Eskiden
finansal başarı, agresif büyüme, pazar payını artırma gibi konularda
iyi olmak yeterliydi. Yeni dönemde ise bunlara; mevcut durumu koruma,
değişimi ve yetenekleri iyi yönetme, sürdürülebilirlik, maliyet yönetimi
gibi kavramlar eklendi. Uzmanlar, bu alanlarda yakalanan başarının
finansal tablolara da olumlu yansıdığı görüşünde... Sektörün önemli
oyuncuları da bu bilinçle hareket ediyor. En önemlisi Cem Boyner'den
Tuncay Özilhan'a Süreyya Ciliv'den Gökhan Bozkurt'a kadar iş dünyasının
önde gelen pek çok ismi, 2012 ajandalarının ilk sırasına bu başlıkları
koymalarıyla dikkat çekiyor. 2012 o kadar karışık görünüyor ki mevcut
hedeflerimizi korumak dışında başka bir şey düşünemiyorum." Bu sözler,
Zorlu Holding Tekstil Grup Başkanı Vedat Aydın'a ait. Aydın, bu
düşüncesinde yalnız değil. Özellikle yeni kriz dalgası beklentisi, iş
dünyasının önemli bir bölümünde başarı kriterlerini değiştirmiş durumda.
Çoğu, mevcudu korumayı önemli bir başarı olarak görüyor. Uzmanlar,
başarı kriterlerindeki değişimi yeni dönemde oyunun kuralının
değişmesine bağlıyor. Artık finansal tablolarda başarı, agresif büyüme,
pazar payı artırma gibi başarıların yanında yetenekleri ve değişimi iyi
yönetmek, sürdürülebilirlik, verimlilik, müşteri beklentisini karşılama
gibi kavramların da ön plana çıktığına vurgu yapıyorlar. Otomotiv
sektörünün dev oyuncularından Tofaş'ın CEO'su Ali Pandır da aynı
görüşte. Şirketin hedef kartında ciro, net kâr, hisse değeri gibi
finansal sonuçların yüzde 50 ağırlıkta olduğunu söylüyor. Diğer yüzde
50'de ise müşteri mutluluğu, bayi mutluluğu, çalışan mutluluğu, müşteri
gözü ile kalite, inovasyon, alınan patent sayısı, üretim verimliliği,
marka değeri, sürdürülebilirlik gibi göstergeler olduğuna dikkat çekiyor
ve ekliyor: "Bunların önemini ve ağırlığını her yıl iş planı yaparken
saptıyoruz. 2012'nin ağırlıklarını müşteri beklentisinin ötesine geçmek,
rekabetçiliği artırıcı yönde inovasyon ve dünya klasında üretimde altın
seviye olarak belirledik." Capital, iş dünyasının 2012'de başarıyı
nasıl ölçeceğini araştırdı. Türkiye'nin en büyük şirketlerinin liderleri
yeni başarı kriterlerini açıkladı.
1-DEĞİŞİMİ YÖNETEN KAZANACAK
Global ekonomi çok önemli bir sınavdan geçiyor. Büyük buhrandan sonraki
en büyük ekonomik kriz olarak tanımlanan dönem, pek çok sektörü de
derinden etkiliyor. İlaç, bu sektörlerden biri. Novartis Türkiye Genel
Müdürü Güldem Berkman, "İlaç endüstrisinin son derece zor zamanlar
yaşadığı bir dönemdeyiz. Bu dönemde tüm endüstri için tek bir başarı
kriteri olacak: Değişimi yönetmek" diye konuşuyor. İlaç endüstrisi
olarak sadece değişimi layıkıyla yönetebilenlerin ayakta kalabileceği
bir döneme girildiğini düşünen Berkman, "Şirketlerin iş yapış
şekillerinin baştan aşağı şekilleneceği bu dönemde mevcut koşullara en
hızlı adapte olanın başarılı olacağı muhakkak" diyor. Değişimi yönetmek
sadece Novartis'in değil pek çok şirketin gündeminde. Şirketler,
özellikle mevcut koşullara hızlı adapte olabilmenin yolunu çalışana
yatırım ve yetenek yönetimi olarak görüyor. Aralarında Ericsson Türkiye,
Fiba Holding ve Roche Türkiye'nin de bulunduğu onlarca şirket,
yetenekleri yönetmek ve en iyi çalışanlara sahip olmak için özel çaba
sarf ediyor. Berkman, değişimi iyi yönetmek adına doğru tahminler yapıp,
doğru zamanda doğru kaynakları harekete geçirerek yeni sistemler
geliştirdiklerini belirtiyor ve şöyle devam ediyor: "Darwin'in de
söylediği gibi hayatta kalanlar, türlerin ne en güçlüsü ne de en
zekisidir. Hayatta kalanlar kendini değişime en çok uydurabilenlerdir."~
2- MALİYET KRİTİK!
2008 sonunda başlayan ve etkilerini bugün hala sürdüren global ekonomik
kriz, şirketleri son 3 yılda maliyet yönetimine odakladı. Pek çok şirket
için daha önce 3 liraya mal ettiğini bugün 2,5 liraya mal etmek çok
önemli bir başarı göstergesi. Türkiye'nin Anadolu kaplanlarından Naksan
Holding de en önemli başarı kriteri olarak verimliliğiön plana alan
şirketlerden biri... Naksan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cahit
Nakiboğlu, yeni dönemde tüm şirketlerinde verimliliği üst seviyeye
çıkarmanın kritik önem taşıdığını söylüyor. 2012'de de fiziki sermaye,
teknoloji ve insan kaynağı arasında etkin koordinasyon kurarak kaynak
verimliliklerini artıracak tedbirler almaya devam edeceklerini
belirtiyor. Nakiboğlu, verimli bir yapıya kavuştuklarında ne tür somut
avantajlar sağlayacaklarıyla ilgili de şu yorumlarda bulunuyor: "Bunu
gerçekleştirenler asgari envanterle, tam zamanında üretim konusunda daha
fazla mesafe alacak. Böylece iş ortakları tarafından tercih edilme
konusunda daha da kuvvetlenecekler. Asgari envanterle, maksimum verimli
üretimi müşterilerimizin ve piyasanın istediği zaman ve koşullarda
sağlayan, aynı zamanda işletme sermayesini çok verimli kullanabilen daha
dinamik ve daha kârlı bir kurum haline gelmeyi hedefliyoruz. Bu sayede
finansal tablolarımızda rasyolarımızm daha üst seviyede pozitif yönde
gelişeceğini tahmin ediyoruz."
3- SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK YENİ TREND
İş dünyası sürdürülebilirlik terimiyle tanışalı uzun yıllar olmadı,
ancak çok uzun yıllar bu hedef için çalışacak gibi görünüyor.
Sürdürülebilirlik konusu tek noktaya dokunmuyor. Çevresel, ekonomik ve
sosyal anlamda sürdürülebilirlik doğrudan yaşama etki ediyor ve
sürdürülebilirliği misyon edinen şirketler gelecek nesillere daha
yaşanabilir bir dünya bırakmayı hedefliyor. Misyonunu tüm paydaşlarına
daha iyi bir yaşam sunmak olarak tanımlayan Yaşar Holding için bu
nedenle en önemli başarı kriteri yaptığı her işin sürdürülebilir olması.
Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı,
sürdürülebilirliğin neden en önemli başarı kriterleri olduğunu şöyle
açıklıyor: "Bu konuyu ana gündemi haline getirmeyi başaran ve stratejik
planlarında sürdürülebilirliğe yer veren şirketler, geleceğin şirketleri
olacak. Toplumun farkındalığının artması sonucunda sürdürülebilirlik
konusunu önemseyen şirketler tüketicilerce tercih edilecek. Hedefimize
ulaşmamızın kurumsal itibarımıza ve pazar paylarımıza etkisi olacak. Bu
da finansal tablolarımıza olumlu yansıyacak." Yiğitbaşı, bu hedefe
ulaşmak için tüm organizasyonlarında farkındalık sağlamayı
amaçladıklarını ve bunu başardıklarını belirtiyor. Şimdiki
hedeflerininse çevresel, sosyal ve ekonomik sürdürülebilirliğe giden
yolda çalışmalarını artırmak ve yeni projeler geliştirmek olduğunu
söylüyor. Yaşar Holding, bu amaçla karbon ayak izi hesaplanması ve bunun
kademeli olarak azaltılmasına yönelik çalışmalarına başladı.
4- İNOVASYON AVANTAJ SAĞLIYOR İnovasyon o kadar önemli ki ülkelerin politikalan haline gelerek
küresel kalkınmada bile etkili oluyor. Sadece şirketler değil ülkeler de
kendi inovasyon stratejilerini çiziyor ve yenilikçilikle dünya
sahnesinde güce ulaşıyor.
İnovatif olmak pek çok şirket için de en önemli başan kriteri. Boydak
Holding bu şirketlerden biri. Boydak Holding CEO'su Memduh Boydak, her
yıl Ar-Ge çalışmalarına ortalama 15 milyon TL bütçe ayırdıklarını
belirtiyor. İnovasyonla öne geçmek için müşteri beklentileri ile
teknolojiyi yakından takip ettiklerine değinen Boydak şöyle devam
ediyor: "Bir İsveç markası İstanbul'da, Kayseri'de mağaza açıyor ve
rekabet daha bir farklılık kazanıyor. Sanayiciler için tehlikeli dönem
yaklaştı. Daha az kârla daha fazla yeniliğin olması gereken bir döneme
giriyoruz. Biliyoruz ki dünya mobilya devleri Türkiye'ye girmek için
hazırlık yapıyor.~
Türkiye'yi cazibe merkezi olarak görüyorlar. Sanayicimizin işi eskiye
göre daha zor. Bu zorlukları aşmak yenilikçilikle mümkün." P&G,
dünyanın en inovatif şirketlerinden biri... Ve P&G Türkiye Yönetim
Kurulu Başkanı Saffet Karpat 2012'de de en önemli başarı kriterlerinin
yenilikçilik olduğunu söylüyor. Karpat, "P&G, bugün ve gelecek
nesiller için, dünya tüketicilerinin yaşamlarını iyileştirecek yüksek
kalite ve değerde markalı ürünler ve hizmetler sunmak için çalışır.
İnovasyon bu hedefi hayata geçirmekte en önemli gücümüz" diyor. Karpat,
inovasyon konusunda rakiplerine göre yüzde 50 daha fazla yatırım
yaptıklarını ve Ar-Ge departmanında 50 farklı bilim alanında
araştırmalarını sürdüren P&G'nin kuruluşundan bu yana marka yaratmak
ve yenilikçi çözümler üretmek adına farklı partnerlerle işbirliği
yaptığını da sözlerine ekliyor.
5- MÜŞTERİ SAYISI ÖNEMLİ
Türkiye'de GSM, rekabetin en yoğun yaşandığı sektörlerin başında
geliyor. Sektörde son dönemde oyun, rakipten müşteri kapma üzerine
kurulu. Şirketler müşteri sayısını artırmayı birincil hedef olarak
görüyor. Avea, bu stratejisini açıkça paylaşıyor. Avea CEO'su Erkan
Akdemir, birincil başarı kriterlerinin müşteri sayısını artırmak
olduğunu söylüyor. Bunu da yatırımları sonucunda gerçekleştirdiklerini
ifade ediyor ve ekliyor: "Ajandamızda kriz değil yatırım planları var.
Akıllı yatırımlarımızla şebeke gelişimimizi sürdürmek, satış
kanallarında başlattığımız dönüşümü tamamlamak ve müşteri
memnuniyetimizi sektördeki en üst noktaya çıkarmak istiyoruz." Bu zamana
kadar satış ağına yaptıkları yatırımla ciddi bir dönüşüm
gerçekleştirdiklerine de değinen Akdemir, 2011 yılı üçüncü çeyrekte
yatırımlarının sonuçlarını aldıklarını belirtiyor. Buna göre Avea son
dört çeyrekte 1 milyon net abone kazandı ve 12,5 milyon aboneye ulaştı.
313 dakika konuşma süresiyle bu alandaki liderliğini korudu. 3'üncü
çeyrekte 300 bin yeni abone kazanarak bir rekora imza attı ve abone
başına ortalama gelirini de 21,3 TL'ye yükseltti. Akdemir, 2012 yılına
yönelik diğer başarı kriterlerini ise şöyle açıklıyor: "İnsana,
çalışanlarımıza yatırım yapmaya devam etmek; bu gelecekteki başarımızın
garantisi. Üçüncüsü AR-GE'ye odaklanarak yeni ürün ve servislerin
gelişeceği platform hazırlamak
6- BEĞENİLEN OLMAK İÇİN ÇALIŞIYOR
Akzonobel Marshall Boya CEO'su Dick Velings, en beğenilen şirket olmayı
en önemli başarı kriteri olarak görüyor. Şirket, 2010 yılında sektörünün
en beğenilen şirketi olmuştu. Bunu sürdürülebilir kılmak ise Velings'in
en büyük hedefi. Velings, Türkiye boya sektöründe marka bilinirliği ve
pazar payı anlamında da lider şirket olduklarını ve bu pozisyonlarını
korumak ve her zaman en beğenilen olmak için yatırımlarına devam
ettiklerini söylüyor. Bu amaçla pazara yenilikçi, çevreci, lider ve
katma değerli ürünler sunduklarını ve markaya sürekli yatırım yaparak
kendilerini yenilediklerini ifade ediyor ve ekliyor: "Tüm bu başarılar
bize daha iyi olma konusunda sorumluluk yüklüyor, cesaret veriyor. Nihai
tüketicimize, ürün kalitesi ve ürün değerinde daha fazla şeffaflık
sağlıyoruz. Bu sayede onların takdirini, beğenisini topluyoruz. Bunun
aynı zamanda finansal tablolarımıza da son derece olumlu geri dönüşü
olacağına inanıyoruz. Yeni dönemde de sürpriz yeniliklerimizle birlikte
pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz." Velings, en beğenilen şirket
olmanın kendileri için neden önemli olduğunu ise şu sözlerle açıklıyor:
"Önemli, çünkü değişimi ve gelişmeyi ancak liderler başarabilir. Ancak,
bir şeyleri değiştirmek üzere yola çıkanlar, yolunda çok inançlı ve
kendine güveni olanlar farklılık yaratabilir, öncü olabilir. Biz de
sektörünün hem en beğenilen ve sevilen hem de öncü ve lider markası
olarak tam 57 yıldır olduğu gibi bugün ve gelecekte de her zaman
başarıya odaklanmaya devam edeceğiz."~
7- İTİBAR BAŞARI GETİRİYOR
Şirketler bugün artık daha fazla projeyle sosyal sommluluklarını yerine
getirmeye çalışıyor. Ve bazı şirketler için itibar her türlü finansal
göstergenin önünde yer alıyor. Sosyal sorumluluk çalışmalarında
Türkiye'de önemli işlere imza atan Turkcell, bu şirketlerden biri.
Turkcell CEO'su Süreyya Ciliv de finansal göstergeler dışındaki en
önemli başarı kriterlerini "Sosyal sorumluluk vizyonumuz doğrultusunda
çocuklarımıza eğitimde fırsat eşitliği sağlamak, insanımıza istihdam
yaratmak" sözleriyle açıklıyor.Bu yıl 11'inci yılını dolduran
Kardelenlerin Türkiye'nin en bilinen ve sahiplenilen sosyal sorumluluk
projesi olduğunu açıklayan Ciliv şöyle devam ediyor: "Doğudan batıya tüm
coğrafyamızı kapsayan Türkiye'nin en uzun soluklu projesi Kardelenlerle
bugüne kadar yaklaşık 27 bin 500 öğrencimize Turkcell bursu ile
ulaştık. Kardelenlerin adı sınırlarımızı da aştı. Birleşmiş Milletlerin
ve Küresel Kadın Zirvesi'nin örnek proje seçtiği Kardelenler geçen ay
Dünya İletişim Ödülleri'nde topluma katkı dalında dünyanın en iyisi
seçildi." İstihdam yaratmayı da çok önemli başarı kriterlerinden biri
kabul eden Ciliv, Turkcell'in Türkiye'nin doğusuna ilk ve en büyük
istihdam yatılı 5 rımını yapan şirket olduğunu hatırlatıyor. Türkiye'nin
dört bir yanında merkezler açmaya devam ettiklerine değinen Ciliv,
"2011'in 2'nci çeyrek toplantısında yılın ikinci yarısı için 2 bin
kişiye daha iş yaratma hedefimiz olduğunu söylemiştik. Bunu büyük ölçüde
başaracağız" diyor.
8- GLOBALLEŞME AJANDALARDA
Globalleşme ise yeni dönemde pek çok dev grubun hedeflerinde yer alan
önemli bir başarı kriteri. Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay
Özilhan'ın 2012'deki en önemli başarı kriteri de globalleşme... Özilhan,
globalleşme gündemini şöyle paylaşıyor: "SAB Miller ile stratejik bir
ortaklık gerçekleştiriyoruz. Rusya, Ukrayna'yı alıyoruz. Anadolu
Efes'ten onlara hisse veriyoruz. Rusya'da iki operasyon birleşecek.
Ukrayna'yı devralacağız, sisteme entegre edilecek. Bu projenin başarıya
ulaşması, 1+1'in 2 değil, 3 etmesi gerekiyor. Bu başarı yeni ülkeler
devreye sokacak, daha geniş bir coğrafyada Anadolu Efes'in gelişmesine
fırsat verecek." Son 10 yılda dünyanın en büyük gıda devlerinden biri
haline gelen Arbel Grubu'nun en önemli başarı kriteri de operasyon
genişletme ve globalleşme. Arbel Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Hasan
Arslan, Türkiye, Kanada, Amerika, Avustralya, Güney Afrika, İngiltere ve
Çin'de toplam 28 tesisi bulunan grubun sürdürülebilir bir gelişme
gösterebilmek için tarımın gelişmiş olduğu ülkelerde yatırım yaptığını
ifade ediyor. Başarı kriterleri ise ihracat yapılan ülke sayısını
artırmak, bir dünya markası haline gelmek ve tarımın geliştiği önemli
noktalarda yapılanmalarını tamamlamak. Keskinoğlu Yönetim Kurulu Üyesi
Keskin Keskinoğlu da en önemli başarı kriteri olarak globalleşmeyi
gösteriyor. Yurtdışında yeni pazarlara girebilmek için Türk tanıtım
haftaları düzenlediklerini belirten Keskinoğlu, "Amerika, Tayland,
Singapur ve Malezya bu faaliyetleri yaptığımız ülkelerden bazıları.
İhracat yaptığımız ülkelerde reklam çalışmaları yaparak Keskinoğlu
ürünlerinin marka bilinirliliğini artırmayı amaçlıyoruz. Ayrıca yurtdışı
fuarları takip ederek yeni bağlantılar gerçekleştiriyoruz. Şu anda
70'in üzerinde ülkeye olan ihracatımızın artmasında yaptığımız bu reklam
kampanyalarının ve aktivitelerinin etkisi büyük" diyor. ~
K.GÖKHAN BOZKURT/TÜRK TELEKOM CEO'SU "KÜRESEL MARKA YENİ KRİTERİMİZ" SINIR ÖTESİNE YATIRIM SÜRECEK
Yenilikçi ürün ve hizmetlerimizin yanı sıra ulusal ve bölgesel çapta
hayata geçirdiğimiz yatırımlarla müşterilerimiz, ülkemiz ve toplum için
değer yaratmayı hedefliyoruz. "Dünyayı konuşturan Türk" olma hedefiyle
hizmetlerimizi ve yatırımlarımızı Türkiye sınırlarının dışına taşıyoruz.
Bu bizim için çok önemli bir başarı kriteri. DOĞU-BATI İLETİŞİM KÖPRÜSÜ
Doğu ile Batı arasında bir iletişim köprüsü olmak, eşsiz coğrafi
konumuyla ülkemizi bölgenin yeni iletişim merkezi haline getirmek için
çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu kapsamda, 2010 yılında önemli
yatırımlara ve işbirliklerine imza attık. 2011 yılında da, Türkiye ve
KKTC'yi yeni denizaltı ve karasal fiber optik hattı TURCYOS II ile
birbirine bağladık. Bu fiber optik hattı, uluslararası ses ve veri
taşımacılığı alanında bizim için önemli bir kilometre taşı oldu GLOBAL OYUNCU HEDEFİ
Küresel bir oyuncu olmak için tüm iş birimlerinde inovasyon ve Ar-Ge
kültürünü kucaklamak zorundayız. Türk Telekom'un, yeni teknolojiler
geliştirme, ses ve ve data taşımacılığı alanında global bir marka olarak
konumlanması altyapı alanındaki ve Ar-Ge alanındaki yetkinlikleri
geliştirmeye bağlı. "Türkiye'nin en değerli markası" kimliğimizle, Türk
Telekom'un küresel bir marka olarak uluslararası alanda rekabet gücünü
giderek artırdığı bir gelecek için yatırımlarımızı sürdüreceğiz.
CEM BOYNER/BOYNER HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI "HEDEF SIRADIŞI SONUÇ ALMAK" ÖNEMLİ KRİTER
Yıllardır işlerimizi finansal tabloların dışındaki faktörlerle de takip
ediyoruz. Bu kriterleri kabaca;"çalışanlarımızla" ilgili olanlar,
müşterilerimizle" ilgili olanlar ve işimizde yenilikçilikle" ilgili
olanlar diye gruplayabilirim. Bu alanlara yatırım yapmak ve sonuçlarını
ölçmek kritik. OLAĞANÜSTÜ ÇALIŞANLAR
Olağanüstü bir kadromuz, yönetici ekibimiz var. Zaten sıradan insanlarla
sıra dışı sonuçlar elde edemezsiniz. Yönetici yetiştirebilmek, yeni
işlerimize, mağazalarımıza kolaylıkla kadrolar kurabilmek bizim için çok
önemli. Doğal olarak "Nasılız, nereye gideceğiz" diye, Boyner Grubu
çalışanlarının nabzını tutuyoruz. MÜŞTERİ VAROLUŞ NEDENİ
Müşteri, her şeyimiz. Var olma sebebimiz. Yeni kanallarla yeni
müşteriler yaratıyoruz. Müşterimizin bize söylediklerini, ima
ettiklerini veya aklından geçenleri yakalamaya çalışıyoruz. Bunların ne
kadarını ne kadar hızlı gerçekleştirdiğimizi, ne kadar mutlu
edebildiğimizi izliyoruz. Müşterilerimizin söylemediğini dahi anlayarak,
bazen de aklına sokarak yeni ürünleri, yeni konseptleri, yeni işleri
yaratmayı seviyoruz. Örgütçe böyle nefes alıyoruz. FİNANSAL BAŞARI GETİRİYOR
Satış danışmanı olarak başlayan bir çalışanımızı, mağazanın yöneticisi
olarak görmek beni ve tüm yönetim ekibimizi çok mutlu ediyor.
Müşterimizin başını döndüren bir deneyim yaşatmamız da...
Gönüllülerimizin, AB tarafından 22 Avrupa ülkesi içinde iyi örnek
gösterilmesi de... Bunlar en az finansal başarı kadar büyük başarılar.
Aslında, bunlar finansal tablolardaki başarıyı getiriyor.~
GÖKHAN ÖĞÜT/VODAFONE TÜRKİYE İCRA KURULU BAŞKAN YARDIMCISI
"KAYITSIZ ŞARTSIZ MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ" BAŞARININ TEMELİ
En önemli başarı kriterimiz bugüne kadar elde ettiğimiz başarılı iş
sonuçlarının temelini oluşturan müşteri memnuniyeti olmaya devam ediyor.
2009 yılında devreye aldığımız uzun dönemli stratejik programımızın
merkezine yerleştirdiğimiz kayıtsız şartsız müşteri memnuniyeti
önceliklerimiz arasında birinci sırada. Bu doğrultuda 2009 yılının
başından bu yana müşterilerimizi segmentlere ayırarak, her bir segmente
yönelik değer paketleri oluşturuyor ve bu şekilde kayıtsız şartsız
müşteri memnuniyeti sağlamayı hedefliyoruz. NELER YAPTIK?
2011 yılını "veri yılı" ilan ettik. Türkiye'deki tüm bireylerin mobil
internetin sunduğu olanaklardan eşit şekilde faydalanması amacıyla
"süper internet" stratejisini devreye aldık. Sonuçta data gelirlerimizi
geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 85,4, mobil internet gelirlerimizi
ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 295 oranında yükselttik.
Vodafone Grubu'nun akıllı şebeke teknolojilerini Türkiye'ye aktardık.
Ağustos 2009'dan itibaren 81 ilde aynı anda 3G'yi devreye aldık. Baz
istasyonlarımızın sayısını 5 bin 200'den yaklaşık 22 bine çıkardık. İŞ HEDEFLERİNE KATKI
Müşteri memnuniyetini sağlamadan, finansal ya da sosyal anlamda
belirlediğimiz iş hedeflerine ulaşmanın mümkün olmadığına inanıyoruz.
Ancak müşterilerimizin memnuniyetinin ve olumlu geri dönüşlerinin,
şirket itibarımızı üst seviyeye taşıyacağına inanıyoruz. Bu çerçevede
müşterilerimiz için bir güven markası inşa etmeye odaklanıyoruz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?