Türkiye´nin Sektörler Ligi

Tekstil, konfeksiyon, gıda, turizm, ticaret, tarım, kimya ve diğerleri... Hepsi de ekonomiye üretim yoluyla katkıda bulunuyor, onbinlerce kişiye iş olanağı yaratıyor. İhracatları nedeniyle ülkeye d...

1.03.2000 02:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Tekstil, konfeksiyon, gıda, turizm, ticaret, tarım, kimya ve diğerleri... Hepsi de ekonomiye üretim yoluyla katkıda bulunuyor, onbinlerce kişiye iş olanağı yaratıyor. İhracatları nedeniyle ülkeye döviz girişi sağlıyorlar. Ancak, bazı sektör üretimde, bazısı istihdamda önde... İhracat ise bir başka kriter. Hepisini bir araya getirdiğimizde ise ortaya Türkiye´nin en etkili sektörleri çıkıyor... Bir anlamda sektörlerin büyüklük analizini ortaya koyan tablo oluşuyor.

Türkiye ekonomisinde yüzlerce sektör faaliyet gösteriyor. Tekstilden gıdaya, turizmden elektroniğe, onlarca sektörde gerçekleştirilen faaliyetlerle ekonomik değer yaratılıyor. Bir yandan üretim dolayısıyla bir değer ortaya çıkarken, diğer yandan sağladığı istihdam ve gerçekleştirilen ihracatla da ülke ekonomisine katkıda bulunuyor.

Ancak her sektörün büyüklüğü, ülke ekonomisi için önemi farklıdır. Bu fark, üretimden ihracata, çeşitli kriterlerde kendini ortaya koyar. Sektörlerin ekonomideki gücünü ortaya koymanın yolu da bu kriterlere göre bir değerlendirme yapmaktan geçer.

Bu sektörlerden bazıları ekonomi içindeki payları ve ülkeye kazandırdığı döviz miktarı ile ön plana çıkar. Bazı sektörlerde ise yaratılan istihdam hayati önem taşıyor. Ne kadar çok insana işgücü yaratıyorsa, sektörün önemi de o ölçüde kritiktir. Örneğin konfeksiyon sanayi, Türkiye´de bu açıdan büyük önem taşır. Hem geniş ölçüde istihdam yaratır hem de ihracat girdisi sağlar. 

Capital dergisi uzmanları, bu üç temel kriteri kullanarak Türkiye´deki belli başlı sektörleri değerlendirdi. Böylece Türkiye için en çok değer taşıyan 17 sektörü ortaya çıkardı. Ayrıca geçmiş verileri ve gelecek beklentilerini gözönüne alarak, söz konusu sektörlerin değerindeki değişim trendini de tespit etti.

Çiftçi milletiz

Yaptığımız araştırmaya göre, Türkiye ekonomisi için en çok değer taşıyan sektörü tarım oluşturuyor.

Tarımın bu önemi, büyük ölçüde, istihdam ettiği kişi sayısının fazlalığından kaynaklanıyor. Devlet İstatistik Enstitüsü´nün (DİE) 1999 yılı nisan ayında gerçekleştirdiği Hanehalkı İşgücü Anketi´ne göre, Türkiye´de 22 milyon 49 bin çalışan var. Bu sayının yüzde 45.8´ine denk gelen 10 milyon 96 bin kişi tarımda istihdam ediliyor. Bu durum, tarım sektöründeki gelişmelerin 5 milyondan fazla ailenin geçim durumunu yakından ilgilendirdiğini gösteriyor.

Tarım, GSMH´deki (gayri safi milli hasıla) payı açısından da önemli bir konuma sahip. Bu pay yıllardır yüzde 13-14 dolayında seyrediyor. Tarım sektörünün 1999 yılında yarattığı milli gelir, 28 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.

Tarımın ihracatımızdaki payı ise yüzde 10 dolayında seyrediyor. 1998 yılında tarımsal ürünlerin dışarıya satışından 2.7 milyar dolar gelir elde edilmişti. 1999´un ilk 11 ayında elde edilen gelir ise 2.2 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Ticaret ve turizm

Türkiye´nin en değerli sektörleri liginde, ikinci sırayı ticaret alıyor. Ticaret sektörü ikinciliği, GSMH´deki payı ve istihdam ettiği kişi sayısının fazlalığı sayesinde elde ediyor.

Ticaret sektörünün GSMH´deki payı, son 7 yıldır yüzde 20´nin üzerinde gerçekleşiyor. 1998 yılında bu oran yüzde 21.3 düzeyindeydi. Bu durum, 1998 yılında ticaret sektörünün yarattığı milli gelirin 43.5 milyar dolara yakın olduğunu gösteriyor.

Ticaret sektörü, tarımdan sonra ikinci büyük istihdam deposunu da oluşturuyor. DİE´nin verilerine göre, 1999 yılı nisan ayı itibariyle ticaret sektöründe istihdam edilenlerin sayısı 2 milyon 944 bin düzeyinde bulunuyor. Bu durum, ticaret sektöründeki gelişmelerin, 2.5 milyon dolayında hanenin geçim durumunu ilgilendirdiğine işaret ediyor.

Biz araştırmamız sonucunda, en değerli sektörler liginde üçüncü sıraya turizm sektörünü yerleştirdik. Aslında milli gelir ve istihdam ile ilgili istatistiklerde turizm sektörüyle ilgili bir veri bulunmuyor. Bu sektörde faaliyet gösteren kuruluşların çoğu ticaret sektörü içinde değerlendiriliyor. Ancak bize göre turizm, her yıl ihracatın dörtte biri dolayında döviz geliri sağlaması ve 40´a yakın sektöre iş olanağı vermesi dolayısıyla üçüncü sırada yer almayı hak ediyor.

İhracatın gerçek gücü

Yaptığımız sıralamada dördüncü sıraya tekstili, beşinci sıraya ise hazır giyimi koyduk. Bu iki sektör bu sıraları, ihracattaki başarıları sayesinde aldılar.

Tekstil, Türkiye´nin ihracattaki lokomotifini oluşturuyor. Bu sektörün ihracattaki payı yüzde 20´yi aşıyor. 1998 yılında tekstil ihracatı 5.9 milyar dolar olmuş ve toplam ihracattaki payı yüzde 21.9´u bulmuştu.

İhracattaki pay açısından tekstili, giyim sektörü izliyor. Bu sektörün ihracattaki payı yüzde 17 dolayında seyrediyor. 1998 yılında giyim ihracatı 4.6 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.

Tekstil ve giyim sektörleri, istihdam açısından da önem taşıyor. DİE´nin verilerine göre, tekstildeki büyük işyerlerinde çalışanların sayısı 150 bin, giyim sektöründeki büyük işyerlerinde çalışanların sayısı ise 60 bin dolayında bulunuyor. Ancak, özellikle giyim sektöründe küçük işyerleri ve kayıtdışı çalışma da yaygın. Bu iki faktörü gözönüne aldığımızda, ekmeğini tekstilden kazananların sayısının 500 bini, giyim sektöründen kazananların sayısının ise 300 bini aştığını söyleyebiliriz.

Diğer sektörlerdeki durum

Listemizde yer alan diğer sektörlerden altısı, ihracattaki payları nedeniyle Türkiye açısından önem taşıyor. Ana metal sanayi, kimya, makine ve teçhizat, otomotiv, çimento-cam-seramik ve metal eşyadan oluşan bu sektörlerde istihdam fazla değil ama ihracat gelirleri 600 milyon ile 2.2 milyar dolar arasında değişiyor.

Gıda ve içecek sektörü, yüksek ihracat tutarı yanında istihdamdaki payının fazla olması sayesinde de en değerli sektörler arasında yer alıyor.

Ulaştırma ve haberleşme, inşaat ve finans sektörleri değerlerini, ekonomideki paylarının yüksek ve çalışan sayılarının fazla olmasından alıyor.

Petrol ürünleri ve enerji sektörleri ise ekonomide sahip oldukları önemli rol ve GSMH´deki payları sayesinde en değerli sektörler arasına giriyor.

Değeri yükselenler

Yaptığımız araştırmaya göre, ticaret, turizm, ulaştırma ve haberleşme, finans, makine ve teçhizat, otomotiv, çimento-cam-seramik, metal eşya ve enerji sektörlerinin Türkiye ekonomisi açısından değerleri giderek artıyor.

Ticaret sektörünün değerinde yavaş da olsa bir artış gözleniyor. Bu sektörün 1990 yılında yüzde 19.9 olan GSMH´deki payının, 1998 yılında yüzde 21.3´e yükseldiği görülüyor.

1999 yılında tökezlemesine rağmen, turizm sektöründe de trend yükseliş yönünde. Turizm gelirlerindeki artışın önümüzdeki yıllarda da süreceğinin beklenmesi, bu sektörün Türkiye ekonomisi için değerinin daha da artacağını düşündürüyor.

Ekonomideki gelişme sürdükçe, ulaştırma ve haberleşme sektörü ile finansın değeri de artacak.

Makine ve teçhizat, otomotiv, çimento-cam-seramik ve metal eşya sektörleri son yıllarda ihracatta atak içinde. Bu atağın önümüzdeki yıllarda da süreceği tahmin ediliyor. Bu tahmin gerçekleşirse, bu sektörler, en değerli sektörler liginde üst sıralara tırmanabilecek.

Türkiye´nin enerji ihtiyacının artması nedeniyle son yıllarda özel sektörün ilgi alanına giren enerji sektörünün değeri de önümüzdeki yıllarda yükselecek gibi görünüyor.

DÜŞENLER VE FRENE BASANLAR

Halen en değerli sektörler liginin tepesinde yer alan tarım sektörü, bu konumunu çok uzun süre sürdüremeyecek gibi. Türkiye, enflasyonu yener ve sanayileşmede yeni bir atak başlatırsa tarımın ekonomideki rolü giderek azalacak. Bu sektör hem istihdam deposu olmaktan çıkacak hem de GSMH´deki payı azalacak.

Son 20 yılın gözde sektörleri olan tekstil ve giyim değerlerini bir süre daha koruyacak gibi. Ancak 1995-97 döneminde aşırı yatırımlara sahne olan bu sektörlerin uzun dönemde değer kaybetmeleri ve listede aşağı sıralara inmeleri mümkün.

Son yıllarda inşaat sektörünün ekonomideki payında hafif bir gerileme göze çarpıyor. Ancak Türkiye´de hala önemli bir konut açığı olduğu için bu sektör değerini uzun bir süre daha koruyacak. İnsanların zorunlu ihtiyaçlarını karşılayan gıda ve içecek sektörü de sahip olduğu değeri kolay kolay kaybetmeyecek gibi görünüyor.

Ana metal sanayi, kimya sektörü ve petrol ürünleri sektörü, diğer sektörlerin ihtiyacı olan hammadde ve ara mallarını üretiyor. Bu sektörlerde son yıllarda bir durgunluk var ama ekonomide üstlendikleri rol nedeniyle değerlerini kaybetmeleri biraz zor.

ARAŞTIRMANIN ÜÇ TEMEL KRİTERİ

GSMH´DEKİ PAY: Sektörlerin GSMH´deki payları, ekonomi için ne kadar önem taşıdıklarını gösteriyor. Örneğin, GSMH´deki payı yüzde 21.3 olan ticaret sektörü, GSMH´deki payı yüzde 2.3 düzeyinde kalan finans sektöründen daha fazla önem taşıyor.

ÜLKEYE KAZANDIRDIĞI DÖVİZ: Sektörlerin Türkiye´ye kazandırdığı döviz geliri de değerinin belirlenmesi açısından önem taşıyor. Bir sektör Türkiye´ye ne kadar fazla döviz kazandırıyorsa değeri de o kadar yüksek oluyor.

İSTİHDAM EDİLEN KİŞİ SAYISI: Sektörlerin değerini belirlerken, halkın ne kadarlık kısmının geçimini etkilediğine de baktık. Bunun için her sektörün istihdamdaki payını dikkate aldık. Örneğin, tarım sektörünün birinci sırada yer almasında en büyük rolü, istihdam içindeki payının yüzde 45.8 olması oynadı.

 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz