İdealin peşinde

19 sektörün büyüme potansiyeli

3.12.2015 14:55:080
Paylaş Tweet Paylaş
İdealin peşinde
2015, birçok sektör için belirsizliklerle dolu başladı. Öyle de sona erecek gibi görünüyor. Son çeyreğe girilmişken artık yıl sonu hedeflerinin tutup tutmayacağı da daha iyi netleşiyor. Sektörel büyümelere ilişkin veriler ise pek parlak değil. 19 sektörü dahil ettiğimiz araştırma, birçok sektörün “yıllık ideal büyüme oranını” yakalayamadığını ortaya koyuyor. Öyle ki 19 sektörden 11’i, “sağlıklı ve ideal” olarak tanımlanan büyüme oranının oldukça gerisine düşmüş durumda. 
Ancak şanslı olanlar da var. Örneğin bankacılık, otomotiv, beyaz eşya ve mobilya, ideali yakalayabilen 8 sektörden birkaçı. Aslında her sektörün ideal tanımı da kendi dinamiklerine göre farklılık gösteriyor. Örneğin, tüketici elektroniği için ideal olan, her yıl çift haneli büyüyebilmek. Ev tekstili sektöründe enflasyonun üzerinde, yüzde 5-10 ciro artışı “ideal” olarak görülüyor. Lojistikteki ideal oran ise yıllık büyümenin yüzde 20’leri geçmesi. Çimento için kabul edilen ideal oran, kişi başı tüketimin 1 tonu aşmasından geçiyor. Bu tüketime ulaşana kadar gereken yıllık büyüme oranı da yüzde 5. Ancak bu oran ne 2014’te yakalanabildi ne de 2015 yıl sonunda yakalanacak gibi görünüyor. Seramik sektörü uzmanları ise “ideal büyümeyi” belirlerken 2023’e dönük hedefleri baz alıyor. Sektörün bu hedefe ulaşılabilmesi için de her yıl yüzde 7 büyümeye ihtiyacı var. Peki diğer sektörlerde durum nasıl? Yıllık büyüme anlamında “kendi idealini” yakalayan sektörler hangileri? Hedefin gerisinde kalanları yarı yolda bırakan nedenler neler?
İDEAL ORAN KAÇ?
Sektörlerin her biri kendi dinamiklerine göre bir ideal büyüme oranı belirlemiş durumda. Bazıları ihracatı, bazıları iç satışı parametre olarak alıyor. 2023 hedefine göre öngörü yapan da var, yıllık bazda ilerleyen de… Örneğin küçük ev aletleri sektörünün yıllık ideal büyüme oranı, en az yüzde 10. Fakir Elektrikli Ev Aletleri Pazarlama Müdürü Esra Türköz, şöyle konuşuyor: “Sektörün büyüme eğrisi son 10 yıldır sürekli bir artışla yıllık minimum yüzde 10–15 seviyelerinde seyrediyor. Bunun ideal büyüme oranı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak sektörün yüzde 10 büyümenin altına inmek gibi bir lüksü yok.” Media-Saturn Holding Başkan Yardımcısı Peter Leisten, “Türkiye’de tüketici elektroniği sektörü büyük bir pasta. Pazar, 2011- 2013 arasında yıllık yaklaşık yüzde 20’lik büyüme kaydetti” diyor ve ideal oranın yüzde 19- 20 olduğunu belirtiyor. Teknosa Genel Müdür Yardımcısı Cem Işık, “Pazarımızın büyüklüğü 36 milyar TL seviyesinde. İdeal oran, hem global hem ülkenin ekonomik konjonktürüne bağlı olduğundan değişkenlik gösteriyor. Şu anda sektörümüz iyi bir çizgide” diye konuşuyor. Bimeks İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmed Akgiray ise “Teknoloji perakende sektörü için ideal büyüme oranının yıllık en az yüzde 15 olduğunu söyleyebiliriz” sözleriyle benzer bir yorum yapıyor. Organize perakendedeki ideal oranı ise Makro Market Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Songör açıklıyor: “Yılda yüzde 12’ler düzeyindeki büyüme rakamları idealdir diyebiliriz. 2015’te sektörün yüzde 10 civarında büyüyerek 130 milyar doları aşması mümkün görünüyor.”~YAKALAYAN VAR MI?
Araştırmaya dahil olan 19 sektörden 8’i bu yıl sonu itibarıyla ideal büyümeyi yakalayabilecek. Onlardan biri de beyaz eşya. Oysa geçen yıl sektör için oldukça kötüydü. TÜRKBESD verilerine göre, 2014’te iç satışlar yüzde 2 daralmıştı. “Türkiye ekonomisinin yüzde 3 büyüdüğü bir ortamda sektörümüz için ideal büyüme yüzde 5 olarak alınabilir” diyen Indesit Company Türkiye Ülke Müdürü Turgay Dağ, şu yorumları yapıyor: “Kötü geçen bir 2014 ve üzerine 2015 seçimleri, bu yıl için olumlu büyüme yarattı. Bu durum yıl sonuna kadar sürer. 2015 için ideal büyüme iç satışlarda yüzde 8-10 denebilir.” 2015 performansından memnun olan bir diğer sektör de otomotiv. Geçen yılı yüzde 4 üretim artışıyla kapatan sektörün 2015 sonuna dair beklentisi yüzde 7 artışla rekora imza atmak. Otomotiv Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Osman Sever’in yorumu şöyle: “Otomotiv sanayimiz 2014’te bir önceki yıla göre yüzde 3,9 büyüdü. Memnuniyet verici bir yıldı. 2015’e bakıldığında ise üretim artışımız sürüyor. İlk 7 aydaki üretim geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18 arttı. 2015’te motorlu araç üretiminin 1 milyon 250 bin adet civarında olmasını bekliyoruz. Bu da geçen yıla göre yüzde 7 artış demektir.” Toyota Pazarlama ve Satış CEO’su Ali Haydar Bozkurt ise sektörün satış tarafına dair yorum yapıyor: “Sektör bu yıl şu ana kadar olumlu bir seyir izledi. Ancak yine de ideal eşik olarak nitelendirdiğim 1 milyon ve üzerindeki satış adetlerine 2015’te de ulaşılamayacak gibi
görünüyor. İlk 7 ayda toplamda 516 bin 386 adetlik satış gerçekleşti. Dövizdeki yükseliş eğilimi gerilerse yılın geri kalanında 900-950 bin bandında bir satış gerçekleşebilir.”
GERİDE KALAN KİM?
11 sektör ise ideal büyümesini yakalayamamış görünüyor. Çelik sektörü, ideal oranın çok gerisinde kalanlardan. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, “Çelik sektöründeki büyümeyi açıklamak için üretim parametresini kullanıyoruz. Yıllık ideal büyüme oranının, yüzde 5-6 üretim artışı olduğu söylenebilir. Ancak 2014’te üretim yüzde 1,8 küçüldü. Daralma, bu yıl da derinleşme eğilimi gösteriyor. Yıl sonunda üretimin yüzde 3 civarında azalacağını tahmin ediyoruz” diyor. Süt ve süt ürünleri de ideali tutturamayanlardan. İdeal büyüme oranı yüzde 8-10 olan sektör, 2014’ü yüzde 5 büyümeyle kapatmıştı. Bu yıl sonuna dair beklenti de aynı düzeyde. Ekici Peynir Satış Direktörü Burçin Ekici, pazardaki son durumu şöyle yorumluyor: “Geçmiş yıllarda yüzde 7-8 arasında büyüyen peynir sektörü, 2014’te yüzde 5 büyüdü. Bunun temel nedenleri, Türkiye’deki süt fiyatlarının Avrupa’ya göre yüksek olması. Yüksek süt fiyatları tüketiciye yansıtılamadığından, kârlılıkta da sıkıntı yaşanıyor. 2015 sonunda da yüzde 5-6 seviyelerinde büyüme öngörüyoruz.” Seramikteki ideal oran, hem ihracat hem üretimde yüzde 7. Ancak sektör bu oranın çok uzağında… Geçen yıl ihracatta yüzde 1 daralan pazarın bu yılki küçülmesi yüzde 3-4 olacak. Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İlter Yurtbay, şunları söylüyor: “2014’te toplam satışlar 308 milyon metrekareden 285 milyon metrekareye, ihracat gelirleri ise 598,6 milyon dolara geriledi. Satışlarda geçen yıla benzer bir seyir yaşanıyor. İhracat geçen yıla göre yüzde 3-4 oranında geride kalmış durumda. Son verilere göre sektörün bu yıl da ideal büyüme oranına ulaşması mümkün görünmüyor.”~ZORLAYAN FAKTÖRLER
Peki sektörleri ideal oranın gerisinde bırakan nedenler neler? Bunların başında iç ve dış pazarlardaki sıkıntılar, siyasi belirsizlikler ve kur etkisi geliyor. Teknosa Genel Müdür Yardımcısı Cem Işık, “Tüketici elektroniği sektörü, belirsizliklerle dolu bir yıl geçirdi. Bu yüzden büyümeler, geçen yıllardaki seviyelerde olmadı. Ama yine de dünya ortalamasının üzerinde gerçekleşti” diyor. Media-Saturn Holding Başkan Yardımcısı Peter Leisten de aynı fikirde: “2014’te yüzde 16,5 büyüyen sektör, ideal oranın 2,5 puan gerisinde kaldı. Nedeni, ekonomik büyümenin yavaşlaması, harcamaların azalması, kredi kartı taksitine gelen sınırlandırmalar oldu.” Yıl sonuna dair yüzde 3 küçülme beklentisi olan çelikteki daralmanın nedenini ise Çelik Üreticileri Derneği Veysel Yayan özetliyor: “Sektör, 2015’in ilk 7 ayında yüzde 5,7 küçüldü. Bu küçülmede, konjonktürel etkenler, sektörün girdi ve enerji maliyetleri üzerindeki fon ve kesintilerin rekabet gücünü sınırlandırması, dahilde işleme rejimi uygulamasının, ithal girdileri yerli girdiler karşısında daha avantajlı bir konuma getirmesi gibi unsurların etkili olduğu söylenebilir.” CP Grup Başkan Yardımcısı Nezih Gençer, “Kanatlı et sektörünün yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 8. Geçen yıl yüzde 7,7 büyüdü. Ancak 2015’te ideal oranın gerisinde kaldık” diyor ve nedenlerini anlatıyor: “İlk 6 aylık verilere göre tavuk eti üretimi ancak yüzde 6 artış gösterdi. Bunun ana nedeni nisan-mayıs aylarında görülen kuş gribi vakalarıydı. Ancak yine de yıl sonu itibarıyla en az yüzde 4 büyüme bekliyoruz.” Omsan Lojistik Genel Müdürü Osman Küçükertan’ın lojistiğe dair yorumları da şöyle: “Seçimlerin yarattığı belirsizlik, dış ticaretteki düşüş, daralan Avrupa pazarı, Ortadoğu ve Körfez ülkelerindeki olumsuz siyasi gelişmeler, sektör büyümesini ideal orandan aşağı çekti. Yıl sonunda sektör büyüme oranının yüzde 15 gerçekleşeceği düşünülüyor.”
KUR ETKİSİ SARSTI
Özellikle son aylardaki hızlı kur artışı ve dış pazar koşullarındaki olumsuzluklar da birçok sektörü olumsuz etkilemiş durumda. İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, “Hazır giyim ve konfeksiyon ihracatındaki gerilemenin en büyük nedeni Euro’nun dolar karşısındaki değer kaybı, yani parite etkisi” diyor ve ekliyor: “İlk 7 aylık ihracatımızda 1,5 milyar dolara yakın kaybın neredeyse tamamı AB ülkelerinden kaynaklanıyor. Rusya’da geçen yıl başlayan kan kaybı bu yıl da devam ediyor. 2015’i en azından geçen yılın rakamıyla kapatacağımıza inanıyorum.” Ev tekstili de ideali yakalayamayanlardan… Özdilek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Özdilek, nedenini dış pazarlardaki sıkıntılara bağlıyor: “Sektörün ideal büyümenin gerisinde kalmasında, Rusya, Ukrayna ve Türk Cumhuriyetleri’ndeki olumsuz siyasi ve ekonomik şartlar etkili oldu” diyor. Lojistik de kur artışından etkilenen pazarlardan. Lojistik Danışmanı Atilla Yıldıztekin, şunları söylüyor: “Dolar kurunun artması GSMH’yi düşürüyor. Ekonomi de yüzde 5’in altında büyüdüğü için bu durum sektörü geri götürüyor.” İdeal büyüme oranı yüzde 13-14 olan çikolata ise bu yılı yüzde 6-7 ile kapatacak gibi görünüyor. Elvan Grubu Başkanı Hidayet Kadiroğlu, düşüş nedenlerini şöyle sıralıyor: “Küçülmede 4 ana faktör etkili. Savaş ortamı nedeniyle Irak pazarına giden yolların kısıtlanması, Ruble’deki devalüasyonun ihracat pazarlarımıza olumsuz yansıması, kurdaki istikrarsızlık ve petrol fiyatındaki düşüş. 2015’te ideal büyüme oranı ortalaması yakalanamasa da geçen yıla göre daha iyi bir seviye yakalayabiliriz.”
2015 NASIL BİTER?
Bu yılın sonuna dair sektörel öngörüler ise birbirinden farklı. Indesit Company Türkiye Ülke Müdürü Turgay Dağ, “Olumlu geçen ilk 6 ay ve seçim sonrası tablolara baktığımızda beyaz eşyada ortalama büyümenin yüzde 8-10 olacağını öngörüyoruz” diyor ve ekliyor: “İhracat büyümesini ise yüzde 15-20 artış olarak umuyorum. Türkiye’de üreten firmalar, Avrupa ve diğer pazarlarda ciddi bir avantaj yaratacaktır.” Bimeks İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmed Akgiray, tüketici elektroniğini değerlendiriyor: “2015 perakende ve iç talep açısından parlak bir yıl olmadı. Dolayısıyla ideal büyüme oranlarının yakalanacağını düşünmüyoruz. Tüketimde ciddi bir talep ertelemesi var, bunu hissedebiliyoruz. 2016’da ise güçlü ciro artışları öngörüyoruz. Sektör bu yıl olmasa da 2016’da, ideal büyüme oranı olan yüzde 15’e rahatlıkla ulaşabilir.” Süt ürünlerine dair değerlendirmeyi SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Ilgaz yapıyor: “Türkiye yıllık 18,5 milyon ton çiğ süt üretimiyle dünya liginde 9’uncu sırada. Her ne kadar inek sütü üretim artışı 2014’te yüzde 1,5 oranında kalmışsa da son 5 yıldaki bileşik büyüme yüzde 7,8. 2023 hedefi olan kişi başı 350 litre hedefine ulaşabilmek için önümüzdeki dönemde hem üretim hem tüketim olarak yüzde 50 artışı hedeflemeliyiz.” Lojistik uzmanı Atilla Yıldıztekin de karamsar düşünenlerden. Yıldıztekin, “İstenen büyüme yakalanamaz. Çünkü cirolar düşük, ithalat ve ihracat yeteri kadar büyümedi, ekonomik büyüme yetersiz ve tüketim azaldı” diyor. Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İlter Yurtbay’ın yorumları şöyle: “Seramikte ideal büyümeye ulaşılması mümkün görülmüyor. Seçim sürecine girilmesi ve güven kaybı belirsizlikleri artıracaktır. Oysa 2015 başında, inşaat sektöründeki hareketliliğin bu yıl da devam edeceği ve sektörün yüzde 4,5-5 oranında büyüyeceği öngörülüyordu.”~6 SEKTÖRDE DURUM NASIL
E-TİCARET

Morhipo Genel Müdürü ŞULE ARDİTTİ’nin e-ticaret pazarına dair değerlendirmeleri şöyle: “2014’te e-ticaret sektörü yüzde 35 büyüdü. Sadece online perakendenin payı yüzde 33 büyümeyle 6,5 milyar TL’ye ulaştı.2015’in ilk 6 ayında toplam perakendenin yüzde 1,6’sı online gerçekleşti. Avrupa’da bu oran yüzde 10-15, Amerika’da ise yüzde 20. 2017’de Türkiye’de de yüzde 7,5’e ulaşmasını bekliyoruz. Büyümenin süreceğine inanıyoruz.”
ÇAĞRI MERKEZİ
Turkcell Global Bilgi Genel Müdürü ÇAĞATAY AYNUR, çağrı merkezi sektörüne dair verileri paylaşıyor: “3,4 milyar TL pazar değerine ulaşan bir sektörüz. Pazarın ciro bazında yıllık ideal büyüme oranı yüzde 12-15. Ancak 1 Mayıs’ta yürürlüğe giren düzenleme nedeniyle bu yıl ideal büyüme oranının altında kalınması, büyümenin yüzde 9-10 olması öngörülüyor.”
ÇİMENTO
Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanı ŞEFİK TÜZÜN, “Büyüme oranı tamamen Türkiye’nin büyümesine bağlı” diyor ve ekliyor: “İdeal olan, kişi başı tüketimin yıllık 1 tonu aşmasıdır. Diğer bir deyişle yıllık ortalama yüzde 5 büyüme ile ancak 2019’da bu seviye yakalanır. Ancak 2015 için tüketim istenen düzeyde değil. Yıl sonunda iyi ihtimalle büyüme oranının yüzde 0 civarında olacağını tahmin ediyoruz.”
MOBİLYA
“Mobilya sektörü son 10 yıldır dengeli büyümesini sürdürüyor” diyen MOSDER Başkanı İSMAİL DOĞAN, şöyle devam ediyor: “Rakamlara baktığımızda, komşu ülkelerdeki krizler ve iç karışıklıklar ihracattaki başarımıza engel olmadı. Mobilya sektörünün yıllık ideal büyüme oranı ortalama yüzde 10. Yılın ilk yarısı için öngördüğümüz ihracatı gerçekleştirdik.”
PLASTİK
Sektördeki ideal büyüme oranının yıllık yüzde 10 ve üzeri olduğunu söyleyen PAGEV Başkanı YAVUZ EROĞLU ekliyor: “2014’ü birçok sektörün aksine artı değerlerle tamamladık. Ancak ideal oranın gerisinde kalınan bir yıldı. Şu anki verilere göre yıl sonunda üretimde miktar bazında yüzde 3,4’lük artış yakalamamız güzel, ancak son 10 yılda her yıl yüzde 10 büyüyen sektör için bu rakamlar maalesef tatmin edici seviyede değil.”
HAZIR GİYİM
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı ŞEREF FAYAT’ın yorumları şöyle: “Sektör sanayi cirosu 2014’te yüzde 13,1 arttı. Yurtiçinde hazır giyim harcamaları ise yüzde 14 arttı. Sektör, beklentilerimiz doğrultusunda büyüyor. Bu yıl sanayi cirosunun yüzde 8 10’luk bir artışla 67-68 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz. İhracatta Euro-dolar paritesi nedeniyle sıkıntı yaşıyoruz. 2023’te 60 milyar dolar ihracata ulaşmak için her yıl en az yüzde 10 büyümeliyiz.”~HİLAL SUERDEM / KİĞILI CEO'SU
"HAZIR GİYİM İDEALİ YAKALAR"
DÖVİZ ARTIŞI OLUMSUZ

Bu yıla sektör olarak baktığımızda ilk çeyrekte dolar kurunun hızlı artışı sektörü son derece olumsuz etkiledi. Dolar kuru üstünden yapılan tedarikçi anlaşmaları, AVM kiraları gibi konularda sektör sıkıntılı bir dönem geçirdi. Ekonomi, siyasi ve toplumsal dalgalanmalar yerli tüketicinin ani kur değişimine verdiği tepki, piyasalarda ve sektörde temkinli bir bekleyişe sebep oluyor.
İDEAL ORAN YÜZDE
10 Sektör olarak bu yılı ideal büyümeye yakın oranlarda, yüzde 8-10 düzeyinde bir büyümeyle kapatacağımızı öngörüyoruz. Bununla birlikte dolar artışı sebebiyle küçük markaların ne yazık ki etkileneceğini düşünüyoruz. Bu anormallik yatırımcıların ve şirketlerin koşullara daha hakim olduğu bir piyasa normaliyle kendiliğinden çözülecektir. Siyasi istikrarın sağlanması beklentisiyle serbest piyasa kendi içinde dengesini kuracaktır.    


TEMEL GÜZELOĞLU / FİNANSBANK GENEL MÜDÜRÜ
"BANKACILIKTA KREDİ ÖNEMLİ"
PARAMETRE NE?

İdeal büyümede bankacılık için kullanılması en doğru parametre kredi büyümesidir. Son yıllarda politika yapıcıların “ideal” kabul ettiği kredi büyümesi oranı yüzde 15’lerde. Gerçekten de sektör için kredi/mevduat oranının yüzde 100’ü aştığı düşünülürse yüzde 15’in üzerinde kredi büyüme oranlarını fonlayabilmek için sektörün daha yoğun bir şekilde yurtdışından borçlanması gerekir ki mevcut koşullarda bu gerçekçi görünmüyor. Öte yandan yüzde 15’ten daha yavaş kredi büyüme oranları da GSYİH büyümesi için son yıllarda norm haline gelmiş olan yüzde 3 seviyesinin de altında kalınması sonucunu doğurur.
2015 NASIL KAPANIR?
2014’te sektörün kredi büyümesi yüzde 18 olurken kur etkilerinden arındırılmış kredi büyümesi yüzde 17 oldu. Yani ideal kabul edebileceğimiz seviyelerde bir büyüme kaydedildi. 2015’te ise ağustosun ilk haftası itibarıyla yüzde 15’lik kredi büyümesine ulaşıldı. Ama bu yıl kur etkilerinin oynadığı rol daha büyük. Kur etkilerini dışarıda bıraktığımızda ise yılbaşından bu yana yüzde 10 seviyesinde bir kredi büyümesi görüyoruz. Dolayısıyla yılın geri kalan bölümünde iç siyasi belirsizlikler sebebiyle kredi talebinde çok keskin bir yavaşlama olmazsa, yılın tamamı için kur etkisinden arındırılmış olarak yine yüzde 15’ler düzeyinde bir kredi büyümesi mümkün görünüyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz