"Evdeki yegane işim bahçeyle uğraşmak"

Anadolu Grubu CEO’su Hurşit Zorlu ile iş dışı yaşamını konuştuk...

17.11.2017 23:18:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Evdeki yegane işim bahçeyle uğraşmak"

Nilüfer Gözütok Ünal

[email protected]

Anadolu Grubu CEO’su HURŞİT ZORLU, eski bir pul koleksiyoneri. Ortaokul yıllarından itibaren pul biriktiriyor. Müzikle de oldukça yakından ilgileniyor. Hem elektro gitar hem İspanyol gitar çalıyor. Tüm bunların yanında bahçeyle ilgilenmek Zorlu için apayrı bir keyif. Zorlu, “Bahçeyle uğraşmayı seviyorum. Çiçek dikmek, ağaçları budamak, onların baharda filizlenmesini gözlemek hem keyif veriyor hem stres alıyor” diyor.

Anadolu Grubu CEO’su Hurşit Zorlu yoğun iş temposu sonrasında dinlenmek için soluğu evinin bahçesinde alıyor. Evde yaptığı yegane işin de bahçeyle uğraşmak olduğunu belirten Zorlu, bahçeyi ve toprağı sevdiğini söylüyor. “Çiçek dikmek, ağaçları budamak, onların baharda filizlenmesini gözlemek hem keyif veriyor hem stres alıyor” diyor. Zorlu, yazları genellikle sardunya, ortanca ve begonya, kışları ise menekşe ve çuha dikmeyi seviyor. “Ayrıca kiraz, elma, armut gibi birkaç meyve ağacım da var. Özellikle kiraz ağacı baharda çok güzel çiçek açıyor. Bu yıl üstünde epey kiraz da var” diye konuşuyor. Zorlu’nun emeklilik planları arasında da yine bahçe ilk sırada. Bahçeye olan ilgisini biraz daha geliştirip emeklilik döneminde çiftlik gibi büyük bir arazide ağaç yetiştirmek istiyor. Anadolu Grubu CEO’su Hurşit Zorlu ile iş dışı yaşamını konuştuk. 

  • İş hayatınızda nasıl bir tempo ile çalışıyorsunuz? 

İş hayatında çok yoğun bir tempom var. Bizim grupta mesai sabah 8’de başlıyor. Ben istisnalar dışında bugüne kadar 8.30’dan daha geç işe gitmedim diyebilirim. Genelde bir yöneticinin bu kurallara kendisi uyduğu takdirde diğer çalışma arkadaşlarının da onu örnek alacağını düşünüyorum. İyi örnek olmak gerekir. O açıdan benim için çalışma 8.00-8.30 arası başlıyor. 18.30- 19.00’da bitiyor.

  • Sabah kaçta kalkıyorsunuz? Güne nasıl hazırlanıyorsunuz? 

Sabahları genellikle saat 7.00’de kalkıyorum. Mutlaka kahvaltı edip saat 8’e doğru evden çıkıyorum. Kahvaltı sırasında televizyonda günün haberlerini izlemeyi ve gazete okumayı ihmal etmem. 

  • İş ve özel yaşam dengesi anlamında kurallarınız var mı?

Ne yazık ki yok. Evdeyken de çalışıyorum. Kötü bir alışkanlık belki, doğru olmadığını da biliyorum ama o dengeyi kurmak çok kolay olmuyor. Aklınızda iş varken onun kafanızdan çıkması lazım. Özel hayatınızda daha rahat olabilmeniz için daha yoğun çalışıp işleri bitirmek önemli. Akşam bir iki saat işte fazla kalıp eve gittiğinizde kafanızda iş götürmemek ailenize zaman ayırmak önemli ama belirli zamanlarda evde de çalışmak gerekiyor. 

  • Genelde eve iş götürmemeye mi çalışıyorsunuz? 

Çalışıyorum ama bunu başardığımı söyleyemem. Olmuyor çoğu zaman…

  • Dinlenmek için neler yapıyorsunuz? 

Evde vakit geçirmeyi ve ailemle olmayı seviyorum. 17 yaşında bir kızım var. Onun yavaş yavaş üniversite çalışmaları başlıyor. Yurt içi, yurt dışı ne yapsak diye onunla ilgileniyoruz. Daha çok ailemle ve arkadaşlarla dışarıya çıkmak, küçük tatiller yapmaktan keyif alıyorum. Ağustos ayı dışında uzun tatil yapmak mümkün olmuyor. Bizim grubun şöyle bir prensibi var. Biz ağustos ayında toplu tatil yapıyoruz. Çalışma arkadaşlarımızı da tatil yapmaya teşvik ediyoruz. Arkadaşlarımızın üç hafta veya dört hafta tatile çıkmalarını istiyoruz. İşleri yürütmek için genelde ağustos ayında her departmandan dönüşümlü olarak birileri kalıyor.

~

  • Tatillerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Ağustos tatillerinde gerek yurt içi gerek yurt dışında bir yerlere gidiyoruz. Kısa tatillerde ki genellikle bayramları birleştirmeye çalışıyoruz, yine yurt içi veya yurt dışı seyahatler yapıyoruz. 

  • Seyahat etmekten en çok hoşlandığınız, en beğendiğiniz ülkeler ve şehirler hangileri?

Her seferinde farklı farklı yerleri tercih ediyoruz. Türkiye’de yazın Bodrum’a daha fazla gidiyoruz. Ayrıca her yaz mutlaka birkaç gün Bozcaada’ya gidiyoruz. Yurt dışında da farklı lokasyonlara gidip bir hafta, üç gün ya da beş günlük tatiller yapıyoruz.

  • Bu yaz neler yaptınız? 

Ağustos ayında İspanya planı yaptık. Sonra biraz Bodrum ve dönüşünde Bozcaada. Geçenlerde kısa bir Roma seyahati gerçekleştirdik. Fırsat olursa uygun hafta sonları ve bayramları bazen birleştiriyoruz. O tür zamanlarda yurt dışını tercih ediyoruz ama uzun tatillerde tercihimiz Türkiye… 

  • Tekne kullanıyor musunuz? 

Tekne ilgim yok çünkü deniz tutuyor. En iyi tekne arkadaşın teknesidir diyorlar ama arkadaşlarımın teknesine de binemiyorum. Yalnız beni değil eşimi ve kızımı da deniz tutuyor. Bu nedenle bizim için tekne tatili pek mümkün değil. Bırakın tekneyi koskoca gemilerde bile ancak ilaçla seyahat edebildik.

  • Spor yapıyor musunuz? 

Spor yapamıyorum ne yazık ki… Spora taraftar olarak ilgi duyuyorum. Her türlü sporu seyretmeyi severim. 

  • Hangi takımı tutuyorsunuz? 

Koyu Galatasaraylıyım. Galatasaray Kulübü üyesiyim. Galatarasay maçlarını da kaçırmamaya çalışıyorum. Basketbolda ise tabii ki Anadolu Efes’i tutuyorum. Efes’in Eurolig maçlarına da gitmeye çalışıyorum. O da ayrı bir gurur bizim için. Ne yazık ki Eurolig’de Final Four’a katılamadık, direkten döndük. 

  • Sağlıklı beslenme anlamında özel bir diyetiniz var mı? 

Yediklerime dikkat ediyorum. En azından mevcut kilomdan daha yukarı çıkmamaya çalışıyorum. Hatta mümkünse biraz azaltmaya çalışıyorum. 

  • Yemekle aranız nasıl, mutfağa girer misiniz? 

Salata yapmayı severim, mutfağa girdiğim tek konu bu. Genelde çoban salata yaparım…

~


ZİHNİ BOŞALTMAK LAZIM

“GÜZEL BİR UĞRAŞ”
Bahçeyle diğer bir deyişle toprakla uğraşmayı seviyorum. Çiçek dikmek, ağaçları budamak, onların baharda filizlenmesini gözlemek hem keyif veriyor hem stres alıyor. Yoğun iş temposunda stresi atmak, zihni boşaltmak lazım. Toprakla uğraşmak güzel bir şey. Onun için genelde evdeki boş vakitlerimde yaptığım yegane iş bahçeyle uğraşmak. Bir şeyi söküp dikmek, o orda güzel durmadı şuraya mı koyayım demek, basit ama sevdiğim bir uğraş.
“BU YIL EPEY KİRAZ VAR” Uzun yıllardır bahçeli bir evde oturuyorum. Toprakla, ağaçlarla ve çiçeklerle uğraşmama yetecek büyüklükte bir bahçem var. Yazın genellikle sardunya, ortanca ve begonya, kışları ise menekşe ve çuha dikmeyi seviyorum. Ayrıca kiraz, elma, armut gibi birkaç meyve ağacım da var. Özellikle kiraz ağacı baharda çok güzel çiçek açıyor. Bu yıl üstünde epey kiraz da var.



HEM ELEKTRO HEM İSPANYOL GİTARIM VAR

“MÜZİKLE ARAM İYİ”
Müzikle aram iyidir. Genellikle yerli ve yabancı popüler müzik dinlerim. Gençliğimde gitar çaldım hala hem elektro hem İspanyol gitarım var. Nadir de olsa bazen çalıyorum. Stres atmak için iyi oluyor. Bazen kızım piyano çalarken ona eşlik ediyorum.
ÖZEL PROGRAM YOK Konser izlemeyi de severim ama son zamanlarda gidemedim. Yılda bir veya iki konsere gidiyorum. Ne yazık ki özellikle şu konseri de kaçırmayayım diyecek bir zaman planım yok. Ya seyahatte oluyorum ya burada birtakım işler, organizasyonlar oluyor. Denk getirmek gerekiyor. Gruptaki tüm şirketlerin yönetim kurullarına katılmam gerekiyor. Günlük işler zaten doktor muayene temposu gibi. Onun için özel program yapmak zorlaşıyor. Yukarı çıktıkça oksijen azalıyor derler, bu da öyle bir şey.



TÜRKİYE'DE ÇIKAN HER PULU ALIRDIM

“PULCULARI DOLAŞMAYI İSTERİM” 
Güzel bir pul koleksiyonum vardı. Bu merakım ortaokul yıllarında başladı. Bunun üzerine biraz daha zaman ayırıp eksik, alamadığım pulları almayı, sayıları çok azalsa da biraz pulcuları dolaşmayı isterim. Ama bu son 10-15 yıldır pek yapamadığım bir şey. Eskiden Türkiye’de çıkan her pulu alırdım. Bu, ara verdiğim ve keşke vermeseydim dediğim konuların başında geliyor.
“AĞAÇ YETİŞTİRMEK İSTİYORUM” Bir de bahçeye olan ilgimi biraz daha geliştirip, özellikle emeklilik döneminde çiftlik gibi büyük bir arazide ağaç yetiştirmek istiyorum. Orada her türlü ağacı yetiştirsem onların meyvelerini toplasam diye düşünürüm. Şirket işlerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarında da yer almayı seviyorum.
DEĞER YARATAN FAALİYETLER Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’nde (TKYD) uzun yıllar yönetim kurulu üyeliği yaptıktan sonra 2015-2017 yılları arası yönetim kurulu başkanlığını yaptım. Halen kurucularından olduğum Türkiye Yatırımcı İlişkileri Derneği’nde(TÜYİD) yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorum. KOTEDER yönetim kurulunda ve DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi’nde de yönetim kurulunda görev yapıyorum. Bu tür faaliyetler hem çalıştığınız şirket için hem kendiniz için değer yaratıyor katkı sağlıyor.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz