Büyümesini uzun vadede sürdürebilen şirket sayısı çok azdır. Bunu başarabilenler ise rakiplerinden hem daha istikrarlı hem de daha inovasyoncu olanlardır.
Yatırımcıların her şeyin üstünde tuttukları ve bütün büyük şirketlerin canla başla peşinde koştukları önemli konulardan biri de istikrarlı ve öngörülebilir bir büyümedir. Bu zorlu işin başarılmasının ne kadar güç olabileceğini anlamak için yakın geçmişte bazı meslektaşlarımla birlikte bir araştırma yaptık. İşe başlarken kendimize basit bir soru sorduk: Piyasa değeri en az 1 milyar dolar olan halka açık şirketlerden kaç tanesi 2009 yılında sona eren 5 yıllık dönem içinde her yıl yüzde 5 büyüyebilmiş? Bu sorunun cevabını bulabilmek için Capital IQ'nun devasa büyüklükteki veri tabanını baştan aşağıya taradık. (Yüzde 5 eşiğini seçmemizin sebebi ise o dönemde global yıllık GSYİH büyümesi ortalamasının yüzde 6 civarında olmasıydı. Burada yıllık bileşik büyümeye değil istikrarlı bir performansa baktığımıza dikkatinizi çekerim). Bulduğumuz cevap bizi şaşkına çevirdi: Örnek grubumuzdaki 4 bin 793 şirketten sadece yüzde 8'i gelirlerini her yıl art arda en az yüzde 5 artırabilmişti ve bu 5 yıllık dönemin her yılında net gelir artışı yakalayabilenlerin oranı ise sadece yüzde 4'te kalmıştı. 2008 yılında büyük resesyonun başladığını göz önüne alarak belki de pek uygun bir dönem seçmemiş olabileceğimizi düşündük. Aynı araştırmayı bir önceki 5 yıllık dönem için tekrar yaptık. Oranlar yükselmişti, sırasıyla yüzde 15 ve yüzde 7 olmuşlardı. Ancak yine de istikrarlı bir büyüme yaşayanların azınlıkta kaldığı gözlemleniyordu. Ardından eğer 10 yıllık bir tarama yaparsak ne gibi sonuçlar alabileceğimizi merak ettik. Sonuç: 2 bin 347 şirket arasından 10 yıllık dönem boyunca net gelirlerini her yıl yüzde 5 arttırabi-len şirket sayısı sadece 10 iken hem gelirlerini hem de net gelirlerini her yıl art arda artırmayı başarabilen şirket sayısı ise sadece 5'ti. Yatırımcıların ve gözlemcilerin beklentileriyle şirketlerin büyük bir çoğunluğunun performansı arasındaki çelişki bizi şaşkına çevirdi. Bu veriler bizim kurumsal performans hakkındaki varsayımlarımızı yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini düşündürüyordu. Yani kurumsal liderlerin vadettiği çift haneli büyüme rakamlarını bir yana bırakın, en mütevazı oranlarda bile istikrarlı ve tutarlı bir büyümenin başarılması çok zordu. Bu arada şirket performanslarının değerlendirilebileceği tek bir "normal" dönemin bile olmadığı anlaşılıyordu.Seçebileceğimiz herhangi bir 5 yıllık dönemde ekonomide muhakkak beklenmedik bir şeyler olmuştu ve ortam yüzünden örnek grubumuzdan bazılarını dışlamak zorunda kalmıştık. Elbette stratejik başarıda şansın da bir rolü olduğunun ve geçmişteki başarıların gelecekteki başarıların teminatı olmadığının farkındaydık. Ancak 10 yıllık süreçte istikrarlı bir büyüme yakalayarak zorluklara göğüs germeyi başarabilmiş büyüme şampiyonlarının, bazıları öngörülebilir bazıları ise insanı şaşkına çeviren birtakım enteresan ortak özellikleri olduğunu keşfettik.~
Şampiyonların yapmadıkları
Geleneksel bakış açısı ayrıca şirketlerin yaşlandıkça büyümelerinin yavaşladığını da varsayar. Oysa biz bu grupta böylesi herhangi bir etki göremedik. Şampiyonlarımızın yarısından çoğu 1980'den sonra kurulmuştu ve en yaşlı ikisinin kuruluş tarihleri sırasıyla 1903 ve 1906'ydı. Küreselleşmede, altta yatan teknolojilerde ve iş uygulamalarında yaşanan önemli değişiklikler dönemlerinden bu şirketlerin tamamı alınlarının akıyla çıkmıştı. İnsanın aklına müteşebbisler tarafından kurulmuş şirketlerin rekabetçi bir özelliği olabileceği fikri gelebilir ancak bu da pek doğru görünmüyordu. Her ne kadar şampiyonlarımızdan ikisi (Infosys ve FactSet) araştırma dönemimiz boyunca kendi varlıklarını güçlü bir şekilde hissettirmiş kuruculara sahip yeni kurulmuş birer teknoloji şirketi olsalar da diğerleri (Indra Sistemas, ACS, Atmos, Krka) şirket birleşmeleri ile konsolidasyonların birer ürünüydü ve birkaçı da (Cognizant, HDFC, Yahoo Japan) mevcut organizasyonlar tarafından fonlanan ya da kurulmuş şirketlerdi.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?