"Turkcell 2.0 dönemi başlıyor"

Turkcell, hedefteki şirketlerden biri.16 yıldır sektörünün lideri olması cirosu ve karlılığıyla yakından takip ediliyor.

1.08.2010 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Turkcell 2.0 dönemi başlıyor"
TURKCELL, Türkiye’nin en önemli başarı öykülerinden bir tanesi. 2002 yılından bu yana Capital 500 listesinde üst sıralarda yer alan şirket, bu yıl 8 milyar 936 milyon TL’lik cirosuyla 4’üncü sırada yer aldı. Şirketin geçtiğimiz yıllarda yaşanan çetin rekabete rağmen büyümesini sürdürmeyi başarmış olması ise dik-
kat çekici. Turkcell’in kaptan köşkünde oturan Süreyya Ciliv, yeni dönemde büyümeden çok kârlılığa odaklanacaklarının sinyallerini veriyor. Geçtiğimiz dönemde rakiplerin sadece pazar payına odaklanarak büyük hata yaptığını söylüyor ve “Turkcell’i devirdik mi, diye bakınca o zaman kendi dünyaları altüst oluyor” diye konuşuyor.  Turkcell’in hedefteki şirket olması konusuna da değinen Ciliv, Turkcell için sadece kendi müşterilerine sundukları servisin önemli olduğunu söylüyor. “Müşteri olmazsa gelir olmaz, gelir olmazsa kâr olmaz. Müşterilerimiz bir numaralı odağımız. Biz rakiplerimize değil müşterilerimize odaklanıyoruz” diye konuşuyor.  Türkiye’nin en büyüklerinden Turkcell’in CEO’su Süreyya Ciliv’le şirketin yönetim anlayışını ve yeni dönem stratejilerini konuştuk:

Capital: 
Herkesin geçmek istediği, hakim bir şirketi yönetmenin zorlukları neler?
Turkcell’in bugün 34 milyon müşterisi var. Türkiye’nin son 3 yıldır en beğenilen şirketiyiz.
Dünyadaki en başarılı teknoloji şirketleri arasında gösteriliyoruz. Turkcell olarak ülkemize 3G gibi çok önemli bir teknolojinin gelmesinde önemli rol oynadık. Bu açıdan öncülük ettik diyebilirim. Yani kısacası lider bir şirket olmak, öncü olmayı da gerektiriyor. Telekomünikasyon sektöründeki diğer 3 büyük şirketin 3G’ye karşı çıkmasına, “Türkiye için çok erken, bu teknolojiyi niye Türkiye’ye getiriyorsunuz” demesine rağmen Turkcell, tek başına çabalayarak bu yeni teknolojiyi Türkiye’yle tanıştırdı. Bu teknoloji bugün bütün sektörleri etkiliyor.
2G teknolojisinden 3G teknolojisine geçişte 100 misli performans artışı yakalamış durumdayız. Bu nedenle Türkiye’nin ekonomisine ve her sektöre ciddi bir katkımız oldu diye düşünüyorum. 3G bugün, Türkiye’nin şirketlerine global ölçekte rekabet etme avantajı da sağlıyor.  Bunun dışında Turkcell olarak dünyanın yaşadığı en önemli krizlerden biri sırasında bir kişiyi bile işten çıkarmadık, bir kişinin bile maaşını kesmedik, istihdama çok önem verdik ve insanların gitmediği yerlere gittik, yatırım yapık. İnsanların yapılamaz dediklerini yaptık.  

Capital:
  Hedefteki şirket olmak özellikle CEO olarak sizin üzerinizde nasıl bir baskı yaratıyor?
-  Teknoloji şirketinin CEO’su olmak farklı bir şey. Çünkü  teknoloji şirketinin kendine özel özellikleri var. Sektör çok hızlı değişiyor ve gelişiyor. Değişimi çok iyi hissetmek ve doğru vizyonu kurmak çok önemli.
CEO’nun görevi, ilk önce şirkete liderlik yapmaktır. Liderin ise yön göstermesi gerekir. Bu nedenle de işini çok iyi bilmesi şart. Bütün gelişmeleri yakından takip etmesi lazım ki hangi yönde gidileceğini çok net ve doğru olarak tespit etsin. Bütün ekipleri o tespit edilen yönde mobilize etmek de önemli. Turkcell bunu zaten önceden de yapıyordu. Şu anda da birlikte çok iyi başarıyoruz.  İçinde bulunduğumuz iş alanı yani bilişimde bir bilgisayar, her 18 ayda gücünü 2’ye katlıyor. Başka sektörlerde bu yok. Enerjide maliyet her yıl yarıya düşmüyor. Otomobiller seneden seneye 100 misli hızlı gitmiyor. Hızlı değişim, bizim işimizin doğasında var. Bu nedenle çözülmemiş problemleri yeni teknolojiyle çözmeye alışmış bir takımız biz. Bu bilinçle 2008 -2009 yıllarında, dünya tarihinin en kötü krizinin yaşadığı dönemde, Türkiye’ye 4 milyar TL’ye yakın yatırım yaptık.

