Avrupa'da
beklenen resesyonun Türkiye ekonomisini de olumsuz etkileyeceği
düşünülüyor. Kaynakların azalacağı, kârın düşeceği öngörülüyor. Ancak,
Türk finans sektörü, bu büyük riske rağmen "büyüme planı" yapıyor.
Bankacılık sektörü 2012'de tüm bilanço kalemlerinde ortalama yüzde 15-20
büyüme hedefliyor. Sigorta sektörü ise bu yıl konsolidasyona yakın.
Geçen yılı prim üretiminde yaklaşık yüzde 17 büyüme kaydeden sektör,
2012'de yüzde 10 büyümeyi hedefliyor. BES, çeşitlenen fonlardan,
kurumsal katılımdan umutlu. Bireysel Emeklilik Sistemi katılımcılarının
bu yıl 3 milyonun üzerine çıkması bekleniyor. Leasing gözünü yeni
yasayla gelecek fırsatlara çevirmişken faktoring ise riskleri daha yakın
takibe almış durumda. 2009 ve 2010'da tüm zamanların en yüksek kârını
yazan bankalar, 2011'den itibaren ipleri sıkı tutmaya başlamıştı.
2011'de devam eden bu yaklaşım, sektörü ayakta tuttu. Azalan kâra,
daralan kaynaklara rağmen büyüme devam etti. Bankacılık sektöründe
olduğu gibi sigortadan bireysel emekliliğe, faktoringden leasinge Türk
finans sektörünün her alanında 2011 yine büyüme yılıydı. Ancak şimdi
herkes aynı fikirde: 2012 çok daha zor olacak...
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Avrupa'da derinleşen kriz, bu yıl olası bir resesyona işaret ediyor.
İşte Avrupa'da beklenen bu resesyon da Türk finans sektörü açısından
2012'nin tehditler listesinde ilk sırada yer alıyor. Finansbank Genel
Müdürü Temel Güzeloğlu, "Şu aşamada Avrupa'daki sorunların ne kadar
büyüyebileceğine ya da ne zaman çözüme kavuşabileceğine dair net bir
fikir oluşturmak kolay değil" diye konuşuyor. Bankacılık alternatif
kanallara yönelip mevduat tarafında sert bir rekabet hazırlığında...
Sigorta şirketleri farklılaşma ve fırsat peşinde. Bireysel Emeklilik
Sistemi, kurumsal katılımdan ve çeşitlenen fonlardan umutlu. Faktoring
risklere yakın takip yapıyor. Leasing ise beklenen kanun için altyapı
tamamlıyor. Yani her türlü riske ve zorluğa rağmen, finans sektörü bu
yıl da büyümeye hazır.
Mevduat rekabeti artacak
Finans sektöründe 2012'de geçtiğimiz yılda yaşanan kâr tarafındaki
sıkıntının devam etmesi bekleniyor. Aktif, krediler, mevduat gibi
bilanço kalemlerinde yüzde 1520 arasında büyüme öngörülüyor. Bankacılık
sektöründe 2011 ortasından itibaren kendini gösteren başlıca sorunlardan
biri de sermaye sıkıntısı. Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu, bu
sürecin 2012 ve 2013'te de devam edeceğini söylüyor. "Bankalar
kârlılıkları düştüğü için sermaye yaratıp bu sermayeyi yeniden krediye
döndürmekte zorluk çekmeye başlayacak" diye konuşuyor. Gelecek yıl ve
sonrasında müşteriye yönelik bankacılık ürün ve hizmetlerinin daha fazla
ön plana çıkması bekleniyor.~
Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Faik Açıkalın, "Yaygın şube ağı veya
doğru ölçekle yapılan bir bankacılığı daha fazla göreceğiz. Faiz
marjındaki rekabet devam ederken sağlıklı bir ölçeğe sahip olup olmamak,
yapılan işin kârlı olup olmaması en belirleyici faktörler olacak"
diyor. Bankacılık müşteri tabanının da genişlemesi öngörülüyor. Düşen
faiz marjları sonucunda bankaların faiz ağırlıklı gelir kompozisyonunun,
faiz dışı gelirler lehine daha fazla gelişmesi öngörülüyor. Artan
fonlama zorluğunun, bankalar arasında mevduat rekabetini tetikleyeceğine
işaret eden Temel Güzeloğlu, "Maliyet indirim tedbirleri ve baskısı
sebebiyle bankalar, alternatif kanalları ön plana çıkarmak isteyecek.
Şube kanalından yapılan pek çok işlemin alternatif kanallara kayacağını
düşünüyorum" diye konuşuyor.
FAİK AÇI KALIN / YAPI KREDİ GENEL MÜDÜRÜ
"AKILLI BÜYÜMEYE DEVAM"
STRATEJİ AYNIYeni
yasal düzenlemeler ve artan rekabete rağmen geçirdiğimiz başarılı bir
yılın ardından 2012 yılı için temel hedefimiz bu başarımızı ve
performansımızı sürdürülebilir kılmak. Dolayısıyla geçtiğimiz yıl
uyguladığımız "akıllı büyüme" stratejimizi 2012 yılında da devam
ettirmeyi planlıyoruz. BÜYÜME PLAN2012
yılında sektörde kredilerin yüzde 15-20 civarında büyüyeceğini
öngörüyoruz. Bu çerçevede Yapı Kredi olarak sektörün birkaç puan
üzerinde ve özellikle seçtiğimiz alanlarda sağlıklı büyüme elde etmeyi
hedefliyoruz. Diğer taraftan müşteriye en yakın ve çalışılması en kolay
banka olma yönünde çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.
ÖNCELİK KREDİLERDoğru
müşteriye doğru zamanda doğru ürün ve hizmetle gideceğiz. Türk lirası
kredilerde özellikle tüketici ve KOBİ kredilerine öncelik vermeyi
sürdüreceğiz. Proje finansmanı kredilerinde ise sektördeki önemli
konumumuzu sürdüreceğiz ve özellikle uzmanlık alanımız olan enerji
projelerine yoğunlaşmaya devam edeceğiz. ERGUN ÖZEN /GARANTİ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ
"30 YENİ SUBE AÇACAĞIZ"
YENİ DÖNEM2012'de kredi büyümesi
2011'e göre önemli ölçüde yavaşlayacak. Bundan sonra bankalar kredilerde
daha seçici büyüyerek mevcut portföyün getiri yönetimine verdikleri
önemi artıracaklar. Bu ortamda rekabetin en yoğun yaşanacağı alanlar,
bankaların odaklanmaya devam edecekleri KOBİ kredileri ve artırılan
genel karşılık yükü nedeniyle büyüme hızı nispeten yavaşlasa da bireysel
krediler olmaya devam edecek. Fonlama tarafında ise özellikle mevduatın
öneminin artarak süreceğini söylüyoruz ki bu durumu 2011 sonlarına
doğru da gözlemlemeye başladık.
GARANTİ'NİN PLANIBu ortamda Garanti
Bankası her koşulda sürdürülebilir ve kârlı büyüme stratejisi
çerçevesinde emin adımlar atmaya devam edecek. Yeni dönemde KOBİ ve
bireysel kredilere odaklanmakla birlikte, kurumsal bankacılıktan
bireysel bankacılığa tüm iş kollarında sektördeki duruşumuzu sürdürmeyi
hedefliyoruz. Fonlama tarafında ise sektöre paralel olarak, kredi
büyümesini ağırlıklı olarak mevduat kaynaklı fonlamayı hedefliyoruz.
2012 yılı içinde yaklaşık 30 adet yeni şube açacağız. Bu şubeleri
açarken personel sayımızda da sınırlı bir artışla 17 bin rakamının
üzerine çıkmayı planlıyoruz.~
Sigortada sıra değişir mi?
Sigorta sektörü, geçtiğimiz yıl yaklaşık yüzde 17 büyüme ile yaklaşık
14,2 milyon TL prim üretimi gerçekleştirdi. Ancak uzun süredir devam
eden kâr sıkıntısı, geçtiğimiz yılın da en önemli sorunlarından biriydi.
Sompo Japan Genel Müdürü Recai Dalaş, "Bir miktar iyileşme görmemize
rağmen özellikle trafikte ve kaskodaki zararlar dikkat çekici. Oto dışı
işlerde de yaşanan rekabetten dolayı kârlılıklar düşüyor" diye
konuşuyor. 2012'de de tablonun pek farklı olması beklenmiyor. Liberty
Sigorta Genel Müdürü Ragıp Yergin, "2012 kolay bir yıl olmayacak.
Dünyayı 2012'de yeni bir krizin beklediği yönünde tahminler artıyor.
Küresel ekonomiye yön veren ülkelerin ve bölgelerin kendilerini
toparlayamaması iyimserliğe yönelik beklentileri zayıflatıyor. Bu yıl
sektörde yüzde 10'lar seviyesinde büyüme bekliyorum" diyor. Sektörde tek
tek şirket bazında bakıldığında bazılarının çok daha fazla zarar
ettiği, bazılarının ise daha iyi sonuçlar aldıkları görülüyor. Recai
Dalaş, gelecekte böyle olmayacağını söylüyor ve ekliyor: "Marjlar her
sektörde olduğu gibi bizim sektörde de daralıyor. Dolayısıyla iyi şirket
ile kötü şirket arasındaki fark azalıyor. Bu belli bir sıkışma
getirecek. Belli bir büyüklüğe erişemeyen şirketler iyi yönetilseler de
ellerindeki imkanlar azalacak. 2012'de sektörde şirketsayısının
azalmasını, yönetim ya da sermayedar değişikliklerini bekleyebiliriz." BANKALAR 2012'Yİ NASIL PLANLADI?
AKBANKTahvil ihraçlarına ağırlık
verecek. Yeni tasarruf ürünleri pazara sunacak. Mobil bankacılığa ve
internet bankacılığına yatırımı artıracak. Bilanço yönetimi ve
kaynakların kullanımında etkinlik operasyonel taraftaki öncelikleri
olacak. KOBİ bankacılığında büyüme hedefliyor.
DENİZBANKKredilerde denizcilik,
turizm, sağlık, eğitim, altyapı gibi öncelikli sektörlere odaklanacak.
Bölgesel yeniden yapılanma ile KOBİ bankacılığında büyüyecek. Özel kredi
kartları, ihtiyaç kredileri ve mortgage kredilerinde pazar payını
artıracak. 70 yeni şube açmayı planlıyor.
FİNANSBANKStratejisi kârlılık ve verimliliği koruma ve geliştirme ile ilgili çalışmalar yapmak üzerine olacak. Özellikle perakende krediler ve mevduat tarafına odaklanmayı planlıyor. Alternatif kanallara bu yıl daha fazla ağırlık verecek.
GARANTİ BANKASISürdürülebilir ve kârlı
büyüme stratejisine devam edecek. KOBİ ve bireysel krediler başta olmak
üzere kurumsal bankacılıktan bireysel bankacılığa tüm iş kollarında
mevcut performansını korumak hedefinde. 30 yeni şube açarken personel
sayısında sınırlı artış öngörüyor.
TEBBirleşme
sonrası entegrasyon projelerini tamamlayıp sonuçlarını almak istiyor. Bu
yıl özellikle maliyet verimliliği ve satış etkinliği getirecek
çalışmalara odaklanacak. Tüm segmentlerdeki iş kollarında dengeli
büyüme, kredi ve mevduat pazar payını artırma hedefinde.
Bes'te büyümeye devam
Sekizinci yılını geride bırakan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), 2011'i
15 milyar TL'ye yaklaşan fon büyüklüğü ve yaklaşık 2 milyon 700 bin
katılımcı sayısıyla tamamladı. 2012 yılında katılımcı sayısında yüzde 15
büyüme öngörülüyor. Bu da sistem katılımcılarının 3 milyonun üzerine
çıkacağı anlamına geliyor. Fon tarafında ise yüzde 27 büyüme ile 18,4
milyar TL'lik bir hacim hedefleniyor. 2012 BES için özellikle sisteme
katılımı teşvik edici yasal düzenlemeler ve fonların çeşitlenmesi
açısından önemli gelişmelerin olacağı bir yıl olacak. ~
AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO'su Meral Eredenk, "Kıymetli maden
fonlarının veya farklı portföy yapılarına sahip fonların kurulumu mümkün
olacak. Bu sayede hem mevcut müşteriler için yatırım alternatifleri
artacak hem faize duyarlı müşteri segmentlerine uygun tasarruf çözümleri
üretilebilecek. Ayrıca zorunlu hallerde kısmi ödemeye ilişkin
düzenlemenin de hem ürünün satışını kolaylaştıracağı hem de sistemden
(emekliliğe hak kazanım öncesi) çıkışları azaltacağı düşünülüyor" diye
konuşuyor. Sektörde kurumsal katılımlar tarafında önemli bir ivme
bekleniyor. Geçtiğimiz dönemde küresel kriz nedeniyle ara verilen
kurumsal katılımların 2011 yılında önemli ölçüde aktive olduğuna işaret
eden sektör profesyonelleri, 2011'de en hızlı büyüyen müşteri segmentini
işveren katkılı grup sözleşmelerinin oluşturduğuna dikkat çekiyor.
2011'de yüzde 30'u bulan bu segmentteki büyümenin, 2012'de de hızlanarak
artmaya devam etmesi bekleniyor. Bireysel Emeklilik Sistemi'nin
faaliyet gösterdiği 8 yılda 11 olan sektördeki şirket sayısı 14'e
yükseldi. Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü Mete Uğurlu, 2012 yılında
sektöre iki ya da üç şirketin daha giriş yapacağının öngörüldüğünü
söylüyor ve ekliyor: "Sektöre giriş yapacak yeni oyuncularla rekabetin
daha da yoğunlaşacağını ve artan rekabete bağlı olarak daha zorlu bir
döneme gireceğimizi düşünüyoruz." Gelecek 5 yılın planında da yine
büyüme var. Hedefse 5 yıl sonra 4,5 milyon katılımcıya, 55 milyar TL'ye
yakın fon büyüklüğüne ulaşmak yönünde.
Faktoring ve leasing ne yapacak?
Faktoring sektörü 2010'u 50 milyar dolar işlem hacmiyle kapattı. 2011
yılı ilk 9 ayında 33 milyar dolar ciroya ulaştı. Faktoring alacakları
2010'un aynı dönemine göre yüzde 21 büyüdü ve 13,8 milyar TL'ye ulaştı.
Fiba Factoring Genel Müdürü Oya Yüksel, önümüzdeki yıl sektörde en az
yüzde 20 düzeyinde büyüme beklediğini söylüyor. "Sektör olarak kendimize
100 milyar dolar ciro hedefi koyduk" diye konuşuyor. Faktoring
sektörünü 2012'de bekleyen en büyük riskin kredi riski olacağı
düşünülüyor. Lokomotif sektörlerde yaşanacak sıkıntıların alt sektörlere
de olumsuz etki yapması bekleniyor. Oya Yüksel, "Karşılıksız çek
oranları, takipler ve iflaslar bir miktar arttı. Bu nedenle risk izleme
fonksiyonlarımızı daha da geliştirdik. Bankaların kredi verme
konusundaki isteksizliği devam ederse fonlama riski de olabilir" diye
konuşuyor. Leasing sektörünün de hedefinde büyüme var. Sektörün işlem
hacminde bu yıl, 2011'e oranla yüzde 11 büyüme bekleniyor. Böylece
toplam hacmin 5,1 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Fider Başkanı
Bülent Taşer, sektörün büyüme hedefine katkı sağlayacak en önemli
faktörün Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanun
Tasarısının kanunlaşması olacağını söylüyor. Taşer, "Tasarı
kanunlaştığında leasing şirketleri operasyonel leasingi ve satış-geri
kiralama işlemleri yapabilecek. Bilgisayar programları ve bütünleyici
parça ve ayrıntı niteliğindeki mallar leasinge konu olabilecek" diyor. RAGIP YERGİN / LIBERTY SİGORTA GENEL MÜDÜRÜ
"KONSOLİDASYON BEKLİYORUM"
FIRSATLAR VE TEHDİTLER2011 yılında
sigorta şirketleri teknik ve operasyonel sonuçlarına bakarak doğru
tarifelendirme yolunda ilerliyor ve doğru fiyatlamalar gerçekleştirmeye
başladı. 2012'de olası bir ekonomik durgunluktan sigorta sektörü de
etkilenir. En büyük risk bu. Dolayısıyla 2012'ye çeşitli senaryolara
karşı hazırlıklı giriyoruz. En büyük fırsatın ise şirketlerin, böyle zor
bir yılda kârlılıklarını daha sıkı takip edecekleri için, fiyatlama
politikalarını gözden geçirip kârlılık konusunun hem şirketlerin hem
sermayedarların en önemli gündem maddesi olması ile yaratılabileceğine
inanıyorum.
YENİ DÖNEM NE GETİRECEK?Sigorta
sektörüne geçtiğimiz 10 yılda 30'a yakın yabancı şirket giriş yaptı.
Önemli bir bölümünü dünya devlerinin oluşturduğu bu şirketler, bugün
pazarın yarısından fazlasını elinde tutuyor. Ancak şirket pazar
paylarına bakıldığında çok dağınık bir ortam görünüyoruz. Dünya devi
bazı şirketler Türkiye'de yüzde 1-2 seviyelerinde pazar payına sahipler
ki bu durum pek çoğu için kabul edilebilir oranlarda değil. Bu nedenle
bir konsolidasyon bekliyorum. Sektörden çıkışlar, yeni girişler veya
satınalmalar olacaktır. Örneğin, Liberty Sigorta olarak biz de organik
büyümemiz yanında inorganik büyüme fırsatlarını da değerlendiriyoruz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?