Dernekler Birleşsin Mi?

TBV, TÜBİSAD, TBD, TEDER, YASAD ve diğerleri…Bilişim Sektörü’nün sivil toplum kuruluşları. Her biri, yazılımdan donanıma, internetten telekoma her biri bilişimin özgün alanlarında faaliyet gösteriy...

1.03.2003 02:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
TBV, TÜBİSAD, TBD, TEDER, YASAD ve diğerleri…Bilişim Sektörü’nün sivil toplum kuruluşları. Her biri, yazılımdan donanıma, internetten telekoma her biri bilişimin özgün alanlarında faaliyet gösteriyor. Hepsi Türkiye’de BT’yi daha ileriye taşımak için çalışıyor. Bu doğrultuda çok başarılı işlere imza atıyor. Ancak, son dönemde sayılarının fazla olduğu, bu nedenle de güçlerin bölündüğüne yönelik görüşler var. Bazı yöneticiler, “tek çatı” altında birleşmeyi savunurken, bir bölüm yönetici ise işbirliğini öneriyor. Aralarında “konfederasyon” talep edenler de var…  
 
Türkiye’nin önde gelen teknoloji şirketlerinden birinin genel müdürü şu değerlendirmeyi yapıyordu: “Bilişim sektörünün durumu da Türkiye siyasetine benziyor. Dernek sayısı, parti sayısına yaklaştı. Herkes benim de derneğim olsun istiyor. Neredeyse her ürünün grubunun derneği var. Ancak, kimse gücünü ortaya koyamıyor, varlığını gösteremiyor. Mutlaka tek çatı altında birleşmemiz gerekiyor”…  
 
Bu değerlendirme sadece o genel müdüre ait değil. Benzer eleştiri ve yaklaşımları sektörün önde gelenleri de yapıyor. Aslında haksız da değiller. Çok yeni olmasına ve henüz büyük cirolara ulaşmamasına rağmen, bilişim sektörünü hedefleyen derneklerin sayısı hızla artıyor.  
Türkiye Bilişim Vakfı(TBV), Türkiye Bilişim Derneği(TBD), Türkiye Bilgi İşlem Hizmetleri Derneği (TÜBİSAD), Telekomünikasyon ve Enerji Hizmetleri Tüketici Hakları ve Sektörel Araştırmalar Derneği (TEDER), Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD), Tüm İnternet Derneği (TİD) ve Türkiye Bilişim Sektörü Derneği (TÜBİDER), bu “sivil toplum kuruluşlarından” (STK) öne çıkanlar…  
 
Aslında hepsinin de ortak amacı var ve bugüne kadar önemli çalışmalarda da bulundular. “Türkiye’de bilişim sektörünün gelişmesi ve ekonomiye yarattığı katma değerin artması” gibi hedefleri olan bu kuruluşlar, aynı zamanda ciddi organizasyonlara da imza attılar. Örneğin, 1. Bilişim Şurası, E-devlet ve E-Türkiye gibi çalışmalar, STK’ların öncülüğünde gerçekleşti.  
 
Sayıları fazla mı?  
 
Bu sorunun yanıtı çeşitli kesimler tarafından farklı veriliyor. Bazı yöneticilere göre ilk bakışta dernek sayısı fazla gibi görünüyor. Örneğin, Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı’na göre, bu durum, faaliyet alanlarının çeşitliliğinden ve demokratik haklardan kaynaklanıyor. Eczacıbaşı, “Önümüzdeki dönemde bilişim sektöründe faaliyet gösteren derneklerin ayrı ayrı varlıklarını koruması gerekiyor” diyor. Ardından da aralarında bilgi akışı ve uyum konusunda çalışma yapılması gerektiğini hatırlatıyor.  
 
Türkiye Bilişim Derneği Başkanı Rahmi Aktepe ise “Kuruluş amaçlarındaki farklılıklardan dolayı belki tek çatı altında toplanamayabilirler. Ancak, mesleki çatı örgütü yapılanması konusunda TOBB Bilişim Sektör Kurulu gibi örgütler mutlaka değerlendirilmelidir” diyor.  
 
Digital, sektörde son dönemde tartışılan bilişime yönelik meslek örgütlerinin önde gelenlerini bir araya getirdi, hedeflerini araştırdı…  
 
TÜBİSAD’in 90 üyesi var  
 
Türkiye Bilgi İşlem Hizmetleri Derneği (TÜBİSAD), bilişim sektörünün en eski sivil toplum kuruluşlarından biri. 23 yıllık bir geçmişe sahip. Başkanlığını yürüten Erol Bilecek, TÜBİSAD’ın 23 yıl önce, bugünkü ile paralel bir misyonla kurulduğunu ifade ediyor. Hızla değişen ve gelişen teknoloji ile beraber misyonunu da değiştirip geliştiren derneğe 90 şirket üye.  Bu şirketler arasında SBS, IBM ve Microsoft gibi dünya devlerinin yanı sıra I-Bimsa, Koçsistem ve Meteksan gibi sektörün son dönemde yıldızı parlayanları da bulunuyor.  
 
TÜBİSA’ın çalışmaları temel olarak bilgi teknolojileri ve iletişim sektörünün gelirlerinin, GSMH’daki payını artırmaya yönelik. Dernek, bu hedef doğrultusunda, Türkiye’deki bilişim firmalarının kısa, orta ve uzun vadeli sorunlarının saptanması ve bunlara çözüm önerilmesi üzerine odaklanmış durumda. Erol Bilecik, “Firmaların gerek özel sektör içerisindeki gerekse kamu ile olan problemlerini çözümü için çaba gösteriyoruz” diyor.  
 
Erol Bilecik, çözülen sorunlara örnek olarak “yılbaşı model yenileme” konusunu gösteriyor. Yıllardır sektörün başını ağrıtan sorunu çözdüklerini belirten Bilecek, “Sektörde her yılın ilk iki ayı ithalat yapılamaz, ocak-şubat ayları sıkıntıya girerdi. Bizim çabalarımızla bu sorun tamamen ortadan kaldırıldı” diyor. Bilecik’e göre TÜBİSAD’ın yeni hedefi, sektörün temel sorunlarından biri olan vergi konusuna çözüm getirmek…  
 
32 yıllık dernek: TDB  
 
Türkiye Bilişim Derneği (TDB), Türkiye’nin bilişim alanında kamu yararına çalışan ve kişisel üyeliğe açık olan ilk sivil toplum kuruluşu. 1971 yılında kurulan derneğin niteliği Mart 1994’te Bakanlar Kurulunca resmen onaylandı. Başkanlığını Rahmi Aktepe’nin yaptığı TBD’nin üyeleri arasında öğretim üyeleri, işadamları, yöneticiler, bürokratlar ve bilgi işlem sektörü çalışanları bulunuyor. TBD’nin bugünkü yönetim kurulu İlker Tabak, Yasemin Altun, Ekrem Yener, Ahmet Ayvalı, Mustafa Akgül, Levent Berkman, Ufuk Çağlayan, Sinan Oymacı, Atilla Özgit ve Nükhet Sümer gibi isimlerden oluşuyor.  
 
TBD’nin bilişim sektörü içerisinde “Entellektüel Liderlik” rolünü üstlendiğini belirten Başkan Aktepe TBD’nin bu doğrultuda üstlendiği sorumlulukları şöyle sıralıyor:  
 
“Biz TBD olarak verimliliği artırmadaki en önemli araçlardan biri olan bilişim teknolojisini toplumun her kesimine duyurmayı ve etkin kullanımında öncü olmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda görevlerimizi başta bilişim mesleğindeki çalışanların sorunları olmak üzere, sektörün tüm sorunlarına sahip çıkmak, bilişim kültürünü yaymak için kamuoyuna açık, düzenli yayınlar yapmak, bilişim ve bilgisayar okur-yazarlığını artıracak ve internet kullanımını yaygınlaştıracak önlemler almak olarak sıralayabilirim”.  
 
TBD’nin kuruluşundan beri sektördeki örgütlenmenin önemli bir destekçisi olduğunu söyleyen Aktepe, “Bilişim alanında faaliyet gösteren STK’lar her zaman yakın ilişkiler içerisinde olmalılar. Ancak, kuruluş amaçlarındaki farklılıklardan ötürü tek bir çatı altında toplanmaları mümkün değildir. Mesleki çatı örgütü yapılanması konusunda TOBB Bilişim Sektör Kurulu gibi örgütler mutlaka değerlendirilmesi gereken oluşumlardır” diyor.  
 
TBV projeler peşinde  
 
Bilişim alanında çalışan sivil toplum kuruluşları arasında vakıf statüsünde olan tek örgüt olan Türkiye Bilişim Vakfı (TBV), 1995 yılında kuruldu. Bilişim hukukunun yerleştirilmesi, internetle ilgili yasal düzenlemelerin oluşturulması, üniversite- sanayi işbirliğinin geliştirilmesi ve teknoparklar kurulması gibi projeleri destekleyen TBV geliştirecek modeller, teknoparkların kurulması gibi projeleri destekliyor. Ayrıca, “Bilgisayar mühendisliği eğitimi”, “Elektronik ticaretin altyapısı” ve “AB 6. Çerçeve Programı” konularında da çalışmalarda bulunuyor.  
 
TBV, tüm projelerini sponsorluklar bularak yürütüyor. Kurumsal sponsorlar, vakfın genel giderlerini karşılamak üzere, her yıl belirli bir miktar bağışta bulunuyorlar. TBV’yi bugün sponsor olarak Turkcell, Microsoft, IBM, Cisco, Borusan, Koçsistem, Eczacıbaşı gibi kuruluşlar destekliyor.  
 
Vakfın başkanlığını 8 yıldır Faruk Eczacıbaşı yürütüyor. Eczacıbaşı, TBV’deki tecrübesini şöyle anlatıyor: “Temel olarak, eğitimim bilgisayarla ilgili değil. Ancak, iyi bir  kullanıcı olduğumu düşünüyorum ve genel yararını da iyi irdeleyebildiğimi sanıyorum. Belli bir sektörün temsilcisi olmamam, bence büyük bir yarar getirdi. Vakfın objektif bir görüntü sergilemesinin doğru olduğunu düşündüğüm için, bu görevi hala devam ettiriyorum. Aslında böyle bir görevin en önemli sorumluluğu da bu tarafsızlığı korumak ve bütün paydaşlara bu görüntüyü ve bu düşünceyi yansıtmak”.  
 
TEDER’den danışmanlık hizmeti  
 
Telekomünikasyon ve Enerji Hizmetleri Tüketici Hakları ve Sektörel Araştırmalar Derneği TEDER, adından da anlaşılacağı gibi, telekomünikasyon ve enerji sektörünki yeni teknolojilerin incelenmesi ve  tüketici açısından bu sektörlerden sağlanan faydayı maksimuma çıkarmak amacıyla kurulan bir sivil toplum kuruluşu.  
 
TEDER, faaliyetlerini altı çalışma grubu ile yürütüyor; “Lisans ve sözleşmeler, Sektörel araştırmalar ve stratejiler, Sektörel rekabet ve tüketici hakları, Tarifler, Teknik düzenleme ve standardizasyon ile Uluslararası ilişkiler ve AB ile koordinasyon”…  
 
TEDER , ayrıca, “outsourcing”, “kablosuz network çözümleri”, “Yüksek hızlı ağ omurgalarının oluşturulması”, “VoIP”, “VoATM”, “Kurumsal internet bağlantıları” ve “İnternet teknolojileri yazılımları” konularında danışmanlık hizmeti de veriyor.  
 
TEDER’in başkanlığını Erenet ve Eretek şirketlerinin genel müdürü Serhat Özeren yürütüyor. 1989 yılından beri IT sektöründe çalışan Özeren, ayrıca, Dünya Bilgi Zirvesi Kullanıcı İhtiyaçları Koordinatörlüğü ve Telekomünikasyon Kurulu Vakfı mütevelli heyeti üyeliği görevlerini de sürdürüyor. Özeren TEDER’deki göreviyle ilgili olarak şunları söylüyor:  
 
“2002 şubat ayından bu yana TEDER’in başkanı olarak görev yapıyorum. STK’lar olarak toplumun bilgi toplumu olması konusunda zor bir görev üstlendik. Bu görevin getirdiği ağır bir yük ve sorumluluklar mutlaka var. Ancak, bu konuda yalnız olmadığımızı belirtmek isterim. Bugün hem Telekomünikasyon Kurulu’ndan hem Ulaştırma Bakanlığı’ndan her türlü desteği almaktayız. Belirli bir kesimi temsil etmek ve bu kesimin istek ve problemlerini karşılamak oldukça zevkli, zevkli olduğu kadarda ağır bir yük diyebilirim”.  
 
Yazılımın sesi: YASAD  
 
Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD), yazılım üretiminde faaliyet gösteren firmaların bir araya geldiği bir sivil toplum kuruluşu. 1992 yılından beri faaliyet gösteren dernek, dünyada Türk yazılım sektörünün rekabetçi ve dışa dönük bir yapıya kavuşması ve sektörde yazılımın hak ettiği yere gelmesi için çalışmalar yapıyor. Bundan başka dünyada benzer organizasyonlar ile işbirliği ve ilişkilerin kurulmasını için çeşitli faaliyetler gösteren YASAD, bilişim sektöründe son dönemde oldukça gündemde olan ve hemen her sivil toplum kuruluşunun desteklediği teknoparklar konusunda da çalışmalar yapıyor.  
 
YASAD’ın yönetim kurulu 7 kişiden oluyor. Yönetim 2 yılda bir yenileniyor. Mayıs 2002’den bu yana YASAD’ın başkanlığını bir önceki dönem yönetim kurulu üyesi olan Namık Kural yürütüyor. Halen Coratech adlı yazılım firmasının genel müdürü olan Kural, Türkiye’nin de ilk bilgisayar mühendislerinden biri. Kural YASAD’a ilişkin hedeflerini şöyle anlatıyor:  
 
“Ülkemizin ilk bilgisayar mühendislerinden biri olarak Yazılım konusunda daha çok yapılabilecek konular olduğuna inancımdan dolayı YASAD’da böyle bir görevi üstlendim Sorumlulukların başında liderlik fonksiyonu öne çıkıyor, fahri bir görev olmasına rağmen olabildiğince zaman ayırarak sektörün sesini duyurabilecek aksiyonlar almayı ana hedefim olarak görüyorum”.  
 
Bilgi teknolojileri sektörünün yeniliği ve örgütsüzlüğü nedeniyle STK’lara büyük iş düştüğünü belirten Kural, “Oluşturulacak platformda bilinçli ve dengeli atılacak adımlar, sektörün gelişmesi açısından büyük önem taşıyor” diyor.  
 
TİD’den konfederasyon önerisi  
 
Tüm İnternet Derneği (TİD), Ekim 1999'da TİSSAD adı altında internet alanında faaliyet gösteren kuruluşlar tarafından kuruldu. 2002 yılında adı TİD olarak değiştirilen dernek, Türkiye'de internet kullanımını yaygınlaştırmak, internet sektörünü geliştirmek ve Türkiye'nin bilgi toplumu olmasını sağlayacak sektörel çözüm platformunu oluşturmak gibi misyonlar üstlenmiş durumda.  
 
Derneğin başkanlığını Türk IT sektörünün yakından tanıdığı Emre Kurttepeli yürütüyor. Mynet Yönetim Kurulu Başkanı olan Emre Kurttepeli, “Bilişim alanında faaliyet gösteren derneklerinin ayrı ayrı mevcudiyetlerinin gerekli olduğunu düşünüyorum” diye konuşuyor.  
 
Hemen ardından da “Türkiye bilişim politikası” gibi tüm sektörü ilgilendiren konularda çok sesliliğin sıkıntılara neden olabileceğine dikkat çekiyor. Kurttepeli, “Bu nedenle STK’lar arasında işbirliğine ihtiyaç var. Özellikle de ortak noktalarda, birlikte hareket edebilmenin formülleri mutlaka bulunmalıdır. Hatta, konfederasyon anlamında bir yapılanma da gündeme gelebilir” diyor.    
 
Tüm İnternet Derneği çalışmalarını bugün 6 alt komite ile yürütüyor; “Erişim ve Altyapı Komitesi, İçerik ve Portal Komitesi, E-Ticaret Komitesi, Tedarikçiler Komitesi, Hukuk Komitesi ve GSM Operatörleri Komitesi”...  
 
TÜBİDER’den iddialı hedefler  
 
Türkiye Bilişim Sektörü Derneği (TÜBİDER), çok genç bir örgüt ve sadece 4 yıldır faaliyet gösteriyor. Derneğin, sektörün tamamını kucaklamak gibi son derece iddialı bir tavrı var.  
 
TÜBİDER Başkanı Akif Şimşek, derneğin bir marka haline geldiğini ve bugüne kadar 350 civarında şirketi üye yazdıklarını söylüyor. Şimşek, “Sektör çalışanları artık örgütsüzlüklerini aşmak istiyorlar” diyor.    
 
TÜBİDER bugün özellikle bilişim sektöründeki mesleki düzenlemelere yönelik olarak çalışmalar gerçekleştiriyor. Bu konuda Türkiye’de büyük eksiklikler olduğunu kaydeden Şimşek, bunun için tüm BT çalışanlarını, kurum ve kuruluşlarını içine alan bir kurum olması gerektiğini söylüyor. Şimşek, “Hedefimiz, TÜBİDER öncülüğünde sektörde yaptırımları olan dev bir örgüt oluşturmak. Nasıl TÜRSAB’a üye olamayan turizm faaliyeti gösteremiyorsa bilişimde de bunun olmasını istiyoruz” diyor ve şöyle devam ediyor:  
 
“Her kesimin kendine özgü, kendi sorunlarını çözebileceği dernekler olması iyi bir şey ama bunların bir çatı altında da toplanmaları gerekiyor. Herkesin içinde olduğu güçlü bir derneğe ihtiyacımız var. Bunun sadece sektör açısından değil, Türkiye için de önemi büyük. Hangi derneğe üye olursa olsun meslektaşlarımızın kesinlikle TÜBİDER’e de üye olması gerekiyor”.  
 
TÜBİDER’in faaliyetleri 2000 yılında yayınlanan, her yıl güncellenen ve TSE İstanbul İl Müdürlüğü tarafından sektör için referans olarak kullanılan Teknik Servis Ücret Tarifesi, Garanti hizmetleri, ticaret odasında Meslek Grubu oluşturma çabaları, bayi kanalarını korumaya yönelik çalışmalar, “bilgisayar bilgisayarcıdan alınır” kampanyası ve TÜBİDER olağan kongreleri olarak sıralanabilir.  
 
“ORTAK BİR PLATFORMA İHTİYAÇ VAR”  
 
Serhat Özeren/TEDER Başkanı
 
 
Telekomünikasyon ve Enerji Hizmetleri Tüketici Hakları ve Sektörel Araştırmalar Derneği (TEDER) Başkanı Serhat Özeren, bilişim alanında çalışan STK’ların ortak bir platformda bir araya gelmeleri gerektiğini ifade ediyor. Özeren’in konuyla ilgili yorumları şöyle:  
 
“Bilişim sektöründeki STK’lar ayrı ayrı varlıklarını korumak durumundalar. Ancak, daha efektif çalışmak için ortak bir platformda buluşmaları da gerekiyor. Bugün pek çok dernekte üye sayısı 200’ü geçmiyor. Aslında bu problem sadece bilişim sektörüne özgü bir problem değil.  
 
Türkiye’de STK olgusu çok yeni bir olgu. Güç birliği oluşturup problem, istek ve önerilerimizi sivil toplum kuruluşları üzerinden iletmeye yeni yeni alışıyoruz.  
 
Bilişim sektörünü temsil eden STK’ların tek bir çatı altında toplanması çok doğru değil. Bugün sektör çok farklı alanlara yayılmış durumda. Üreticilerin, yazılımcıların, ISPlerin, telekomünikasyon firmalarının büyük BT şirketleriyle küçük BT şirketlerinin problemleri her alanda örtüşmemektedir.  
 
Bir yazılımcının probleminden bir donanım şirketi fazla anlayamaz. Bu sebepte değişik platformlarda seslerini çıkarmaları doğrudur ama belirli konularda ise tek bir platformda birleşmeleri gerekmektedir. Bu da BT STK ları platformunu oluşturmaktır”.  
 
“DAĞINIKLIK DEMOKRASİNİN GEREĞİ”  
 
Faruk Eczacıbaşı/Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı
 
 
Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, Türkiye’de bilişim alanında faaliyet gösteren STK’ları şöyle değerlendiriyor:  
 
TBV DIŞINDA HEPSİ DERNEK Bugün bilişim STK’ları içerisinde TBV dışındaki kuruluşlar, dernek statüsündedirler. Dernekler, daha çok kendi üyelerinin beklentileri doğrultusunda örgütlenip, belli hedeflere odaklanan kurumlardır. Vakıflar ise genellikle, amacı kendi üyelerini aşıp ülkenin yararının hedefleyen çalışmalar yaparlar. Dernekler, sektörün alt-gruplarının temsilcileri olarak kendi amaçları doğrultusunda birbirlerine ters de düşebilirler. Hatta demokratik toplumda bu ters düşmelerin oldukça sağlıklı olduğunu da düşünüyorum, çünkü bir konsensus sağlanacaksa, ancak bu şekilde sağlanabilir.  
 
TEK ÇATI MÜMKÜN MÜ? BT sektöründeki tüm STK’ların bir konfederasyon çatısı altında bir arada çalışmalarının mümkün olabileceğini düşünüyorum. Zaman zaman karşımızda çok dağınık bir tablo varmış gibi görünse de, ben bu dağınık tablonun demokratik açıdan sağlıklı olduğuna inanıyorum.  
 
SEKTÖR ÇOK GENİŞ Bilişim sektörü, çağımızın, en önemli ve belirleyici sektörü olmasının yanı sıra, kapsadığı alan da en geniş sektörlerden biri. Yazılımdan, donanıma; Web uygulamalarından, hukuksal sorunlara, iş uygulamalarından devlet uygulamalarına kadar, birçok alanı bulunan bilişim sektörü, sektörün özgül alanlarında üretim ve araştırma yapanlarca kurulan, birçok sivil toplum kuruluşuna da sahip. Dolayısıyla, STK’ların çokluğu, alanının genişliğiyle ilişkili.  
 
KOORDİNASYON ÖNEMLİ BT’nin her alanında  STK’ların örgütlenmiş olması, hem bir zorunluluk, hem de STK’lar arası, bilgi alışverişinin daha kolay ve verimli olması nedeniyle yararlı ve gerekli bana kalırsa.  
 
Türkiye’de, BT’nin  değişik alanlarına ilişkin STK’lar arası koordinasyon, bugüne kadar oldukça verimli oldu. İhracata yönelik bir ekonomi politikası izleyen ve AB’ye girmeye çalışan ülkemiz için, BT sektörünün ilişkili STK’ları arasındaki bilgi akışının ve uyumun geliştirilmesi, stratejik bir önem taşıyor”.  
 
 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz