Yeni nesil teknoloji yatırımlarımız sürüyor
Netaş CEO’su Müjdat Altay, küresel teknoloji devleriyle stratejik iş ortaklıkları yaptıklarını ve 200’den fazla küresel operatör için yazılım çözümleri geliştirdiklerini söylüyor. Altay, sektörle ve şirketle ilgili sorularımızı yanıtladı.
Türkiye’de ve bölgede telekom operatörleri için özgün yazılım ve donanım çözümleri üreten Kron’un a grubu hisselerini satın alan Netaş, bu işbirliği ile telekomünikasyon ve kurumsal pazardaki sistem entegrasyonu kabiliyetini daha da güçlendirmeyi hedefliyor.
İşbirliğinin, ürün portföylerini genişleteceğini de söyleyen Netaş CEO’su Müjdat Altay, “savunma, finans, enerji, eğitim ve sağlık gibi çeşitli dikey sektörlerde derinleşerek, özgün projeleri hayata geçiriyoruz. AR-GE birimimiz; telekomünikasyon, kamu, savunma ve kurumsal müşteriler için geliştirdiği çözümlerle yeni nesil teknolojiler alanında yatırımlarını kararlılıkla sürdürüyor” diyor.
Netaş bilgi ve iletişim teknolojileri alanındaki yenilikçi ve yaratıcı çözümleriyle, ulusal ve uluslararası pazarda, servis sağlayıcılar ve kurumlara uçtan uca katma değerli çözümler, sistem entegrasyonu ve teknoloji hizmetleri sunuyor.
Sektörde 46 yıllık deneyime sahip olan şirket, bilişim teknolojileri alanındaki faaliyetlerini, yeni nesil AR-GE biriminin katkılarıyla sürdürüyor. Aynı zamanda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, savunma iletişim ağının modernizasyonunda da önemli bir rol oynuyor.
Netaş CEO’su Müjdat Altay, küresel teknoloji devleriyle stratejik iş ortaklıkları yaptıklarını ve 200’den fazla küresel operatör için yazılım çözümleri geliştirdiklerini söylüyor. Şirketin son yıllarda yaptığı ciddi yatırımlarla, önemli bir değişim sürecini de başarıyla yürüttüklerini belirtiyor.
Türkiye’nin en büyük sistem entegratörü konumuna geldiklerini vurgulayan Altay, “ Son yedi yıllık süreçte, yıllık ortalama yüzde 25 büyüme başarısı göstererek, bugün 300 milyon doların üzerinde bir büyüklüğe ulaştık. ~
AR-GE birimimizdeki mühendislerimizin geliştirdiği yazılımlarla son 10 yılda toplam 400 milyon dolarlık yazılım ihracatı gerçekleştirdik. Netaş, gösterdiği performansla aynı zamanda 2012 yılı sonunda Türkiye’nin en hızlı büyüyen bilişim şirketi oldu” diyor. Altay, sektörle ve şirketle ilgili diğer sorularımızı şöyle yanıtladı:
Türkiye’de telekom sektörü 2013’ü nasıl geçirdi? bir değerlendirmede bulunur musunuz?
Türkiye’de bilişim sektörü, 2012 yılında yaklaşık 56 milyar TL’lik bir hacme ulaştı. Henüz açıklanmış resmi bir veri olmamakla birlikte, Türkiye Bilişim Derneği’nin yaptığı tahminler doğrultusunda, sektörün 2013 yılı sonu itibarıyla yaklaşık 66 milyar TL’lik bir büyüklüğe ulaştığı öngörülüyor.
Bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 18’lik bir büyümeyi işaret eden bu oran, sektörün sürekli bir büyüme eğiliminde olduğunu açık şekilde ortaya koyuyor. Bugün gelişmiş ülkelerde bilgi teknolojileri harcamalarının yaklaşık yüzde 70-80’lik kısmını yazılım ve hizmetler oluştururken, kalan yüzde 20-30’luk dilimde donanım harcamaları bulunuyor.
Türkiye’de ise pazarın bunun tam tersi yönünde bir seyir izlediğini görüyoruz. Hedefimiz, sektörün toplam hacminin içinde, ülke ekonomisinin büyümesine doğrudan katkı sağlayan, katma değeri yüksek yazılım ve servis alanlarının daha hızlı büyümesini sağlamak olmalı diye düşünüyoruz.
Türkiye’nin küresel BT sektöründeki payı nedir?
Dünya bilişim sektörünün nabzını çok yakından tutan Gartner’ın geçtiğimiz yıl yayınladığı raporda, PC, tablet, akıllı telefon ve yazıcı gibi cihaz harcamalarının 2013’te 2012 yılına göre yüzde 7,9 oranında artarak 718 milyar dolara erişeceği belirtilmişti.
Bu rakamlara bakarak, bugün dünyanın 17’nci büyük ekonomisi konumunda bulunan Türkiye’nin küresel BT sektöründen aldığı payın yüzde 1’in altında kaldığını, genç nüfusu, coğrafi avantajı ve dinamik ekonomisi dikkate alındığında, sektörün ciddi bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu görüyoruz.~
2014te sektöre ilişkin öngörüleriniz neler? Sektörünüzde ne gibi gelişmeler bekliyorsunuz?
Önümüzde, hepimizi gelecek adına umutlandıran, motive eden, hükümetimiz tarafından net olarak ortaya konmuş makro hedefler var. Bu hedeflere ulaşabilmek için hükümetimizin bilişim sektörünü stratejik öneme sahip, yatırım yapılması gereken başlıca sektörlerden biri olarak kabul etmesi ve bu yönde adımlar atması çok önemli bir gelişme.
2023 hedeflerinde bilişim sektörünün 160 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması öngörülüyor. Bu hedeflere ulaşabilmek için her yıl ortalama yüzde 8,5’lik bir büyüme yakalamak gerekiyor. Bunun yolu da katma değeri yüksek mal, ürün ve hizmet üretmekten ve bunları ihraç etmekten geçiyor.
Diğer yandan, bugün ülkemizde KOBİ’lerin yüzde 8’i bulut bilişim hizmetlerinden yararlanmaya sıcak bakıyor. Bu oran, 200 binin üzerinde işletme anlamına geliyor ve ciddi bir yatırım potansiyelini ifade ediyor. Ayrıca kamu kesiminin gündeminde olan büyük ölçekli projeler de sektörün gelişmesine ve büyümesine ciddi katkılar sağlıyor.
Bu anlamda sektörün tüm alt segmentleriyle 2014’te de büyümeye devam edeceğine inanıyorum. Dünya ile rekabette ayakta kalmak, Türkiye’den dünya markaları çıkarabilmek için, öncelikle AR-GE ve inovasyon bilincini toplumun her katmanına yaymak, AR-GE yatırımlarını artırmak, bugün yüzde 1 civarına yaklaşan AR-GE harcamalarının Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’ndaki payını, yüzde 2-2,5 seviyelerine çıkarabilmek gerekiyor.
Şirket olarak geçen yılı nasıl geçirdiniz?
2013 yılında, ‘Cisco’nun Kurumsal Pazarda Dünya Çapında Yılın İş Ortağı’ ödülünü aldık. Türkiye’den bir şirketin ilk kez elde ettiği bu başarıya ulaşmamızda, kamu ve özel sektörde gerçekleştirdiğimiz pek çok özgün proje önemli rol oynuyor.~
Bu kapsamda Adalet Bakanlığı’nda hayata geçirdiğimiz, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’nin ülke çapında kurulumunu tamamladık. Bu sayede, 2 bin 270 mahkeme salonu video konferans sistemiyle birbirine bağlandı.
Bankacılık ve finans sektöründe de Türkiye’nin en büyük kuruluşlarının şubeleri arasında tümleşik iletişim altyapılarının bulut teknolojilerine taşınması projelerini başarıyla tamamladık. Bu projeler, ölçekleri ve teknolojik mimarileriyle dünya genelinde ilk olma özelliğini de taşıyor.
Enerji sektöründe ise Aydem’in “Otomatik Sayaç Okuma Sistemi (OSOS)” projesini gerçekleştiriyoruz. Bu sistem sayesinde, arızalara en hızlı şekilde müdahale edilerek müşteri memnuniyetinin artırılmasına katkıda bulunduk.
Stadyumlar, spor salonları, gösteri merkezleri için de yeni nesil teknoloji altyapılarındaki donanım ve yazılım kurulumlarını gerçekleştiriyoruz. Ayrıca 2013’te değişim ve inovasyondan güç alarak, “bölgesel sistem entegratörü” olma stratejimize de uygun bir hamleyle, son yıllarda yaşadığımız değişim ve gelişimi de destekler nitelikte, Kurtköy’deki yeni genel müdürlük ve teknoloji merkezimize taşındık.
2014 hedefleriniz neler?
Türkiye’nin küresel teknoloji markası olma vizyonuna da katkı sağlayacak stratejik bir adım atarak, Türkiye’de ve bölgede telekom operatörleri için özgün yazılım ve donanım çözümleri üreten, sektörün önde gelen firmalarından Kron’un A grubu hisselerini satın aldık.~
Bu önemli işbirliği Netaş’ın, başta telekomünikasyon olmak üzere, kurumsal pazardaki sistem entegrasyonu kabiliyetlerini daha da güçlendirip ürün portföyünü genişletmesine ve Türkiye ile bölgedeki müşterilerine çok daha geniş bir yelpazede uçtan uca çözümler sunmasına katkı sağlıyor.
Diğer taraftan, savunma, finans, enerji, eğitim ve sağlık gibi çeşitli dikey sektörlerde derinleşirken, bu kapsamda, ülkemizin önde gelen bankalarının iletişim altyapılarına yönelik büyük çaplı çözümler geliştiriyor, sağlık, enerji, spor sektöründe özgün projeleri hayata geçiriyoruz.
Netaş AR-GE birimi de telekomünikasyon, kamu, savunma ve kurumsal müşteriler için geliştirdiği çözümlerle yeni nesil teknolojiler alanında yatırımlarını kararlılıkla sürdürüyor.
Yürüttüğünüz yenilikçi projeler neler?
Bunların başında 4G-LTE projesi geliyor. Teknolojideki eğilim ve gelişmeleri sürekli yakından takip eden bir kurum olarak, sadece sınırlı sayıda uluslararası teknoloji şirketinin sahip olduğu 4G -LTE, diğer bir ifadeyle ‘’Mobil ve Sabit Kablosuz Genişbant Erişim Teknolojisi'ni, yazılım ve donanım olarak sıfırdan geliştirdik.
Bu teknoloji, sadece 4G'ye geçmeyi planlayan mobil operatörler için değil, yüksek hızlı, kesintisiz ve güvenli görüntü iletişimine gerek duyan kamu kurumlarıyla Türk Silahlı Kuvvetleri ve ulaşımdan güvenliğe kadar farklı alanlarda faaliyet gösteren pek çok kuruluşun da ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak tasarlandı.
Netaş olarak özellikle yeni nesil teknolojilerde önemli deneyim ve bilgi birikimimiz var. 2014’te gerek ulusal gerek uluslararası pazarlarda yeni ürünlerin yer almasını sağlayacak bu birikimi, ilave yatırımlarla zenginleştirmeyi planlıyoruz.
İşbirliğinin, ürün portföylerini genişleteceğini de söyleyen Netaş CEO’su Müjdat Altay, “savunma, finans, enerji, eğitim ve sağlık gibi çeşitli dikey sektörlerde derinleşerek, özgün projeleri hayata geçiriyoruz. AR-GE birimimiz; telekomünikasyon, kamu, savunma ve kurumsal müşteriler için geliştirdiği çözümlerle yeni nesil teknolojiler alanında yatırımlarını kararlılıkla sürdürüyor” diyor.
Netaş bilgi ve iletişim teknolojileri alanındaki yenilikçi ve yaratıcı çözümleriyle, ulusal ve uluslararası pazarda, servis sağlayıcılar ve kurumlara uçtan uca katma değerli çözümler, sistem entegrasyonu ve teknoloji hizmetleri sunuyor.
Sektörde 46 yıllık deneyime sahip olan şirket, bilişim teknolojileri alanındaki faaliyetlerini, yeni nesil AR-GE biriminin katkılarıyla sürdürüyor. Aynı zamanda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, savunma iletişim ağının modernizasyonunda da önemli bir rol oynuyor.
Netaş CEO’su Müjdat Altay, küresel teknoloji devleriyle stratejik iş ortaklıkları yaptıklarını ve 200’den fazla küresel operatör için yazılım çözümleri geliştirdiklerini söylüyor. Şirketin son yıllarda yaptığı ciddi yatırımlarla, önemli bir değişim sürecini de başarıyla yürüttüklerini belirtiyor.
Türkiye’nin en büyük sistem entegratörü konumuna geldiklerini vurgulayan Altay, “ Son yedi yıllık süreçte, yıllık ortalama yüzde 25 büyüme başarısı göstererek, bugün 300 milyon doların üzerinde bir büyüklüğe ulaştık. ~
AR-GE birimimizdeki mühendislerimizin geliştirdiği yazılımlarla son 10 yılda toplam 400 milyon dolarlık yazılım ihracatı gerçekleştirdik. Netaş, gösterdiği performansla aynı zamanda 2012 yılı sonunda Türkiye’nin en hızlı büyüyen bilişim şirketi oldu” diyor. Altay, sektörle ve şirketle ilgili diğer sorularımızı şöyle yanıtladı:
Türkiye’de telekom sektörü 2013’ü nasıl geçirdi? bir değerlendirmede bulunur musunuz?
Türkiye’de bilişim sektörü, 2012 yılında yaklaşık 56 milyar TL’lik bir hacme ulaştı. Henüz açıklanmış resmi bir veri olmamakla birlikte, Türkiye Bilişim Derneği’nin yaptığı tahminler doğrultusunda, sektörün 2013 yılı sonu itibarıyla yaklaşık 66 milyar TL’lik bir büyüklüğe ulaştığı öngörülüyor.
Bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 18’lik bir büyümeyi işaret eden bu oran, sektörün sürekli bir büyüme eğiliminde olduğunu açık şekilde ortaya koyuyor. Bugün gelişmiş ülkelerde bilgi teknolojileri harcamalarının yaklaşık yüzde 70-80’lik kısmını yazılım ve hizmetler oluştururken, kalan yüzde 20-30’luk dilimde donanım harcamaları bulunuyor.
Türkiye’de ise pazarın bunun tam tersi yönünde bir seyir izlediğini görüyoruz. Hedefimiz, sektörün toplam hacminin içinde, ülke ekonomisinin büyümesine doğrudan katkı sağlayan, katma değeri yüksek yazılım ve servis alanlarının daha hızlı büyümesini sağlamak olmalı diye düşünüyoruz.
Türkiye’nin küresel BT sektöründeki payı nedir?
Dünya bilişim sektörünün nabzını çok yakından tutan Gartner’ın geçtiğimiz yıl yayınladığı raporda, PC, tablet, akıllı telefon ve yazıcı gibi cihaz harcamalarının 2013’te 2012 yılına göre yüzde 7,9 oranında artarak 718 milyar dolara erişeceği belirtilmişti.
Bu rakamlara bakarak, bugün dünyanın 17’nci büyük ekonomisi konumunda bulunan Türkiye’nin küresel BT sektöründen aldığı payın yüzde 1’in altında kaldığını, genç nüfusu, coğrafi avantajı ve dinamik ekonomisi dikkate alındığında, sektörün ciddi bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu görüyoruz.~
2014te sektöre ilişkin öngörüleriniz neler? Sektörünüzde ne gibi gelişmeler bekliyorsunuz?
Önümüzde, hepimizi gelecek adına umutlandıran, motive eden, hükümetimiz tarafından net olarak ortaya konmuş makro hedefler var. Bu hedeflere ulaşabilmek için hükümetimizin bilişim sektörünü stratejik öneme sahip, yatırım yapılması gereken başlıca sektörlerden biri olarak kabul etmesi ve bu yönde adımlar atması çok önemli bir gelişme.
2023 hedeflerinde bilişim sektörünün 160 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması öngörülüyor. Bu hedeflere ulaşabilmek için her yıl ortalama yüzde 8,5’lik bir büyüme yakalamak gerekiyor. Bunun yolu da katma değeri yüksek mal, ürün ve hizmet üretmekten ve bunları ihraç etmekten geçiyor.
Diğer yandan, bugün ülkemizde KOBİ’lerin yüzde 8’i bulut bilişim hizmetlerinden yararlanmaya sıcak bakıyor. Bu oran, 200 binin üzerinde işletme anlamına geliyor ve ciddi bir yatırım potansiyelini ifade ediyor. Ayrıca kamu kesiminin gündeminde olan büyük ölçekli projeler de sektörün gelişmesine ve büyümesine ciddi katkılar sağlıyor.
Bu anlamda sektörün tüm alt segmentleriyle 2014’te de büyümeye devam edeceğine inanıyorum. Dünya ile rekabette ayakta kalmak, Türkiye’den dünya markaları çıkarabilmek için, öncelikle AR-GE ve inovasyon bilincini toplumun her katmanına yaymak, AR-GE yatırımlarını artırmak, bugün yüzde 1 civarına yaklaşan AR-GE harcamalarının Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’ndaki payını, yüzde 2-2,5 seviyelerine çıkarabilmek gerekiyor.
Şirket olarak geçen yılı nasıl geçirdiniz?
2013 yılında, ‘Cisco’nun Kurumsal Pazarda Dünya Çapında Yılın İş Ortağı’ ödülünü aldık. Türkiye’den bir şirketin ilk kez elde ettiği bu başarıya ulaşmamızda, kamu ve özel sektörde gerçekleştirdiğimiz pek çok özgün proje önemli rol oynuyor.~
Bu kapsamda Adalet Bakanlığı’nda hayata geçirdiğimiz, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’nin ülke çapında kurulumunu tamamladık. Bu sayede, 2 bin 270 mahkeme salonu video konferans sistemiyle birbirine bağlandı.
Bankacılık ve finans sektöründe de Türkiye’nin en büyük kuruluşlarının şubeleri arasında tümleşik iletişim altyapılarının bulut teknolojilerine taşınması projelerini başarıyla tamamladık. Bu projeler, ölçekleri ve teknolojik mimarileriyle dünya genelinde ilk olma özelliğini de taşıyor.
Enerji sektöründe ise Aydem’in “Otomatik Sayaç Okuma Sistemi (OSOS)” projesini gerçekleştiriyoruz. Bu sistem sayesinde, arızalara en hızlı şekilde müdahale edilerek müşteri memnuniyetinin artırılmasına katkıda bulunduk.
Stadyumlar, spor salonları, gösteri merkezleri için de yeni nesil teknoloji altyapılarındaki donanım ve yazılım kurulumlarını gerçekleştiriyoruz. Ayrıca 2013’te değişim ve inovasyondan güç alarak, “bölgesel sistem entegratörü” olma stratejimize de uygun bir hamleyle, son yıllarda yaşadığımız değişim ve gelişimi de destekler nitelikte, Kurtköy’deki yeni genel müdürlük ve teknoloji merkezimize taşındık.
2014 hedefleriniz neler?
Türkiye’nin küresel teknoloji markası olma vizyonuna da katkı sağlayacak stratejik bir adım atarak, Türkiye’de ve bölgede telekom operatörleri için özgün yazılım ve donanım çözümleri üreten, sektörün önde gelen firmalarından Kron’un A grubu hisselerini satın aldık.~
Bu önemli işbirliği Netaş’ın, başta telekomünikasyon olmak üzere, kurumsal pazardaki sistem entegrasyonu kabiliyetlerini daha da güçlendirip ürün portföyünü genişletmesine ve Türkiye ile bölgedeki müşterilerine çok daha geniş bir yelpazede uçtan uca çözümler sunmasına katkı sağlıyor.
Diğer taraftan, savunma, finans, enerji, eğitim ve sağlık gibi çeşitli dikey sektörlerde derinleşirken, bu kapsamda, ülkemizin önde gelen bankalarının iletişim altyapılarına yönelik büyük çaplı çözümler geliştiriyor, sağlık, enerji, spor sektöründe özgün projeleri hayata geçiriyoruz.
Netaş AR-GE birimi de telekomünikasyon, kamu, savunma ve kurumsal müşteriler için geliştirdiği çözümlerle yeni nesil teknolojiler alanında yatırımlarını kararlılıkla sürdürüyor.
Yürüttüğünüz yenilikçi projeler neler?
Bunların başında 4G-LTE projesi geliyor. Teknolojideki eğilim ve gelişmeleri sürekli yakından takip eden bir kurum olarak, sadece sınırlı sayıda uluslararası teknoloji şirketinin sahip olduğu 4G -LTE, diğer bir ifadeyle ‘’Mobil ve Sabit Kablosuz Genişbant Erişim Teknolojisi'ni, yazılım ve donanım olarak sıfırdan geliştirdik.
Bu teknoloji, sadece 4G'ye geçmeyi planlayan mobil operatörler için değil, yüksek hızlı, kesintisiz ve güvenli görüntü iletişimine gerek duyan kamu kurumlarıyla Türk Silahlı Kuvvetleri ve ulaşımdan güvenliğe kadar farklı alanlarda faaliyet gösteren pek çok kuruluşun da ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak tasarlandı.
Netaş olarak özellikle yeni nesil teknolojilerde önemli deneyim ve bilgi birikimimiz var. 2014’te gerek ulusal gerek uluslararası pazarlarda yeni ürünlerin yer almasını sağlayacak bu birikimi, ilave yatırımlarla zenginleştirmeyi planlıyoruz.
