Türkiye ’nin lider bilişim teknolojileri grubu Index ’in insan kaynaklan
direktörü Timur Tiryaki işe alımda adaylarda “ölçülü ”, “tutarlı ” ve
“istekli ” olma niteliklerinin yanı sıra grubun dört ana değerini
aradıklarını söylüyor. Index Grup ’ta ancak büyük emek sarf edenlerin,
ter dökenlerin yükselebileceğini söylüyor.
Zirveye kimlerin
çıkabileceğini grubun CEO ’su Erol Bilecik ’in sözlerini aktararak
özetliyor: “En çok çalışanlar ve formayı en çok ıslatanlar... ”
Türkiye’de çeyrek asırdır bilişim sektöründe faaliyet gösteren Index
Grup, Türkiye genelindeki bilgisayar firmalarına, ihtiyaç duydukları tüm
ürünleri, iyi organize olmuş bir dağıtıcı kimliğiyle temin ediyor.
Index
Grup çatısı altında Indeks Bilgisayar, Datagate Bilgisayar, Despec
Bilgisayar, Neteks, Neotech, Artım ve Teklos adlı şirketler yer alıyor.
Bu şirketlerde halihazırda 420 kişi çalışırken grup her yıl 20-25’i yeni
mezun olmak üzere 80 kişiye kapılarını açıyor.
Şirketin
personel stratejisinin son 5 yıllık süreçte “personel müdürlüğü”nden
modern İK’ya geçişini sağlayan Index Grup İnsan Kaynakları Direktörü
Timur Tiryaki, işe alımda “ölçülülük”, “tutarlılık” ve “istek”
aradıklarını söylüyor.
Tiryaki, işe alımda adayların
üniversitesi, bölümü ve not ortalamasından ziyade Index Grup değerlerine
uygunluğuna baktıklarını belirtirken, “Dört ana değerimiz üzerinden
biz; sonuç odaklı, güvenilir, itibarlı, yeniliklere ve gelişime açık ve
yetkin bir ekibin parçası olmak isteyen insanlar arıyoruz” diyor.
Tiryaki,
Index’te yükselmek için ön şartın çok çalışmak olduğunun da altını
çiziyor, “Bu konuda bir numaraya koyacağımız şey, herhalde, Erol Bilecik
Bey’in (Index Grup CEO'su) tabiriyle, ‘En çok çalışanlar ve formayı en
çok ıslatanlar’...~
Yani sahada en çok koşan, terleyen ve emek
verenler. Elbette verimli ve etkili koşmak önemli, ama değerlerimize
sahip, çok çalışan birinin kaçınılmaz olarak daha hızlı ilerleyeceği
gerçektir. Kendini sürekli geliştirmeye açık olmak da ayrıca avantaj
sağlıyor. Yani kritik konu çok çalışmak ve kendini geliştirmeye açık
olmak” diyor. İşte Tiryaki ile sohbetimizden satırbaşları...
Şirketinizin nasıl bir İK stratejisi var?
Index
Grup’ta 5 yıl önce başlattığımız bir dönüşüm süreci var. Dış danışman
desteğiyle başlayan süreçte İK’nın temellerini incelemeye, görevleri,
işleri ve yetkinlikleri tanımlamaya başladık. O süreçte şirketteki
herkese açık kişisel gelişim programları ve seminerler başladı.
Orta
kademeye ve üst yönetime yönelik koçluk çalışmaları yaptık.
Çalışmaların 2,5 yıl devam etmesi sonucunda içeride komple dönüşüm için
düğmeye bastık ve Index grubunun 20 yıllık personel yönetimi tarihinden
insan kaynaklarına geçiş sürecini başlattık.
İlk olarak
temellerini kurduğumuz performans sistemi, eğitim gelişim planları gibi
tanımlanmış teorik bilgileri artık uygulamaya dönüştürmeye başladık.
Kişilerin yıllık değerlendirmeleri, kişisel gelişim planları, hangi
yollarda nasıl ilerleyecekleriyle ilgili İK danışmanlığı ve kimliği
içeriden yürümeye başladı; İK takımını kurduk.
Bu takım seçme
yerleştirme, eğitim, haklar ve yan haklar süreçleriyle ilgili daha çok
hizmet üretmeye başladı. İKbir iç müşteri memnuniyeti ve iç pazarlama
departmanı gibi çalışanlarımızın memnuniyetini yükseltecek programlar
hazırladı.
Bu gelişimi destekleyen programlardan birkaç tanesi
adını koyduğumuz, kendi içimizde markaladığımız şeyler oldu. Örneğin
Index Grup Gönüllüleri diye bir gönüllülük platformu kurduk. “Sunuyorum”
diye bir sunum teknikleri kulübümüz var.~ Holding olarak her yıl ne kadar işe alım yapıyorsunuz? Bu yeni işe alımların ne kadarını yeni mezunlar oluşturuyor?
Index
Grup yılda ortalama 80 kişi alıyor. Bu az bir sayı değil; 60-100
arasında değişiyor bu sayı... Bunların rahat yüzde 25-30’u yeni
mezunlardan oluşuyor. Bunlara yönelik İK süreciyle birlikte özel bir
karşılama programımız var.
Grup şirketleri içinde body atama,
“body”lik sistemimiz ve oryantasyon eğitimimiz bulunuyor. İlk gün İK
oryan-tasyonun yanı sıra tüm grup şirketlerindeki yeni gelenleri bir
araya toplayıp oryantasyon programımıza dahil ediyoruz.
Çalışanlarınızın yaş ortalaması nedir? Gençlerin ve kadınların oranı şirketinizde nedir ?
Index
Grup’un yaş ortalaması 34. Fakat dağılıma baktığınızda 38-40 yaş arası
bir öbekle, 23-25 yaş civarı iki öbeğin ortalaması bu çıkıyor. Index
Grup’ta, eskiler ve yeniler gibi bir sürecin, bu kültür değişimini,
kuşak geçişini bizzat burada her gün hissediyoruz.
Gençlerin
oranı bugün yüzde 35-40’ı buluyor ve hızla da bunun arttığını görüyoruz.
Sanıyorum ki 1-2 yıl içerisinde zaten çoğunluğu artık gençler
oluşturuyor olacak. Kadın çalışan oranımız yüzde 43. Dolayısıyla
toplamda yarı yarıya yakın bir durumda. Orta kademe yönetime
baktığımızda da yarı yarıya, hatta bazı şirketlerimizde üzerinde
olduğunu görüyoruz. Bu konuda üst yönetimimizle ilgili atacağımız
adımlar var.
Şirkette mentorluk sistemi var mı, yönetici adayları nasıl yetiştiriliyor ?
Index
Grup’un örgütsel gelişim dönüşümü için danışmanlık sürecinde biz 2 yıl
boyunca kapsamlı bir mentorluk süreci izledik. Mentorluğu az sayıda
kişiye yetenek odaklı vermek yerine şirketin tümüne yönelik iki yıllık
bir program yaptık. 200’den fazla çalışanımız üçer aylık dönemler
halinde üst yönetimle birebir çalışmalar yaptı.
Her çeyrek
yaklaşık 40 kişi 10 yöneticimizle eşleştirilip, birebir görüşmeler
gerçekleştirdi. Bundaki amacımız aslında üst yönetimin tabana kadar
herkesle ayrım yapmadan, yetenek ya da özel kişi demeden herkesle
dokunmasını, görüşmesini sağlamaktı.~
Dolayısıyla bir operasyon
elemanının, bir müşteri temsilcisinin, bir finans sorumlusunun genel
müdürlere erişimini sağladık. Daha sonra bunun algılarını, etkilerini
test ettik. Çalışanlar arasında oldukça olumlu bir algı yarattı.
Yeni mezunlara yönelik ne gibi programlar uyguluyorsunuz?
Gençlerin
talepleri ve beklentileri doğrultusunda sosyalliği artıracak tarzda
programlar üretiyoruz. Burada sosyalliği iki anlamda kullanıyorum; bir
tanesi gençlerin kalabalık grup içinde olması anlamında sosyalleşme...
Dolayısıyla
sosyalleşmeyi sağlayan Index Kulüp faaliyetlerimiz, tiyatro kulübümüz,
futbol turnuvamız var. Bayan futbol takımı, folklör grubu kuruldu,
trekking gezisi yapıldı. Bir de Prof. Muhammet Yunus’un deyişiyle
topluma hizmet eden anlamında “sosyal işler” var.
Topluma
hizmete yönelik güdüsü olan gençlerin katılması için Index Grup
Gönüllüleri’ni aktive ettik. Gençlerin masaya bir sosyal sorumluluk
projesi getirmesini istiyoruz. Onlara, “Proje lideri sen olacaksın,
şirket sana destek çıkacak, sen projeyi yöneteceksin ve hatta Index Grup
Gönüllüleri senin projende gönüllü olacak” diyoruz. İnsanları iş dışı
bir amaçla bir araya getirebilme becerisinden de geçsinler istiyorum.
Sizde işe başlayan yeni mezunlara yönelik hedefleriniz nelerdir?
Bence
tüm büyüyen, holding yapısına geçen Türk şirketlerinde gençlerle ilgili
kritik yapmamız gereken ve bizim de yapmakta olduğumuz şey kariyer
haritaları ve yol haritaları ortaya koymak... Gözlemim, gençlerin bir
yol haritası görmeye müthiş ihtiyaçları var.
Bunun bireysel
taahhütler olamayacağını, “Üç yılda şu noktaya geleceksin” demenin çok
gerçekçi olmadığını anlamaya başladılar. Ama en azından önlerine kariyer
haritaları koymamız gerekiyor. Biz de bunun hazırlıkları ve süreçleri
içindeyiz. En azından olasılıklar dizisi koymamız lazım.~
Türk
aile şirketleri ve holdingler de şimdi uluslararası şirketlerde
gördüğümüz bu tarz kariyer haritalarını, ağaç yapılarını kendi
kültürlerine adapte etmek üzerine çalışıyor. Biz de bu süreç üzerine
çalışıyoruz.
Yeni mezunlara sunduğunuz kariyer fırsatları neleri kapsıyor?
Grup
şirketleri içerisindeki yapılara göre değişmekle birlikte, amiral
gemimiz Index’i baz alacak olursak satış asistanlığı ya da müşteri
temsilciliği ile başlayan süreçten kariyerlerinde nereye gidecek olursa
olsunlar bir satış tatmasını ve deneyimlemesini istiyoruz.
İster
satış operasyona, ister ürün yönetimi tarafına geçiyor olsun satışta
başlayan süreçte satışın farklı kanallarını deneyimletmek ve bundan
sonra da daha detaylı kariyer planlamak için bir basamak hazırlıyoruz.
Ondan sonra kariyerine satış tarafında ya da ürün yönetimi, pazarlama
tarafında devam etmeyi seçebiliyorlar.
Index kültürü nedir ve buna uygun bir çalışanın özellikleri nelerdir?
CEO’muz
Erol Bilecik’in de deyişiyle kültürün oluşması gerçekten zaman alan
bir süreç ve biz bu yıl, 25’inci yılımız itibariyle artık Index Grup’un
oturmuş ve yerleşmiş bir kültürü olduğunu düşünüyoruz. Geçen yıl da
bununla ilgili kültürümüz ve iş ilkelerimiz kitapçığını yayınladık.
Tüm
işe girişlerde kendi kültürümüze uyum sağlayabilecek ve ileri
götürebilecek kişileri arıyoruz. Oryantasyon eğitimlerimizde bu
kültürden ve iş ilkelerimizden bahsediyoruz. Çok kısaca özetleyecek
olursam, dört ana değerimiz üzerinden biz; sonuç odaklı olacak,
güvenilir ve itibarlı, yeniliklere ve gelişime açık ve yetkin bir ekibin
parçası olmak isteyen insanlar arıyoruz. İşe alım dinamiklerinde de
bahsettiğim üzere üniversitesi, bölümü ve not ortalamasından ziyade
görüşmelerde değerlere uygunluğa bakıyoruz.~ Bu yıl kaç yeni mezun işe almayı düşünüyorsunuz ?
Rakamımız yine benzer.. .20-30 arası yeni mezunu işe almayı planlıyoruz.
Index’de yükselmek için gençlerin ne gibi özelliklere sahip olması gerekir?
Sadece
Index Grup’ta değil tüm şirketlerde aynı olduğunu düşündüğüm bazı
dinamikler var. Bir numaraya koyacağımız şey herhalde, Erol Bey’in
tabiriyle “En çok çalışanlar ve formayı en çok ıslatanlar”. Yani sahada
en çok koşan, terleyen ve emek verenler.
Elbette verimli ve
etkili koşmak önemli, ama değerlerimize sahip çok çalışan birinin
kaçınılmaz olarak daha hızlı ilerleyeceği gerçektir. Kendini sürekli
geliştirmeye açıklık da ayrıca avantaj sağlıyor. Hangi konumda olursa
olsun İngilizcesini, kendi satış bilgilerini ve BT bilgilerini yukarı
çekmeye açık kişilerin önü açık.
Yani kritik konu çok çalışmak
ve kendini geliştirmeye açık olmak. Biz uluslararası şirketlerle çok
çalıştığımız için İngilizcesini sürekli geliştirmeye açık kişiler için
de başka artılar elbette çıkıyor.
Bir adayı işe almak için “Olmazsa olmaz ” dediğiniz 3 nitelik nedir?
Bir
tanesi Sokrates’in tabiriyle “ölçülülük.” Karşımızda oturan birinin
belirli bir düzeyde ölçülü, öz kontrollü biri olması şirketin nasıl
temsil edeceğinin bir parça yansıması oluyor. İkincisi ise tutarlılık.
Örneğin işe alım sürecimizde kendini nasıl algıladığıyla ilgili bir
envanter yapıyoruz.
Daha sonra mülakattaki cevaplarıyla o
envanterin tutarlılığına bakıyoruz. Tarzının farkında olması bizim için
çok önemli. Üçüncüsü de tutku. Yani gemiye binip, bunun bir parçası
olmak istiyor mu? Yeni mezunlar Index’de staj için ne zaman başvuru yapmalı? Stajyer seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Nisan-mayıs
aylarında düzenli staj programlarımız için başvuru alıyoruz. Bunun için
web sayfamızdan duyuru yapıyoruz. Ama en güzel programımız “Anadolu’nun
genç yüzleri bilişimle aydınlanıyor” adlı projemiz....~
Anadolu’nun
özellikle uzaktaki bazı üniversitelerindeki başarılı parlak öğrencileri
İstanbul’a getiriyoruz. Büyük bir bölümünü kendimiz ağırlıyoruz ama
farklı teknoloji şirketleriyle de buluşturup, oralarda staj yapmalarına
imkan sağlıyoruz. Index Grup tüm konaklama ve benzeri giderlerini
karşılıyor. Normalde kapılarını açamaya-cakları şirketlere gençlerin
ulaşmalarına aracılık ediyoruz.
Biz yaz boyunca 10-15 arası
stajyeri kendimiz özel olarak alıyoruz. Anadolu’nun Genç Yüzleri için de
yine gene 10-20 arası stajyer kontenjanı tanımlıyoruz. Staja gelecek
kişilerin yine bahsettiğim temel 4 Index Grup değerlerini ve
mülakatlarda baktığımız ölçülülük, tutarlık güvenilirlik, istek gibi
faktörlere bakıyoruz.
İşe alır gibi stajyer alıyoruz. Staja
gelenlerin yüzde 10’unu daha sonra işe alıyoruz. Ancak bilişim
sektöründe de birçok kişinin önünü açtığı kesin. Index Grup adeta bir
bilişim okulu gibi de görülüyor. Index Grup dokununca sonra bilişim
sektöründe kariyer yapmak gençler için daha da kolaylaşıyor.
“BODY”LİK MÜESSESESİ ÇALIŞIYOR
TAKIMLA ÖĞRENİYOR
İK,
işe alınan kişiyi ilk gün ağırlayıp tüm ana süreçlerin üzerinden
geçiyor. Ama onun dışında bir takım içerisinden “body”si (akranı), bir
de grup şirketleri içerisinden seçtiğimiz “body” sini de alıp burada o
toplantıyı birlikte yürütüyoruz. Bu süreçte, önümüzdeki 3 ayda neleri
öğrenmesi gerektiği, nelerle ilgili potansiyel olarak zorlanacağı ve
nelerde takılacağını bir takım olarak ele alıyoruz.
İŞ ÜZERİNDE EĞİTİM
Grup
şirketleri içinden bir akranının olması, yakın zamanda aynı
deneyimlerden geçmiş birini de sürece katmamız, bizzat onun da neler
yaşadığıyla paralellik kurmasını sağlıyor. Onun dışında İK’nın 3 ayda
bir yaptığı yeni başlayanlara yönelik tam günlük oryantasyon programı
var. Biz iş üzerinde eğitime inanıyoruz. Türk kültüründe iş öğrenme
sistemi günün sonunda bir çıraklık, kalfalık ve ustalık süreçlerinden
geçiyor.~ BODY DE SORUMLU
Dolayısıyla iş üzerinde
öğrenme bu işin en büyük gerçeği, ama iş üzerinde öğrenmenin sadece
müdürden değil akranlardan da olduğunu bildiğimiz için “body”lik
sistemini tasarladık. Herkesin takımındaki “body”si ona asıl öğreten, el
veren kişi. Yeni başlayan arkadaşımızın başarısında “body”lerinin ne
kadar başarılı olduğuna bakıyoruz. Yani çalışan başarılıysa bunu
“body”lerine de atfedip onları da takdir ediyoruz.
Y KUŞAĞINDA ÖZGÜVEN FAZLASI VAR
ÇOK RAHATLAR
Görüşmelerde,
kılık kıyafetlerle ilgili zorunluluklarımız olmamakla birlikte fazla
rahatlığa ya da karşı tarafı ‘Ben niye sizle çalışmalıyım, siz beni ikna
edin’lere artık hepimiz alışığız. Ya da gelen bir CV’de Facebook’ta kaç
takipçisi olduğunu yazıp, “Beni işe almalısınız çünkü ben etrafta haber
yayan, takip edilen bir kişiyim, fikir önderiyim” gibi şeylerle
karşılaşabiliyoruz.
SAYGI İSTİYORLAR
Bir üst kuşağın
bakış açısıyla Y kuşağında bir özgüven fazlalığı olduğu kesin, ama ben
bunun sağlıklı yönetildiğinde bir fırsat olduğunu da görüyorum. Üst
kuşak gençlerin önünü açma zihniyetini benimserse müthiş bir potansiyel
var. Aslında her iki taraf da saygı istiyor. Tecrübeliler tecrübeye,
gençler de gençliğe ve yaratıcılığa saygı istiyor. İK’nın önümüzdeki
5-10 yılda rolü bu hızlanmış kuşaklararası geçişte arabuluculuk...
FEEDBACK BAĞIMLISI
Biz
de karşılıklı saygı ilkesi çerçevesinde bu kuşaklar arası buluşturmayı
yapmaya çalışıyoruz. Gençlerin yenilikçiliğini ve yaratıcılığını takdir
etmeliyiz. Gençlerde bir feedback bağımlılığı olduğu kesin. Bu kuşağın
anne babaları tarafından daha koruyucu bir şekilde yetiştirilmiş olması
dolayısıyla çocuklar da yöneticilerinden anne-baba tarzı yöneticilik
bekler halde. Yani sürekli onaylanma, takdir edilme ihtiyacı var.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?