Eskişehir yaşadığı dönüşümle örnek oldu

Kenti 12 kilometre boyunca baştanbaşa bölen Porsuk Çayı üzerinde gezen bot ve gondolları ile Venedik’e benzetilen Eskişehir için belediye kent turizminin öncüsü olacak projeler üretmeye devam ediyor.

28.03.2014 16:58:320
Paylaş Tweet Paylaş
Eskişehir yaşadığı dönüşümle örnek oldu
Türkiye'nin Venedik'i olarak nitelendirilen Eskişehir'in yaşadığı dönüşüm ve gelişiminde belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen'in projelerinin önemli bir payı olduğunu hemen herkes kabul edecektir.

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin hayata geçirdiği Porsuk Çayı projesi kenti diğer illerden ayrı bir yere taşırken, başkan Yılmaz Büyükerşen yaşanan dönüşümün Eskişehir'i örnek şehir yaptığını söylüyor.

Öğrenci kenti olarak anılırken, Büyükerşen’in hayata geçirdiği Porsuk Çayı projesiyle Türkiye’nin Venedik’i olarak gösterilen Eskişehir, kent turizmini ayağa kaldırarak bu alanda en iyi örneklerden biri olmayı başardı.

50 bin öğrenciye ev sahipliği yapan Eskişehir’e sadece kenti görmeye gelenlerin sayısı ise her geçen gün artıyor. Yılda 750 bin ziyaretçiyi ağırlayan kent, turizm yatırımcılarının da dikkatinden kaçmadı. Kentte 14 yıl önce 8 olan otel sayısı 20’ye çıktı.

Kenti 12 kilometre boyunca baştanbaşa bölen Porsuk Çayı üzerinde gezen bot ve gondolları ile Venedik’e benzetilen Eskişehir için belediye kent turizminin öncüsü olacak projeler üretmeye devam ediyor.

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Yılmaz Büyükerşen, tiyatro, opera, senfoni orkestrası gibi kültürel projeleri hayata geçirirken, TMO Siloları, Eski Sebze ve Meyve Hali, Eski Mezbaha gibi kentin kültürel değerlerine de restorasyon ve dönüşüm projeleri ile yeni işlevler kazandırıldığını söylüyor. ~

Turizmi müzecilikle de desteklediklerini dile getiren Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, turizmde özel projeler üzerinde çalışmaya devam ettiklerini aktarıyor. 14 yıldır görevde bulunan Büyükerşen, Eskişehir’de yaşanan dönüşüm hareketini ve gelecek 10 yıllık hedeflerine yönelik sorularımızı yanıtladı...

Kentte yaşanan dönüşümü kısaca anlatır mısınız? Hangi projelerle Eskişehir’in çehresi değişti?
Öncelikle şunu hatırlatayım ki başkan seçildiğim seçimden kısa süre sonra 1999 büyük depremi oldu. Deprem, Eskişehir’in nasıl ciddi bir tehditle karşı karşıya olduğunu da gösterdi. Dolayısıyla depreme ve diğer afet risklerine karşı tedbirler almak bütün hedeflerimizin önüne geçti.

Şehrin itfaiye teşkilatı acınacak haldeydi. Porsuk’un iki yakasını birleştiren köprüler olası bir depreme dayanamayacak kadar perişandı. Yani bir depremde şehrin bir yarısından diğer yarısına araçla veya yürüyerek geçmek imkansız hale gelebilirdi. Bir bölgeden diğerine yardım, malzeme geçirmek imkansız hale gelebilirdi.

Afet güvenliğini sağlamaya öncelik verdik. Bu konuda çok önemli ilerlemeler kaydettik. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, bütün Büyükşehir Belediyeleri arasında en düşük bütçeye sahip olanlarındandır bu nedenle göreve geldiğimizde acil çözüm gerektiren problemlerin hiçbiri için yeterli kaynağımız yoktu.

Projeleriniz için gerekli kaynağı nasıl sağladınız?
Projelerimizi hazırlayıp Avrupa’dan fon arayışına çıktık. Projelerimiz çok yerinde bulunduğu için, kaynak bulmakta da zorlanmadık. Hem afet risklerini azaltacak, hem de şehrin bir gerdanlığı olması gerekirken açık bir kanalizasyon halini almış olan Porsuk Çayı’nı rehabilite edecek projeleri hemen başlattık.~

Eskişehir’deki en önemli gelişim raylı sistem ve ulaşımla oldu. Oradaki çalışmalardan söz eder misiniz?
Eskişehir’de kent içi ulaşımın ana omurgasını oluşturmak için, 2004 yılında dünyanın en iyi raylı sistemi ödülüne de layık görülen modern tramvay sistemini getirdik. Daha sonra şehrin en önemli sorunlarından biri olan alt yapı sorununu yüzde 100’e yakın bir oranla çözüme kavuşturduk.

Yeni arıtma tesisleri inşa ettik. Dış kredi desteği ile gerçekleştirdiğimiz bu büyük yatırımların yanı sınırlı bütçemizi en doğru şekilde kullanarak, asıl katkıyı kent turizmi ve müzelere verdik. Eskişehir’e Sabancı Vakfı’nın desteğiyle Türkiye’nin en büyük Uzay Evi’ni kazandırdık.

Ayrıca şehrin sanat zenginliğinin de olması gereğinden hareketle kültür ve sanat alanında da Senfoni Orkestrası, Şehir Tiyatroları, gibi sanat kurumları ve birçok sanat tesisini hizmete açtık. Sosyal belediyecilik alanında da birçok örnek projeyi hayata geçirdik.

Kısacası Eskişehir’de çok şey değişti, kentte başlayan değişim artarak sürüyor. Eskişehir kent içi ulaşım sisteminden altyapısına, Avrupa standartlarında yüzlerce dönümlük alanlara yayılmış dev parklarından, havuzlar ve heykellerle donatılmış meydan ve bulvarlarına, yapay plajına kadar her şeyi ile büyük bir değişim sürecine girdi.

Bu dönüşümün turizm yatırımları ve ziyaretçi sayısı üzerindeki etkisi ne oldu?
Şunu güvenle söyleyebilirim ki, onlarca yıl gerektireceğini tahmin ettiğim değişimin bu kadar kısa süre içinde gerçekleşmesi beni de şaşırttı. Tüm Türkiye’yi ve yabancıları da şaşırtmış olmalı ki Eskişehir son yıllarda “şehir görmeye gelen” misafirlerimizin akınına uğruyor. Kente yönelik ciddi bir turizm hareketi başladı.~

Eskişehir, yaşadığı bu dönüşümle gerçekten de örnek bir şehir oldu. Eskişehir’deki bu değişim, şehir ekonomisine, yeni bir kol olarak, turizmin de eklenmesine yol açtı.

Nasıl bir hareketlilik yaşandı? Bu noktada otel yatırımlarından söz eder misiniz?
Bakınız 2000’li yılların başında sadece iş ya da başka bir gerekçe ile gelmek zorunda olanların uğradığı ve yalnız 8 otelin bulunduğu Eskişehir, bugün 20'nin üzerinde otelle yılda ortalama 700-750 bin insanı misafir ediyor ve aralarında 5 yıldızlı otellerinde bulunduğu yeni otellerinde yapımı devam ediyor.

Başka şehirlerden insanlar, hayata geçirdiğimiz projeleri yerinde görmek için, bir başka deyişle, şehir görmek için Eskişehir’e akın ediyorlar. Hepinizin bildiği gibi kısa bir süre önce Türkiye’nin ilk ve tek Balmumu Heykeller Müzesini hizmete açtık.

Müze, Eskişehirliler kadar tur gruplarından da büyük ilgi görüyor ve 5 ayda 100 binin üzerinde ziyaretçi ağırladı. Eskişehir önümüzdeki birkaç yıl içinde Türkiye’nin iç turizmdeki gözdelerinden biri olarak adından daha fazla söz ettirecek.

Peki bundan sonraki projelerinizden söz eder misiniz? Gelecek 10 yıl içinde Eskişehir nerede olacak?
2023 yılı Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetimizin 100’ncü yılı olması nedeniyle hepimiz için çok önemli bir tarih. Eskişehir’de, şehrin kendisini 2023’e hazırlayacak güç ve inancı kendi içinde bulacağı bir ortamı yarattığımıza inanıyorum. ~

Biz proje ya da hizmet bazlı hedefler koymak yerine daha çok o heyecanı yaşatacak, pekiştirecek bir ruh yaratma peşinde olduk ve bunu önemli ölçüde başardık. Bakınız Eskişehir son yıllarda, sadece şehir merkezindeki gelişmeler sebebiyle bile, ciddi oranda turist çekmeye başladı.

Özellikle Ankara ve İstanbul’dan günübirlik veya hafta sonu turlarla Eskişehir’i ziyaret edenlerin sayısında önemli bir artış gözleniyor. Ancak bu turizm hareketleri ile yetinemeyiz. Turizmi kışkırtacak üç ana faktörden biri, Ankara-İstanbul hızlı tren projesinin tamamlanmasıdır.

Bu proje, açıktır ki, merkezi yönetimin sorumluluğundadır. Diğer iki faktör konusunda ise Büyükşehir Belediyesi olarak üstümüze düşenleri hızla gerçekleştiriyoruz.

Turizme özel desteğiniz önümüzdeki yıllarda da sürecek. Bu alanı yeni faktörler ekleyerek güçlendirecek misiniz?
Kesinlikle. Birincisi kongre turizmi çok önemli. İki üniversitesi olan ve bu üniversitelerde, en azından sivil havacılık, eğitim teknolojisi, seramik gibi bazı sektörlerde uluslararası bir yeri olan Eskişehir’i, uluslararası bir kongre merkezi haline getirmek, öncelikli hedeflerimizdendir.

Bu amaçla çok amaçlı bir kongre merkezi inşaatını hızla yürütüyoruz. Turizm konusunda Eskişehir’in bir diğer önemli kozu da termal kaynaklarıdır. Her ne kadar bu kaynaklar bugüne kadar turizm ve sağlık amaçlı yeteri kadar değerlendirilememiş olsa da Bademlik Bölgesi’nde yaptırmakta olduğumuz turistik 5 yıldızlı termal ve hidroterapi tesisleri, şehrin bu alanda da önemli bir cazibe merkezi haline gelmesine katkı sağlayacak. ~

Eskişehir’in İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyük şehirlere ulaşım kolaylığı kentin termal turizmde de tercih edilmesinde önemli bir etken olacaktır. Bunun yanı sıra, Eskişehir’in şimdiye kadar bilinmeyen tarihi ve arkeolojik potansiyeli Frig Vadisi, çeşitli üniversitelerin kazı çalışmalarını sürdürdüğü, ondan fazla höyük, tunç çağına kadar giden yeraltı şehirleri, Frig, Hitit, Roma ve Bizans’a ait ören yerleri büyük turistik potansiyeller taşımaktadır.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz