Çıtamız daha da yükseliyor

"BT alanında müşterilerine coğrafi bilgi sistemleri çözümleri sunan başarsoft, ürettiği hizmetlerle sektöründe yurtiçi ve yurtdışı pek çok ödülle adından söz ettiren şirketlerden biri. 2009 yılından 2011 yılı sonuna kadar düzenli olarak aldığı ödüllere önümüzdeki dönemde de yenilerini eklemek isteyen şirket, ürettiği yeni çözümlerle bu hedefe ulaşmanın peşinde... 2012 yılını önemli yatırımlara ayıran başarsoft, bu yıl hem ciroda hem de ödüllerde bir adım daha öne çıkmaya hazırlanıyor. 1997 yılında üç genç mühendis tarafından kurulan Başarsoft, müşterilerine coğrafi bilgi sistemleri alanında çözümler sunan bir BT şirketi. 2006 yılında dünyanın en büyük şirketleriyle çalışmaya başlayan Başarsoft, hem yurtiçinde hem de yurtdışındaki başarılı çözüm ve hizmetlerini, yine yurtiçi ve yurtdışı ödüllerle taçlandıramaya devam ediyor. 2009 yılından bu yana ara vermeden aldıkları ödüllere yenilerini eklemek istediklerini söyleyen Başarsoft Kurucusu Alim Küçükpehlivan, özellikle geliştirdikleri önemli çözümlerle, bu yıl da ödüllere uzanma niyetinde olduklarını belirtiyor. 2012 yılında 20 milyon TL’lik bir ciro yakaladıklarını ve 2013 yılında da en az yüzde 20 büyüyeceklerini belirten Küçükpehlivan, 2013’teki planlarını bizimle paylaşırken, önümüzdeki yıl almayı planladıkları ödüllerle ilgili de sorularımızı yanıtladı: Başarsoft ne zaman kuruldu? Kısaca kendinizden biraz bahsedebilir misiniz? Başarsoft, 1997 yılında üç genç mühendis tarafından kuruldu. Bu üç mühendis, haritanın ve bilgisayarın birleşmesinden önemli bir iş alanı çıkacağına inanmıştı o yıllarda. Arındansa kriz dolayısıyla 2001 yılında yurtdışına açılma kararı aldık. 2005 yılına kadar hem Türkiye’deki hem de yurtdışındaki işlerimizi yapmaya devam ettik. 2005’ten itibaren Türkiye’deki büyüyen ihtiyacı görerek Ankara’da büyümeye devam ettik. 2006 ve 2007 yılında geldiğimizde ise Başarsoft olarak dünya devleriyle çalışmaya başladık. 2007 yılında 30 çalışanıyla orta halli bir BT firması olan şirketimiz, 2012’ye geldiğinde 230 çalışanı olan, yıllık 20 milyon TL’lik ciroya ulaşan ve Türkiye’deki Bilişim 500 şirketi içinde ilk 150’ye gelmiş bir yapıya kavuşmuş bir şirket olarak bugünlere gelme başarısını gösterdi.

Üç ortakla bu yola başladığınızı söylediniz. Şu anda da aynı kadroyla mı yola devam ediyorsunuz?
Evet, hala üç ortakla beraberiz. Ama bu aralar ciddi bir yabancı yatırımcı ilgisi var Başarsoft’a. Özellikle Ortadoğu’dan birkaç oyuncu ve Amerikan, İngiliz uluslararası yatırım fonlarının ilgisinin olduğunu söyleyebilirim.~

Yurtdışı tarafında hangi pazarlarda bulunuyorsunuz?
İki, üç tür işimiz bulunuyor şu anda. Ürettiğimiz haritaların navigasyon dünyasına ve haritalara lisanslandırılması işi var. Ürettiğimiz işlerin kurulup çalıştırılması anlamında Suudi Arabistan’la, Arnavutluk’la, Filistin’le ve Lübnan’la çözüm ortaklığı yapıyoruz. Google ile zaten her daim ortaklığımız devam ediyor. Genelde yapımız bu şekilde. Şimdi bunu daha başka ülkelere ve pazarlara nasıl yayabiliriz, bu konuyu odağımıza almış bulunuyoruz.

2012 nasıl geçti sizin için? Biraz anlatabilir misiniz?
2012’de aslında hedeflerimiz tuttu denilemez, hedeflerimizin biraz altında kaldık. 2011’de çok hızlı bir büyümemiz vardı. 2012’de ise 2013’e yatırım yaptık. Geçen yıl 20 milyon TL’nin üstüne çıkarak yüzde 5 büyüme yaşadıysak da biraz 2013’e odaklandık desek daha doğru olacaktır. Dolayısıyla 2012 biraz soluklanma ve yatırım yapma yılı oldu. İstanbul ofis binamızın tamamlanması da 2012’ye denk geldi. Esas büyümemiz ise bu yıl içinde olacak, çünkü 2012’de büyük kontratlar imzaladık. Onlar da bu yıla sirayet edecek.

Şu anda Türkiye’de hangi lokasyonlarda bulunuyorsunuz? Ayrıca 2013 için kendinize koyduğunuz hedefler neler?
Şube olarak aslında dört lokasyonda çalışıyoruz. İstanbul ve Ankara’da merkez ofislerimiz var. Ayrıca yine Ankara’da ODTÜ Teknokent ve Gazi Üniversitesi Teknokent’te AR-GE birimlerimiz bulunuyor. Yine bu yıl da en az yüzde 20’lik bir büyüme hedefimiz mevcut. Tabii ki bunu yüzde 30 hatta yüzde 40’lara çıkarmak için uğraşacağız.

Bu yıl içinde yurtdışında yeni çözümler var mı haritanızda?
Geçen yıldan yaptığımız görüşmeler var. Ürdün Harita Ajansıyla bir ön anlaşmamız oldu. Onların uluslararası danışmanlık ihtiyacını gidereceğiz. Yine Arnavutluk Telekom’daki yaptığımız projenin ikinci ve üçüncü fazları için çalışacağız. Bunun dışında şu an görüştüğümüz ama netleşmemiş başka operasyonlarımız da bulunuyor.

Biraz ürünlerinizden bahsedebilir misiniz? Müşterilerinize neler sunuyorsunuz?
Nihayetinde bilgi işlem ve telekomünikasyon alanında varlık gösteren bir şirketiz. Navigasyon sistemleri, trafik yayını, bir bankanın, bir kamu kurumunun bütün varlıklarını, müşterilerini ve operasyonlarını haritaya yansıtarak o harita üzerinden stratejik kararlarını vermesini sağlıyoruz. Kısacası ana dal olarak coğrafi bilgi sistemleri alanında olduğumuzu söyleyebilirim.~

Başarsoft’un bu zamana kadar aldığı ödüller neler?
Başarsoft olarak 2009 yılından 2012 yılına kadar çeşitli ödüllere layık görüldük. 2009 yılında Deloitte Technology Fast 50 Turkey Winner ödülünü kazandık. 2010 ve 2011 yılında da yine bu ödüle layık görüldük. Ayrıca yine Deloitte tarafından 2010 ve 2011 yıllarında Technology EMEA FAST 500 Winner ödülüne uzanma başarısını yakaladık. 2011 yılında bunlardan başka Arabia 500 2011 Winner da Başarsoft olarak bize verildi. Yurtiçindeyse Bilişim 500 Türkiye sıralamasında 2009 yılında 242’nci, 2010 yılında 198’inci ve 2011 yılında 152’nci sırada yer alma başarası gösterdik. Bu tabii ki bizler adına hem bu yıl, hem de ileriki yıllar için devam edecek bir süreç.

Sosyal sorumluluk tarafında yapmış olduğunuz çözüm ya da uygulamalar bulunuyor mu?
Özellikle buna değinmek istiyoruz. Ödül kavramı düşünüldüğünde birtakım mecralardan ödüller almak gerçekten bizim için çok önemli bir kavram. Fakat bir de bizim kendi adımıza ödül niteliğinde olan çözümlerimiz var ki bunları insanlarla buluşturmak bizim için ödülden de öte bir hal alıyor. Şu anda dünyada eşi benzeri olmayan bir uygulama olan “Gören Göz” projemiz bulunuyor. Buradaki özellik, görme engelli insanlar için geliştirilmiş navigasyon. Bu projeye çok önem verdiğimizin altını çizmemiz gerekiyor.

Kazandığınız ödüller sizin için ne anlama geliyor?
Ödülün anlamı şu biraz da: Siz kurum olarak kendinizi bir şekilde ölçebilirsiniz. Yani nihayetinde yaptığınız işin nerelere vardığını anlamlandırabilirsiniz kendi kendinize. Fakat ödül, kabul edilmiş mecralarca yapılınca hem içinde bulunduğunuz sektöre hem de müşterilerinize karşı sunabileceğiniz bir dayanak anlamına geliyor. İşlerinizin o sektörün önderlerince ödüle layık görülmesi, sizi diğer markalar arasından ayırıyor. Bundan sonra yapacağınız uygulamalarda da çıtayı daha da yukarılara taşımanıza olanak sağlıyor. Çünkü kazanmış olduğunuz şeylerden daha iyisini yapmaya şartlıyorsunuz kendinizi. Hep bir adım ilerisini düşünüyorsunuz. Bu açıdan da ödül, sizin için bir itici güç oluyor.

Aldığınız ödüllerden son müşterilerinizin size karşı olan yaklaşımında bir değişim gözlediniz mi?
Kesinlikle müşterilerimizin tepkilerinin de olumlu anlamda bir değişime uğradığını belirtebilirim. Karşısında güven duyulabilecek bir şirket olduğunu görüyor müşteri öncelikli olarak. Daha az kendinizi anlatmak zorunda kalıyorsunuz. Çünkü almış olduğumuz her ödül, bir şeyleri iyi yapabildiğimizin kanıtı. İkinci olarak da artık müşterilerden sizinle çalışma talepleri gelmeye başlıyor. Çünkü ister istemez ününüz de sektör içinde yayılmış oluyor. ~

“ÖDÜLLER, BİZE KENDİ GÜCÜMÜZÜ HATIRLATIYOR”
“Bu ödülleri ilk aldığımız zaman bizde şöyle bir idrak oluştu: Biz aslında kendi farkımıza varamamıştık” diyen Alim Küçükpehlivan, dolayısıyla alınan her ödülle hem kendi potansiyellerini hem de gerçek güçlerini görmüş olduklarını belirtiyor. “Potansiyelimizi gördüğümüz andan sonra ikinci olarak da ödül almış bir projede çalışıyor olmak, o çalışanımızın motivasyonunu artırdığı gibi aidiyetini de perçinlemiş oluyor” diyen Küçükpehlivan, böyle olunca da yaptıkları her işte bir adım daha ileri gidebildiklerini kaydediyor ve ekliyor: “Çünkü kendimizi artık buna göre ayarlamış oluyoruz. Aldığımız ödüller çıtamızı daha da yükseltiyor.”