Haziran ayında ING Türkiye’nin genel müdürlük koltuğuna oturan Alper Gökgöz, Capital’e yeni dönemde bankanın büyüme odaklarını anlattı...
ALPER GÖKGÖZ, haziran ayında ING Türkiye’nin başına geçti. Önümüzdeki dönemde dijitalde liderliğe, tasarrufun artırılmasına ve ihracatın desteklenmesine odaklandıklarını söyleyen yeni genel müdür, hem serbest vadeli mevduatta yüzde 12 olan payı hem konut kredilerindeki yüzde 5 payı artırmayı hedefliyor. “Son 1-1,5 ayda, bireysel kredi taleplerinde yılın başına yakın seviyeler görüyoruz. Tüzel tarafta ise ihracatın canlanması ve yeniden imalatın gelişmesiyle müşterilerimizin artan talepleri var” diyen Gökgöz, tüzelde ölçeğe bakmadan imalat ve ihracat tarafında büyümeyi istiyor.
Elçin Cirik
Ekim 2020 tarihli sayıdan
Sektörde 12’nci sırada yer alan ING Türkiye’nin yeni genel müdürü Alper Gökgöz, bugünkü büyüme stratejilerinin 3 ana bacağını dijital liderlik, tasarrufun artırılması ve ihracatın desteklenmesi olarak açıklıyor. Bireysel kredilerinin yüzde 80’inin ve tasarruf mevduatlarının yüzde 45’inin şube dışı kanallardan geldiğini söyleyen Gökgöz, “Şimdi hedef yükselttik, Türkiye’nin en iyi dijital kurumu olma vizyonuyla hareket ediyoruz” diyor. Tasarruf tarafında serbest vadeli ürünlerde yüzde 12 pazar payı alan Turuncu Hesap ile büyümeyi planladıklarını aktarıyor. Ayrıca banka, bireysel tarafta konut kredilerinde de büyüme planları yapıyor. Tüzel tarafta ise Euro ve TL kredilerle Türk ihracatçılarına destek verme hedefi mevcut. Banka bu yılı aktif büyüklükte yüzde 7,5- 8 ve kredilerde yüzde 20’nin üzerinde büyümeyle kapatmayı öngörüyor. Mevduat tarafında bu yıl için 2019’a paralel bir tablo beklense de 2021’den itibaren yeniden mevduatta yüzde 10’un üzerinde büyüme planı var. Haziran ayında ING Türkiye’nin genel müdürlük koltuğuna oturan Alper Gökgöz, Capital’e yeni dönemde bankanın büyüme odaklarını anlattı:
Yönetime gelmenizle birlikte organizasyonda ne gibi değişikliklere gittiniz?
Sekiz yıldır ING Bank’ta görev yapıyorum; son 3 yıldır da icra komitesi üyesiydim. Dolayısıyla bankanın mevcut stratejisinin hazırlanmasında ve uygulanmasında aktif rol aldım. Bu stratejiye de çok inanıyorum. Bugün büyüme stratejimizin üç temel noktası var: Dijitalde liderlik, tasarrufun artırılması ve ihracatın desteklenmesi. ING Bank, dünyanın dijitalleşmede öncü kurumlarından biri ve biz Türkiye’nin en iyi dijital bankası olma vizyonuyla hareket ettik. Bugün bireysel kredilerimizin yüzde 80’i ve tasarruf mevduatımızın yüzde 45’i şube dışı kanallardan geliyor. Şimdi hedef yükselttik, Türkiye’nin en iyi dijital kurumu olma vizyonuyla hareket ediyoruz. Tasarruf tarafında da 8 yıl önce çıkardığımız Turuncu Hesap ürünümüz, kendi kategorisi serbest vadeli ürünlerde yüzde 12 pazar payıyla lider. Sonuçlarımızda görüyoruz ki pek çok kişi tasarrufa ilk Turuncu Hesap ile başladı. Türkiye’nin mevduatı tabana en yaygın bankasıyız. 150 bin TL altı mevduatların, toplam mevduatlarda sektör oranı yüzde 44, bizde ise bu oran yüzde 62. Tasarruf tarafında büyümeye devam etmek istiyoruz. Ayrıca Türkiye’nin kalkınması için çok önemli rolü olan ihracatta ihracatçıları destekliyoruz. ING Avrupa menşei bir banka ve temmuz verilerine göre Türkiye’nin ihracatının yüzde 55’i Avrupa ülkelerine yapılıyor. Euro bazlı kredilerle Türk ihracatçılarına destek veriyoruz. Geçen yıl Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile yaptığımız iş birliğiyle 10 binden fazla ihracatçıya 1,4 milyar Euro finansman sağladık. Ayrıca know how konusunda da destek veriyoruz.
Bankanız ilk yarıda kredilerde yüzde 10,2 büyüdü. Büyüme nereden geldi?
Yılın ilk yarısında hem tüzel hem bireysel bankacılıkta büyüme gösterdik. Ticari taraftaki büyümemizin bireysel bankacılıktan daha hızlı olduğunu görüyoruz. Bireysel müşterilerimize pandemi döneminde, özellikle yılın ikinci çeyreğinde, çok uygun faiz oranlarıyla finansman sağlayarak tüm bireysel kredi ürünlerinde geçen yılın aynı dönemine göre büyüklüğümüzü yüzde 20 artırdık. Bu süreçte bireysel ve tüzel tarafta kredi ertelemeleri de gerçekleştirdik. Mevduat tarafında ise daha farklı bir resim vardı. Müşterilerimiz alternatif yatırım araçlarına da ilgi gösterdi. Yatırım fonu hacmimiz 2019’a göre yaklaşık iki katına çıktı. Menkul işlem hacmimiz ilk 8 ayda geçen yıla göre 4 katına ulaştı.
Turuncu Hesap gibi güçlü bir ürününüz olmasına rağmen mevduatta büyümenizin yüzde 5,2’de kalmasını buna mı bağlıyorsunuz?
Bu dönemde müşteriler mevduat dışı yatırım araçlarına da ilgi gösterdi. Özellikle bu yılın ilk çeyreğinde yastık altı altın ve nakidin yükselişe geçtiğini görmüştük. İkinci çeyrekle birlikte yastık altı birikimin yerini vadeli hesap ve döviz vadeli hesap almaya başladı. Biz de müşterilerimizin eğilimlerinin bu doğrultuda olduğunu görüyoruz. Bu dönemde altına da ilgi oluştu; biz de Turuncu Altın hesabını lanse ettik. Bu yeni üründe ciddi ilgi görüyoruz. Türkiye’de yastık altında 3-5 bin ton altın tasarrufu olduğu söyleniyor. Bu tasarrufların da ekonomiye kazandırılması için bu hesabın önemli olacağını düşünüyoruz. Son dönemdeyse TL faizlerdeki yükselişle beraber müşterilerin TL birikimlere ilgisinin arttığını ve TL mevduatta tekrar büyümeye başladığımızı görüyoruz.
Ağustos sonrası dönemde bankanıza gelen kredi talepleri nasıl gidiyor?
Normalleşme sürecinde olduğumuz son 1-1,5 ayda, bireysel kredi taleplerinde yılın başına yakın seviyeler görüyoruz. Bu iyi bir seviye… Haziran sonrası faizlerin düşük seyrettiği dönemde bireysel taraf çok artmıştı ama şimdi de yılın başındaki iyi diyebileceğimiz noktalarda gidiyoruz. Tüzel tarafta ise ihracatın canlanması ve yeniden imalatın gelişmesiyle müşterilerimizin talepleri olduğunu görüyoruz. Kurumsal bankacılıktaki kredi talepleri faizlerin artmasından sonra 186 CAPITAL 10 / 2020 bir miktar azalma gösterse de ağustos öncesi döneme göre büyük bir farklılık görmüyoruz. İmalat ve ihracat bizim de büyüme stratejimize oldukça uygun alanlar. Buralarda müşterilerimize destek olmaya devam ediyoruz. Tüzel kredilerde büyümeyi sürdürüyoruz.
Tüzel tarafta üretime yönelik yatırıma dönen krediler de alınıyor mu yani?
Pandemi döneminde işletme sermayesine yönelik daha kısa vadeli krediler öne çıkmıştı. Şimdi artık yeniden normalleşmeyle beraber hem imalat hem ihracat tarafında son ayda kredilerde ilginin arttığını görüyoruz. Bu da bizi sevindiriyor.
Bugün bankada kredilerinizin dağılımı nasıl? Burada bir değişim hedefliyor musunuz?
Bankamızda bugün kredilerimizin üçte biri bireysel bankacılıktan, kalan üçte ikisi de kurumsal, ticari ve KOBİ bankacılığından geliyor. Önümüzdeki dönemde dağılımda bir değişiklik öngörmüyoruz. Tüzel bankacılıkta ihracatta iddiamız yüksek. Tüzelde ihracat tarafını destekleyen TL ve Euro kredilerle büyümek istiyoruz. Bireyselde de konut kredilerinde büyüme isteğimiz var.
Tüzel tarafta özellikle büyümek istediğiniz KOBİ, ticari gibi bir segment var mı?
Bizim için müşterinin faaliyet gösterdiği alan önemli, imalat ve ihracata yönelik sanayi yapması önemli. Bu alanlarda çalışan küçük, orta ya da büyük şirketlere odaklanıyoruz. Bunun dışında kurumsal bankacılıkta Türk şirketlerin yurt dışı operasyonlarına destek oluyoruz ve çok uluslu şirketlerin Türkiye operasyonlarında hem ticari hem kurumsal bankacılıkta aktif rol alıyoruz.
Pandemi sürecinde ne kadarlık kredi ertelemesi gerçekleştirdiniz? Erteleme talepleri sürüyor mu?
Bireysel tarafta yaklaşık 90 bin kişinin, tüzel tarafta da bin şirketin erteleme talebini karşıladık. Toplamda 1,5 milyar TL’lik krediyi ertelemiş olduk. Erteleme talepleri azalarak da olsa halen geliyor. Bunları da karşılamaya devam ediyoruz. Bireysel tarafta ertelenen krediler toplam bireysel kredilerin yüzde 7’sine denk geliyor. Burada yine müşterilerimizin talepleri olursa 2021’e kadar erteleyecek şekilde çalışmalarımıza devam ediyoruz, talep eden müşterilerimiz de oluyor.
Peki tüzel tarafta kredi ödemeleri nasıl gidiyor? Sorun var mı?
Bankanın kredi kalitesi oldukça yukarıda. Ödemelerin başladığını ve sorunsuz devam ettiğini görüyoruz. Sektörde ise veriler açık değil o yüzden sektör adına yorum yapamıyorum.
Bu yılı nasıl büyümelerle bitireceksiniz? 2021 için nasıl bir büyümeniz olacak?
Bu yıl ve 2021 için stratejimiz belirli, nerelerde büyüyeceğimiz belirlenmiş durumda. Bu yılı aktif büyüklükte yüzde 7,5-8 büyüme bandında bitirmeyi planlıyoruz. Kredi hacmimiz yüzde 20’nin üzerinde bir büyüme gösterecek. Mevduat tarafında geçen yıl sonuna paralel bir tablo öngörüyoruz. Bunun nedeni mevduat dışı ürünlere de ilginin artması. 2021’den itibaren yeniden mevduatta yüzde 10’un üzerinde büyüme planımız var. Önümüzdeki dönemde de tüzel tarafta özellikle ihracatı ve üretimi destekleyen kredilerde büyümeyi planlıyoruz. Yılın son 4 ayında imalat ve ihracatta başlayan trendin devam etmesini ve tüzel tarafta daha fazla ivme kazanmasını bekliyoruz. Bireysel tarafta konut kredilerinde özel bankalar içinde yüzde 5 pazar payımız var; bunu daha da büyütmek hedeflerimiz arasında. Konut kredilerinde bu yılın ilerleyen aylarında yeniden hareketlenmenin başlayacağını öngörüyoruz. Ayrıca gelişmiş ülkelerde olduğu gibi değişken faizli konut kredilerinin de daha fazla kullanılacağını düşünüyoruz. Tüm ürün ve hizmetlerimizde dijital bankacılık ana aracımız olacak.
2015 sonunda ING Bank’ın sektörde aktif büyüklükten aldığı pay yüzde 2,2, kredilerden aldığı pay yüzde 2,4 idi. Beş yıl sonrasında bu yılın ortasında aktif ve kredilerde payınız yarı yarıya indi. Neden?
Bu soru bana geliyor. Açıkçası biz seçtiğimiz alanlarda liderliğe odaklanıyoruz. Dijitalde liderlik, tasarrufu artırmak ve ihracata destek olarak belirlediğimiz üç öncelikte liderlik bizim için önemli. Fırsat gördükçe seçtiğimiz öncelikli alanlarda büyümek istiyoruz. Tasarrufta istediğimiz kategoride pazar payında lideriz. İhracatta payımız artıyor, daha da artırmak niyetindeyiz. Konut kredilerinde yüzde 5 payımız var, bunu da artırmak istiyoruz.
“KREDİDE BÜYÜME DEVAM EDECEK” TABLO NASIL? Sektör TL kredilerde büyümeye devam ediyor. Büyümenin daha çok tüzel tarafta sürdüğünü görüyoruz. Yabancı para kredilerinde bir dönemdir azalma vardı; burada hala çok hızlı olmasa da aşağı yönlü gidiş var. Sektörde normalleşmeyle faizlerin yeni seviyelerine oturduğunu görüyoruz. Ağırlıklı ortalama faiz 7,5’ten 10,5’e geldi. Bunun da kredi fiyatlarına, mevduata yansımaları oldu. Bunları sektörün bilançolarında yavaş yavaş görüyoruz. Bununla beraber 2021 bunların daha da oturduğu bir dönem olacak, COVID-19 sonrası yeni dünyada müşterilerimizle büyümeye devam edeceğiz. TAHMİNLER NE DİYOR? BDDK verilerine göre, sektörün aktif büyüklüğü Haziran 2020 döneminde 2019 yıl sonuna göre yüzde 19,3; temmuz ayında ise yüzde 25,1 arttı. Sektörün aktif büyüklüğü 5,6 trilyon TL oldu. Yıl sonunda bu rakamın 6 trilyon TL’yi aşmasını öngörüyoruz. Yine temmuz ayında 3,3 trilyon TL olan kredilerin yıl sonunda 3,6 trilyon TL’nin üzerine çıkmasını bekliyoruz. Mevduatın ise 3,5 trilyon TL seviyelerinde yılı tamamlamasını bekliyoruz. Sektörün şu ana kadar gösterdiği trendin devamı, 2021’e güçlü ve yüksek moralle başlamasını sağlayacak. |
“ŞUBELERE DÖNÜŞ YOK” YÜZDE 75-80 AZALDI Pandemi öncesinde de müşterilerin dijital kanallardan işlem yapmasına yönelik çalışıyorduk ve yıldan yıla operasyonel işlemlerimiz yüzde 30-50 arasında azalıyordu. Tabii ki pandemi sonrası bu hızlandı. Pandemi döneminde şubeye giden müşteri sayısı yüzde 75-80 arasında azaldı ve bu trend temmuz- ağustosta da devam ediyor. Şubeler elbette devam edecek, yapılması gereken geleneksel bankacılığı yani bu şubeleri de dönüşümün bir parçası yapmak. KONSEPT DEĞİŞECEK Bunu da yenilikçi şube konseptimizle mümkün kılıyoruz. Bu konsepte geçirdiğimiz şubelerimizde, müşterilerimizin tüm bankacılık işlemlerini mobil olarak yapabilecekleri, mobil bankacılık kullanmayan müşterilerimiz için de internet hizmeti sağladığımız ve özel finansal danışmanlık hizmeti sunulan özel odalar bulunuyor. Şu anda şubelerimizin yaklaşık yüzde 20’si yeni konsept şube, bu oranı artırmaya devam edeceğiz. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?