MakarnaKrizde İhracat Rekoru KırıldıDünyada kişi başı makarna tüketiminde 28 kilo ile İtalya ilk sırada yer alıyor. İtalya’yı 13 kilo ile Venezüella ve 11,7 kilo ile Tunus izliyor. Dünyanın en büyü...
MakarnaKrizde İhracat Rekoru Kırıldı
Dünyada kişi başı makarna tüketiminde 28 kilo ile İtalya ilk sırada yer alıyor. İtalya’yı 13 kilo ile Venezüella ve 11,7 kilo ile Tunus izliyor. Dünyanın en büyük makarna ihracatçıları içinde 2. sırada yer alan Türkiye’de ise kişi başı tüketim 6 kilo civarında. Sektörün hedefi, bu rakamı 8 kiloya çıkarmak.
Birçok sektör için zorlu geçen 2009, makarnacılar için yüz güldüren bir yıl oldu. 2009’u 650 bin ton üretim ve 215 bin ton ihracatla kapatan Türk makarna üreticileri, ihracat hedeflerini aşmanın mutluluğunu yaşıyor. Türkiye, 2010 yılında da hem üretim hem ihracat açısından başarılı bir performans bekliyor.
Geçen yılın sektör için çok başarılı geçtiğini söyleyen Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Ergin Erzurumlu, sektörü şöyle değerlendiriyor:
“2009 yılına ilişkin hedefimiz, 200 bin ton ihracattı ama 215 bin ton oldu. Bu çok büyük bir başarı oldu. Aynı zamanda Türkiye’nin şimdiye kadar yaptığı en yüksek makarna ihracatıydı. Yani kriz yılında ihracat rekoru kırdık. Hem ihracatımızı hem pazar sayımızı artırdık. 2008’de 116 ülkeye ihracat yapmıştık, 2009’da bu sayı 123’e çıktı. Yeni pazarlar da kazandık. Aynı başarıyı 2010’da da sürdüreceğimize inanıyoruz. 2010 üretim rakamına ilişkin tahminimiz en az yüzde 10 büyüme. İhracat hedefimiz ise 250 bin ton. Yaklaşık yüzde 15 ihracat artışı tahmin ediyoruz. Makarnada rakip çok fazla ve gerçekten çok güçlü rakiplerimiz var. Özellikle İtalya, çok güçlü. Ama her şeye rağmen başarımızın süreceğine inanıyoruz.”
2010’da 715 bin ton üretim, 250 bin ton ihracat rakamına ulaşma planı yapılıyor.
PlastikToparlanma Süreci Başladı
Küresel ekonomik kriz ve iç pazardaki daralmaya rağmen Türk plastik sektörü, 2009 yılında küçülmedi. Hedeflerini tutturan plastik sektörü, geçen yıl 5 milyon tonu bulan üretimiyle Avrupa 5’incisi olmayı sürdürdü. Sektörün direkt ihracatı, 532 milyon doları plastik hammaddesi olmak üzere toplam 3 milyar 234 milyon dolar oldu. Buna dolaylı ihracat da eklenince toplam rakam 8,1 milyar dolara ulaştı.
Krizle birlikte pazar çeşitliliğine giden sektör, yaklaşık 200 ülkeye plastik mamul ihracatı yaptı. Sektörün ihracatı, krizin olumsuz etkisine rağmen sadece yüzde 1,4 oranında azaldı. Ancak plastikçiler, 2009 yılında da yerli hammadde bulma konusunda sıkıntılıydı. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı’nın (PAGEV) hazırladığı rapora göre sektör, geçen yıl hammadde ihtiyacının yüzde 85’ini ithalatla karşıladı ve 3,8 milyon ton plastik hammaddesi için 5,1 milyar dolar döviz ödedi. PAGEV Başkanı Selçuk Aksoy, bazı alt sektörlerde çok önemli küçülmeler yaşanırken plastik ambalaj gibi alt sektörlerde ise büyüme gözlendiğini söyledi. Aksoy’un 2010’a ilişkin öngörüleri şöyle:
“En önemli rakipler, Avrupa pazarlarında yüzde 20-30’lara ulaşan pazar kayıpları yaşadı. Buna rağmen Türkiye’nin yılı yüzde 0 büyümeyle kapatması büyük başarı. Sektörümüzün 2010’da toparlanma sürecine gireceğini ve büyüme oranlarının çift haneli rakamlara ulaşacağını bekliyoruz. 2010 hedefimiz, 5,7 milyar doları direkt olmak üzere 11,2 milyar dolarlık ihracat.”
Sektör krize rağmen başarılı geçen 2009’un ardından 2010 yılında yüzde 10 büyüme bekliyor.
Motosiklet
Satışlar Durma Noktasında
Türkiye genelinde kayıtlı motosiklet sayısı yaklaşık 2,3 milyon. Araştırmalara göre Türkiye’de her 1.000 kişiye 30 motosiklet düşüyor. Motosiklet Endüstrisi Derneği’nin (MOTED) hedefi ise 1.000 kişiye düşen motosiklet sayısını 75’e çıkarmak.
Ancak son 3 yıldır yaşanan küçülme, sektör temsilcilerinin geleceğe umutsuz bakmasına neden oluyor. TÜİK tarafından yayınlanan Motorlu Kara Taşıtları İstatistikleri verilerine göre 2006’da toplam pazar 400 bin adet civarındaydı. 2007’de ÖTV oranlarındaki artış, satışları önemli biçimde etkiledi ve pazar yüzde 50 daralarak 190 bin adetlere geriledi. 2008 yılında ise pazar 190-200 bin civarında bir seviye ile kapandı. 2009 yıl sonu rakamları henüz TÜİK tarafından açıklanmamış olsa da sektör temsilcilerinin tahmini, yılın 140 bin civarında kapandığı yönünde.
Bu rakamlara göre pazarın 2006’dan beri yüzde 64 daraldığını vurgulayan MOTED Yönetim Kurulu Başkanı Simay Alsan, özellikle ekonomik krizden çok olumsuz etkilendiklerini belirtiyor. Alsan’ın 2009 değerlendirmeleri ve 2010’a ilişkin öngörüleri şöyle:
“Sektörün bundan sonra geçici çözümlere değil kalıcı vergi indirimine ihtiyacı var. Sektör zaten 2006 yılında motosikletlere uygulanan ÖTV vergisi nedeniyle krize girmiş durumdaydı. Üzerine global kriz de eklenince pazar durma noktasına geldi. Vergi konusunda bir iyileştirme yapılmazsa 2010 yılının da 2009 sonuçlarına yakın olması bekleniyor. Motosikletler için ‘yeşil ışık’ bekliyoruz. Sektörün üzerindeki vergi yükü hafifletildiği takdirde 2010 yılındaki satışların artacağı kesindir.”
Krizden ciddi biçimde etkilenen sektör bu yıl için büyüme beklemiyor.
Elektronik Güvenlik
2010’da Büyüme Bekleniyor
Elektronik güvenlik sektörü, geçtiğimiz yıllarda dünya genelinde yüzde 5-6 civarında büyüme gösterdi. Bu rakam, Avrupa’da yüzde 3, Amerika’da ise yüzde 6 seviyesinde. Türk pazarı ise her yıl ortalama yüzde 10 büyüyor. Ancak 2009, sektörün küçülme yaşadığı ender yıllardan biri oldu. 2008 yılında 500 milyon dolar ciro gerçekleştiren sektör, 2009’da yüzde 20 küçülerek 400 milyon dolara geriledi. 2008 yılında 150 milyar dolar olan dünya pazarı ise 2009’da ortalama yüzde 12 küçüldü.
Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İşadamları Derneği (GESİDER) Başkanı İsmail Uzelli, ekonomik kriz nedeniyle yaşanan bu küçülmenin geçici olduğunu düşünüyor. 2010 yılında toparlanma beklediğini söyleyen Uzelli’nin sektöre ilişkin öngörüleri şöyle:
“Geçtiğimiz yıl yaşanan kriz, güvenlik sektörünü de olumsuz etkiledi. Elektronik güvenlik pazarının küçüldüğü ender yıllardan birini yaşadık. Bu dönemde hem yurtiçinde hem yurtdışında birçok satın almaya, birleşmeye ve maalesef iflasa tanık olduk. Ancak her şeye rağmen 2010’dan umutluyum. Güvenlik sektörünün birçok farklı dinamiği var ve bunlar da sektörümüzün hızlı ve sürekli gelişimine imkan veriyor. İletişim teknolojisinde yaşanan gelişmeler, 3G gibi yeni teknolojiler, kablosuz iletişim teknolojisinin yaygınlaşması ve bireysel müşteri pazarında yaşanan büyüme pazardaki talebi artırıyor. 2010 yılında istikrarlı bir büyüme hızı yakalanacağını düşünüyorum. Bekleyen yatırımların başlaması, ertelenen ihtiyaçların tamamlanması ve ekonomik şartların bir nebze stabilize olmasıyla daha olumlu bir tablo öngörüyorum.”
2010’da yüzde 20 oranında bir büyüme ile 2008 rakamlarının yakalanacağı öngörülüyor.
Leasing
Kayıplar Telafi Edilecek
Finansal kiralama sektörü, ekonomik koşullardan en fazla etkilenen sektörlerin başında geliyor. Özellikle KOBİ’lerin krizin etkisinde olması, pazarın hem işlem adedi hem işlem hacmi bazında ciddi biçimde daralmasına neden oldu. 2008’de bir önceki yıla göre işlem hacmi açısından yüzde 35, işlem adedi açısından ise yüzde 60 küçülen sektör, 2009’da daha ciddi bir daralma yaşadı. Geçen yıl işlem hacmi bazında yüzde 58, işlem adedi bazında ise yüzde 69 küçülme gerçekleşti. İşlem hacmi 2,2 milyar dolara kadar geriledi.
Krizin etkilerini şiddetli biçimde hissettiklerini belirten Finansal Kiralama Derneği (FİDER) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Taşar, bu daralmanın iki önemli nedenden kaynaklandığını vurguluyor. Taşar’ın 2009 değerlendirmesi ve 2010 beklentileri şöyle:
“Sektörün müşterileri ağırlıklı olarak küçük işletmeler. Kriz öncelikle ve şiddetli şekilde küçük işletmeleri etkiledi. KOBİ’lerdeki yatırım aktivitesi neredeyse durma noktasına geldi. Dolayısıyla sektörümüzün işlem hacminde yüzde 58 daralma oldu. Önümüzdeki dönem Türkiye ekonomisi büyüme sürecine gireceği için KOBİ’lerin yatırım harcamaları ortalamanın üzerinde gerçekleşecektir. Ayrıca TBMM’de Bütçe ve Plan Komisyonunda bekleyen tasarının kanunlaşması da işlem hacmine olumlu yansıyacak. Tasarı kanunlaştığında operasyonel leasing, satıp geri kiralama, yazılım leasingi ve mevcut kanun kapsamında yapılması uygun olmayan bazı malların da leasinge konu edilmesi mümkün hale gelecek. Dolayısıyla daralma döneminde kaybedilen işlem hacmi, 2012 yılına kadar telafi edilecek.”
2009’u yüzde 70’e varan küçülmeyle kapatan sektör, 2010 yılında 3,5 milyar dolarlık işlem hacmi ve yüzde 60 büyüme bekliyor.
İstif Makineleri
Umutlar Son Çeyrekte
Tamamen yatırımlara yönelik bir alan olarak faaliyet gösteren istif makineleri, endüstrinin her alanında var olması nedeniyle ekonomideki gelişmelerden ilk etkilenen sektörlerin başında geliyor. İç pazar satışlarında ve ihracat rakamlarında yaşanan artışı veya düşüşü eş zamanlı olarak istif makineleri sektöründe de hissetmek mümkün. Bu özelliğini 2009 yılında da sürdüren sektör, piyasalarda gözlenen düzelme sinyalleriyle 2010’a umutlu girdi.
2009 yılıyla ilgili genel bir değerlendirme yapan İstif Makineleri Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER) Genel Sekreteri Faruk Aksoy, şu değerlendirmeleri yapıyor: “2007 yılında satış rakamlarımız 10 bin 500 adetlere kadar ulaştı. 2008 yılında ise bu rakam 8 bin 300 adetlerde kaldı. Geçen yıl ise krizin de etkisiyle 4 bin 100 adet satış gerçekleşti. Tüm yıl değerlendirildiğinde yüzde 50,6 daralma yaşandı. Bu küçülme oranı oldukça büyük. Ancak 2009 yılının son aylarına baktığımızda umut veren bir iyileşme söz konusu. Aralık ayında yüzde 36 düzelme gözlendi. Hükümetin uyguladığı çeşitli politikalar ve KDV indirimlerinin de buna katkısı oldu. İhracat rakamları, 2009 yılında 164 milyon 93 bin 156 dolar olarak gerçekleşmişti. Türkiye’de imalat sektörü geliştikçe ve ihracat arttıkça, buna paralel olarak depolama ihtiyacı ve forklift satışları da aynı oranda artacak. 2010’un ilk çeyreğinde toparlanma olacağını öngörüyoruz. İkinci çeyrekten itibaren iyileşme, son çeyreğinden itibaren de çok daha iyi rakamlar göreceğimizi düşünüyoruz.”
İstif makineleri sektörünün 2010’a ilişkin büyüme beklentisi yüzde 5.
Hazırlayan: Yasemin Erdoğan
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?