İlk 5 ülke arasına gireceğiz

25.10.2016 12:35:300
Paylaş Tweet Paylaş
İlk 5 ülke arasına gireceğiz

NİHAT KARTAL

SOFRA/COMPASS GROUP TÜRKİYE CEO’SU

 “İLK 5 ÜLKE ARASINA GİRECEĞİZ”

1987’de kurulan Sofra Grup, 1992 yılında dünyanın lider yiyecek ve destek hizmetleri şirketi Compass Group PLC ile yüzde 50 ortaklık gerçekleştirdi. 2011 yılında ise Compass, kalan hisseleri de devralarak Sofra Grup’un yüzde 100 sahibi oldu. Sofra/Compass Group Türkiye bugün iş merkezleri, fabrikalar, eğitim kurumları ve sağlık kurumlarına toplu yemek ve destek hizmetleri sunuyor. Türkiye’nin 81 ilinde, 3 bin farklı lokasyonda yer alan şirketin bünyesinde 22’i bini aşkın kişi çalışıyor. Sundukları hizmetle sektörde lider konumda olduklarını belirten Sofra Compass Group Türkiye CEO’su Nihat Kartal, son 8 yıldır her yıl çift haneli büyüyen bir grup olduklarını söylüyor. Bu yılın sonunda yüzde 14’lük büyümeyle 1,3 milyar TL’lik ciroya ulaşacaklarını ifade ediyor. Bu yılın ilk 6 ayını değerlendirdiğinde toplu yemek hizmetinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10, destek hizmetlerinde de yüzde 23 büyüme kaydettiklerini açıklayan Kartal, büyümelerinde katkısı olan önemli bir uygulamayı da şöyle paylaşıyor:

“Gıda fiyatları, tüketici ve üretici fiyatlarının hep üzerinde, ciddi oranlarda artış sergilerken aldığımız önlemler de ilerlememizde faydalı oldu. Bu duruma yönelik tedbir almak amacıyla çiftçileri de sevindirecek bir karara imza attık. Meyve ve sebzeyi doğrudan çiftçiden almaya başladık. Türkiye’nin dört bir yanındaki çiftçilerle anlaşma yaparak daha tarladayken ürünlerini alma garantisi verdik. Şimdiye kadar bu platformlar vasıtasıyla 450 çiftçiyle anlaşmalı üretim yaptık. Yılda 500 milyon TL’lik gıda alımı yapıyoruz. Sebze ve meyveyle başladığımız doğrudan gıda alımını kademeli olarak diğer ürün gruplarında da uygulayacağız. Bu yöntemle maliyetlerimizi de kontrol altına aldık. Dolayısıyla rekabet gücümüz de arttı. Bu da müşterilerimize olumlu yönde yansıyor.”
Türkiye’de toplu yemek sektörü, yıllık 20 milyar TL’lik bir ekonomik değere sahip. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan gıda üretim izni almış 5 bin işletme 400 bin kişiye istihdam sağlıyor. Bu pazarda Sofra/Compass Group olarak toplu yemek sektöründe Türkiye’de açık ara lider durumda olduklarını belirten Kartal, önümüzdeki yıllarda da çift haneli büyümelerini sürdürerek bu pozisyonlarını korumak istediklerini söylüyor. Orta ve uzun vadede hedeflerini de şöyle açıklıyor:

“Compass Group yapısı içinde 50 ülke arasında ilk 10’da, operasyonel anlamda ise 8’inci sıradayız. Türkiye olarak ilk 5 ülke arasında yer almayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda Türkiye pazarında şirket satın almalarıyla planladığımız hedeflere ulaşacağımıza inanıyorum. Global  markalarımızla birlikte önümüzdeki yıl 4 bin kişiye daha istihdam sağlamayı öngörmekteyiz.”
YÜRÜYÜŞLE FORM TUTUYOR
Kartal, gezmeyi, yemek yapmayı ve seyahat ettiğinde farklı tatlar denemeyi seviyor. Yeni lezzetler keşfettiğinde sevdiklerine de hazırlamayı deniyor. Ailece sağlıklarına özen gösterdiklerini belirten Kartal, “Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için beslenmemize dikkat ediyor, yürüyüş yaparak bedenimizi formda tutuyoruz” diyor.

 

“KONUT SEKTÖRÜNÜN SEKTÖRÜN ÖNÜ AÇIK

SERDAR İNAN/İNANLAR İNŞAAT YÖNETİM KURULU BAŞKANI

İnanlar, 1965 yılında İstanbul-Laleli’de İnan İnşaat adıyla bir aile şirketi olarak kuruldu. 51 yılda 220’nin üzerinde projeyi tasarlayıp hayata geçiren şirket, geçtiğimiz yıl ise önemli bir dönüm noktası yaşadı. 2015 yılında uzun araştırmalar sonucu belirledikleri lokasyonlarda, çok sayıda yeni projelere başladıklarını belirten İnanlar İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Serdar İnan, bu projelerin yakaladığı başarının kendilerine kritik bir büyüme ivmesi kazandırdığını söylüyor. Projelere dair şu bilgiyi veriyor:

“Beylikdüzü’nde 42 katlı Terrace Lotus projemize başladık.  Önemli ulaşım akslarına yakın konumda olan projenin çalışmaları hızla devam ediyor.  Yine 2015 yılının başında yapımına başladığımız ve tamamının satışını yabancı bir fona gerçekleştirdiğimiz Terrace Home projemizi tamamladık ve teslim sürecine girdik.

Çekmeköy/Alemdağ bölgesinde Terrace Koru projemizi hayata geçirdik. Terrace Cadde 251 projemizle ‘terrace’ konseptimizi Bağdat Caddesi’ne taşıyoruz. Bağdat Caddesi’nde başladığımız diğer iki kentsel dönüşüm projemiz ise Aktan Terrace ve Ihlamur Terrace hızla bitişe doğru ilerliyor. Bu 3 projeyi 2 yeni proje, Cadde Terrace ve Marin Terrace ile devam ettireceğiz.”

İnanlar İnşaat, bu yıla 750 milyon TL’nin üzerinde ciro hedefiyle girdi. Şirketin önceliği Türkiye’ye ve İstanbul’a yönelmiş olan yabancı yatırım potansiyelini değerlendirmeye yönelik çalışmalar gerçekleştirmek. Şu anda yabancıya satış oranlarının yüzde 30 seviyesinde olduğunu açıklayan Serdar İnan, yıl sonuna kadar bu oranı yüzde 50 seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor.

İnan yeni projeler için de çalışmalarına devam ediyor. Yeni projelerde ilgilendiği lokasyonların başında ise Zekeriyaköy var. 3. köprünün yanı sıra 150 milyon yolcu kapasitesi ile dünyanın en büyüğü olacak 3. havalimanının Zekeriyaköy’ün değerine değer katacağını ifade eden İnan sözlerine şöyle devam ediyor:

“Zekeriyaköy’de Terrace Zen, Terrace Cansit ve Terrace Elis projelerini hayata geçireceğiz. Ayrıca, İstinye’de Terrace İstinye, Atakent-Halkalı’da Terrace Su, Beylikdüzü-Esenyurt’ta Terrace Nill projelerimize başlamayı planlıyoruz. Özgün bir konseptle tasarladığımız başka bir projeyle de Beylikdüzü’nde farklı bir yaşam deneyimi sunmak üzere hazırlıklarımız devam ediyor.”

Serdar İnan, son yıllarda konut fiyatlarında yıllık ortalama artışın yüzde 20-25 civarında seyrettiğini hatırlatıyor. Bu oranın bazı özel lokasyonlarda yüzde 30-40 seviyesine ulaşabildiğini ifade ediyor. İnan’a göre önümüzdeki dönemde konutta fiyatlar yüzde 25 oranında yükselmeye devam edecek. İnan, “Sektörün ciro ve satış adedi olarak 2016 yılını 2015’ten çok daha yüksek bir seviyede tamamlayacağını düşünüyorum. 2017 ve sonrasında da sektörün önü yine açık olacak. Sadece İstanbul’da yüzde 10 oranında büyüme bekliyorum” diyor.

“TWIT KİTABIM YAYINLANDI”

İnan bir edebiyat tutkunu. 5 şiir ve makalelerinden oluşan bir kitabı bulunuyor. Son olarak özlü twitlerini bir araya getirdiği bir twit kitabı yayınladığını belirten İnan, “Mimari projeler üretmek kadar olmasa da edebiyat benim için bir tutku ve motivasyon kaynağı” diye konuşuyor.

“YENİ TALEPLE BÜYÜME SAĞLANABİLİR”

ZAFER ALKAYA/CORNELIA DIAMOND GOLF RESORT GENEL MÜDÜRÜ

Bu yıl hiç kuşkusuz en büyük zorluğu turizm sektörü yaşıyor. Önce Rusya ile yaşanan uçak krizi, ardından talihsiz terör olayları nedeniyle sektör ciddi bir sıkıntı içine girdi. Özellikle turizmin merkezi Antalya bu durumdan olumsuz etkilendi. Cornelia Diamond Golf Resort Genel Müdürü Zafer Alkaya da bu yıla Rusya ile yaşanan uçak krizi nedeniyle önemli ölçüde kayıplar yaşayabilecekleri öngörüsüyle girdiklerini belirtiyor. “Zira Rusya bizim en önemli iki pazarımızdan biri konumundaydı” diyen Alkaya, sözlerine şöyle devam ediyor:

“Rusya pazarında yaşayacağımız kayıpları, diğer pazarlarla telafi edebilme şansımızın olmadığını da ayrıca biliyorduk. Ama yine de yönümüzü tüm alternatif pazarlara çevirerek 2016 yılına girdik. Sektörün genelinde olduğu gibi bizler de alternatif pazarlardan daha fazla pay alabilme mücadelesi verdik. Ukrayna, Ortadoğu, İran, Türk Cumhuriyetleri ve elbette iç pazar ön plana çıktı. Ancak lokomotif pazarlar olarak adlandırdığımız pazarlarımızda yaşadığımız sıkıntılar nedeniyle istediğimiz sonuçları alabilmemiz mümkün olmadı. Dolayısıyla telafisi olmayan kayıplar yüzünden herhangi bir büyümeden söz edebilmemiz mümkün değil.”
Alkaya’ya göre sektörde toparlanma ise aşama aşama önümüzdeki yıllarda gerçekleşecek. Bu noktada gelecek yılın bu yıldan daha iyi ve bir anlamda toparlanma yılı olması için gerekli adımları atmaya başladıklarını söylüyor. Gelecek yıl ülkenin ve tüm turistlik bölgelerin ayrı ayrı tanıtımlarının en üst noktada yapılması gerektiğine inanıyor. “Kayıpları telafi edebilmemizin yolu kesinlikle çok etkin bir tanıtım kampanyasından geçiyor” diyor. 
“İYİ ANALİZ ŞART”

Alkaya’nın dikkat çektiği diğer bir önemli nokta da yaşanan sürecin tüm detaylarıyla çok iyi analiz edilmesi gerektiği. Rasyonel bir değerlendirmenin sektörün geleceği için önemli bir rehber olabileceğini ifade eden Alkaya, bu konudaki tavsiyelerini şöyle dile getiriyor: “Sağlıklı büyüme tüm sektörlerde olduğu üzere turizmin de en önemli paydaşlarından biri. Ancak sektörümüzün çok sağlıklı bir büyüme trendi gösterdiğini söyleyebilmemiz pek mümkün değil. Arz-talep dengemizin arzdan yana bozulma çizgisinde olduğunu görmemiz gerekiyor. Etkin tanıtım yöntemleriyle ayrı ayrı tanıtılıp pazarlanabilen turizm bölgelerimiz sayesinde oluşacak yeni taleplerle ancak istediğimiz sağlıklı büyümeyi sağlayabiliriz.”

“SEKTÖRÜ 2’YE KATLADIK”

DİDEM AYDIN/ZORLU GAYRİMENKUL GENEL MÜDÜRÜ

Zorlu Holding çatısı altında yer alan Zorlu Gayrimenkul, 10 yıllık bir geçmişe sahip. Grup,  yurtiçinde ve yurtdışında değerli araziler üzerinde nitelikli konut, ofis, iş merkezi, alışveriş merkezi, hastane, otel ve ticari depolar geliştiriyor, geliştirdiği gayrimenkuller üzerinde yatırımlar yaparak satışını, kiralamasını ve işletmesini üstleniyor.
Grubun bugüne kadar hayata geçirdiği en önemli iki projenin Zorlu Center ve ofis projesi Levent 199 olduğunu belirten Zorlu Gayrimenkul Genel Müdürü Didem Aydın, Zorlu Center’ın Türkiye’nin ilk 5 fonksiyonlu karma kullanım projesi olduğunu söylüyor. Bu iki projenin son durumuna ilişkin olarak da şöyle konuşuyor:

“2,5 milyar dolar yatırımla hayata geçen Zorlu Center; Performans Sanatları Merkezi, alışveriş merkezi, Raffles İstanbul Otel, ofis ve rezidanslardan oluşuyor. Dünya markalarını aynı çatı altında buluşturan Zorlu Center, bugün sadece İstanbul için değil Türkiye ve bölge ülkeler için de çok önemli bir merkez haline geldi. 2016 yılının ilk 4 ayında Zorlu Center, hem ciro hem ziyaretçi sayısı dikkate alındığında Alışveriş Merkezleri Yatırımcıları Derneği’nin (AYD) ortalamasını ikiye katladı. Raffles Istanbul dünyanın farklı yerlerinden konuklar ağırlarken Performans Sanatları Merkezi yine dünyada gişe rekorları kıran gösterilerin yanı sıra farklı sanat dallarından pek çok etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Konut satışları tarafında seçici davrandığımız bu projede yüzde 80 seviyelerini aşmış bulunuyoruz. Zorlu Holding’in de genel müdürlük olarak kullandığı Levent 199’da doluluk oranı yüzde 90’a ulaştı.”
Grubun portföyünde halihazırda 900 bin metrekareyi aşkın arazisi bulunuyor. Bu arazilerin İzmir Konak, Alaçatı, Bebek, Marmaris gibi farklı lokasyonlarda olduğunu açıklayan Aydın,  yatırım yapmak için acele etmediklerini ifade ediyor. “Zorlu Gayrimenkul’ün kuruluş amacı İstanbul’a, Türkiye’ye ve hatta dünyaya örnek olacak projeler üretmek. Bu bölgelerde detaylı çalışmalar yaparak bölgenin ihtiyaçlarına uygun en kaliteli çözümleri sunmak için doğru zamanı bekliyoruz” diyor.

GALATA’DA FOTOĞRAF ÇEKİYOR

Aydın, iş dışında en çok kızıyla birlikte vakit geçirmeyi seviyor. Ayrıca boş vakitlerinde fotoğraf da çekiyor. Özellikle Galata ve Karaköy’de çekim yaptığını belirten Aydın, “Buralarda plak ve kitap satan yerlerde dolaşmaktan da büyük keyif alıyorum. Galata’da profesyonel gömleğimi bir kenara bırakıp işimden tamamen sıyrılıyorum” diyor.

OSMAN SUAT DEMİREL/TEPE HOME GENEL MÜDÜRÜ

“ONLINE KANALI GELİŞTİRECEĞİZ”

Bilkent Holding çatısı altında yer alan Tepe Home, mobilya sektörünün en büyük oyuncularından… Şirket 20 ilde 40 mağazada 40 bini aşkın ürün çeşidiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Geçtiğimiz yıl ve bu yılın ilk çeyreğinde 9 yeni lokasyonda mağaza açtıklarını belirten Tepe Home Genel Müdürü Osman Suat Demirel, “Yeni mağazalarımızın 2’si Ankara’da One-Tower ve Armada AVM’lerinde, 3’ü İstanbul’da Avcılar, Modoko ve Masko’da, 4’ü ise İzmir, Bodrum, Sivas ve Samsun’da hizmet vermeye başladı” diyor.
Yılın ikinci çeyreğinden sonra başlayan temel siyasi gelişmeler ise Tepe Home’un büyüme hedeflerinde bir değişikliğe neden olmamış. Her ne kadar gelişmelerin mobilya perakendesini olumsuz etkilemiş gibi görünse de evlilik sezonu ve yaza hazırlık aşamasındaki ev yenileme alışverişlerinin kendileri için önemli bir hareket yarattığını dile getiren Demirel, “Bu hareketle büyüme kat etmesek bile hedef cirolarımızı gerçekleştirdik.  Hem sektörel hem marka yatırımlarımız pozisyonumuzu korumayı ve canlı tutmayı sağladı” diye konuşuyor.
Yılın geri kalanında Tepe Home mağaza metrekare verimliliğine ve perakende verimliliğine odaklanıyor. Şirketin gündeminde yeni mağazalar da var. Demirel, Gaziantep, Niğde ve Kahramanmaraş illeri için görüşmelerinin devam ettiğini söylüyor.
Tepe Home cephesinde bir diğer önemli gelişme ise yurtdışında daha atak olma kararı alması.

Şirket, ihracat açılımına geçtiğimiz yılın ikinci yarısında başlamasına rağmen, bu yıl ocak ayında gerçekleşen İSMOB’dan ve mart ayında gerçekleşen Çin fuarlarından olumlu geri dönüşler almaya başlamış. Libya ve Fas’a ilk parti siparişlerini yılın ilk çeyreğinde sevk ettiklerini anlatan Demirel, yurtdışı hedeflerini şöyle paylaşıyor: “Mağazacılık konseptimiz, üretim olanaklarımız, sektördeki deneyim ve gücümüz, mobilya pazarının beklentilerini karşılayan ürün gamı ve tasarımlarımız sayesinde uluslararası pazarlarda Tepe Home’u hak ettiği yere getireceğimize inanıyoruz. Kısa ve orta vadedeki hedeflerimiz gelirlerimizin yüzde 25’ini yurt dışı pazarlardan elde etmek ve online satış kanalımızın satış hacmini geliştirmek olacak.”

KARİKATÜR BİRİKTİRİYOR

Osman Suat Demirel, sadece Tepe Home’un değil Bilkent Holding’in de genel müdürlük görevini yürütüyor. Günde ortalama 12-13 saat çalışıyor. İş dışında zaman buldukça kitap okumaya çalıştığını belirten Demirel, keyif aldığı diğer uğraşlarını da şöyle paylaşıyor: “Sevdiğim karikatüristlerin karikatürlerini biriktirmek, model maket yapmak gibi hobilerim de var. Evimdeki ve bahçedeki ufak tefek işlerle uğraşmak da beni zihinsel olarak dinlendiriyor.”
SERTAÇ NİŞLİ / İPEK KAĞIT GENEL MÜDÜRÜ
“5 YILDA 4 KAT BÜYÜYECEĞİZ”

Eczacıbaşı Topluluğu bünyesinde yer alan İpek Kağıt, tam 46 yıl önce Türkiye’nin ilk temizlik kağıdı kuruluşu olarak faaliyetine başladı. Selpak, Solo, Silen, Servis markalarının yanı sıra ev dışı kullanıma yönelik Marathon ve Selpak Professional markalarıyla faaliyetlerini sürdüren şirket, kurulduğu yıldan itibaren temizlik kağıdı sektöründe pazar liderliğini elinde bulunduruyor. İpek Kağıt Genel Müdürü Sertaç Nişli’ye göre 2016, şirket açısından tarihi bir yıl. 300 milyon TL’lik yatırım hamlelerini tamamladıklarını belirten Nişli, üretim kapasitelerini yüzde 65 artırarak yıllık 180 bin ton kağıt üretme kapasitesine ulaştıklarını söylüyor. Bu yatırımın detaylarına ilişkin şu bilgileri veriyor: “Toplam 300 milyon TL’lik yatırım hamlesi kapsamında Manisa’da en son teknolojiye sahip yeni kağıt makinesini ve medikal hijyen tesisini hayata geçirdik. Bu tesis hem yurtiçi hem yurtdışı büyümemizi desteklemek için yapıldı. Manisa yatırımıyla kağıt üretim kapasitemizi yüzde 65 büyümeyle 180 bin tona çıkardık. Eş zamanlı olarak Kazakistan’ın Almati şehrindeki fabrikamızı Astana’da inşa ettiğimiz, en ileri teknoloji makine ve ekipmanların yer aldığı yeni fabrikamıza taşıdık. Astana’daki yeni tesis, Orta Asya’daki bölgesel gücümüzü pekiştirecek. Yeni tesiste, iki kat artan kapasitemizle daha verimli ve kaliteli üretim yapmaya başladık.” Kapasitenin artmasıyla İpek Kağıt’ın büyümesi de hızlanmış durumda. 2015 yılında yüzde 20 büyümeyle 575 milyon TL’lik ciro elde eden şirket, bu yılı 800 milyon TL’ye yaklaşan bir ciroyla kapatmayı planlıyor. Nişli de bugün ajandasının en önemli bölümünü hızlı ve kârlı büyümenin oluşturduğunu ifade ediyor. Bölgesel güç olma hedeflerine daha emin adımlarla ilerlediklerini dile getiriyor. İpek Kağıt, 5 kıtada 60’tan fazla ülkeye de ihracat gerçekleştiriyor. İhracatlarının toplam cirolarının yarısını oluşturduğunu belirten Nişli, uluslararası pazarlarda da önemli bir oyuncu olduklarına dikkat çekiyor. Yurtdışı pozisyonlarını şöyle anlatıyor: “Panama’dan Moğolistan’a kadar geniş coğrafyada satış yapıyoruz. Kazakistan, Gürcistan, Azerbaycan pazarlarında kendi segmentimizde lideriz. Beş yıl içerisinde yurtdışında 4 kat ve toplamda 2 kattan fazla büyümeyi hedefliyoruz. Yol haritamızda yer alan öncelikli yatırımlarımızı tamamladık.”
ÖĞLE ARASINDA KİTAP OKUYOR
Nişli, çocukluk yıllarından itibaren basketbol oynuyor ve maçlara gidiyor. Haftada üç gün mutlaka tempolu koşu yapıyor. Evrak çantasından kitabının eksik olmadığını belirten Nişli, “ Seyahatlerimde ve hatta öğlen aralarında bile mümkün olduğunca okumaya çalışıyorum. Hafta sonları bahçe işleriyle uğraşmayı çok seviyorum” diyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz