Her şey aslında çok hızlı değişiyor. Bir yıl önce internet ve yeni ekonomiye yatırım bütün dünyada gözdeydi. Türkiye’de de ardı ardına yatırımlar yapıldı, büyük grupların neredeyse tamamı bu alana ...
Her şey aslında çok hızlı değişiyor. Bir yıl önce internet ve yeni ekonomiye yatırım bütün dünyada gözdeydi. Türkiye’de de ardı ardına yatırımlar yapıldı, büyük grupların neredeyse tamamı bu alana girdi. Çok sayıda ISP’nin yanında, onlarca portal yatırım yapıldı. Şimdi ise hesaplar gözden geçiriliyor, planlar revize ediliyor. Batı’da ise internet işine bakış açısı değişiyor. Capital, Türkiye’yi yakından izleyen yabancı yatırım bankalarının uzmanları ve araştırmaları ışığında, internet pazarının analizini yaptı. İşte aboneye bakıştan birleşmeye, elektronik ticaretten yabancılarla ortaklığa, Türkiye’ye özel tahminler...
İnternet dünyasında gündem hızla değişiyor. Abone kapma yarışının temposu düştü, zarar açıklayan Nasdaq’a kote internet şirketlerinin değerlerinin düşmesi üzerine bir dönemlerin demode değerleme kriterleri “kârlılık” ve “nakit akışı” kavramları tekrar önem kazandı. Şimdi internet şirketleri ve portallar kar ve nakit akışı sağlayarak ayakta kalmaya çalışıyor.
Türkiye’de internet pazarında ve özellikle son üç yıldır servis sağlayıcı (ISP) ve portal yatırımlarında bir patlama yaşandı. Ülkenin en büyük grupları Koç, Doğuş, Sabancı ve Doğan ISP ve portal yatırımları alanında liderliği ellerinde tutuyorlar. Neredeyse 2 milyona yaklaşan aboneye Türkiye’deki 60’ın üzerindeki ISP hizmet veriyor. Türkiye’de abonelerin yüzde 80’i Superonline, Ixir, Vestelnet, Dogan Online, Turk.Net ve Koç.net’te kayıtlı görünüyor.
Dünya’da olup bitenler Türkiye’deki internet şirketlerinin konumlarını, değerlerini, gelecek projeksiyonlarını ve stratejilerini yeniden belirlemelerini gerektiriyor. Yabancılarla evlilik, sektör içi birleşmeler konuşuluyor...Büyük gruplar yatırımlarına devam edecek ama artık daha temkinli davranıyorlar.
Capital olarak Türkiye’de internet pazarındaki en yeni gelişmeleri ve son tabloyu ortaya çıkarmak için bir araştırma yaptık.
2004’te 10 milyon kullanıcı
Dünyada yaşanan ISP yatırımı patlamasının Türkiye’ye de yansımış olması son derece normal. Ancak, uzmanlar, Türkiye pazarının bu kadar çok ISP’yi barındırmayacağını ve ileride birleşme ve satın almaların yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu belirtiyorlar. Dünyanın önde gelen yatırım bankalarından Merrill Lynch’in yaptığı bir araştırmaya göre 2004 yılına kadar Türkiye’de 10 milyon internet kullanıcısı olacak. Bu kullanıcılar 4.5 milyar dolarlık bir gelir yaratacaklar. Oluşan gelirden en büyük payı ise 3 milyar dolarla “business to business” işlemler alacak.
Araştırmada, ortaya çıkacak bu büyük pasta nedeniyle, pazarda ciddi rekabet yaşanacak. Bu ortamda, büyük gruplar, ISP dışındaki sermayelerinin de etkisiyle ayakta kalmaya daha yakın görünüyorlar.
Abone değeri azaldı mı?
Türkiye’de ISP’lerin geliri genel olarak abonelik ücretlerinden geliyor. İnternet reklamcılığı ve elektronik ticaretin payı ise çok küçük. Ancak, Avrupa’da ISP’ler artık sadece abone sayısını arttırarak kâr elde edemeyeceklerini anlamış durumdalar.
“Abone kazanma savaşı artık yerini kârlılık ve nakit akışı sağlayarak ayakta kalma mücadelesine bıraktı. Şu an Avrupa’da bir servis sağlayıcı şirketin ne kadar çok abonesi varsa, o kadar çok para kaybediyordur görüşü hakim” diyen Credit Suisse First Boston (CSFB) Akdeniz Piyasaları Araştırma Direktörü Afa Boran sözlerine şöyle devam ediyor:
“ISP ve portalların önemi ve değerinin ilk başlarda abartıldığı gibi olmadığı, Nasdaq'ta kote şirketlerin değerlemelerinde görülen düşüşlerden de anlaşılıyor. Geçen yıl abone başına en yüksek değer olan 6 bin dolara ulaşan büyük internet şirketlerinin değeri, şu sıralarda ortalama 1000 dolar seviyesinde. Abone kazanma savaşı şimdi yerini karlılık ve nakit akımı sağlayarak ayakta kalma savaşına bıraktı. Hatta artık değerleme metodu olarak abone sayısına bile bakılmıyor. Çünkü, Avrupa’da ‘ne kadar fazla abonesi varsa o kadar para kaybediyordur’ görüşü hakim. Abone başına değerleme, yerini satışlara ve kârlılığa dayalı değerlendirme yöntemlerine bırakıyor.”
Türkiye’de önce penetrasyon
Başta ABD olmak üzere Batı’da aboneye dayalı büyüme modeli terk ediliyor. Türkiye’ de ise durum tamamen farklı. Sistem hala abone sayısının artırılması üzerine kurulu. Ancak, uzmanlar, Türkiye’nin bir geçiş dönemi yaşadığını, dolayısıyla abone sayısının artırılmasına yönelik girişimlerin doğru olduğunu belirtiyorlar. Merrill Lynch’in araştırmasında, Türkiye’deki şirketlerin kara geçmesi için, internet penetrasyonunun artması gerektiğine dikkat çekiliyor. Araştırmada, “İnternet kullanımının artmasıyla birlikte, reklam ve elektronik ticaret gelirleri de keskin yükselişler gösterecektir” deniliyor.
Merill Lynch’in Avrupa Teknolojileri Direktörü Thomas Chadwick, Türkiye’deki portalları değerlendirirken bunların yalnız başlarına iyi işleyen yatırımlar olma başarısını gösteremediklerine dikkat çekiyor. Thomas Chadwick yorumlarını şöyle sürdürüyor: “Bence önde gelen şirketlerin bazıları şu anki ortamdan ciddi rahatsızlık duyacaklar. Bu şirketlerin yatırımları, yabancı yatırımcılar için sınırlı bir değer taşıyor. Zaten grup değerlendirmelerinde konusu geçen portalların katkısı son derece kısıtlı kalıyor.
Ancak iyi haberler de var. Bu şirketler yakın gelecekte somut yatırımlarının başarısını kanıtlayabilirler. Büyük işletmeler, grup ürünleri ve hizmetleri için verimli bir dağıtım kanalı ve bunun yanında iyi bir pazarlama kanalı yaratıyorlar. Yakın gelecekte Türkiye’nin internet penetrasyonu ciddi bir biçimde yükselecek ve elektronik ticaretin de değeri artacak. Bu noktada, zor dönemlerde ayakta kalmayı başarmış olanlar kayda değer kazançlar elde edebilecekler.”
ISP’de yatırımların yönü
Türkiye pazarını yakından izleyen yatırım bankalarının uzmanları, ISP ve portal yatırımı sayısındaki artışa dikkat çekiyorlar. Bu gruptaki uzmanlar, penetrasyon oranının bu kadar düşük olduğu bir ülkede, çok sayıdaki yatırımı abartılı buluyor. Bazı uzmanlar ise Türkiye’de gerçekleşen ISP ve portal yatırımının kendilerini şaşırtmadığını, daha fazlasının da yapılabileceğini belirtiyorlar.
Dünyaca ünlü bir yatırım bankasında Türkiye üzerine çalışan Evren Ertay da yapılan yatırımları normal karşılayan uzmanlardan... Ertay, bu düşüncesinde, internetin şimdiden dünyada kabul görmüş ve gelecekte de çok kullanılacak bir araç olmasının etkili olduğunu vurguluyor. Ertay’a göre, bu nedenle, Türkiye’de de önde gelen grupların bu alana yatırım yapmaları son derece normal, hatta zaman içinde artabilir de. Evren Ertay, “İnternet çok hızlı gelişen bir ortam ve bu nedenle özellikle Türkiye’de büyük grupların bu alandaki yatırımları devam edecektir” diyor.
Türkiye’de boşluk var mı?
Peki Türkiye ISP pazarı yeni yatırımları kaldıracak potansiyele sahip mi? Evren Ertay bu konuya temkinli yaklaşmayı seçiyor:
“Her ne kadar yatırımlarda artış olabileceğini öngörsem de, bu, diğer parçaların nasıl gelişeceğine bağlı. Şu anda piyasada hala bir boşluk ve bu boşluğa talep var. Yeni yatırımlar gerçekleşebilir ama yanıtı çok kolay olan bir soru da değil bu.
Türkiye’de genç bir nüfus ve dinamik bir özel sektör var. Bu nedenle de yeni teknolojileri yakından izleyebiliyoruz. Bu da bize şunu gösteriyor; internet hızlı bir şekilde gelişir, kullanıcıların sayısı gerçekten artar, internet üzerinden gerçekleştirilen bankacılık ve diğer ticari işlemlerde artışlar görülürse bunun sonucunda daha fazla yatırım yapılması da söz konusu olabilir.”
Ertay, Türkiye söz konusu olduğunda, altyapı konusunun önemine de dikkat çekiyor. Evren Ertay, internet alanında yeni yatırımlar planlanırken altyapı yatırımlarının da dikkate alınması gereğinin altını çiziyor.
Konsolidasyon sürecine doğru
Türk ISP pazarındaki oyuncu sayısının çokluğu zaman içinde bu pazarda birleşme ya da konsolidasyon gerçekleşebilir mi sorusunu da akıllara getiriyor. Dünyaca ünlü yatırım bankası Merrill Lynch, Türkiye’deki internet pazarıyla ilgili en son raporunda, ISP pazarında bir konsolidasyon beklediklerine ver veriyor. Raporda, Türk ISP pazarında pek çok girişimcide “Ben de girmeliyim” düşüncesinin baskın olduğunu vurgulanıyor ve şöyle devam ediliyor:
“Türk pazarında konsolidasyon beklentisinin bir nedeni de bu düşüncedir”...
CSFB Akdeniz Piyasaları Araştırma Direktörü Afa Boran’a göre, büyük şirketler, ayakta kalarak olası konsolidasyon fırsatlarını daha iyi değerlendirebileceklerini ve bu sayede daha kolay büyüyebileceklerini düşünüyorlar. Amerika bazlı pek çok şirketin nakit durumlarını düzeltmek için Avrupa’daki yatırımlarını kısma ve hatta kapatma yoluna gittiklerine dikkati çeken Boran, Türkiye’deki şirketlerin de yavaş da olsa bu düşünceye doğru ilerlediğini gördüğünü söylüyor. Afa Boran bu düşüncesinin nedenini şöyle açıklıyor:
“Büyük gruplar hala internet yatırımlarını sübvanse etmeye devam etseler de, ben bu şirketlerin eskiye nazaran biraz daha temkinli hareket etme eğiliminde olduklarını görüyorum. Yatırımlarını borsa yolu ile realize edemeyeceklerini gören yatırımcılar, artık daha temkinli hareket ediyorlar. Bu düşüncenin artmasıyla birlikte konsolidasyonun hızlanmasını beklemek gerekir.”
“Birleşmeler 2001’den sonra”
Dünyaca ünlü bir yatırım bankasının Türkiye uzmanlarından Evren Ertay ise henüz birleşme, satın alma ya da konsolidasyon senaryosu yazmak için erken olduğu görüşünde. Türk ISP pazarında yer alan şirketlerin şu anda yarattıkları kâr ya da nakit akışının yeterince büyük olmadığını söyleyen Ertay, birkaç yıl sonra tablonun daha netleşeceğini ve yorum yapmanın daha kolaylaşacağını belirtiyor. Ertay sözlerine devam ederken şirketlerin isim yapmaları gerektiğinin altını çiziyor:
“ Birleşme ya da satın almaların söz konusu olabilmesi için bu şirketlerin belirli bir seviyeye gelmeleri, belirli bir müşteri portföyüne sahip olmaları ve isim yapmaları gerekiyor. Ancak, böylelikle kendilerini tanıtabilir, değerlerini kabul ettirebilir ve birleşme ve satın alma yoluna gidebilirler. Bu noktaya gelebilmeleri için de gerek finansal açıdan gerekse deneyim ve teknik açılarından desteklenmeleri gerekir.
Şu anda 2001 içinde şirket birleşmeleri olacaktır demek doğru değil ama yakın gelecekte mutlaka birleşmeler olacaktır. Ancak, kimlerin nasıl birleşeceğini şimdiden söylemek çok da kolay değil.”
Yabancı yatırımcının senaryosu
Türk ISP pazarında yer alan pek çok şirketin planları arasında önümüzdeki dönemde yabancı yatırımcılarla ortaklığa gitme yer alıyor. Dünyanın önde gelen yatırım bankalarından Morgan Stanley Dean Witter (MSDW), Türk ISP pazarına ilişkin hazırladığı raporda bu gerçeğe de dikkat çekiliyor. Aslında raporda, pazardaki büyük oyuncuların reklam ve elektronik ticaretten kazanç elde etmedikleri ve üç temel strateji doğrultusunda hareket ettiklerine dikkat çekiliyor. MSDW’nin raporuna göre, bu stratejilerin en baskın olanı, Türk ISP pazarında yer alan oyuncuların büyük ve uluslararası bir şirket tarafından satın alınmayı beklemek.
Sadece MSDW değil, sektördeki genel kanı da bu yönde. Türk ISP ve portal pazarına yabancıların girişinin zamana bağlı olduğu belirtiliyor. Türk ISP ve portal pazarında yer alan bazı oyuncular, yabancı yatırımcıların pazara girerken var olan ISP ya da portalların birkaçını birleştirerek satın alacağını ve böylelikle iyi bir abone tabanına sahip olacaklarını düşünüyorlar.
Evren Ertay da, yabancıların Türk pazarını çok iyi bilmedikleri için tek başlarına yatırım yapmak yerine, büyük gruplar ile ortaklığı seçebileceklerini düşünüyor ve şöyle devam ediyor:
“Yabancı yatırımcılar Türkiye pazarının potansiyeli olduğunu görüyorlar. Türkiye’nin gerçekten de çok genç ve eğitilmiş bir nüfusu, bunun yanında güçlü bir özel sektörü var. Bu, yabancı yatırımcılar için olumlu bir faktör. Türkiye’deki büyük gruplar ile ortaklık kuran ya da kuracak olan yabancı şirketler internet piyasasında daha avantajlı durumdalar bana göre. Bu şirketler finansal gücü olan, yönetim konusunda deneyimli Türk şirketlerini ortaklık için tercih ediyorlar ”.
Pazarda en son tablo
Türk bilgisayar pazarı 1997 yılından bu yana üçe katı büyüklüğe ulaştı. Ancak Merrill Lynch’in raporuna göre, penetrasyon oranı hala yüzde 3 civarında. Batı Avrupa’da ise bu oran yüzde 21. Aynı rapora göre, Türkiye’nin internet penetrasyonu Avrupa’nın yaklaşık 4 ya da 5 yıl gerisinde. Yakın gelecekte ise penetrasyon oranının ancak yüzde 10-12 civarına yükselmesi bekleniyor.
Peki Türkiye pazarının bu durumu gözönüne alındığında en başarılı olarak kimler öne çıkıyor? Merrill Lynch Avrupa teknolojileri Direktörü Thomas Chadwick Superonline’ın en başarılı ISP olduğunu ve açık arayla pazar lideri olduğunu belirtiyor. Chadwick, yabancı yatırımcıların Superonline’a olan ilgisinin de bu saptamasını doğruladığını savunuyor. Lider şirketlerin ana iş alanlarını güçlü tutup, o alana odaklandıklarında ISP pazarındaki varlıklarını da sürdürebileceklerine inandığını söyleyen Thomas Chadwick, Merrill Lynch olarak başarısını kanıtlamış büyük şirketlerden daha çok, başarılı olmak için çalışan şirketlerle ilgilendiklerini vurguluyor.
Evren Ertay ise Türk ISP pazarında yer alan büyük grupları stratejik açıdan karşılaştırarak şöyle bir tablo sunuyor: “Bence internet işine giren grupların hepsi belirli alanlarda önde olan gruplar zaten. İnternet işi bu gruplar için hem bir tehdit hem de bir fırsat olarak öne çıkıyor. Ancak, ben özellikle ISP’ler konusunda isim vermek istemiyorum. Yapılan çalışmaların hepsi olumlu ve genel olarak başarılı diye düşünüyorum. Şu anda hangi grubun uyguladığı stratejinin daha başarılı olduğunu söylemek için de oldukça erken aslında. Buna karar verebilmek için biraz daha beklememiz gerekiyor.
Tabii Türkiye’de bir dönem Superonline çok öndeydi, arkasından yeni yatırımlar geldi ve onlar da başarıyı yakaladılar.”
“PAZARDAN ELENENLER OLACAKTIR”
Dünyaca ünlü bir yatırım bankasında Türkiye üzerine kurumsal finansman alanında çalışan Evren Ertay, Türk ISP pazarının mevcut oyuncuları kaldırıp kaldıramayacağı yönündeki sorumuzu şöyle yanıtladı:
“Öncelikle belirtmem gereken şey şu; ISP ile, yani bağlantı kurarak para kazanmayı kimse amaç olarak görmüyor. ISP’ler belki de kârlılığı en düşük internet yatırımları. Bu yatırımların hepsi de, ileriye dönük potansiyeli görüp ona göre yapılan yatırımlar.
Türk ISP pazarında büyük oyuncular kendi isimlerini öne çıkarıp piyasanın büyük bir bölümünü ele geçirmeye çalışıyorlar. Bu durumun nasıl gelişeceğini ileride daha net göreceğiz. Örneğin iki yıl öncesi ile karşılaştırdığınızda internet bağlantısı ücretlerinin ciddi bir biçimde gerilediğini görüyoruz. Ancak, ISP’ler ilerde elektronik ticaret uygulamaları gibi unsurları da içlerine aldıklarında ciddi karlar elde edebilirler.
Ben önümüzdeki yıllarda pazarın bu kadar çok oyuncuyu kaldırabileceğini zannetmiyorum. Aralarından elenenler olacaktır mutlaka.”
“ELEKTRONİK TİCARETE KONSANTRE OLANLAR KAZANACAK”
Credit Suisse First Boston (CSFB) Akdeniz Piyasaları Araştırma Direktörü Afa Boran, Türk ISP pazarında konsolidasyon beklediklerini belirtiyor ve bunun nedenlerini de şöyle açıklıyor:
“Şu anda internet pazarında büyük olarak nitelendirilebilecek tek bir oyuncu var ve bu şirketi takip eden birkaç tane orta ölçekte, iddialı oyuncu da bulunuyor. Diğer şirketler genelde çok küçük ve uzun vadede fazla iddialı olabilecek nitelikte değiller. Orta ve küçük ölçekli şirketler arasında konsolidasyon olmadan yüksek rekabet nedeniyle şirketlerin hem reklam hem de abone gelirleri açısından fiyatlamada fazla bir gücü olamaz.
Geçtiğimiz yıl adı geçmeye başlayan yeni ekonomi, yeni iş modelleri kavramlarıyla tanımlanan bakış açısı yerini tekrar geleneksel, rekabetçi pozisyon bazlı modellere bırakıyor. Bu konsolidasyon sürecinde doğru stratejiyi takip etmenin yanında internetin sağladığı kolaylıkları tam olarak gören ve buna uygun elektronik ticaret sektörlerine konsantre olan oyuncuların kazanacağını düşünüyorum.”
ISP PAZARINDA DÜNYADA NE OLUYOR?
Merrill Lynch Avrupa Teknolojileri Direktörü Thomas Chadwick dünyadaki son ISP trendlerini şöyle yorumluyor:
“Dünyada gerek ISP gerekse portal yatırımları alanlarındaki en son trend, ayakta kalma ve birleşme trendidir. Türkiye’deki yatırımcıların bu konuda muhtemelen daha şanslı olduklarını düşünüyorum. Çünkü, arkalarında büyük sermayeleri olan hami şirketler bulunuyor. Son günlerde en önemli trend maliyetleri sıkıca kontrol ederek içeriğin kullanımını ve işletimini maksimize etmektir. Artık hiç kimse sadece sayı arttırmış olmak için abone arttırmanın yararlı olduğuna inanmıyor. Zaten oyun da artık bu yönde gelişmiyor.
Ben Türk ISP pazarında yaşanan gelişmeleri en çok Latin Amerika’ya benzetiyorum. Ancak, Türkiye’deki büyük aile şirketlerinin ISP işi içinde yer alması onu Latin Amerika ülkelerinden ayırıyor. Türkiye’nin bu durumu da borcunu ödeyemeyen ya da zor durumda kalacak ISP şirketi sayısının az olacağını gösterir.”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?