Pandemi sürecini, bankacılığa etkilerini ve salgın sonrası tabloyu VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih ile konuştuk...
VakıfBank, salgın sürecinde güçlü mücadele veren kamu oyuncularından biri. Genel müdür Abdi Serdar Üstünsalih, haziran sonunda salgının biteceğini öngörüyor. “İş dünyamız rahat olsun. Salgın ne kadar sürerse sürsün savaşmaya devam edeceğiz” diyen Üstünsalih, yılın ikinci yarısında kredi talebinin artacağını düşünüyor. Üstünsalih,“Virüsün kontrol altına alınmasıyla banka bilançolarında sağlıklı büyüme olacak. Yıl sonunda sektörde yüzde 15 büyüme olur” diyor.
Elçin Cirik
Capital mayıs sayısından
Korona virüs salgınında ekonominin sağlıklı işlemesinde en büyük görev, bankacılık sistemine düşüyor. İlk vakanın görüldüğü günden bu yana ekonomi yönetiminin açıkladığı destek paketlerinin kullandırılmasını sağlayan kamu bankaları, bu noktada bir adım öne çıkıyor. 2019 sonunda 4’üncü büyük banka konumuna erişen VakıfBank da tüm bu salgın sürecinde güçlü mücadele veren oyunculardan biri. “Yaşadığımız pandemi daha önce dünyanın tecrübe etmediği bir olay. Derinliğinin ne olduğunu, ne kadar süreceğini bilemiyoruz” diyen VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, gelişmeler doğrultusunda senaryolarını sürekli yenilediklerini ve haziran sonu itibarıyla pandeminin biteceğini öngördüklerini açıklıyor. Bugünkü belirsiz ve karanlık tabloya rağmen Üstünsalih, yılın ikinci yarısında kredi talebinin artacağı düşüncesinde. “Virüsün kontrol altına alınmasıyla banka bilançolarında sağlıklı büyüme olacak. Yıl sonunda sektörde yüzde 15 büyüme olur” diyor. Pandemi sürecini, bankacılığa etkilerini ve salgın sonrası tabloyu VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih ile konuştuk:
Pandemi süreciyle ilgili senaryolarınız nasıl? Sektör için nasıl bir süreç bekliyorsunuz?
Yaşadığımız pandemi daha önce dünyanın tecrübe etmediği bir olay. Derinliğinin ne olduğunu, durumun ne kadar süreceğini bilemiyoruz. Tabii ki korona virüs vakasının Türkiye’de görüldüğü ilk günden itibaren pek çok önlem aldık. Güçlü dijital altyapımızın da desteğiyle personelimizin büyük kısmını evden ve dönüşümlü çalışma modeline yönlendirdik. Genel müdürlük çalışanlarımızın yüzde 80’i ve şube çalışanlarımızın yüzde 50’si evlerden çalışıyor. Şubelerimizde sosyal mesafeye azami oranda dikkat ediyoruz. Dijital ürün ve hizmetlerimizi devreye soktuk. Türkiye’nin 4’üncü bankası olarak bu süreçte salgınla mücadelede ekonomi cephesinde sonuna kadar savaşmaya kararlıyız. İş dünyamız rahat olsun, bu kesin… Salgın ne kadar sürerse sürsün savaşmaya devam edeceğiz. Farklı senaryolar üzerine çalışıyoruz ve gelişmeler doğrultusunda senaryolarımızı sürekli güncelliyoruz. Mevcut durumda haziran sonu itibarıyla bu pandeminin biteceğini öngörüyoruz.
Ekonomi yönetimi tarafından bu süreçte destek paketi açıklandı. Banka olarak kaç müşterinize ve toplamda ne kadarlık kredi ertelemesi gerçekleştirdiniz?
Hiçbir müşterimizin sıkıntıya düşmesini istemiyoruz. Aldığımız önlemlerle elimizi taşın altına koymaktan asla çekinmedik. Bu desteklere sürekli yenilerini ekliyoruz. bilemiİşletmelere yönelik Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi kapsamında, KGF teminatıyla İşe Devam Destek Kredisi ve Çek Ödeme Destek Kredisi adı altında iki farklı paketi devreye aldık. Bunun dışında Maaş Ödeme Destek ve Vergi, SGK Ödeme Destek kredileriyle tamamlayıcı kredi kampanyalarını uygulamaya aldık. 26 Marttan itibaren başvuruları almaya başladık. Kredi kullandırımına da KGF ile protokol imzalandıktan sonra başladık. 20 Nisan itibarıyla KOBİ, ticari ve kurumsal ölçekte firmalar bazında 38 bin müşterimizin kredisini öteledik. İşe Devam Destek Kredisi’nde şu ana kadar 32 binin üzerinde başvuru aldık ve 11 milyar TL kredi kullandırdık. Kurumsal kredi kartı ve DBS limiti artırımı yapılan firma sayımız 67 bine ulaştı. Aynı zamanda çek borçlarının ödenmesi ve üç aylık personel maaş kredisi kullandırmaya devam ediyoruz. 21 bin VBanko Çek müşterimize, bu dönemde tanımladığımız 6,5 milyar TL tutarındaki limitle ticari hayata ilave kaynak sağladık.
Peki bireysel tarafta tablo nasıl?
Bireysel ihtiyaç, konut, otomobil ve yapılandırma kredilerinin ertelenmesi için de 20 Nisan itibarıyla 305 bin bireysel müşterimizin kredi, kredi kartı ekstre ya da diğer taksitlerinin erteleme işlemlerini başarıyla gerçekleştirdik. 75 bin bireysel müşterimiz, kredi kartı limit artırımı yaptı. Düşük gelirli vatandaşlarımız için Temel İhtiyaç Desteği paketimizi açıkladık. Şu ana kadar da 2,6 milyonu aşkın kişiden başvuru aldık. Yaklaşık 2,2 milyar TL kredi kullandırdık. Bu krediden yararlanacak sayının 1 milyonu bulacağını öngörüyoruz.
Bireysel kredi kartlarında durum nedir?
Sektörde ciddi anlamda bir daralma var. Bizim üye iş yerlerimizin üçte biri, neredeyse sıfır ciroyla gidiyor, para kazanmıyorlar. Kredi kartı harcamalarında internet dışında önemli bir azalma var. Bu da banka cirolarında gerileme yaratıyor. Vakıfbank’ta da bu alanda yüzde 8 gibi bir gerileme oldu.
Sektörde kredi ertelemeleri ne düzeyde gidiyor?
Özel bankalar da biz de küresel çapta bir kaos beklemiyorduk. Aslında bankacılık da diğer sektörler gibi salgına hazırlıksız yakalandı. Türk bankacılık sektörünün 15-20 yılda bir yakalandığımız türbülanslara hazırlığı vardı. Bankacılığımız mali ve teknik açıdan güçlü bir yapıya sahip. Ama böyle derinliğini ölçemeyeceğimiz kaotik bir duruma hazırlıksız yakalandık. Hiçbir stres testi bunu öngöremezdi. Tam olarak bu tablonun ne kadar süreceğini bilemiyoruz ama risk tarafının doğru yönetilmesiyle sürecin rahat atlatılacağını düşünüyorum.
Mayıs ve haziran aylarında kredi erteleme taleplerinde artış bekliyor musunuz?
Ticari hayat elbette şokun etkisiyle durdu ama nisan ortası itibarıyla ciddi anlamda canlanma var. Kredi öteleme talebi artmaz. Çünkü salgının başladığı 11 Mart’tan-15 Nisan’a kadar geçen sürede ekonomi bu kadar sıkıntıya girmez, ileriyi öngörerek sıkıntılar yaşanmasın diye bu ertelemeler yapıldı. Ayrıca ertelemelerle sektörde sorunlu alacak oranının da düştüğünü görüyoruz.
Bu destek paketleri dışındaki kredilerde nasıl bir değişim var?
Bu yıl salgın tarihine kadar sektörde her şey çok güzeldi. Yılın ilk çeyreğinde güçlü bir kredi büyümesi gördük. İkinci ve üçüncü çeyrekte de kredilerde, 50 milyar TL’ye çıkan KGF kredileri sayesinde çok olumsuz bir etki olacağını düşünmüyoruz. Hükümetimiz muhtemelen bu limitleri de artıracak.
Yılın ikinci yarısında sektörde nasıl bir tablo olacak?
Haziran sonu itibarıyla pandeminin biteceğini öngörüsüne sahibiz. Bu durumda temmuzağustos aylarında turizmin canlanmasıyla ekonominin kendi mecrasında akacağını düşünüyoruz. Pandemi sonrasında Türkiye’nin dünyada pozitif yönde ayrışacağını öngörüyoruz. Bugün bankaların bilançolarında bir bozulma söz konusu değil, likidite de bir sıkıntı yaşamıyoruz. Salgının ardından başlayacak hasar tespiti ve toparlanma sürecinde, bol likidite ve düşük faiz ortamı bizim gibi gelişmekte olan ekonomiler için güzel bir sıçrama noktası olabilir. Türk bankacılık sektörünün bu beklenmedik sürece karşı yeterli mali ve teknik donanıma sahip olarak girdiğini düşünüyorum. Tüm projeksiyonumuzu Türkiye’nin yüzde 5 büyümesine göre yaptık ve vazgeçmiyoruz. Pandemi olmasaydı belki daha fazla büyüyecektik ama Türkiye’nin buna yakın büyümeyi sağlayacağını düşünüyorum. Yılın ikinci yarısında talebin artacağını bekliyorum. Yatırımların devam etmemesi için hiçbir sebep yok. Virüsün kontrol altına alınmasıyla banka bilançolarında sağlıklı büyüme olacak. Yıl sonunda sektörde yüzde 15 büyüme olur.
SALGINDA NE KADAR DESTEK YARATTI?
|
VERİYİ KULLANAN KAZANACAK BATIYA KAYIŞ Salgının dünya ekonomilerindeki etkilerinin ne ölçüde olacağı tamamen sürecin bertaraf edilmesiyle doğru orantılı. Büyük ekonomilerin bu pandemiden daha fazla etkilendikleri muhakkak. Üretim, tedarik ve tüketim sürecinin sekteye uğraması gelişmiş ülkelerdeki sıkıntıyı artırıyor. Devletler parasal genişlemede tarihi adımlar atıyor. Salgın sonrasında rollerin yeniden değişeceğini söylemek yanlış olmaz. Çin’deki üretimin ağırlığının batıya doğru kayacağını görüyoruz. Bu durum, lehimize olacak. Türkiye için en iyi senaryo, süreci en az hasarla atlatıp yeni düzende yerini almak olacak. “SÜREÇ BİR FIRSAT” Salgın döneminde aldığımız kararlar ve uyguladığımız iş modelleri aslında ‘yeni normal’i şekillendiren basamaklar. Bankacılıkta salgın döneminde dijital kanallarımızı hiç kullanmamış müşterilerimiz en hızlı şekilde işlemlerini nasıl tamamlayacaklarını öğrendi. Bu süreç aslında sistemlerin geliştirilmesi, ihtiyaçların daha iyi analiz edilmesi açısından bir fırsat. Salgın sonrası bankacılıkta veri analitiği ve veri madenciliği çok kullanılacak. Bankacılığın sektörde sırası da dijitali ve veriyi iyi kullanan bankalara göre yeniden oluşacak. |
“2019’U İYİ GEÇİRDİK” 2019’da toplam aktif büyüklüğümüz 419 milyar TL’nin üzerine çıktı ve Türkiye’nin 4’üncü büyük bankası olduk. Nakdi ve gayri nakdi kredilerle ekonomiye 352 milyar TL destek sağladık. Sektörünün nakdi kredi büyümesinin iki katından fazla yani yüzde 24 büyümeyle nakdi kredilerimizi 275 milyar TL’ye ulaştırdık. Burada pazar payımızı yüzde 9,2’dan yüzde 10,3’a yükselttik. “HEDEFLER TUTUYOR” 2020’de de müşterilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Daha çok sanayi ve yatırımcılara odaklanıyoruz. Yıl sonunda kredilerde yüzde 24-25 büyümeyi planlıyoruz. Aslında 15 Nisan’da kredi büyüme öngörümüzü yakaladık. Ticari kredilerde yüzde 24 ve bireyselde yüzde 8, yani paçalda yüzde 17 büyümemiz oldu. Yılbaşından bugüne mevduat büyümemiz yüzde 10’u aştı. Nisan ayında da ICBC Grubu’ndan aldığımız 250 milyon dolar krediyi 75 milyon dolar artırarak 325 milyon dolarla yeniledik. DİJİTALE KAYIŞ Son dönemde dijitali merkeze alan ürün ve hizmetlerimizden çok iyi geri dönüşler alıyoruz. 5 milyon kredi kartı kullanıcımızdan 2 milyonu temassız kart tercih ediyor. Dijital kanallarımızı 5,8 milyon, mobil bankacılık hizmetlerimizi 5 milyon kişi kullanıyor. Mart ayında şubat ayına göre işlem sayısı yüzde 15,3 arttı. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?