Derin Su Tutkunları

Su altının büyülü dünyası birçok iş insanı için adeta tutkuya dönüşmüş durumda. Dalarken normal hayatın akışı dışına çıktığını söyleyen Galata Business Angels Başkanı Emre Kurttepeli , o anlarla ilgili duygularını “Dalmak özgürlüktür” diye ifade ediyor. İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut, dalışta yaşanan adrenalinle yenilendiğini belirtiyor. Vakko Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jeff Hakko ise “Suyun altına daldığım anda tüm stresten, günlük hayatın yüksek ve hengameli temposundan, her türlü kargaşadan uzaklaşıyorum” diye konuşuyor.

23.07.2015 12:37:070
Paylaş Tweet Paylaş
Derin Su Tutkunları
Kimi zaman masmavi kimi zaman turkuaz sular... Rengarenk su canlıları ve onların arasında yaşanan, su üstüne dair ne varsa her şeyi unutturan sonsuz dinginlik... İşte sualtının bu büyülü dünyası yoğun tempoda çalışan birçok iş insanı için adeta gizli bir kaçış adresi. Dalmayı hem bir spor hem dinlenme aracı olarak görenlerin sayısı da hayli çok. Örneğin Galata Business Angels Başkanı Emre Kurttepeli’ye göre dalış en güzel sporlardan biri. “Dalarken normal hayatın akışı dışında bir ortama giriyor, doğal ortamında sualtı canlılarıyla baş başa kalıyorsunuz. O ortamın kendine ait bir huzuru var. Bu da motivasyon anlamında kendinizi çok iyi hissetmenizi sağlıyor” diyen Kurttepeli, dalmanın kendisi için özgürlük olduğunu ifade ediyor. “Dalarken doğa ile baş başa kalıyorum” diye ekliyor. En son Maldivler’de bir haftalık dalış gezisi yapan Kurttepeli’nin hedefinde ise Galapagos Adaları var. Kurttepeli gibi birçok iş insanı dalma konusuna ciddi mesai harcıyor. Tatillerini dünyanın dört bir yanındaki derin sularda değerlendiriyor.
“MOTİVASYON SAĞLIYOR” TÜBİSAD Başkanı Kemal Cılız, dalmaya ilk olarak 1988 yılında Amerika’da üniversite eğitimi sırasında başladı. Ama uzun bir ara vermek durumunda kaldı. 2009 yılında iş nedeniyle Kızıldeniz’e gitmesiyle birlikte dalma tutkusu yeniden canlandı. Son 6 yıldır düzenli olarak daldığını belirten Cılız, dalmanın kendisi için inanılmaz güzel bir hobi olduğunu söylüyor. “Her yıl aynı ekip arkadaşlarımla dünyanın farklı bir noktasına yaptığımız dalış gezileri yoğun iş temposundan biraz uzaklaşmak için bir fırsat oluyor. Bir hafta denizin ortasında teknede geçiyor. Günde ortalama 3-4 dalış yapıyoruz. Bazen denizin ortasında teknede tüm gün bir kara parçası görmediğimiz oluyor. Doğa ile bütünleşmek insanı hem dinlendiriyor hem döndüğünüzde inanılmaz bir motivasyon sağlıyor” diyor. Cılız’ın son daldığı adres ise Maldivler. Kendisini en çok büyüleyen yerin 2 yıl önce daldığı Endonezya’daki Raja Ampat olduğunu anlatan Cılız, bu bölgenin Avustralya’nın kuzey batı ucunda olduğunu söylüyor. “İnsan eli pek değmemiş okyanus ortasında bir yer. Denizin altı muhteşem güzelliklerle dolu” diye konuşuyor. Önümüzdeki yıl için şimdiden planlar yapmaya başlayan Cılız, “Tam kararımı veremedim. Ancak seçenekler arasında Costa Rica açıklarındaki Cocos Adaları ve Mikronezya’daki Palau Adaları olduğunu açıklıyor.
“EN UNUTULMAZ DALIŞIM” Gedik Yatırım Menkul Değerler Genel Müdürü T. Metin Ayışık’ın dalma macerası çocukluk yıllarına kadar uzanıyor. Yazları hep deniz kenarında şnorkelle dalmaktan ve balıkları izlemekten çok hoşlandığını belirten Ayışık, daha sonraları herkes bisiklet isterken zıpkın istediğini hatırlıyor. “Son 20 yıldır da dalış sektörünün ve ekipmanların gelişmesiyle de tüplü dalışa başladım. Şu anda ileri seviye padi lisansım var. Önceleri sadece dalarken, gördüklerimi başkalarına anlatırken, sonrasında gördüklerimi güzel bir anı olarak hep hatırlamak ve bu güzellikleri başkalarıyla de paylaşmak için sualtı fotoğrafçılığına başladım” diye konuşuyor. Ayışık için dalmak huzur demek. Dalış süresince tüm stresini attığını söylüyor. Hiçbir tatilin kendisini dalış tatilleri kadar dinlendirmediğinin altını çiziyor. Endonezya, Karayipler, Kızıldeniz ve Hint Okyanusu gibi birçok önemli noktada dalan Ayışık’ın en son daldığı adres Bali’nin kuzey doğusunda. İkinci Dünya Savaşı’nda batırılan Amerikan batığının da olduğu Tulamben’i, özellikle makro fotoğraf çekenler için cennet gibi bir yer olarak tanımlıyor ve anlatmaya şöyle devam ediyor: “Dünyada çok az bölgelerde bulunan pigme denizatı, mimik ahtapot gibi birçok deniz canlısına ev sahipliği yapan bir yer. “ Ayışık, bugüne kadar kendisi için en unutulmaz dalışı da şöyle paylaşıyor: “Unutamadığım dalış Kızıldeniz Hurghada’nın güneyinde Elphinstone’ye yaptığım dalış. Bir hafta boyunca teknede kalmıştık. 
~
Çok dalgalı bir havada, açık denizde bu güzel reef’e 50 metre derinde beslenen köpek balıklarını görmeye gitmiştik. Yol boyunca çok dalga yediğimizden hemen hemen hepimizi gidene kadar deniz tutmuştu ve çok azımız dalabildik. 50 metrede köpek balıklarını izledik. Mercanların ve balıkların güzelliğini ve renklerini unutamam.”
“SU ALTINDA YAŞAMAYI SEVİYORUM” Eksen Group Yönetim Kurulu Başkanı Erol Kaynar, kendisini bildi bileli suyun üstünde yüzmektense suyun altında yaşamayı sevdiğini söylüyor. “Biz Boğaz’da büyüdük, mutlaka denize, deniz gözlüğüyle girerdim. Hiçbir şey görmesem dahi taşa kuma bakardım. Midyemi kendim çıkartır, balığımı kendim avlardım. Su altı dünyasıyla hep iç içe oldum” diyor. Bugüne kadar Kaynar’ın dalmadığı yer neredeyse kalmamış. En son kış başında Maldivler’de daldığını anlatıyor. Favori yeri ise Sipadan. Filipinler’in batısında Endonezya’nın doğusunda bulunan bir çıkıntı olan bu yerin, karayla hiçbir bağlantısının olmadığını ifade eden Kaynar, “Orada elektrik ve telefon yok. Ama öyle bir dalış yeri ki balinaya kadar her şeyi görebilme şansınız var. 10 gün orada yaşadım” diyor. Kaynar, diğer favori dalış yerlerini de şöyle anlatıyor: “Kızıldeniz’de defalarca daldım ve oradaki batıklara hayranım. İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma savaş gemilerinin ve içlerinde askeri arabaların resimlerini çektim. 70 yıllık batık ama hiç dokunmamışlar, her şey olduğu gibi duruyor. Gerçekten çok etkileyici. Üçüncü çok sevdiğin yer ise Maldivler. Diğerleri de sırasıyla şöyle: Great Barrier Reef, Seyşeller ve Galapagos. Tabii bunların sıralaması kişinin beklentisine göre değişebilir. Örneğin batık görmek istiyorsanız Kızıldeniz’i ilk sıraya almanız lazım. Bunların içinde sadece Galapagos’a gitmedim. Oraya mutlaka gitmek istiyorum. Orası için 15-20 güne ihtiyacım var, Ekvatorun batısında olduğu için yolculuk oldukça meşakkatli. İnşallah bu yıl içinde gideceğim. Sadece tecrübeli dalgıçlara dalış izni verilen özel bir yer.”
ÖZGÜRLÜĞÜN DEĞERİNİ BİLEN EKİP İş dünyasında bazı isimler grup halinde dalmayı tercih ediyor. Hatta gruplarına isim bile veriyor. Pegasus Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı, A4 Ofset Kurucu Ortağı Alptekin Baloğlu, Event Production kurucusu Kerim Sabuncuoğlu, AloTech Yönetici Ortağı Birkan Babakol, eski Microsoft Avrupa-Ortadoğu-Afrika Başkanı ve Yönetim Danışmanı Emre Berkin’in de dahil olduğu Sometimes bu ekiplerden biri. Sometimes ekibini dünyada eşi benzeri olmayan bir ekip olarak tanımlayan Alptekin Baloğlu, her yıl bir araya gelip dünyanın en önemli dalış noktalarında dalmaya gittiklerini anlatıyor. “İlk gezimizi 2010’da Kızıldeniz’e yaptık, sonrada her yıl bu buluşmayı tekrarlamaya karar verdik. Her yıl dünyada farklı bir noktaya giderek, en önemli hobimiz olan dalışı ve sualtının sürprizlerini birlikte yaşamayı seven bir arkadaş grubuyuz. Her yıl bir hafta boyunca bir teknede, günü 4 dalış yaparak geçiriyoruz. Huzur, özgürlük ve dostluğun değerini çok iyi bilen bir ekibiz. Buluşmak için gün sayıyor ve o özel haftanın tadını çok iyi çıkarıyoruz. Bugüne kadar Kızıldeniz, Maldivler, Raja Ampat, Similan Adaları’nda daldık” diyor.
~
ADRENALİN İNSANI YENİLİYOR
NURİ BULUT / İZOCAM GENEL MÜDÜRÜ 
KEŞİF DALIŞLARI Daha önce tüpsüz serbest dalış yapıyordum Ancak profesyonel anlamda dalışa olan ilgim, son 10 yıl içinde gelişti. Bodrum’da yaptığım keşif dalışlarıyla başladım ve çok etkilendim. Sonrasında da devamı geldi.
BİR ORGANİZASYON İŞİ Her şeyden önce dalışta yaşanan adrenalin insanı yeniliyor. Dalış, tam bir organizasyon ve ekip işi… Toplu halde dalmak, dalış sırasında yapılan fotoğraf çekimleri ve gerektiğinde ekibin birbirine yardımcı olması ekip ruhunu güçlendiriyor ve ortak paylaşımı geliştiriyor.
MOTİVASYON ARTIRIYOR Dalış sırasında koordinasyon halinde çalışmak, iş hayatındaki ekip ruhunu yakalamaya yardımcı oluyor. Ayrıca dalış cesurca karar alabilme yetisini de geliştiren bir uğraş. Bu açıdan bakıldığında dalışın, hem profesyonel hayatta hem özel yaşamda motivasyon artırıcı bir etkisi olduğunu söyleyebiliriz.
EN ÇOK ETKİLENDİKLERİM Son dalışımı 2014 yılının yazında Bodrum’da gerçekleştirdim. Batık bir gemiye yapılan bu dalış oldukça keyifli geçti. 2 yıl önce Phuket’te yaptığım dalışlar ise en çok etkilendiklerim arasında yer alıyor. Sualtı zenginliği ve florasının çok büyüleyici olduğunu düşündüğüm Phuket’te 3 kez dalış yaptım.
 HEDEFTEKİ YENİ YERLER Tabii ki, yeni keşif hedeflerim var. Öncelikle Türkiye’de Kaş-Kekova’da dalmayı planlıyorum. Devamında Marsilya ve Maldivler’de dalmak ve bu bölgelerin sualtı zenginliklerini keşfetmek istiyorum. 

SUALTI OLUMSUZLUKLARDAN ARINDIRIYOR
JEFF HAKKO VAKKI YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI
YAŞAM TARZINA DÖNÜŞTÜ Dalış tutkum çocukluk yıllarıma dayanıyor. Doğma büyüme Büyükadalı olmamın etkisiyle henüz onlu yaşlardayken sualtı ile tanıştım. O yaşlarda şnorkelle dalıyordum. Üniversite yıllarımda aletli dalışa başladım ve sualtı tutkum yaşam tarzına dönüştü. İlk dalış brövemi aldığım 1985 yılından bu yana da dalıyorum.
YALINLIK VE DİNGİNLİK Dalış bir iş insanının yapabileceği en güzel sporlardan biri. Suyun altına daldığınız anda tüm stresten, günlük hayatın yüksek ve hengameli temposundan, her türlü kargaşadan uzaklaşıyorsunuz. Sessizlik, yalınlık, dinginlik sarıyor sizi ve inanılmaz bir doğa ile baş başa kalıyorsunuz. Sualtı tam bir filtre gibi sizi olumsuzluklardan arındırıyor. Dalış bittiğinde tamamen arınmış, temiz ve hafif bir şekilde suyun üstüne çıkıyorsunuz. Bu o kadar güzel ve değerli bir his ki, bunu sürdürmek için dalış sonrasında bir süre kimseyle iletişim kurma gereğini hissetmiyorum.
KIZILDENİZ FAZLA TİCARİ En son geçen kasım ayında Gökova’da daldım. Yurtdışında ise en son dalış yaptığım yer Maldivler. Kızıldeniz dalış için çok etkileyici bir yer ama fazla ticari bulduğum için pek fazla tercih etmiyorum. Maldivler de mercanlarıyla büyüleyici bir dalış bölgesi. Mesafe nedeniyle gidilmesi kolay bir yer olmadığından daha az ticari. Bu nedenle Maldivler benim için etkileyici bir dalış bölgesi diyebilirim.
GİTMEK İSTEDİĞİM YERLER Ülkemiz denizlerinde ve dünyanın birçok karasularında daldım, henüz gitmediğim yerler de var. Görülmesi gereken o kadar çok yer var ki… Mesela Mikronezya, Sulawesi, Borneo, Papua Yeni Gine bu yerlerin başında geliyor diyebilirim. Kendime bir program yapıp en kısa zamanda buralara gitmek istiyorum. 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz