser Genel Müdürü Erol
Hacıoğlu, bu sıkıntıyı şöyle anlatıyor: “2 milyar metrekarelik dünya
ihracat pazarında Çin, İtalya ve İspanya’dan sonra geliyoruz. Büyüme
potansiyelimiz var, ancak yapılan enerji zamları sektörün büyüme
ivmesine sekte vuruyor. Maliyetlerin yüzde 45’ini enerji giderleri
oluşturuyor. Tüm dünyada düşme yaşanırken doğalgaza 8 ay içinde yüzde
30’a yakın yapılan zam, pazardaki rekabet şansımızı oldukça kötü
etkiliyor. İspanya’daki maliyetler içinde oranı yüzde 20’yi geçmeyen
enerji maliyetleri, fiyatlar artsa dahi her 10 puanda maliyetleri yüzde 2
etkiliyor. Türkiye’de ise bu oran yüzde 10 oluyor. Devlet istikrarlı
bir enerji politikası uygulayarak sektöre destek olursa Türkiye çok daha
iyi bir noktaya gelir ve ihracat hedeflerini yakalar.”~
BÜYÜK PAZAR KRİZİ
Türkiye’nin en büyük ihraç pazarı, her zaman Avrupa oldu. Bu durum krize
rağmen değişmedi. 2023’e kadar da çok fazla değişeceği öngörülmüyor.
Avrupa krizinin Türkiye’deki en büyük mağduru ise otomotiv sektörü oldu.
Otomotiv ihracatının 2023’te 75 milyar dolara ulaşması için yılda yüzde
14’ün üzerinde bir büyüme göstermesi gerekiyordu. Oysa sektör,
Avrupa’da daralan pazar yüzünden 2012’de yüzde 7 küçüldü. Bu küçülmeyle
otomotivin Türkiye ihracatına katkısı yüzde 13’e düştü. Fiat Spa Ülke
Türkiye Başkanı Ali Pandır, otomotivin Türkiye ihracatına katkısının
azalmaya devam edeceğini tahmin ediyor ve devam ediyor: “Türkiye'nin ana
ihraç pazarları olan İtalya, Fransa ve İspanya, Avrupa ortalamasının
çok üzerinde, yüzde 20’yi bulan küçülmeler yaşadı. Avrupa otomotiv
pazarında toparlanmanın ne zaman başlayacağı konusunda kesin bir görüş
yok. Üstelik bazı analistler Avrupa otomotiv pazarındaki daralmanın
aslında önemli demografik değişimler nedeniyle kalıcı olduğunu yani
pazarın hiçbir zaman eski seviyesine geri dönmeyeceğini iddia ediyor.”
Pandır, sektörün 2023 hedefine ulaşabilmesi için 3 önerisini ise şöyle
dile getiriyor: “Türk yatırımcılar, Avrupa’da bir otomotiv şirketini,
gereksiz fabrikalarını kapatma kaydıyla satın alabilir. Pazar yükselmeye
başladığında ve ek kapasite gereği olunca bu yatırımları Türkiye’de
yapabilir. İkincisi Türkiye’ye daha katma değerli ve kârlı olan ticari
araç yatırımlarını çekmek gerekir. Ayrıca Avrupa’da tasfiye edilme
ihtimali olan büyük tedarikçi gruplar var. Bunlardan elinde Türkiye’de
mevcutta bulunmayan teknolojilere sahip olan şirketler, satın alınmalı.
Bu teknolojiler zaman içinde Türkiye’ye kaydırılmalı.” Ford Otosan Genel
Müdürü Haydar Yenigün ise doğru bir strateji ve doğru bir
yönlendirmeyle sektörün hedefine ulaşacağına inanıyor.
İNOVASYON, AR-GE, TEKNOLOJİ
Pek çok sektör temsilcisi, 2023 hedeflerine ulaşmak için Türkiye’nin
katma değerli ürün ve ileri teknoloji ihracatını artırması gerektiğine
dikkat çekiyor. Beyaz eşya, Türkiye’nin ihracatta en başarılı olduğu
sektörlerden biri. Sektörün 2023 ihracat hedefi, 11,9 milyar dolar. Son
10 yılda ihracatını 6 kat artıran sektörün 2023’e kadar 3 kat artış
yapması yeterli olacak. Ancak burada da inovasyonun getirdiği yüksek
rekabet nedeniyle hedefin zorluğuna dikkat çekiliyor. Türkiye Beyaz Eşya
Sanayicileri Derneği (TÜRK-BESD) Başkanı Özcan Aydilek, AR-GE
perspektifinden konuyu değerlendiriyor ve “2023 ihracat hedefi, üzerinde
titizlikle çalışılması gereken zorlu bir hedeftir. Bu hedefe ulaşmak
için AR-GE gelişmeleri çerçevesinde daha nitelikli ürünlerle birim satış
fiyatının yukarı çekilmesi şart. En önemlisi, gelecek teknolojilere
uyumlu, farklı kullanım imkanları tanıyan yeni ürünler yaratmak gerekir”
diyor. İstanbul Elektrik-Elektronik, Makine ve Bilişim İhracatçıları
Birliği (İEEMBİB) de hedeflere teknoloji üreterek ulaşılabileceğini
savunuyor. İEEMBİB Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu,
“Türkiye’nin en büyük AR-GE merkezlerine sahip, patent şampiyonu
şirketleri sektörümüzde faaliyet gösteriyor. Başaracağız” diyor.
Araştırmacı İlaç Federasyonu Derneği Başkanı Güldem Berkman da ilaç
sektörünün hedeflerine AR-GE’nin payının artmasıyla ulaşılabileceğini
düşünüyor ve “Türkiye ilaç sanayisi 2023’te küresel ölçekte bir ARGE ve
üretim merkezi olursa hedeflerini gerçekleştirebilir” diye konuşuyor. ~
BEŞ LİDERDEN POZİTİF YAKLAŞIM
“TEKSTİLLE SÖZ SAHİBİYİZ”
2023 ihracat hedeflerinin ulaşılabilirliği konusunda pek çok sektör
temsilcisi pozitif bir düşünceye sahip. Örneğin Sanko Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Abdulkadlr Konukoğlu, “İmalat sanayinde dünya ticaretinde
söz sahibi olduğumuz tek sektör tekstil. Bu nedenle 20 milyar dolarlık
2023 hedefine ulaşmak hayal değil” diyor. ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR
Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçı Birlikleri Başkanı Sabri Ünlütürk
de tekstil sektörü olarak bu hedefe ulaşacaklarını söylüyor. Ünlütürk,
şöyle devam ediyor: “Hedef pazarlar belirliyor, sektörel alım heyetleri
düzenliyor ve AR-GE projeleriyle sektörümüzü daha iyi bir konuma
yükseltecek çalışmaları her gün artırıyoruz.” “REVİZYON GEREKEBİLİR”
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV)
Başkanı Mehmet Uysal, “Ülkemizin büyüme rakamlarını dünyayla
kıyasladığımızda, 2023 hedeflerinde zorlanmayacağımızı söyleyebilirim.
Siyasi veya ekonomik olarak öngöremediğimiz değişiklikler olursa
revizyon gündeme gelebilir” diyor. “RAHATLIKLA ULAŞIRIZ”
İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı
Lemi Tolunay, deri sektörünün 5,2 milyar dolarlık ihracat hedefine
ulaşacağını ifade ediyor. Tolunay, “Beklenmeyen ekonomik veya siyasal
krizler, çevresel şartlarda iklimsel değişiklikler olmazsa hedefimize
rahatlıkla ulaşırız” diye konuşuyor.“ İKLİMLENDİRME BAŞARIR”
Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder de iklimlendirme sektörünün
hedeflerine ulaşacağından emin. Önder, “Sektörümüz, 2012 yılında ‘tutuk’
bir yıl yaşamasına karşın 4 milyar dolar ihracat yapmayı başardı. Son
10 yılda 6 kat artan ihracatı gelecek 10 yılda 5 kat artırabiliriz.”
HEDEFE NASIL ULAŞACAKLAR? AR-GE YATIRIMLARI ARTACAK
2023 hedefleri pek çok sektör için zorlayıcı. Sektör temsilcileri,
hedefe ulaşmak için yol haritalarını belirledi. Kimya ihracatçıları
adına konuşan İKMİB Başkanı Murat Akyüz, “Tek yol katma değerli üretim
ve AR-GE yatırımları. Bu amaçla 2011 yılında kimya sektöründe ilk kez
AR-GE Proje Pazarı etkinliğini hayata geçirdik” diyor. PAZARLAR ÇEŞİTLENDİRİLECEK
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Mehmet Özer ise
hedefe ulaşmak için ihracat pazarlarını çeşitlendireceklerini söylüyor
ve “AR-GE, inovasyon ve tasarıma daha fazla ağırlık vereceğiz” diye
devam ediyor.~ VASIFLI URUN İHRACATI ŞART
Çelik İhracatçıları Birliği Başkanı Namık Ekinci, çelik ürün gamını
genişletip vasıflı ürünlerde ihracatçı konuma geçmek gerektiğinden
bahsediyor. Demir Çelik Üreticileri Birliği Genel Sekreteri Veysel Yayan
ise “Acilen sektörün uluslararası piyasadaki rekabet gücünü
sınırlandıran uygulamalara son verilmeli” diyor.
ÜÇ KRİTİK SORUN ÇÖZÜLMELİ
Türkiye Mobilya Ürünleri Sektör Meclisi Başkanı Davut Doğan, “Öncelikle
haksız rekabetin ve kayıt dışılığın önlenmesi için KDV’nin yüzde 8’e
indirilmesini bekliyoruz. Hammadde sıkıntısını gidermek için ormanların
verimli kullanımı sağlanmalı, orman ürünlerindeki yüzde 8’lik fon
kaldırılmalı. Havaleli eşya üreten mobilya sektörüne, özellikle
ihracatta navlun desteği verilmesi gerekiyor” diyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?