Banksoft Genel Müdürü İsmet Yurtseven, tam 30 yıldır model uçaklarla ilgileniyor. Kendi uçağını yapıyor, uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi temsil ediyor. Yılda ortalama 6-7 yarışmaya katılan Yur...
Banksoft Genel Müdürü İsmet Yurtseven, tam 30 yıldır model uçaklarla ilgileniyor. Kendi uçağını yapıyor, uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi temsil ediyor. Yılda ortalama 6-7 yarışmaya katılan Yurtseven’in, dünya 6’ncılığı ve dünya 5’inciliği var. Model uçaklarla ilgilenmenin bir hobinin ötesinde yaşam biçimi olduğunu belirten Yurtseven, bu ilginin kendisini hem daha iyi hem daha başarılı bir insan haline getirdiğini düşünüyor ve ekliyor: “Modelcilik insanda heyecan, motivasyon ve macera isteği yaratıyor. Ben modelcilikle uğraşmamış olsaydım bugün bu işleri yapamıyor olabilirdim.”
Banksoft Genel Müdürü İsmet Yurtseven, lise yıllarında model uçaklara ilgi duymaya başladı. Türk Hava Kurumu’nun bünyesinde yer alan kuruluşlarda model uçakların nasıl yapıldığını öğrendi. Uçakların keyifli dünyasına bir daha hiç çıkmamak üzere giriş yaptı.
1980 yılında henüz lise birinci sınıf öğrencisiyken başlayan bu ilgi, Yurtseven için hala ilk günkü heyecanıyla sürüyor. Evinin küçük bir odasında kendi yaptığı uçaklarla uluslararası yarışmalara katılıyor. Gökyüzünde uçağının süzülüşünü izlerken yaşamının en büyük mutluluklarından birini yaşıyor.
Yılda 6-7 yarışmaya katılan Yutseven’in aldığı önemli dereceleri de var. Örneğin 1999 yılında dünya altıncısı oldu. 2009 yılında yapılan 40 ülkeden 224 yarışmacının katıldığı dünya şampiyonasında ise beşinciliği elde etti.
Yurtseven, her bir yarışta dünyanın dört bir yanından gelen aynı ilgi alanını paylaştığı birçok katılımcıyla kurduğu iletişimin ise en büyük kazançlardan biri olduğunu düşünüyor. Model uçaklarla ilgilenmenin diğer önemli bir katkısını da şöyle anlatıyor:
“İş yaşamım ya da genel yaşamımla ilgili zihnimden her türlü düşünceyi atabildiğim, o stresi yaşamadığım tek an yarışmalar.”
Banksoft Genel Müdürü İsmet Yurtseven, model uçaklarla tanışma hikayesini ve bu hobisinin hayatındaki önemini anlattı:
*Maket uçak yapmaya ne zaman ve nasıl başladınız?
Maket uçak yapmaya 1980 yılında başladım. 19 Mayıs ve 29 Ekim’de televizyonlarda Türk Hava Kurumu Türk Kuşu’nun model uçak gösterileri olurdu. Onları seyrederken uçaklara ilgi duymaya başladım. Yine o dönem, Türk Hava Kurumu’nun Eminönü şubesi vardı. Oraya gittim ve “Model uçaklar konusunda nasıl yardım alabilirim” diye sordum. Bu arada lise birinci sınıfa gidiyordum. Onlar da bana, İstanbul Model Uçak Kulübü’nün yerini gösterdi. İstanbul Model Uçak Kulübü’nü ve modelcilik konusunda efsane olan Jet Model’ini öğrenmem yaşamımın yeni bir döneme girmesini sağladı. Model uçak yarışmaları, hayatımın bir parçası haline geldi. İstanbul Model Uçak Kulübü bünyesinde aktif olarak çalışmaya başladım. Her hafta sonu oraya gitmek, oradaki çalışmalarda bulunmak bana çok şey kattı.
*Siz modelciliğin hangi dalı ile ilgileniyorsunuz?
Benim çalıştığım alan serbest uçuş modelciliği. Bu ‘free flight’ diye geçiyor. Şu anda Uluslararası Havacılık Federasyonu (FAI) ve Türk Hava Kurumu çatısı altında çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
*Geçmişle kıyasladığınızda yapılan etkinliklerde ne tür farklar var?
Eskiden yarışmalara gitmek bizler için büyük bir keyif, muhteşem bir deneyimdi. Büyük çadırlar kurulurdu. Bütün gün süren yarışmalar yapılırdı. Türk Hava Kurumu, ufak bir harcırah da verirdi. Aldığımız bu harcırahla Ankara’da Gençlik Parkı’na giderek eğlenirdik. Maalesef Türk Hava Kurumu bugün bu kadar aktif değil. Yarışmalara devam edilmiyor. Türkiye’de şu anda Serbest Model Uçak yarışmaları düzenleniyor. Ama Türk Hava Kurumu’nun düzenlediği Türkiye şampiyonaları yapılmıyor. Türk Hava Kurumu’nun tekrar hem serbest model uçaklarla uğraşmak isteyenleri bir çatı altında toplaması hem bu yarışmaları düzenlemesi gençlerimizin sosyalleşmesi açısından çok önemli. Bunu bir hobi olarak görmemek lazım. Bu aslında insan yetiştirme etkinliği.
*Model uçak yapmak için teknik bilgi gerekiyor mu? Yorucu bir alan mı?
Eskiden gece gündüz uğraşırdık. Hele yaz oldu mu, sabah saat 7’de kalkar gece 1-2’ye kadar tahtalar, kontrplaklar, vernikler, tinerler, zımparalarla uğraşırdık. Tasarımı da dahil her şeyi kendimiz yapardık. Aylarca gece gündüz çalışırdık. Uluslararası standartlar ve çok büyük bilgi birikiminden yararlanırdık. Benim uğraştığım alan, serbest uçaklar ve lastik motorlu uçaklardı.
*Şu anda nasıl yapılıyor?
Şu anda daha teknoloji odaklı yapılıyor. Artık model uçaklar, karbon kumaş gibi kompozit malzemelerden üretiliyor. Birtakım mekanizmalar son derece ileri teknikler gerektiriyor. Mekanizmaları kontrol etmek için elektronik sistemler kullanılıyor. Parçaları almak durumunda kalıyorsunuz. Şu anda yarışmak daha zor bir hale geldi, karmaşıklaştı.
Ama bir o kadar da keyifli oldu. Dünyanın 40-45 ülkesinden yüzlerce yarışmacı geliyor. Başka yarışmalarda bu kadar ülkeyi bir arada göremezsiniz.
*Ka�� yarışmaya katılıyorsunuz? Ödülleriniz var mı?
Yarışmalar bir yıl Avrupa bir yıl da dünya şampiyonası şeklinde iki kere yapılıyor. Bir de World Cup adını verdiğimiz turnuvalar var. Hemen hemen her hafta dünyanın çeşitli ülkelerinde yarışmalar düzenleniyor. Bu yarışmalara katılan sporcular puan alıyor, Yılın sonunda aldıkları puana göre birinci, ikinci ve üçüncü belli oluyor. 2009 yılında dünya şampiyonasında beşinci oldum. 1999 yılında da dünya altıncısı olmuştum. Bu çok iyi bir skor. Yaklaşık 40 ülkeden 224 yarışmacı içinde bu dereceleri elde ettim. Bu ülkeler içinde Rusya ve Amerika gibi çok ileri ülkeler de vardı.
*Bu hobiniz için ne kadar zaman ayırıyorsunuz?
Bir yılın 5’te birini bu hobiye ayırıyorum diyebilirim. Örneğin 2009 yılında 43 yarışma yapıldı, bunların hepsine katılabilmem zaten mümkün değil. En fazla 6-7 yarışmaya katılabiliyorum. Ülkemizi temsil etme, tanıtma açısından da çok iyi bir fırsat. Gittiğimiz her yerde çok büyük sevgi, saygı ve takdir görüyoruz. Bunu çok önemsiyorum.
*Model uçağı nerede yapıyorsunuz?
Evimde bir oda var. Bayağı dağınık bir oda. Orada yapıyorum. Yaklaşık 20 metrekarelik bir atölye diyebilirim.
*Peki model uçaklarınızı nerede uçuruyorsunuz?
Serbest modelcilik için en zor konulardan birisi saha. Çok büyük, düz ve geniş bir arazi gerekiyor. Çünkü adı üstünde serbest model uçaklar. Rüzgarın ve hava akımlarının yönüne göre uçak gidiyor. Dolayısıyla büyük alanlar lazım. Eskiden Şirinevler boştu. Daha sonra Çatalca’ya gitmeye başladık. Ancak o bölgede baraj gölü oldu. Şu anda Kırklareli’nde bir köye gitmek zorunda kalıyoruz. İstanbul’a 1,5 saat uzaklıkta. Bu nedenle sık sık antrenmana gitme imkanı olmuyor. Fakat bu yıl, aynı sahada Avrupa Serbest Model Uçak Şampiyonası yapılacak. Türkiye tarihinde bir ilk olacak.
*Model uçakla ilgilenmenin size katkıları neler?
Modelcilikle severek ilgilenen insanlar, yaşamlarında her şeyi en iyi şekilde yapar. Var olduğu topluluğa fayda yaratır. Kötü insan olmaz. Modelcilik insanda böyle bir ruh, heyecan, motivasyon ve macera isteği yaratıyor. Ben modelcilikle uğraşmamış olsaydım bugün bu işleri yapamıyor olabilirdim.
*Emekli olduktan sonra bu hobinizle ilgili neler yapacaksınız?
Yarışmalara katılmaya devam ederim. İyi bir skor elde etmek istiyorum. Avrupa ve dünya şampiyonlarında Türkiye olarak ilk üç içinde yer almamız lazım. Türkiye’deki serbest model uçaklarla uğraşan kişileri tanıdığım için hak ettiğimizi düşünüyorum. Serbest model uçak faaliyetlerinin bir çatı altında toplanması gibi alanlarda çaba göstermek istiyorum. Çünkü bu alan ne yazık ki ülkemizde hak ettiği desteği alamıyor. İnternet ve teknolojinin gelişmesi, büyük şehirlerde yaşamanın sıkıntıları bu faaliyeti zorlaştırdı.
*Yaşadığınız ilginç bir anı var mı?
Norveç’te bir yarışmaya gitmiştim. Donmuş göl üzerinde yapılıyordu. Ozon tabakasının incelmesiyle alakalı olarak eskiden 25 santim olan buz kalınlığı 8 santime kadar inmiş. Ben gittiğimde buz kırıldı ve kollarıma kadar suyun içine düştüm. Oldukça tehlikeli bir andı. Yarışmalar sayesinde çok farklı kültürleri de görmüş oluyorum. Bu açıdan da bu faaliyetin bana katkısı çok büyük. Her bir ülkede farklı bir anım oluyor.
*Bir erkek çocuğunuz var. O da bu hobinizi paylaşıyor mu?
O çok sevmiyor. Daha çok internet ve bilgisayarla ilgileniyor. Aslında ben şöyle bir hata yaptım: Daha çok küçükken zorlamaya başladım. O da bu nedenle soğumuş olabilir. İnşallah ileride ilgi gösterebilir. Beraber yarışmalara gidiyoruz. Şimdi daha da sık gideceğiz. Ben herkesin bu duyguyu yaşamasını çok isterdim.
“Uçağa Binmekten Korkuyorum”
*Gerçek uçak kullanmak istediniz mi?
Hocalarımızdan Röne Kohen var. Çok değerli bir kişi. O, “Havacının bir ayağı yerde olmalı” derdi. Hakikaten burada tezat ortaya çıkıyor. Ben uçağa binmekten çok korkuyorum. Uçak yolculuklarım felaket geçiyor. Onun bir sebebi de model uçaklar. Çünkü yapılabilecek küçücük bir hatanın bile nelere mal olacağını biliyorum. Kullanmayı çok istememe rağmen cesaret edemiyorum.
“4 TL’ye Bile Uçak Yapmak Mümkün”
Eskiden Pahalı Değildi
Maket uçak hobisi, eskiden pahalı değildi, ama pahalı bir hobi haline geldi. 1980’li yıllarda daha klasik malzemeler kullanılıyordu.
Teknoloji İlerledi
Sigaraya verilen paranın yarısıyla çok güzel uçaklar yapabiliyorsunuz ama şu anda çok profesyonel hale geldi ve teknoloji çok ilerledi.
Maliyeti 1.000 Dolar
Fiziki olarak bir tane uçağın maliyeti, 1.000 dolar olarak düşünülebilir. Bu uçağı 7-8 yıl kullanabiliyorsunuz. Eskimiyor.
Yatırım Gerekiyor
Ama yarışmacılığı ön planda tutarsanız, bu işe biraz yatırım yapmanız gerekiyor. Aksi takdirde çok güzel uçabilecek uçakları çok düşük maliyetlerle yapabilirsiniz. 100 TL’ye, hatta 4-5 TL’ye bile çok zevk alabileceğiniz uçaklar yapmak mümkün. Dolayısıyla bu anlamda çok pahalı olduğunu düşünmüyorum.
“Stres Yaşamadiğim Tek Yer Yarişmalar“
Peki stresten bunalan iş insanlarına bu alanı önerir misiniz?
Kesinlikle öneririm. İş yaşamım ya da genel yaşamımla ilgili zihnimden her türlü düşünceyi atabildiğim, o stresi yaşamadığım tek an yarışmalardaki andır. Bunun dışında sürekli işi ve problemleri düşünüyorsunuz. Bunların hepsi sizde stres ve yorgunluk yaratıyor. Ama bunu da engelleyemiyorsunuz. Benim bunu yaşamadığım tek yer yarışmalar. Bir de çok mükemmel bir uluslararası topluluk var. Bu topluluk, son derece nitelikli, kaliteli insanlardan oluşuyor.
Hande Yavuz
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?