Bursa sadece yeşil değil; sanayisi, ekonomisi, kültürü, insanları, tarihi dokusu ve zengin kaynaklarıyla rengarenk bir şehir. Her sektörden büyük firmaları barındırıyor. Ekonomisini ayakta tutan sanayi, tarım, ulaşım, kış turizmi ile geniş bir sosyoekonomik yapıya sahip. Farklı kültürlerden gelen insanların oluşturduğu dinamik yapısıyla da fark yaratan şehir, yeni yatırımlarla dünya şehri olma yolunda. Bursa Valisi Şahabettin Harput, “Bu mozaiğin içerisinde yer almak büyük bir keyif” diyor. Şahabettin Harput, Bursa’daki yeni gelişmelerle ilgili olarak şu bilgileri veriyor: 2009 yılını nasıl geçirdiniz? Bursa krizden ne kadar etkilendi?
2009 yılında yaşanan global kriz, en başta sanayi sektörünü etkiledi ve Türkiye’deki sanayi illerinde ağırlıklı olarak hissedildi. Bu şehirlerden bir tanesi de Bursa oldu. Kriz en çok da otomotiv sektöründe etkisini gösterdi. Yabancı ülkelerin ihracatı kısmalarıyla bizim üreticimiz de üretimi kısmak zorunda kaldı. Üretimi kısınca doğal olarak sektörün yan sanayi de dahil olmak üzere geniş bir kitle bundan etkilendi. Ancak son dönemde hükümetimizin değişik teşvikleriyle beraber, belli sıkıntılara rağmen özellikle 2009 Aralık ayında ciddi bir gelişmeyle Türkiye yeni bir döneme kapılarını açtı. 2009 yılında Bursa’da yapılmış olan yatırımlar ve şehre kazandırılan değerler neler?
Tarım ve gıda üretiminde oldukça aktif olan Bursa’da üreticilerimizin sulama gibi sıkıntılarını asgari düzeye indirmek amacıyla daha önceki yıllarda çalışmalara başlamıştık. İnşaatları devam eden sulama projelerimizin büyük bir kısmını bitirmek için gayretle çalıştık. Sadece merkez değil merkeze bağlı ilçe ve köylerimizde Devlet Su İşleri işbirliği ile sulama kanalı, gölet ve baraj inşaatları projeleri geliştirdik. Bunlarda da sona yaklaşmak üzereyiz.
Bursa’nın sahip olduğu maddi-manevi, ekonomik, sosyal, kültürel, doğal zenginlikleriyle dünyayla entegre olabilmesi için ulaşım önemli bir araç. Bunun sağlanması amacıyla, program dahilinde bulunan İstanbul-Bursa-İzmir Otoyol projesi ve yine Eskişehir-Ankara bölünmüş yol ağının Bursa ayağını oluşturan İnegöl-Bozüyük projesi çalışmaları devam ediyor. Bursa-Karacabey bölünmüş yol projesini 2011 yılında açmayı hedefliyoruz. Uludağ yolunun genişletme çalışmalarını tamamladık, ilçelerimize de daha rahat ulaşım sağlamak için ekibimizle çalışmalarımıza devam etmekteyiz.
Yaşanan krize rağmen özel sektör ve hayırsever vatandaşlarımızın da ilgi ve alakalarıyla 2009 yılını eğitim açısından Bursa’da yatırım yılı olarak geçirdik. Yaklaşık 90 milyon TL’lik bir eğitim yatırımı yapıldı ilimizde. Birçok okulun inşaatı devam ediyor. Bunları en kısa sürede vatandaşlarımızın hizmetine sunma gayreti içerisindeyiz. Sağlık alanında da, nüfusun artması, hizmet veren sağlık kuruluşlarımızın talebi karşılayamaması dolayısıyla Samanlı’da bir sağlık kompleksinin yapımına başladık. Aile hekimliği uygulamasını çok kısa sürede uygulamaya geçirdik. Proje ve inşaat aşamasında olan çalışmalarımızla da vatandaşımıza en iyi hizmeti vermeye çalışıyoruz.
İlimizde ve bölgemizde özellikle ihtiyaç duyulan AMATEM Alkol ve Madde Bağımlıları Tedavi Merkezi’ni hizmete açmanın mutluluğu içerisindeyiz. Ekonomik ve kültürel projelerle Bursa’mızı daha da çekici hale getirmeye çalıştık. Amacımız Bursa’yı turizmde de öne çıkarmak.
2010 yeni bir yıl. Krizin etkilerinin silinip yeniden eski günlere dönüş sinyallerinin alındığı bir dönemdeyiz…
Evet, gerek Bursa ve gerekse tüm sektörler olumlu yönde gelişmeye başladılar. İhracatımızdaki gelişmeleri biliyorsunuz, bu sene ihracat hedefi 115 milyar dolar olarak belirlendi ki geçtiğimiz sene bu rakam 102 milyar dolardı. Bizim en büyük sıkıntımız otomotivdi. Otomotivdeki sıkıntının geçtiğini görüyoruz. Geçtiğimiz ayki rakamlar, iç ve dış piyasada belli bir canlanmanın olduğu gösteriyor. Dışarıdaki iyileşmeye paralel olarak içeride de bir iyileşme bekliyoruz. Bu süreçte ekonomik sıkıntıdan kurtulmak için özellikle sosyal projelerle, ~insanlarımızın bu süreci en az zararla atlatmalarını sağlamak öncelikli hedeflerimizden biriydi. Krizden etkilenmiş olan bir grup var. Onlara ne gibi imkanlar sağlamayı düşünüyorsunuz?
Onlarla alakalı meslek kurslarına ağırlık veriyoruz. Bu yıl on bin civarında insanımızı meslek kursuna almayı ve bu insanlarımıza günlük 15 TL, yani aylık 400 TL destek vererek onları hem meslek sahibi yapıp hem de onların asgari giderlerini karşılamayı hedefliyoruz. Yine hükümetimizin geçen yıl başlattığı toplum yararına çalışma projesi diye bir proje vardı. Altı aylık bir proje olmasına rağmen geçtiğimiz sene iki bin civarında vasıfsız insanımızı bu projeden yararlandırabildik. 2010 yılı için beklentileriniz neler?
Ben 2010 yılından ümitliyim, iyimserim. Tekstilimizle, sanayimizle, turizmi biraz daha canlandırmalıyız. Turizm çok geniş kitleleri ilgilendiren bir sektör. Bütün mesele vasıflı insan sayısını artırmak. Yani, ben her işi iyi yaparım anlayışından ziyade, ben bir işi iyi yaparım ya da ben şunu iyi yaparım diyen insanı bulup, o işi o insana vermek ve o insandan verim almak lazım. Politikamızı bu şekilde geliştirip yoğunlaştırıp sıkıntımızı geçirmek taraftarıyız.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?