Faktoringde yeni bir döneme giriliyor. Yasa gereği
faktoring şirketlerine ödenmiş sermaye tabanlarını,
7,5 milyon TL’den 20 milyon TL’ye çıkarmaları için
tanınan 3 yıllık süre, 2015 yılı sonunda doluyor.
Yani ödenmiş sermayeleri 20 milyon liranın altındaki
faktoring şirketleri, sektörde kalıp kalmama kararını
yıl sonuna kadar verecek. Garanti Factoring
Genel Müdürü Hulki Kara’nın altını çizdiği gibi sektör
raporlarına göre sermaye zorunluluğu sınırının
altında olan 15’e yakın şirket var.
Bu yılbaşında sektörde, 76 faktoring şirketi vardı;
geçen 9 ayda bu sayı 69’a kadar indi. Fiba Faktoring
Genel Müdürü Özge Yılmaz, “Yılbaşında 40 civarında
şirketin sermayesi 20 milyon liranın altındaydı.
9’uncu ay itibarıyla sektör raporlarına baktığımızda
mevcut firmaların çoğunun sermaye taahhüdünü
yerine getirmiş olduğunu görüyoruz” diyor.Böylece 2006 yılında BDDK kontrolü altına giren faktoring sektörü, ikinci değişim dalgasını yaşıyor. Finans alanında en çok oyuncu sayısıyla dikkat çeken sektörde, yakın dönemde şirket sayının kaça kadar ineceği önemli bir soru işareti. Bu sorunun cevabı, doğal olarak pazarda dengeleri, oyuncuların hacimlerini ve rekabeti de etkileyecek. KÂR DÜŞÜNDÜRÜYOR BDDK, sektördeki firmaların mali olarak kuvvetli olmasını istiyor. “Sektörün artık uyması gereken olmazsa olmaz kurallar var. Ayrıca faizlerin düşmesiyle kâr marjları da haliyle daraldı” diyen Strateji Faktoring Yönetim Kurulu Başkanı ve Finansal Kurumlar Birliği Başkan Yardımcısı Zafer Ataman, birçok sermayedarın bu kurallarla yatıracağı sermayenin kârlılık oranlarının daha düşük olacağını düşünmüş olabileceğini vurguluyor. “Bu yılın sonuna kadar artırılması gereken sermaye tutarı, oyuncuların karşılayamayacağı bir tutar değil” diyerek görüşünü açıklayan TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar, şirketlerin faaliyetlerinden vazgeçmesinin en büyük nedenini, kârlılığı sağlayacak yatırımı yapma iştahlarının olmaması ve sektörde problemli kredilerdeki artış olarak görüyor. Yapı Kredi Faktoring Genel Müdürü Coşkun Bulak, bu şirketlerin karar alırken sektördeki kârlılık beklentilerinin ve sektörle ilgili çözülmesi beklenen konulara ilişkin öngörülerinin önemli rol oynayacağını düşünüyor. Bu alanda da çıkma- kalma kararı, şirketin yakaladığı ölçeğe bağlı olarak alınıyor. Fiba Faktoring Genel Müdürü Özge Yılmaz, “Küçük hacimlerle çalışan firmalar, mali yapıları el verse dahi sermaye artışını yapmak istemeyebiliyor. Çünkü zorlu rekabet ve daralan kâr marjları, sektörde ancak belli büyüklüğün üzerinde plasman, hacim ve kârlılığı yakalamış ve bunu sürdürebilen firmaların yaşamasına olanak veriyor” şeklinde konuşuyor. ~50 OYUNCU KALACAK
Peki bu durumda sektörde yakın gelecekte oyuncu sayısı
kaça inecek? Burada sektörün yöneticilerinin farklı
öngörüleri bulunuyor. Örneğin Garanti Factoring Genel
Müdürü Hulki Kara, bu yılın sonuna kadar sermaye
zorunluluğu sınırının altındaki şirketlerinin bir kısmının
sistemden çıkacağını, bir kısmının da potansiyel ortak
adaylarıyla görüştüğünü duyduklarını aktarıyor. Kara,
“Değişim sürecini daha önce geçirmiş gelişmiş ülkelere
baktığımızda, oyuncu sayısının yüzde 10 azalabileceğini
öngörüyoruz” diyor. Yani bu yılın sonuna kadar 6-7
oyuncu sektörü bırakabilir.
Kara’ya göre güçlü sermaye ve teknolojik altyapıya
sahip olan büyükler ve uzmanlaşmış, kendilerine niş
alanlar yaratmış küçük oyuncular sektörde yaşamaya
devam edecek.
Strateji Faktoring Yönetim Kurulu Başkanı Zafer
Ataman ise yılın sonuna kadar 3-4 firmanın daha sektörden
çekilebileceğini düşünüyor. Yönetici, “Ama sonuç
olarak oyuncu sayısı, 60’ın altına düşmez” diyor.
Burada önemli bir uyarı Finans Faktoring Genel Müdürü Nergis Ayvaz Bumedian’dan geliyor. Ayvaz Bumedian, sektörden çıkışların sadece bu yıl ile sınırlı kalmayacağına vurgu yapıyor. “Önümüzdeki yıllarda birleşmeler olma ihtimalini göz önünde bulundurmalıyız” diyen Ayvaz Bumedian, verimlilik ve ölçek ekonomisi sebebiyle 2020’de sektörde oyuncu sayısının 50’nin altına düşeceği tahmininde bulunuyor. Fiba Faktoring Genel Müdürü Özge Yılmaz da aynı fikirde: “Önümüzdeki dönemde faktoring sektöründe oyuncu sayısının 50 civarında olacağını düşünüyorum” diyor. BÜYÜKLERE YARAYACAK Tabii oyuncu sayısının azalması, sektörde rekabet ve pazar payı dağılımında önemli bir etki yapacak. Asıl soru, oyun dışında kalan faktoring şirketlerinin yarattığı boşluğu kim dolduracak? Burada genel kanı, banka bağlantılı ve büyük işlem hacmine sahip şirketlerin bu sahipsiz kalan müşterileri de kendi portföylerine katacağı yönünde. Fiba Faktoring Genel Müdürü Özge Yılmaz, sektörün daha çok mevcut firmaların öncülüğünde büyüyeceği tahmininde bulunuyor. “Faaliyetlerine son veren firmalar, sektörde görece küçük pay sahibi olduklarından, pazar yine büyük ve orta ölçekli firmaların rekabetiyle şekillenecek. Etkin risk analizi ve kredi politikaları geliştirmiş faktoring şirketleri gelecek dönemde rekabete yön verecek” diyen Yılmaz, pazar paylarında da buna paralel yükselmeler görülebileceğine dikkat çekiyor. Garanti Factoring Genel Müdürü Hulki Kara, sektörden çıkışların artması durumunda mevcut şirketlerin ölçek etkisiyle pozitif etkileneceğinin altını çiziyor. Kara, “Çıkan oyuncuların yerini, müşterilerin alışkanlıkları nedeniyle ilk aşamada bağımsız ve orta ya da küçük ölçekteki faktoring şirketleri doldurur. Büyük oyuncuların pazar paylarındaki değişimler, yarattıkları yeni ürün ve çözümlerle pastayı ve müşteri sayısını artırma kapasitelerinde gizli” diye konuşuyor. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar, pazarda ürün bazında bir ayrışma olacağı fikrinde: “Oyuncular ister banka sahipli ister bağımsız olsun aynı pazarlara hitap ediyor. Tek fark uluslararası faktoring işlemlerinde, bu hizmeti banka sahipli veya büyük faktoring şirketleri vermeyi tercih ediyor. Sektörden bu yıl çıkan faktoring şirketlerine baktığımızda yarattıkları boşluk özellikle yurtiçi işlemlerde olacak. Sonuç olarak bu şirketlerin yerini sektörün tüm oyuncuları doldurabilir.” YABANCILAR GELECEK Yaşanacak bu değişim, Türkiye pazarına girmek isteyen yabancı şirketler için de yeni fırsatlar doğuruyor. Yapı Kredi Faktoring Genel Müdürü Coşkun Bulak, Finansal Kurumlar Birliği’nin kurulması, yeni yasal düzenlemelerle sadece faktoringe değil tüm banka dışı finansman alanına yabancı ilginin oluştuğunu belirtiyor. Bulak, “Ayrıca Merkezi Fatura Kaydı Sistemi’nin hayata geçmesi, Türk Eximbank’la koordineli reeskont kredisinin kullandırılması gibi uygulamalar faktoring sektörünü daha cazip hale getirdi” diye konuşuyor. Bulak’a göre tedarikçi firmaların önünü açacak düzenlemeler yapılırsa yabancıların sektöre yatırım iştahları artacak. Zafer Ataman, sektörün tedarik zinciri finansmanı, alacak yönetimi gibi konularda teknolojik gelişmeleri kullanarak daha büyük iş hacimlerine talip olmasıyla yabancı sermayeyi çekebileceğini düşünüyor.~ZAFER ATAMAN STRATEJİ FAKTORİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI “İHRACAT FAKTORİNGİNDE
BÜYÜME HEDEFLİYORUZ”
2016, DAHA İYİ OLACAK
2016 yılında önemli
bir iç ve dış etken olmazsa yüzde 15-20 bandında
büyüyeceğimizi tahmin ediyoruz. 2015 yılını yüzde
15 büyüme seviyesinde kapatacağımızı umuyoruz.
2015 yılının seçim yılı
olması nedeniyle büyüme
hedeflerimiz istenilen
seviyede olmasa da
kötü bir yıl geçirdiğimiz
de söylenemez. 2016
yılının bunun bir basamak
üstünde olması normal
olacak. Ancak kötü
alacaklar, sistemde
artmış durumda.
Tabii bu durumdan
faktoring sektörü de
pay alıyor. 2016’yı
değindiğim şekilde
tamamlayabilirsek,
sektörde yaklaşık 150 Milyar TL’lik bir işlem hacmi
ve 35-36 Milyar TL’lik bir faktoring alacağına
ulaşacağımızı varsayıyoruz.
HEDEFLER
Sektörde müşteri sayımız da 100 bini
geçti. Bu sayının 2016 sonunda büyümemize
paralel artacağını umuyoruz. Strateji Faktoring
olarak öncelikle ihracat işlemlerinde büyümeyi
hedefliyoruz. TL pazarında da büyüme hedefimiz var
ama öncelik ihracat işlemlerinde olacak. Buradaki
hedefimiz 240 milyon Euro olacak. Bu konuda ciro
ve bilgi olarak da tecrübeli bir şirketiz. İhracat
faktoringinde garantili işlemler yaptığımız için bir
yandan alıcı garantisi sağlarken bir yandan da
rekabetçi fiyat verebiliyoruz.
ÖZGE YILMAZ / FİBA FAKTORİNG GENEL MÜDÜRÜ “2016’DA YÜZDE 15 BÜYÜYECEĞİZ”
HEDEF Sağlıklı, tabana yayılan, iyi analiz edilmiş plasman yapısı ve sürdürülebilir kârlılık her zaman için şirketimizin ana hedef. Ciro ve faktoring alacaklarımız, bu temel prensiple piyasa dinamiklerine bağlı olarak artmaya devam ediyor. 2016 için yüzde 15 dolayında büyüme bekliyoruz. ÖNCELİK Büyümede önceliğimiz, KOBİ segmenti. Halihazırda müşterilerimizin yüzde 80’inden fazlasını oluşturan KOBİ’lerin toplam plasman içindeki payı yüzde 30’a ulaştı. Hedefimiz, 2016 yılında da bu artışı devam ettirmek. İhracat faktoringi ve tedarikçi finansmanı büyümek istediğimiz ana ürün grupları. DESTEK Faktoring firmalarının, bu yıl itibarıyla müşterilerine, TCMB Kaynaklı İhracat Reeskont Kredisi kullandırabilecek olmasıyla ürün yelpazemiz daha da zenginleşti. Tedarikçi firmalara, alacaklarının vadesini beklemeden tahsilat imkanı sunan tedarikçi finansmanıyla da firmaların nakit akışlarını etkin bir şekilde programlayarak likiditelerini kontrol altında tutmaları için destek oluyoruz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?