"Orta ölçeğin en iyisi olacağız"

Odeabank Genel Müdürü Hüseyin Özkaya ile 4,5 yılda yakalanan büyüme hızını ve bankanın gelecek adımlarını konuştuk...

8.09.2017 11:26:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Orta ölçeğin en iyisi olacağız"

Elçin Cirik

[email protected]

Odeabank’ın farkı, son 5 yılda sıfırdan kurulan ilk ve tek banka olması. Kuruluşundan bu yana geçen 4,5 yılda 39 milyar TL aktif büyüklüğe ulaştı ve böylece orta ölçekli bankalar arasına adını yazdırdı. Mart sonu rakamlarına göre bankanın kredileri 27 milyar TL’yi ve mevduatı 30,3 milyar TL’yi yakaladı. Bankanın bu başarısında imzası olan genel müdür Hüseyin Özkaya, dünyada bu büyüme hızını yakalayan banka örneğinin olmadığını söylüyor. Türkiye’de orta ölçekli bankaların 10 yılda geldiği aktif büyüklüğe 4,5 yılda ulaştıklarını anlatan yönetici, “Bu büyümeyi başka ülkede yapmak çok zor. Büyümemizin temel nedenlerinden biri de Türkiye’de olmamız. Ancak Türkiye gibi dinamik bir ülke bu büyüme modelini verebilirdi” diyor. Az sayıda ama ‘içi dolu’ şubelerle büyüme modeli izleyen Odeabank’ın hedefi de orta ölçekli bankalar liginde kalmak. Bireysel bankcılıkta tüm sosyoekonomik segmentlerde büyümeyi planlayan banka, 2017’de özellikle de KOBİ tarafında daha güçlü bir büyüme göstermek için çalışıyor. Odeabank Genel Müdürü Hüseyin Özkaya ile 4,5 yılda yakalanan büyüme hızını ve bankanın gelecek adımlarını konuştuk: 

  •  2017 sonunda ilk 10 banka arasında olma hedefi açıklamıştınız. Geçen sürede nasıl bir büyümeniz oldu? 

 Bu kuruluşumuzda ilham aldığımız bir hedefti. Aslında ilk 10 banka arasına girmek çok önem verdiğimiz bir konu değil… Odeabank, kurulduğundan bu yana geçen 4,5 yılda sıfırdan 39,5 milyar TL aktif büyüklüğü olan bir banka haline geldi. Dünyada böyle büyüme yakalayan banka örneği yok. İkinci yılından itibaren banka kâra geçti. 1 milyona yakın müşteriye ulaştı. Türkiye’de orta ölçekli bankaların 10 yılda geldiği aktif büyüklüğe biz 4,5 yılda ulaştık. Biz kuruluştan bu yana “Dijital kanallarla müşteri kazanacağız, içi dolu şubelerle büyüyeceğiz” diyorduk. Bunları gerçekleştirdik, zaten geçen yıl IFC ve EBRD, 2016 yılındaki zorlu koşullarda bizim sermayedarımız oldu. Ama şunu da belirtmek lazım; bu büyümeyi başka ülkede yapmak çok zor. Büyümemizin temel nedenlerinden biri de Türkiye’de olmamız. Ancak Türkiye gibi dinamik bir ülke bu büyüme modelini verebilirdi. 

  •  Banka bu büyüme hızını sürdürecek mi? 

 Mart sonu verilerine göre özel bankalar arasında aktif büyüklüklerde 9’uncu ve mevduatta 8’inci sıradayız. 2017’nin ilk çeyrek sonuçlarına göre bankamızın kredi büyüklüğü 27 milyar TL’ye ve mevduatları da 30,3 milyar TL’ye ulaştı. 2014’te aktiflerde büyümemiz yüzde 59 ve 2015 yılında yüzde 25 oldu. 2016’da banka belli bir büyüklüğe gelince büyüme oranımız bir nebze yavaşladı, yüzde 19 oranında büyüdük. Bundan sonrasında tabii ki ilk yıllardaki büyüme hızı olmayacak. Sermayedarlarımız borsaya kote olduğu için yıllık büyüme hedeflerimizi açıklayamıyoruz ama her yıl mutlaka sektörün üzerinde büyümelerimiz olacak. 2017’de de 2016 büyümemizin üzerinde bir büyümemiz olacak. 

  •  Bankanızı farklılaştıran büyüme modeli nasıl şekilleniyor?

Biz baştan verimliliğe dayalı bir iş modeli kurduk. Kuruluşumuzda bireysel bankacılıkta büyümek çok zor, önemli yatırım gerekiyor deniyordu. Bizden önceki bankalar, hızlı şubeleşmeyle büyümüş, ancak son dönemde bu şubeler doğal olarak kapanmaya başladı. Bizim temel farkımız bu. Baştan daha az şubeli bir büyüme modeli kurduk. Bugün 52 şubemiz var. İçi dolu şubelerle çalışıyoruz. Şubelerde kaliteye önem veriyoruz, şube kanalında verilen kredilerin ve kazanılan müşterilerin mutlaka sürdürülebilir olmasına odaklanıyoruz. Yeni kurulan bankalar, kredi verirken genelde hata yapar ama biz baştan beri bu odakla gittik. Bu sayede de kuruluştan bu yana sorunlu alacak oranımız sektörün altında gerçekleşti. Odeabank’ın 2016 sonunda sorunlu alacak oranı yüzde 2,5 oldu; sektör ortalaması yüzde 3,3’ün altında bir oran yakaladık. 

~

  •  Peki bankanın sektörden aldığı pazar paylarından memnun musunuz? Burada nasıl hedefleriniz var? 

 Sektörde her alanda yüzde 1,5-2 arasında pazar payına ulaştık. Mart sonu itibarıyla kredilerde yüzde 1,5, aktiflerde yüzde 1,4 ve mevduatta yüzde 1,9 payımız bulunuyor. Yabancı para döviz mevduatlarında yüzde 2,5 payımız var. Kredi kartlarına göreceli olarak yeni girdik, o nedenle bu alanda payımız yüzde 0,5’in altında gidiyor. Tabii ki bu pazar paylarını, sektörün üzerinde büyüyerek daha da artırmak istiyoruz. 

  •  Bankanın büyüme alanları neler olacak? 

 Bir bankanın sürdürülebilir olması için mevduat toplaması lazım. Sadece toptancı piyasalardan, yurt dışından kredi alıp Türkiye’de kredi vermek sürdürülebilir değil. Mevduat toplamak için de bireysel bankacılık yapmak gerekiyor. Biz bireysel bankacılığa büyük yatırım yaptık, hala her yıl BT ve şubeler dahil 50-100 milyon TL yatırım yapıyoruz. Bireysel bankacılıkta inanılmaz bir deniz var, burada ilerleyeceğiz. Halkla beraber büyümek istiyoruz. Her segmentte müşteriyle, yüksek mevduatı olanla da daha düşük miktarda kredi ihtiyacı olan müşteriyle de, çalışmak istiyoruz. Bu amaçla geliştirdiğimiz pek çok değişik ürünümüz var. Örneğin Oksijen Hesap ürünümüzle hızlı bir büyüme yakaladık. Mobil bankacılıkta aplikasyonumuzu 400 bin kişi indirdi. Şube sayımızı artırmamamıza rağmen bireysel müşteri sayımız her yıl artıyor. Bir yıl içinde direkt bankacılık kanallarını kullanan müşteri sayımız yüzde 35 arttı. Bu demek ki dijital bankacılık modelimiz başarılı, çok fazla maliyet yapmadan şube açmadan operasyonlarımızı büyütüyoruz. Bireysel bankacılığın yanında kurumsal ve ticari bankacılıkta iyi bir penetrasyonumuz bulunuyor. Türkiye’de kurumsal ve ticari şirket sayısı belli ve burada penetrasyonumuzu artıracağız. KOBİ tarafına önem veriyoruz. Bu alana 2 yıl önce girdik, nispeten daha küçük olduğumuz bir alan. KOBİ bankacılığında mart sonunda 5,5 milyar TL’lik kredi büyüklüğümüz var. Pazar payımız yüzde 1,3’lere ulaştı. Kurumsal ve ticari bankacılıkta büyüyeceğiz ama KOBİ bankacılığında daha hızlı büyüyeceğiz. 

  • Şube ağını genişletmeyeceksiniz bu durumda…

 Aslında her yıl 3-5 şube açmayı düşünüyoruz. Ama zaten sektörde aktif büyülükte daha az şube sayısıyla çok şubeli pek çok bankanın ilerisindeyiz. Tabii ki doğru lokasyonu bulursak müşteriye daha yakın olmak için açarız. Ama kuruluşta ilk 5 yılda 100 şube açarız demiştik. O rakamın altında kalırız. Bugün 1 milyona yaklaşan müşteri sayımızın yüzde 95’i bireysel bankacılıktan geliyor. Bireysel bankacılıkta yeni müşteri edinme oranımız, yıllık finansal büyümemizin iki katına denk geliyor. Her yıl çift haneli oranlarda yeni müşteri ediniyoruz. Burada hızlı da büyümek istiyoruz. Mikro işletmede 200 milyon TL’lik nispeten küçük kredi toplamımız var. Bu alanlardan da yeni müşteri kazanırız. Bireysel bankacılıkta 10 milyon müşteriye kadar gidebiliriz.

  • Odeabank’ı orta vadede nereye taşıyacaksınız? Yurt dışında büyüme planlarınız var mı?

 Stratejimiz 4’ü özel, 3’ü kamu bankalarından oluşan büyük ölçekli 7 banka arasına girmek değil. Onların ardından gelen orta ölçekli bankalar liginde olmayı sürdürmek istiyoruz. Bu ligde de en üst seviyelere çıkmak gibi bir hedefimiz yok. Biz orta lig bankalar arasında en iyi performans rasyoları olan banka olmak istiyoruz. Örneğin toplam maliyetlerin toplam aktife oranında Odeabank yüzde 2 ile sektördeki 2-3 bankadan biri. Uzun vadede de yüzde 2 oranının altında kalacağız. Bankamızda maliyetin gelire oranı yüzde 44, mart sonunda bu orana sahip 4-5 bankadan biriyiz. Sermaye kârlılığı, verimlilik rasyolarında orta ölçekli en iyi banka olmak istiyoruz. Yurt dışında büyümede hiçbir hedefimiz bulunmuyor. Sadece Türkiye ile ilgiliyiz, yapacak da çok iş var. Başka yere bakmak çılgınlık olur.

~


GENÇ BANKA NASIL BÜYÜYECEK?


1 2017’nin ilk çeyreğinde kredi büyüklüğü 27 milyar TL’ye, mevduat 30,3 milyar TL’ye ulaştı.
2 2 017’de 2016 büyümemizin üzerinde bir büyümemiz olacak.
3 Daha az şubeli bir büyüme modeli kurduk. Her yıl 3 ila 5 şube açacağız.
4 Her alanda yüzde 1,5-2 arasında pazar payına ulaştık. Bu paylarımızı artıracağız.
5 Bireysel bankacılığa her yıl 50-100 milyon TL yatırım yapıyoruz.
6 KOBİ’de 5,5 milyar TL büyüklüğümüz var. Kurumsal ve ticaride büyüyeceğiz ama KOBİ’de daha hızlı büyüyeceğiz.
7 Orta ölçekli bankalar liginde olmayı sürdürmek istiyoruz.
8 Bu ligde sermaye kârlılığı, maliyet-gelir ve verimlilikte orta ölçekli en iyi banka olmak istiyoruz.



ZORLANACAK ALANLAR


SERMAYE GİRİŞİ Bugün için Trump ve Orta Doğu’daki jeopolitik sorunlar, yabancı sermayenin hareketlerini gölgeliyor. Büyük portföy yatırımcıları öncelikle jeopolitik olaylara bakıyor. Hala çizilemeyen sınırlar, Orta Doğu’da savaş ve buraya çok uluslu katılım, Uzak Doğu’da ülkeler arası itilaflar yabancı yatırımcıları durduruyor. Türkiye’ye yabancı sermaye gelişi çok daha hızlı olabilirdi. İSTİHDAMA DÖNMELİ Türkiye’de de enflasyonun aşağı gelmesine yeterince çaba gösterilmesi lazım. Piyasaya verilen likiditenin mutlaka yatırıma ve istihdama dönmesi gerekiyor. İstihdama yönelik reformlara ağırlık verilmeli, işsizlik oranı düşmeli. KGF ile şirketleri rahatlatan ve yatırım cesareti veren uygulamanın istihdama dönmesi gerekiyor ki Türkiye’de orta gelir sınıfı büyüsün. Ülke içi tüketim artsın. Kurumları rahatlattık şimdi bireyleri de rahatlatmalıyız. Özel sektör devletin yaptığını devam ettirmeli, ancak bu şekilde ekonomi canlanır.
YAPILAN HATALAR İhracatta olumlu gelişmeler var ama ben eski bir kurumsal bankacı olarak aylık 13-14 milyar dolar olan ihracatın aslında 20-25 milyar dolara çıkabileceğini biliyorum. Türkiye’de şirketler her türlü yatırımı krediyle yapmaya çalışıyor. Bu bir sorun, çünkü kârlarını kredi faizine veriyorlar. Bir de kurumsal ticari müşterilerimizin batık kredileri hep kendi alanlarının dışındaki yatırımlarından geliyor. Buna da dikkat etmek gerekiyor. Sanayicilerin bildikleri alanlarda, sanayide üretime devam etmesi gerekiyor.



BİREYSEL YÜZDE 10-12 BÜYÜR

KGF’NİN ETKİSİ
Bu yıl sonunda bankacılıkta kredilerin en az yüzde 15 büyümesini bekliyorum. Bireysel bankacılık biraz daha az, yüzde 10-12 büyür diye düşünüyorum. Kurumsal bankacılıkta ise büyüme yüzde 14-16 arasında olur. KGF ile yıl sonunda yüzde 3-5 arası büyüme katkısı olabilir. Ama yılın ikinci yarısına bakmak gerekiyor, KGF alan şirketler diğer kredilerini kapatabiliyor. İkinci yarı daha sakin geçecektir.
MEVDUAT SORUNU Bunların etkisiyle artı yüzde 3 gibi bir büyümeyle bankacılıkta yıl sonu yüzde 18 büyümelerle kapanabilir. Mevduat tarafında büyüme beklemiyorum, çünkü tasarruf oranı hızlanmıyor. Mevduatların artması için yabancı sermaye girişi ve yabancı para hesapların TL’ye çevrilmesi gerekiyor. Bu noktada KGF’nin şirketlerin döviz risklerini kapatmaları anlamında da olumlu etkisi oldu. Yabancı para kredilerin azalmasıyla yabancı para mevduat azalabilir. Mevduat faizlerinin haziran sonuna kadar ineceğini düşünmüyorum.



Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz