Sürdürülebilirlikten ilham alıyoruz

Türk Pirelli CEO’su Mete Ekin, sürdürülebilirlik stratejilerini, bu konuda yürüttükleri projeleri ve yarattıkları anlattı.

1.03.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Sürdürülebilirlikten ilham alıyoruz
Türk Pirelli, Türkiye’nin önemli lastik üreticilerinden biri. Yıllık 8 milyon adetlik kapasiteye ulaşan şirket, yeşil performans stratejisine paralel olarak üretim yapıyor. Şirketin CEO’su Mete Ekin, “Üretim süreçlerimiz, çevresel sürdürülebilirlik kriterlerinden ilham alıyor” diyor. İzmit fabrikasında enerji ve su verimliliği, karbondioksit gibi tehlikeli gazların salınımının azaltılması gibi konulara önem verdiklerini anlatıyor. Yönetici, “Her yıl fabrikamıza yaklaşık 30 milyon Euro’luk teknoloji odaklı yatırım gerçekleştiriyoruz. Bunun yaklaşık yüzde 5-10’luk bir bölümü çevre ve iş güvenliğine ayrılıyor” diye konuşuyor. Türk Pirelli, Türkiye’nin ilk yerli lastik şirketi. Yıllık 8 milyon adetlik üretim gerçekleştiren şirket, bu üretimin yüzde 60’ını ihraç ederek Türkiye ekonomisine önemli bir kaynak yaratıyor. Bunu yaparken de şirket, yaşam kaynaklarını mümkün olan en az seviyede tüketmek misyonuyla hareket ediyor. Söz konusu anlayışın etkin bir şekilde yayılmasını hedeflediklerini belirten Türk Pirelli CEO’su Mete Ekin, “Yeşil Performans stratejimize paralel olarak tüm üretim süreçlerimiz, çevresel sürdürülebilirlik kriterlerinden ilham alıyor. Bu nedenle de İzmit tesislerimizde kullanılan üretim süreçlerinde enerji ve su verimliliği, karbondioksit gibi tehlikeli gazların salınımının azaltılması konuları esas alınıyor. Üretim atıklarının ve kullanılmış lastiklerin tekrar değerlendirilmesine özel ilgi gösteriyoruz. Bu noktada da AR-GE departmanımıza önemli görevler düşüyor” diyor. Türk Pirelli’de 2007 yılında kurulan bu departman, ürünlerin çevre dostu özellikler taşıması için üretim süreçlerinin sadeleştirilerek, daha az enerji kullanarak aynı ürünün üretilmesinin sağlanması yönünde önemli çalışmalar sürdürüyor. İlk kurulduğunda 25 mühendis ve teknisyenden oluşan ARGE departmanında kadronun 60 kişiye çıktığını anlatan Ekin, “Her yıl fabrikamıza yaklaşık 30 milyon Euro’luk teknoloji odaklı yatırım gerçekleştiriyoruz. Bunun yaklaşık yüzde 5-10’luk bir bölümü çevre ve iş güvenliğine ayrılıyor” diye konuşuyor. Türk Pirelli CEO’su Mete Ekin, sürdürülebilirlik stratejilerini, bu konuda yürüttükleri projeleri ve yarattıkları değeri Green Business’a anlattı:

Nasıl bir sürdürülebilirlik strateji izliyorsunuz?
Türk Pirelli, 1960 yılında Türkiye’nin ilk yerli lastik şirketi olarak kuruldu ve 50 yılı aşkın köklü tarihiyle Türkiye ekonomisine katkıda bulunuyor. Yıllık 8 milyon adetlik üretimiyle Pirelli Grubu’nun en büyük fabrikası olan ve en kapsamlı üretimi gerçekleştiren İzmit fabrikamızda, otomobil, hafif ticari araç, ağır vasıta, motor sporları, kış lastikleri ve Cinturato ailesi gibi yeşil performans olarak da adlandırılan lastiklerin üretimini gerçekleştiriyoruz. Bu lastiklerin yüzde 60’ını ihraç ederek Türkiye ekonomisine çok önemli bir kaynak aktarıyoruz. Üretimimizin yaklaşık yüzde 75’ini yenileme pazarına, yüzde 25’ini ise otomotiv üreticilerine orijinal ekipman olarak sağlıyoruz. Gerek üretimimizde gerek sürdürülebilirlik stratejimizde Pirelli Grubu’nun sürdürebilirlik alanındaki çalışmalarından ve kriterlerinden ilham alıyoruz. Pirelli Grubu’nun kurumsal sosyal sorumluluk yürütme komitesi, “Yaşam kaynaklarını tüketmeden daha yaşanabilir bir hayat” sloganıyla birçok proje hayata geçiriyor. Pirelli’nin DNA’sında yer alan bu amaca paralel olarak, Avrupa’da gerçekleştirilen araştırmalardan elde ettiğimiz verilere göre satın almada marka bilinirliği birinci öncelik, ancak “çevreci ekonomi” anlayışı da günden güne önem kazanıyor. Söz konusu anlayışın etkin bir şekilde yayılmasının ve kabul görmesinin başlıca nedenleri arasında, otomotiv sektöründeki trendler, orijinal ekipman üreticilerinin ihtiyaçları, Avrupa lastik yönetmelikleri ve artan tüketici bilinci yer alıyor.~

Sürdürülebilir anlamında siz neler yapıyorsunuz?
Cinturato adını verdiğimiz çevre dostu lastik serimiz, düşük yakıt tüketimi, daha uzun kilometre performansı gibi özellikleriyle dikkat çekiyor ve yeşil performans alanında öncülük etmemizi sağlıyor. 2007 yılından itibaren çevreci özellikleri daha da geliştirilen Cinturato serimizin üretimini, İzmit fabrikamızda gerçekleştiriyoruz. Bu lastiklerimizin en önemli özelliği, yakıt tüketimini ve karbondioksit gibi zararlı gazların çevreye yayılmasını yüzde 4 oranında azaltan ileri teknolojiye, yüzde 30 oranında artırılmış kilometre performansına ve yaklaşık yüzde 20 oranında azaltılmış dönme direncine sahip olmasıdır. Ayrıca, yeşil performans stratejimize paralel olarak tüm üretim süreçlerimiz, çevresel sürdürülebilirlik kriterlerinden ilham alıyor. Bu nedenle de İzmit tesislerimizde kullanılan üretim süreçlerinde enerji ve su verimliliği, karbondioksit gibi tehlikeli gazların salınımının azaltılması konuları esas alınıyor. Üretim atıklarının ve kullanılmış lastiklerin tekrar değerlendirilmesine özel ilgi gösteriyoruz. Bu noktada da AR-GE departmanımıza önemli görevler düşüyor. Türk Pirelli’de 2007 yılında kurulan bu departmanımız, ürünlerin çevre dostu özellikler taşıması için üretim süreçlerinin sadeleştirilerek, daha az enerji kullanarak aynı ürünün üretilmesinin sağlanması, üretilen ürünün dönme direncinin düşürülerek araçların yakıt tüketimlerinin azaltılması konularında çalışmalar sürdürüyor. Dünyanın en önemli motor sporları organizasyonu olan Formula 1’in tüm lastiklerini de İzmit fabrikamızda üretiyor ve Formula 1’de Cinturato ve yeşil performans konseptiyle dikkat çekiyoruz.

İzmit fabrikanıza son 4 y ıl içinde yaklaşık 6 milyon dolarlık çevre yatırımı yaptınız. Bu yatırım neleri kapsıyor? Nasıl bir geri dönüşüm almayı planlıyorsunuz?
Bu yatırım doğrultusunda İzmit fabrikamızda arıtma tesisi yapımı, mevcut arıtma tesislerinin gelişen arıtma teknolojilerine paralel olarak modernize edilmesi, tesis sahasına düşen yağmur sularının toplanarak arıtıldıktan sonra deşarj edilmesi, iç ortam havalandırma şartlarının iyileştirilmesi, atıkların kaynağında ayrıştırılması ve yeni geçici atık depolama alanı yapımı konularında çeşitli çalışmalar yürüttük. Tüm bu çalışmalarımızdaki beklentimiz, öncelikle dünyanın daha yaşanabilir bir yer olmasına katkıda bulunmak. Ayrıca, çevre dostu ürünler konusunda bilinçlenen tüketicilerimizin ihtiyaçlarını karşılayarak tercih edilen marka olmak ve de orijinal ekipman üreticilerinin taleplerini karşılayabilmek istiyoruz. Pirelli’nin “sürdürülebilir” bir marka olarak birçok alanda toplumun gelişimine katkıda bulunan projelerini, öncelikle çalışanlarına daha sonra kamuoyuna duyurması markanın imajı, değeri ve güvenirliliği açısından önem taşıdığını düşünüyorum. Bu çalışmalar çalışanların şirkete olan bağlılığını artırması, kalıcı değer yaratması, endüstriyel ve sürdürülebilirlik planları arasında uyum ve bütünleşme sağlaması, tüm paydaşların beklentilerini karşılaması açısından önem taşıyor. Günümüzde tüketicilerin duyarlılığı her geçen gün artış gösteriyor. Artık tüketiciler, bir ürün alırken maliyet fırsatından çok o ürünün kendilerine olan faydasına ve çevreye olan faydalarına daha fazla önem veriyor. Bu da şirketler açısından inovasyonu tetikliyor, çevreye ve topluma yararı olan ürünlerin geliştirilmesini sağlıyor. Sürdürebilir bir dünya için ise şirketlerin ve toplumların üzerine çok fazla sorumluluk düşüyor.~

Çevre yatırımlarında özellikle hangi konulara öncelik veriyorsunuz?
Çevre yatırımlarında öncelik verdiğimiz konular arasında ürünlerimiz ve üretim süreçlerimiz geliyor. Ciddi bir üretim kapasitesine sahip fabrikamızda da çevreye katkı sağlamak adına önemli çalışmalar yapmaktayız.

Sektörünüz açısından bu konunun hassasiyetinden bahseder misiniz?
Sektör olarak çevre konusuyla ilgili oldukça hassas bir konumdayız. Pirelli’nin ve bizim amacımız, gelecek kuşaklara iyi bir miras bırakmak için dünyamızı koruyarak değer yaratmak, yani iş yaparken mevcut kaynakları tüketmeden, hatta geliştirerek iş yapmak. Bu doğrultuda sektörümüz ve genel olarak 4 alanın önem taşıdığını söyleyebilirim. Bunlar da etik yani şeffaflık, doğruluk, çalışan haklarının ve sağlıklarının korunması, çevre ve toplum.

Şirketinizde çevre ve sürdürülebilirlik anlamında şu anda kaç proje yürütüyorsunuz?
Daha önce saydığımız çalışmalara ek olarak faaliyet gösterdiğimiz bölgede oluşturduğumuz Pirelli Ormanı, fabrikamızın etrafındaki kurak alanların ağaçlandırılması, yine Kocaeli’nde bulunan Pirelli ilköğretim okulu ve lisesi, çalışanlarımızdan oluşan Pirelli gönüllüleri ve yol güvenliği konusunda çalışanlarımızın eğitilmesi sayılabilir. Pirelli Lisesi ve ilkokulunda gönüllü yöneticilerimiz, çocukların ve gençlerin gelişimine katkı sağlamak için eğitimler veriyor. Ayrıca, çok kısa bir süre önce hayata geçirdiğimiz bir projeden daha bahsetmek isterim. Pirelli, dünyanın dört bir yanındaki üniversitelerden öğrencilere 10 kelime ile geleceği anlatmalarını istiyor. Belirlediği jüri ile seçilen en iyi anlatımlar, New Yorker Gazetesi karikatüristi Liza Donennly tarafından resimlenerek ve Pirelli’nin faaliyet raporunda yer alacak. Kazanan öğrenciler ise Pirelli’nin Milano’daki merkezinde 2 ay staj yapabilecek. Yarışmaya Türkiye’den de Boğaziçi, İstanbul Teknik ve Dokuz Eylül olmak üzere toplamda 3 üniversite katıldı. Şubat ayının sonunda ise kazanan öğrenciler belli olacak.

Karbon ayak izi, üretimde kaynakların verimli kullanılması gibi konularda ne tür hedeflerle yol alıyorsunuz?
Pirelli Global Sürdürülebilirlik Raporunu dikkate alırsak su kullanımında son 3 yılda yüzde 20 azalma olduğunu görebiliriz. Yine aynı raporda 2015 yılı için tüm su kullanımında yüzde 70, enerji kullanımında yüzde 15 seviyesinde bir azalma öngörülüyor.

Türk Pirelli de çevre ve sürdürülebilirlik konularına liderlik eden kadrolar var mı? Varsa bu kadrolar doğrudan kime bağlı olarak çalışılıyor?

Çevre ve sürdürülebilirlik alanlarında AR-GE departmanımız, iş sağlığı departmanımız ve sürdürülebilirlik departmanlarımız çalışmalar yürütüyor. Tüm bu departmanlarımız genel müdüre bağlı olarak çalışıyor. Şirketimizde bu departmanların yanı sıra çevre ve sürdürülebilirlik alanlarında iş sağlığı, güvenliği ve çevre departmanı, insan kaynakları departmanı, satın alma departmanı çalışanlarının oluşturduğu bir sürdürülebilirlik komitesi mevcut. Bu komite, personel direktörümüze bağlı olarak çalışmalarını sürdürüyor.

ÇALIŞANLARINI NASIL BİLİNÇLENDİRİYOR?
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KİTAPÇIĞI

Sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlikle ilgili bir kitapçığımız var. Bu nedenle iç iletişim mecralarımızın tümünde çalışmalarımızı duyurmaya çok önem veriyoruz. Çalışanlarımıza kurumsal sosyal sorumluluk konusunun ne demek olduğunu ve neden önemli olduğunu anlatan kitapçıkları dağıtıyoruz. Tabii bu basılı malzemelerin çevre dostu materyallerden olmasına dikkat ediyoruz.
“EĞİTİMLER DÜZENLİYORUZ"
Ek olarak gerçekleştirdiğimiz eğitimlerle sürdürülebilirlik alanında çalışanlarımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Şirket genelinde tüm çalışanlarımıza yönelik sürdürülebilirlik eğitimleri düzenlendi. 2012 yılında Dünya Çevre Günü'nde çalışanlarımızla beraber Pirelli Ormanı'na yeni ağaçlar diktik. Aynı zamanda çalışan çocuklarına yönelik çevremizi koruyalım konulu resim yarışması organize ettik. Yarışmaya katılan resimlerden takvim oluşturarak çalışanlarımızın ve çocuklarının çevre bilincine katkıda bulunmayı amaçladık.~

"TEKNOLOJİ ODAKLI YATIRIM YAPIYORUZ"
CİRONUN YÜZDE 3'Ü

Pirelli, her yıl toplam cirosunun yaklaşık yüzde 3'ünü, bu yaklaşık olarak 150 milyon Euro anlamına geliyor, premium lastiklerden elde ettiği cirosunun yaklaşık yüzde 7'sini AR-GE çalışmalarına harcıyor.
60 KİŞİLİK KADRO
Ayrıca Türk Pirelli'de 2008 yılında hayata geçen AR-GE bölümümüz ilk kurulduğunda, 25 mühendis ve teknisyenden oluşurken Formula 1 lastikleri üretimi ve çevre dostu ürünlere yapılan yatırımlarla birlikte bugün kadro 60 kişiye ulaştı.
İŞ GÜVENLİĞİ BÜTÇESİ
Her yıl fabrikamıza yaklaşık 30 milyon Euro'luk teknoloji odaklı yatırım gerçekleştiriyoruz. Bunun yaklaşık yüzde 5-10'luk bir bölümü çevre ve iş güvenliğine ayrılıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz