Bizim için inovatif sürdürülebilirlik, sürdürülebilir kalkınmaya somut
anlamda katkı sağlayacak ürün ve hizmetlerin üretim, yönetim ya da
süreçlerinin yenilikçi ve özgün bir yaklaşımla ele alınması anlamına
geliyor.
Bu yaklaşımla birlikte yenilikçi ürün ve hizmetler, toplumsal,
çevresel ve ekonomik anlamda bir fayda sağlamayı amaçlıyor. Başka bir
deyişle bu ürünler, kullanıcılarında değer yaratan, çevresel, ekonomik
ve sosyal bakımdan sürdürülebilir olan orijinal fikirlerin ticari bir
faydaya dönüştürülmüş hali.
Teknolojik ilerleme, ekonomik kalkınma için
her dönemde kritik öneme sahip. Ancak son zamanlarda ülkelerin rekabet
gücü daha çok teknolojiye ulaşma, onu uyarlama, kullanma ve yaratma
yeteneklerine, yani inovasyon kapasitelerine bağlı görünüyor. İnovasyon
sadece yeni ürün ve imalat süreçleri anlamına gelmiyor.
Pazarlama ve
organizasyon gibi unsurlar da inovasyon kapsamında bulunuyor. İnovasyon
artık ekonomik başarının ve rekabet gücünün temel belirleyicisi haline
geldi. Ekonomik krizler tüm dünyaya kriz dönemlerinde gelişmenin yolunun
inovasyon olduğunu öğretti. İnovasyon, hem şirketlere hem de ülkelere
rekabet üstünlüğü sağlayan en önemli araçlardan biri...
SKD olarak inovasyonu teşvik edici ne gibi çalışmalarınız var?
Dernek olarak inovatif sürdürülebilirlik uygulamalarının bilinirliğinin
artması ve yaygınlaşması gerektiğine inanıyoruz. SKD bünyesindeki
İnovasyon Çalışma Grubu’yla inovatif sürdürülebilirlik uygulamalarının
yaygınlaşmasını amaçlıyoruz.
Böylece sürdürülebilir kalkınmaya katkıda
bulunan inovatif çalışmaları ortaya çıkaracağız. Bu konu da şirketlerin,
kamu kuruluşlarının, derneklerin ve üniversitelerin stratejik
öncelikleri arasına girecek.