Capital: 
Yönetim ve organizasyonda nasıl bir yapı oluşturulmalı ki böyle bir şirket yönetilebilsin?
İşin büyüklüğünü düşünürsek tamamen takım oyunu üzerine kurulu bir yönetim stratejisi oluşturmak çok önemli. Tüm çalışanların katkısını sağlamak gerekli. Tüm yönetim stratejilerinin de buna göre şekillendirilmesi lazım. Ben Turkcell’in CEO’suyum ama birçok konuda arkadaşlarım benden çok daha fazla bilgi sahibi olabiliyor. Onları dinliyoruz,  onlardan öğreniyoruz. Öğrenen bir organizasyon anlayışımız var.~

Capital: 
Hantal yapıdan kurtulmak büyük yapılarda çok zor. Yönetimsel olarak farklı taktikler mi uyguluyorsunuz?.
Turkcell’in içinde sürekli bir değişim var. Her yıl organizasyonda ayarlamalar yapıyoruz. Bu anlayış, sabit olarak devam etmek durumunda zaten.  Biz şu anda Turkcell 2.0’dan bahsediyoruz. Diyoruz ki ilk 16 yıl Turkcell hikayesinin 1’inci bölümüydü. Şimdi 2’nci bölüm başlıyor. Sonuçta sektörün dinamikleri sürekli değişiyor.
Önceden sadece ses vardı. Şimdi işimiz mobil internet. Önceden insanları sabit telefondan cep telefonuna geçirmek için uğraşıyorduk. Şimdi ise sabit bilgisayarlardan mobil cep bilgisayarlarına geçiriyoruz.
Bunun yanında müşterilerimize çok daha fazla yakınlaşarak daha fazla odaklanarak ihtiyaçlarına birebir ve en uygun çözümleri ve servisleri üretiyoruz. Sadece Turkcell değil, Turkcell’in iş ortaklarının yarattığı servisler ve eğitimler var, onlar da çok önemli. İnanın bugün Turkcell öyle bir yere geldi ki takım ben olmadan da rahatlıkla kendi kendine ilerleyebilecek durumda.

Capital:
  Rakipleriniz kârlılıkta sorun yaşadıkları için pazar payından çok kârlılığa odaklanmaya başlamış durumda. Bu değişimi nasıl yorumluyorsunuz?
-  Rakiplerimizden bir tanesinin yaklaşık 16 milyon, diğerinin ise yaklaşık 12 milyon abonesi var. Bugün Avrupa’da 16 milyon nüfusu olmayan bir sürü ülke var. Yunanistan’ın nüfusu 11 milyon ve 3 adet operatör var. Bulgaristan’ın nüfusu 7,5 milyon. Sen 16 milyonda ya da 12 milyonda kâr edemiyorsan büyük bir problem var demektir. Herkesin rakipleri yerine müşterisine odaklanması lazım. Bu nedenle biz müşterimiz olan “Ayşe”nin profili ne, Ayşe nerelerde telefon kullanıyor, nerede onun hayatına daha derinlik katabiliriz, bunlara odaklanıyoruz. Bu nedenle de başarılı oluyoruz.

Capital:
  Ne tür değişik hizmetler götürüyorsunuz müşterilerinize?
Hamile hanımlara sağlık bilgileri yolluyoruz. İlerde diyabet olan, kalp hastası olan kişilerin sağlık bilgilerini anında doktorlarına göndereceğiz. Onlara çeşitli ilaçlarını alma zamanlarını hatırlatıyoruz. Çok farklı ihtiyaçlara çözüm getiren birçok uygulama ve hizmetimiz var.

Capital:
  Rakamlar da gösteriyor ki payınızda çok ciddi bir düşüş olmadı. Sadık müşterileriniz sizi terk etmedi sanıyorum.
Pazar payımızda yüzde 1 dalgalanma ya oldu ya olmadı… Bakın, son 1 yılda mobil internete ulaşma fiyatı 8 birimden 1’e indi. Biz hep şunu savunduk, yeni teknolojileri getirirsek fiyat da zaten inecektir.

Capital:
  Kriz yılı olması kârlılık ve ciroda bir gerileme yarattı mı?
2009 yılında kârlılığımız biraz düştü, yüzde 8 civarında bir düşüş yaşadık. Dünyada önemli bir kriz yaşandı. Pazardaki çetin rekabeti de unutmamak lazım. Bir de geçtiğimiz yıllar yatırım yıllarıydı. Sadece 1 yılda yüzde 80 kapsama alanı yarattık 3G’de.

Capital: 
Bölgesel olarak başka yatırım planlarınız var mı peki? Doğu’da başka bir il mesela…
Burada şu bir gerçek: Turkcell’in işi büyüdükçe yatırımları ve istihdamı artacaktır. Biz bu yıl çok daha hızlı büyüme planları yapıyorduk. 2010 yıl sonu için hedefimiz yüzde 10’du.
Şu anda sadece biraz büyürüz diyebiliyoruz. Bu açıdan BTK’nın ocak ayında almış olduğu kararların negatif etkilerinin olduğunu görüyoruz.  Bu nedenle biz de yatırım ve istihdam kararlarında frene basma kararı aldık.

Capital:
  1,5 yılda ne kadarlık bir yatırım yapıldı 3G’ye?
2 yılda 4 milyar TL civarında bir yatırım söz konusu. Aynı 2G’de olduğu gibi hem kapsama alanında hem ses kalitesinde hem de mobil internet hızında “Turkcell açık farkla birinci olmalı” diyerek yola çıktık. Bu nedenle rakiplerden fazla para ödeyerek A tipi lisansı aldık.

Capital: 
34 milyon müşterinin şu anda ne kadarı 3G kullanıyor?
Bizim 6 milyon 3G abonemiz var. İnsanların telefon değiştirme ortalaması 24 ay. Bu nedenle biraz zaman alacak yaygınlaşması.

Capital:
  Ne zaman yurtdışı seviyesine ulaşacağını düşünüyorsunuz?
iPhone bu yeni dönemin bir sembolü oldu. Önümüzdeki dönemde beklentimiz, iPhone’dan daha iyi performanslı cihazların çok daha uygun fiyatlarla piyasaya sürülmesi. Şu anda dünyada 1 milyara yakın insan 3G kullanıyor. Geçen ay dünyada cep telefonu kullanan insanların sayısı 5 milyarı aştı. Yani yüzde 20 oranında bir 3G kullanma durumu var.  

Capital: 
Toplamda 3G’yi ne kadar kişi kullanıyor?
BTK’nın mart sonu rakamlarına göre 8,7 milyon kişi 3G abonesi. Şu anda Turkcell’in 6 milyon 3G abonesi var. Gördüğünüz gibi 3G’de de çok ciddi bir pazar payı yakalamış durumdayız.  3G, pazarı da büyütüyor. Bütün dünyadaki gelecek tahminlerine bakarsanız ses gelirleri dünyada yüzde -1 şeklinde küçülüyor. Mobil internet ve mobil servis gelirleri ise yüzde 20’lerde artıyor.  Geçen hazirandan bu yıl hazirana kadar Turkcell’in mobil internet trafiği 16 kat artmış durumda. Bu arada bizim data gelirlerimiz de yaklaşık 2 misli arttı. Yani internete girmenin birim maliyeti de 8’de 1 oranında düştü.
Capital:  Türkiye’de ne kadar zamanda 3G’de yurtdışındaki gelişimin yakalanacağını düşünüyorsunuz?
-  Belirttiğim gibi Turkcell’in şu anda 6 milyon 3G kullanıcısı var. Benim öngörüm 3G’yi aktif olarak kullananların sayısının her yıl ikiye katlanacağı yönünde.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz