Faktoring, ticareti direkt finanse ettiği
için ekonomideki tüm iniş çıkışlardan
anında etkileniyor. İlk altı ayını
Finansal Kurumlar Birliği verilerine
göre yüzde 16 büyümeyle geçiren
sektörün yılın geri kalanında nasıl
bir tablo çizeceği ise soru işareti. Burada sektörün
öncü şirketlerinden TEB Faktoring’in genel
müdürü Çağatay Baydar, “Faktoring için en kötü
aylar Ramazan ve yaz aylarıdır. Eylül’de ve son
3 ayda ciddi hacim yaparız. Ama direkt ticareti
finanse ettiğimiz için, bulunduğumuz ortam nedeniyle
şu an bir canlılık, bir talep görmüyoruz.
Canlılık olmadığı gibi büyük kurumlar da dahil
problemli kredilerde artış görüyoruz” diyor.
Baydar, sektörün Haziran sonu itibariyla yüzde
5’e ulaşan sorunlu kredi oranından tedirgin.
“2009 krizinde yüzde 7’leri görmüştük. Şu an sınırdayız.
Eylül sonunda da oranın yüzde 7 olabileceğini
bekliyoruz” yorumunda bulunuyor.
Ancak iyi gelişmeler de yok değil… Örneğin
Baydar, bu yılın ilk yarısında sektörün müşteri
sayısının yüzde 20 artışla 100 bine ulaştığını
açıklıyor. Yöneticiye göre bu trend sürecek
ve yıl sonunda yüzde 10 artışla 110 bin şirkete
ulaşılacak. Aynı şekilde Baydar, “Faktoring sektörünün
müşteri yelpazesi genişliyor. Dünyada
faktoring küçük ve orta büyüklükteki şirketler
için şekillenmiş bir ürün, bugün Türkiye’de en
küçükten en büyüğe her şirket faktoringi kullanıyor” diye konuşuyor. İlk altı ay sonuçlarını TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar ile değerlendirdik, deneyimli yöneticiyle son dönem sektör trendlerini, yılın kalanı ve 2016 için öngörülerini konuştuk: * Faktoring sektöründe yılın ilk altı ay için sonuçlar iyi geldi. Bu tablo nasıl yakalandı? Evet, ilk altı ay sonuçlarında sektörün işlem hacminde TL bazında yüzde 16 artış görüyoruz. İlk yarıda 59 milyar TL hacim yakaladık. Bu büyümenin yüzde 13’ü iç piyasa işlemlerinden, yüzde 22’si de ihracat faktoringi işlemlerinden oldu. Bu sonuç, ekonominin daraldığı, büyüme hızının düştüğü bir dönem için çok iyi. İhracatın düşmesine rağmen sektörde ihracat faktoringi işlemlerinin artması çok memnun edici. Bu, hem faktoringe karşı farkındalığın arttığını hem yeni müşteri girişi olduğunu gösteriyor. * Ne kadar yeni müşteri girişinden bahsediyoruz? Bugün sektörde 100 bin müşterimiz var. Hepsinin 5 borçlusuna dokunsak 500 bin ticari şirkete ulaşan bir sektörüz. Bu yılın ilk yarısında sektörde müşteri sayısının yüzde 20 arttığını düşünüyorum. TEB Faktoring olarak bizim de bu süreçte müşteri sayımız yüzde 25 yükseldi. * Yeni müşteri kazanımı devam edecek mi? Yıl sonuna kadar yüzde 10’lik bir müşteri artışı olur diye düşünüyorum. Sektörün toplam müşteri sayısı 110 bine kadar çıkar. Günün sonunda biz KOBİ’lere garanti, finansman ve tahsilat hizmeti veriyoruz ve bu ürünlere ihtiyaç artıyor. Faktoringin GSMH içinde aldığı pay da yüzde 10’a yaklaştı. * Haziran sonrası sektör nasıl gidiyor? Faktoring için en kötü aylar Ramazan ve yaz aylarıdır. Eylül ve son 3 ayda ciddi hacim yaparız. Ama direkt ticareti finanse ettiğimiz için, bulunduğumuz ortam nedeniyle şu an bir canlılık, bir talep görmüyoruz. Kara bulutlar dolaşıyor. Maalesef ekonomik yavaşlama var ve işlem talebi yavaş gidiyor. Canlılık olmadığı gibi problemli kredilerde artış görüyoruz, büyük kurumların bile borçlarını ödemeyemez hale geldiğini görüyoruz. Küçük orta ölçekli firmaların nakit akışlarında da sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Bu, Merkez Bankasının karşılıksız çeklerinde artıştan da belirgin izleniyor. Ödenmeyen kredilerde de artış var. Bu, bize şunu söylüyor: Türkiye ekonomisi düşük oranda büyümeyi kaldırmıyor, yüzde 5 ve üzeri büyümeye ihtiyacımız var. Düşük büyüme olunca alt katmanda küçük ve orta ölçekli şirketlerde nakit sıkışıklıkları, ödeme sorunları yaşanıyor. Çok batan şirket var, bunu da görüyoruz. Bunun sonucu faktoring şirketlerinin portföylerinde ciddi anlamda yıpranmalar olacak. Bu kötüye işaret…~*Sektörün sorunlu kredi oranı ne durumda?
Sektörde sorunlu kredi oranı Haziran sonunda
yüzde 5 idi. 2009 krizinde yüzde 7’leri
görmüştük ardından geçtiğimiz yıllarda yüzde
4’e geriledi. Şu an sınırdayız.
* Yıl sonu bu oran kaça kadar çıkabilir?
Daha da artacağını düşünüyorum, eylül
sonu yüzde 7 olmasını bekliyoruz. Bu konuda
kötümserim. Fatura Kayıt Merkezi’nin bu anlamda
çok faydası oldu, çünkü mükerrer finansmanı
engelliyor. Aslında buraya faturaya dayalı kredi
veren tüm kurumların, bankalar, leasing ve tüketici
finansman şirketlerinin de dahil olması lazım.
* Önümüzde seçim var, bu ortamda yılın
son 2 ayı nasıl geçecek sizce?
Maalesef çok parlak geçmeyeceğini düşünüyorum,
kötü bir döneme denk geldi. Seçim
dolayısıyla ekonomik aktivite daha da yavaşladı.
Sektörün ilk altı ayı kadar hareketli bir ikinci yarı
beklemiyorum, yüzde 15 büyüme olamayacak.
Yılbaşında sektör için konulan yüzde 15
büyüme hedefi de tutmayacak. Yüzde 10’larda
kalacağız, dolar bazında küçülme olacak. Biz
birebir ekonominin karnesiyiz, ticarette gelişmeleri
hemen görüyoruz. Biz ilk seçimden bu gidişi
hissetmiştik.
* Kurlardaki volatilitenin sektörünüze nasıl
bir etkisi oluyor?
Maalesef özel sektörde döviz açığı var dolayısıyla
dövizlerin artması şirketlerin yıl sonu
bilançolarında zarar etmelerine neden olacak,
kredilerini ödemeyecekler. Dövizin artması Türk
ihracatçısı için iyi bir gelişme olarak görülür ama
ülkenin son dönemde ihracatı da düşüyor.
* Ama ihracat faktoringinde önemli büyüme var... İhracat düşse bile bu alanda faktoring bilinci arttıkça daha çok ilgi oluyor. Bu şekilde artış yakaladık. Yılın devamında da ihracat tarafında artışın süreceğini düşünüyorum çünkü garanti hizmeti veriyoruz. Bugün artık dünyada da firmaların borçlarını ödeyip ödemeyeceği belli değil. O nedenle Türk şirketleri ihracatta garanti peşinde koşuyor. İlk altı ay sonuçlarına göre ihracat faktoringinin sektör işlem hacminde payı yüzde 18,2. Yıl sonunda bu payın yüzde 20’ye geleceğini öngörüyorum. * Uzun vadede de bu artış sürecek mi? Önümüzdeki 5 yıl içinde ihracat faktoringinin toplam sektör hacminden yüzde 25 pay alacağını düşünüyorum. Dünyada ihracat faktoringinin payı yüzde 15’lerde biz bugünkü oranla dünyada Çin’den sonra ikinci sırada geliyoruz. Aslında kanun koyucunun, ihracatçıya riskini satmasını önererek ülkenin parasının tahsilatını sağlaması gerekir diye düşünüyorum. Türkiye 160 milyar dolar ihracat yapıyor, bu ihracat rakamının zamanında ve eksiksiz ülkeye girmesi sağlanmalı. Endonezya’da kıymetli varlıkların akreditifsiz ihracatına izin verilmiyor, Türkiye’de de böyle bir kanun konulmalı. ~* İhracat tarafında belirgin bir trend görüyor
musunuz?
Aslında büyük ihracatçı firmalar, faktoringi
daha fazla kullanmaya başladı. Türkiye’nin en
büyük şirketlerinde faktoringin kullanım oranı
artıyor. Bugün dünyanın büyük şirketlerinde de
ödeme belirsizliği olduğu için büyük Türk şirketleri
garantiye daha fazla başvuruyor. Krediyi
bankalar ve Eximbank da veriyor ama alacağın garantisini verebilmek önem kazanıyor. Faktoring sektörünün müşteri yelpazesi genişliyor. Dünyada faktoring, küçük ve orta büyüklükteki şirketler için şekillenmiş bir ürün, bugün Türkiye’de en küçükten en büyüğe her şirket faktoringi kullanıyor. Müşteri yelpazemiz genişledi, öyle ki fatura kesen her şirkete hizmet veriyoruz. Büyüklerin garanti talebiyle ihracat faktoringi güzel artıyor. * 2016’ı sektör için nasıl geçecek? 2015 giderek daha da yavaşlayacak. Temmuz ve ağustos aylarında hacimler düştü, kredi faizlerinin artmasına rağmen kâr marjları düştü. 2016 yılında eğer seçimden iyi bir hükümet çıkar ve ekonomik aktivite devam ederse tekrar işlerin toparlanacağını ümit ediyorum. * Kâr marjlarında ne kadar düşüş var? Bu yılın ilk altı ayında, geçen yılın aynı dönemine göre kârlılıkta yüzde 18 düşüş var. Kârlılıkta yıl sonunda yüzde 25 azalma bekliyorum. Sektörün mali tablolarında yıpranma kaçınılmaz. Ancak 2016’da toparlayacağız.
“5 YILDA ŞİRKET SAYISI 50’NİN ALTINA İNER”
OYUNCU SAYISI AZALIR MI? Evet, şirket sayısı azalacak. Bugün 77 şirket var, bunlardan 20’si gidecek. Sektörde aslan payını büyükler alıyor. Zaten kâr marjlarının düşmesi ve problemli kredilerin artması bu işin daha zor yapılabilir olduğunu söylüyor. Bu ortamda bireysel faktoring şirketi hem sermayesini artıracak hem eskisinden az para kazanacak. Bu, sermayedar açısından mantıklı değil. Bu yüzden 20 faktoring şirketinin kapanmasını doğru buluyorum. Bu iş, artık kuvvetli bir özkaynak işi haline geldi. Eskiden bankalarda konsolidasyon olmuştu şimdi faktoring şirketlerinin kabuk değiştirmesi gerekiyor. YABANCILAR BEKLEMEDE Faktoring sektöründe de öyle bir döneme gireceğiz. Bu iş büyük ağabey işi… O yüzden 5 yılda sektörde şirket sayısının 50’nin altına ineceğini düşünüyorum. Banka ortaklı olanlar ve büyük şahıs şirketleri kalacak. Yabancı faktoring şirketlerinin kendi ülkelerindeki kâr mârjları, Türkiye’ye göre hala düşük. Dolayısıyla örneğin İngiltere ve ya Fransa’ya göre biz daha kârlıyız. Ama Türkiye’de yüksek kârlara alışmış şahıs şirketleri için artık durum değişti. Bugün piyasada Türk faktoring şirketleriyle ilgilenen yabancılar var, ekonomik ve siyasi konjoktürden dolayı yatırımcı iştahsızlığı var, bekleniyor.~“ODAĞIMIZ İHRACAT VE KOBİ’LER”
AKTİFLERDE YÜZDE 42 BÜYÜDÜK
TEB Faktoring, ilk altı
ayda işlem hacmini korudu. 4,5 milyar TL işlem hacmiyle
geçen yılın biraz üzerinde bir rakam yakaladık. Aktiflerimizi
ilk altı ayda yüzde 42 büyüterek 1,3 milyar TL’ye yaklaştık.
Yıl sonunu 8 milyar TL işlem hacmiyle kapatacağız. İşler çok
durgunlaştı o yüzden geçen yılla aynı işlem hacmi rakamı
olacak. Ama sektöre paralel olarak kârlılığımızda düşüş,
mevcut ve problemli kredilerimizde artış var. Kârımız geçen
yılın yüzde 5 altında kaldı.
HACMİN YÜZDE 63’Ü İHRACATTTAN
Müşteri sayımızı
yüzde 25 artırdık. Yeni müşterilerimizin tümü KOBİ. Küçük
işlemlere gittiğimiz için müşteri ve işlem sayısı artıyor.
Büyümede ihracat ve KOBİ odaklı devam ediyoruz. Toplam
aktif içinde KOBİ’lerin payı yüzde 30, buraya yeterli ilgiyi
gösteriyoruz. TEB Faktoring’te işlem hacminde ihracatın payı
da ilk altı ayda yüzde 63’e geliyor. Yıl sonunda da ihracatın
payı yüzde 60’larda olur. Sektörde ihracatta lider ve genel
sıralamada ilk 3 şirket içindeyiz, bunu korumak istiyoruz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?