"Doğru stratejiyle hız kesmedik"

Turkcell CEO’su Murat Erkan’la şirketin ilk yarı yıl sonuçlarını, kendisinin son 1 yılını ve Turkcell’in yeni dönem rotasını konuştuk...

2.11.2020 18:26:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Doğru stratejiyle hız kesmedik"

Turkcell, MURAT ERKAN’ın kaptan köşküne oturduğu 2019 yıl sonunda dijital kanallar, ödeme sistemleri ve kurumsal iş çözümlerini işinin odağına koydu. Turkcell CEO’su Murat Erkan, bu stratejinin meyvelerini, pandemi sürecine rağmen, güçlü finansal sonuçlarla topladıklarını söylüyor. Turkcell’in 13,6 milyar TL’lik gelirle, yüzde 41,5 FAVÖK marjıyla tüm zamanların en iyi yarı yılını geride bıraktığını belirtiyor. Önümüzdeki dönemde de bu 3 alana odaklanacaklarının sinyallerini veren Erkan, “Doğru stratejiyle hız kesmeden ilerliyoruz” diye konuşuyor.

Şeyma Öncel Bayıksel

[email protected]

Ekim 2020 tarihli sayıdan

Turkcell, 2020’nin ilk 6 ayını güçlü bir finansal yapıyla geride bıraktı. Turkcell CEO’su olarak 550’nci gününe yaklaşan Murat Erkan’ın bu pozitif sonuçlarda payı büyük. Erkan, ilk andan itibaren sanki bu döneme özelmiş gibi oluşturdukları stratejilerin olumlu etkilerini yaşadıklarını söylüyor. Odaklandıkları dijital kanallar, ödeme sistemleri ve kurumsal iş çözümleri alanlarında pandeminin de etkisiyle ciddi büyüme yakaladıklarını anlatıyor. Bu 3 kanaldan gelen ivmeyle şirketin toplam gelirlerinin de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14,5 artışla 13 milyar 582 milyon TL’ye çıktığına dikkat çeken Erkan, şöyle konuşuyor: “Şu anda en iyi ilk 6 ay gelirini elde etmiş durumdayız. FAVÖK’ümüz 5 milyar 633 milyon TL olarak gerçekleşirken FAVÖK marjımız yüzde 41,5’a yükseldi. Aynı dönemde FVÖK 2 milyar 810 milyon TL, FVÖK marjı ise yüzde 20,7 olarak gerçekleşti. Biz başından beri uyguladığımız doğru strateji sayesinde pandemi döneminde de hiç hız kesmedik. Turkcell’in yeni dönem odağında da bu 3 alan olacak.” Turkcell CEO’su Murat Erkan’la şirketin ilk yarı yıl sonuçlarını, kendisinin son 1 yılını ve Turkcell’in yeni dönem rotasını konuştuk: 

 Sizinle en son 2019 sonunda konuşmuştuk. Konjonktür o günden bu yana çok değişti. Hedeflerinizde bir değişim oldu mu? 

 Hedeflerimiz ve stratejilerimiz noktasında aslında oldukça şanslı ve öngörülü olduğumuzu söyleyebilirim. Biz başından itibaren çok doğru bir strateji ortaya koymuşuz. Ekibimizi de bu anlamda yönlendirmeyi başarmışız. Ne demek istiyorum? Gözlerimizi kapatıp açtık ve pandemiyle karşı karşıya kaldık. Bir hafta gibi bir sürede enteresan bir hızda bütün iş, özel hayat ve sektörlerde değişim yaşandı. Turkcell olarak, “Pandeminin olacağını bilseydik stratejimizi nasıl oluştururduk” diye kendime sorduğumda, geçen yıllarda koyduğumuz hedeflerin çok doğru olduğunu görüyorum. Aslında biz bu dönemlere hazırlanmışız. 

Geçen yılın sonunda dijital servisler, techfin ve akıllı iş çözümleri odaklanacağınız alanlar olarak ortaya çıkıyordu. Hedeflerden bir sapma yaşadınız mı?

 Hedefimizde üç ana odak alan var. Odaklandığımız bu alanlara son dönemde ne kadar ihtiyaç olduğunu da gördük. Dijital servisler bunlardan ilki. Bildiğiniz gibi bizim BİP, anlık mesajlaşma platformumuz var. Bu platformumuza olan ilgi inanılmaz arttı. Görüntülü görüşme miktarı tam iki katına çıktı. Daha da enteresanı, çoklu görüntülü görüşme, bireysel görüşmeyi geçti. Dijital televizyonculukta TV+’da zaten bir devrim yaratmıştık. Bu alanda da yeni dönemde tüketimin iki katına çıktığını gördük. Doğal olarak insanlar evde daha fazla içerik tüketiyor. Fizzy platformumuzdan dijital ortamda canlı konserler verdik. Bu konserleri 1,7 milyon kişi izledi. Şu anda dijitalleşmeye ciddi bir talep var. Biz de bu talebi karşılamaya önceden hazır olduğumuz için dijital servislerimiz yeni dönemde oldukça öne çıktı. Dijital kanallar üzerinden yaptığımız satışlar yılın ilk 6 ayında bireysel satışların yüzde 11’ine ulaştı. 2022 sonu için yüzde 12’lik hedef belirlemiştik, 3 yıllık hedefimize 6 ayda yaklaştık. 

Kurumsal iş çözümlerinde nasıl bir ivme yakaladınız?

 Bu alana özel 1,5 yıl önce bir şirket kurmuştuk. Kurumsal iş çözümleri şirketimiz, firmaların sektörel olarak kendi dijital dönüşümlerini gerçekleştirmesine destek oluyordu. Bu alanda da ciddi yatırımlar yaptık. Bugün baktığımızda da sadece KOBİ’lerin değil büyük ve orta ölçekli tüm şirketlerin dönüşüme ihtiyacı olduğu ortaya çıktı. Herkesin bazı eksikliklerinin olduğu çok net görüldü. Bu eksiklikler geçmişte sorun teşkil etmiyordu belki. Ancak artık dijital dönüşümü tamamlamayan şirketler rekabette geriye düşecek. Biz de Türkiye’nin Turkcell’i olarak elimizi taşın altına koyuyoruz. Kurumların sektör bağımsız dönüşümüne katkı sağlamayı sürdürüyoruz. 

Temassız ödeme sistemleri de sizin odağınızda olan ve pandemi sırasında ihtiyacı artan bir alan oldu. Burada son bir yılda nasıl bir performans gösterdiniz?

 Dünyada fintek olarak adlandırılan bu alana biz techfin diyoruz. Bir teknoloji şirketi olduğumuz için bu alanı teknoloji ve finansın birleşimi olarak adlandırıyoruz. Artık ödeme sistemlerinde bildiğimiz klasik yöntemler geride kaldı. Kimse kağıt para tutmak, kartlara elini sürmek istemiyor. Tamamen temassız, online ödeme ve faturanın içine dahil olduğu sistemlere ihtiyaç duyuluyor. Bizim de Paycell finansman şirketimiz var. Şirketimiz bu dönemde kendi farkını gösterdi. Paycell uygulamasının kullanıcı sayısı geçen yılın 2,5 katına ulaştı; Paycell Kart işlem hacmi yüzde 71 arttı. Aslında odaklandığımız tüm bu üç alanda ciddi büyümeler gerçekleşti diyebilirim. 

 İşinizde nerede sıkıntılar oluştu peki? 

 Roaming kısmında sıkıntı yaşadık. Gerek yurt dışına çıkan müşterilerimizin tüketiminde gerekse yurt içine gelen müşterilerimizde neredeyse sıfıra yaklaşan düşüşler oldu. Toplam ciroda baktığınızda yüzde 2-2,5’lik kısım roaming kaynaklı gelirlerden oluşuyordu. 

Odağınızda yer alan bu üç alana ilgideki artış, büyüme rakamlarınıza nasıl yansıdı?

 Geçtiğimiz yıl stratejik odağımızın içinde en önemli konu müşteriydi. Bu nedenle işin başına geçtiğimizde her yıl için 1 milyon yeni müşteri hedefi koymuştuk. Dijital iş çözümleri, techfin ve dijital servislerin etrafına bu hedefi çerçevelemiştik. Göreve geldiğimiz günden bu yana faturalı müşteri sayımız 2,5 milyon arttı. Kurumlara uçtan uca çözüm sunan dijital iş servisleri şirketimiz 2019 yılında yüzde 44 büyümüştü. 2020 ilk yarı yıl sonuçlarına göre yüzde 25 büyüdü. Techfin’e baktığımızda 2019’un dördüncü çeyreğinde yüzde 78 büyüme yaşandı. 2020’nin ikinci çeyreğinde grup dışı dediğimiz bizim için daha kritik olan alanlarda büyüme yüzde 60’ları buldu. Yeni dönemde daha çok yerli ve milli dijital servislerimizle tekil gelirlerimize bakmaya başladık. Sonuçta bu alandan iki çeşit gelir ürüyor. Biri bundle dediğimiz yani paketin içinde büyüyen gelirler. Biri de müşterilerimizin spesifik olarak gidip aldıkları tekil gelir... Tekil gelirlerde 2019 yıl sonunda 1 milyar TL’yi aştık. 2020’nin ilk 6 ayında da yüzde 23 büyüme kaydettik. Yani özetle doğru strateji sayesinde bizim hızımız hiç kesilmedi. Bu nedenle yeni dönemde de bu üç alana konsantre olmaya devam edeceğiz. 

 Göreve geldiğinizde yurt dışı gelirlerin payı yüzde 7’lerde seyrediyordu. Hedef yüzde 20’ye ulaşmaktı. Burada durum nedir? 

 Şu anda yüzde 10’lar mertebesine ulaşmış durumdayız. Açıkçası burada sekteye uğramaktan ziyade doludizgin gidiyoruz diyebilirim. Ne demek istiyorum? Bizim yurt dışı gelirlerimiz iki bileşenden oluşuyor. Birincisi yurt dışına yaptığımız yatırımlar. Fiziksel olarak üç operatörümüz var. Bu üç operatörümüz kendi ülkelerinde önemli mobil oyuncular. Bir de işin dijital tarafı var. Biz her zaman yerli ve milli teknolojilere yatırımın öneminden bahsettik. 1.300’ün üzerinde yazılım geliştirme mühendisimizle teknoloji geliştirdik. Bu teknolojileri nasıl ihraç ederiz diye kafa yorduk ve şu anda 30’dan fazla ülkeye ihracatımız mevcut. Bu ürünleri fiziksel olarak bir gemiye koyarak ihraç etmiyorsunuz sonuçta. Her şey dijital ve çok yakında çok güzel haberler de paylaşacağız sizlerle. Bunun dışında birçok ülkede operatörler bizi arıyor: “Gelin şu ortam geçsin, dijital altyapımızı birlikte kuralım ve işletelim” şeklinde teklifler geliyor. Artık biz anahtar teslim dijital operatör kurulumu yapar hale geldik. Bu alan bizim önümüzdeki dönemde uluslararası pazarlardaki büyümemizin en önemli itici güçlerinden biri olacak. 

Hem kârlılık hem ciro açısından geçen yılı iyi kapattınız. Bu yıl sonu hedefiniz nedir?

 Pandeminin etkilerine rağmen güçlü finansal sonuçlar elde ettik. İlk 6 ayı değerlendirirsek yüzde 14,5 artışla gelirlerimizi 13 milyar 582 milyon TL’ye çıkardık. FAVÖK’ümüz 5 milyar 633 milyon TL oldu. FAVÖK marjımızı yüzde 41,5’a yükselttik. Bizim çok değer verdiğimiz ve operatörlerin FVÖK diye tabir ettiği faiz, vergi öncesi kârımızda 2 milyar 810 milyon TL’deyiz. FVÖK marjı ise yüzde 20,7 olarak gerçekleşti. Turkcell’in 2020’nin ilk 6 ayında net kârı 1 milyar 724 milyon TL oldu. l Kârlılık hangi alanlardan geldi? n Kâr çok farklı alanlardan geldi. Turkcell’in dijital kanalları önemli bir ivme gösterdi. Özellikle cihaz alımı yılın ilk 6 ayında rekor seviyelere ulaştı. Aynı Superonline Fiber, Super Box gibi kablosuz fiber erişim başvuruları bir önceki dönemi göre 11 kat arttı. Dolayısıyla pandemide özellikle ev segmentindeki fiber, hız, kalite arayışı artışı tetikledi. Online kanallar 3 yılın sonunda toplam satışımızın içinde yüzde 12 olur diye öngörüyorduk. Bu oran daha bugün yüzde 11’lere yükseldi. Aslında pandemi bizim dijital kanallardan satış hızımızı düşündüğümüzün ötesinde gerçekleştirdi. Neredeyse 3 yıllık hedefimizi 6 ayda ulaştık. 

Telekom rekabet açısından zorlu bir sektör. Geçtiğimiz yıl en yakın rakibimizle aramızdaki farkı kapattık demiştiniz. Şu anda rekabette durum nedir?

Finans konusunda uzman bir hocamızla sohbet ederken Turkcell’in en büyük farkını artık bir mobil operatör şirketi olmaktan çıkmış olması diye yorumlamıştı. Biz salt operatör olsaydık bu büyümelerden bahsedemezdik. Pandemi gösterdi ki telekom aslında dikey değil yatay bir sektör. Bütün sektörlere değiyor. Sadece Turkcell için de konuşmayayım aslında. Türkiye’de telekom sektörü çok başarılı bir sınav verdi diye düşünüyorum. Özellikle talebin bu kadar arttığı, tüketimin yüzde 50’lere ulaştığı yerlerde oldukça hızlı yanıt verdik. Biz bir de yerli ve milli dijital servislere odaklandık. Vizyonumuzu dijital iş çözümlerimizin ötesine taşıdık. Altyapımıza ciddi yatırımlar yaptık. Bu sayede de rekabetle aramızdaki farkı her geçen ay açmayı başardık. Veri merkezleri, bulut teknolojileri, sanal gerçeklik gibi teknolojilere de yatırım yapan bir şirketiz. Ülkenin dört bir yanında açtığımız veri merkezleriyle geleceğimizi güvenli ellere bırakıyoruz. Bu dönemde 2 milyar TL’nin üzerinde veri merkezlerine yatırım yaptık. 

 Kendinizi teknoloji şirketi olarak konumlandırmak aslında rakip sayınızı da artırıyor. Burada nasıl bir fark yaratmayı hedefliyorsunuz? 

 Bizim en büyük farkımız altyapımıza ve insan kaynağımıza yaptığımız yatırım. Biz Türkiye’nin Turkcell’i olarak bugüne kadar 50 milyar TL’lik yatırım yaptık. Bu yatırımın 25 milyar TL’den fazlasını ise son 5 yılda gerçekleştirdik. Önümüzdeki 3 yılda da 16 milyar TL yatırım yapacağımızı açıkladık. Yatırım yapmazsanız yerinizde sayarsınız, o zaman da ortaya koyduğunuz hedefleri hayata geçiremezsiniz. Bu yatırımları yaptığımız için de mobilde 1,4 gigabit, sabitte de 10 gigabit hızları destekleyen bence sadece Türkiye’nin değil dünyanın en iyi internet altyapılarından birini ülkemize kazandırdık. Zaten bu süreç de gösteriyor ki dünyada birçok operatör bu kullanım yükü artışından dolayı zorlanırken Türkiye’de böyle bir durum oluşmadı. Bu gücümüz sayesinde bu dönemi çok hızlı atlattık. 

 5G’ye geçişle ilgili nasıl bir potansiyelden bahsediyoruz şu anda? 

 Turkcell’in teknolojide öncü rolü zaten her zaman bilinen bir durum. 5G’de de bunu devam ettireceğiz. Bu işler sıfırdan kurulmuyor, bir altyapı var onun üstüne binayı inşa ediyorsunuz. 5G de bizim kuvvetli 4,5G şebekemizin üstüne inşa edilecek. Sayın Cumhurbaşkanımızın bir ifadesi oldu: Yerli 5G teknolojisinin altyapısını kurmadan 5G’ye geçemeyiz” dediler. Bu açıklamanın arkasındaki yerli ve milli teknolojilere yatırım yapmayı, yatırım yapan şirketlerle iş birliğine gitmeyi sürdüreceğiz. 4,5G, 5G erişim şebekelerine erişimle ilgili dünyada ve Türkiye’de birçok kurum ve kuruluşla proje geliştiriyoruz. Haberleşme teknoloji kümelenme çalışmaları da var. Orada çok aktif ve öncü bir rolümüz mevcut. Buradaki 5G baz istasyonlarının yerleşme konusuna destek veriyoruz. Yerlilik oranı da en yüksek operatör biziz. Bir örnek vermek gerekirse son 5 yılda 4 veri merkezi açtık. Birinci merkezimizdeki yerlilik oranımız yüzde 35’lerdeyken bugün artık en son açacağımız veri merkezimizde yüzde 75’lere ulaştık.


TURKCELL’DE İŞ MODELİ NASIL İŞLİYOR?

“İLKLERİ YARATTIK” 
Turkcell Türkiye’nin içinden çıkmış ve inovasyon anlamında da hep ilkleri yapmış bir şirket. Bu DNA’sını kaybetmemeli. Biz işlerimize hep küçük küçük organizasyonlar olarak bakıyoruz. 12 yıl önce Turkcell Superonline’ın genel müdürüydüm. O gün şirketin geliri 36 milyon TL’lerdeydi. Bugün baktığınızda 6 milyar TL’ye ulaşmış bir şirketten bahsediyoruz. Superonline o zaman bir kenara itilip başına bir genel müdür koymak yerine bir departman gibi yönetilseydi belki de ezilir giderdi.
START UP RUHU Yeni dönemde arkadaşlarımdan Turkcell’in önümüzdeki 5 yılda nereye yatırım yapması gerektiğiyle ilgili yaratıcı fikirler istedim. 130 fikir toplandı. Bu fikirleri eleyerek 13’e indirdik. İnanın bu 13’e indirdiğimiz yatırım fikrinin 6’sı şirkete 2 yıl içinde katılmış arkadaşlarımızdan geldi. Genç nesildeki bu inovasyon tutkusunu iyi ölçümlüyoruz. Start up ruhuyla kendimizi yeniliyoruz.
“BERABER KAZANALIM” Sonuçta biz işimize çok dalabiliyoruz. Ancak genç nesiller yeni fikirlerle geliyor. Onların bu fikirlerine değer veriyoruz. Onlara iş planı yaptırıyoruz. “Bu fikrini gel yap, beraber kazanalım” diyoruz. Bu bakış açısı Turkcell’in DNA’sında var. Her işe de kendi içinde ayrı bakıyoruz. Büyük bir holdingin içinde bir işi ele alırsanız o işler ezilir, gider.

 

 
HANGİ ALANLAR ÖN PLANA ÇIKACAK?

UZAKTAN ÇALIŞMA
Pandemi süreci bize çok net gösterdi ki dört alanda çok önemli gelişmeler olacak. Bunlardan biri uzaktan çalışma. Benim sohbet ettiğim şirketlerin tamamı, artık uzaktan çalışmayı kendi iş yapış şekillerinin merkezine oturtmuş durumda. Gerek verimlilik gerek maliyet anlamında bu konuda müthiş bir trend var.  
ONLINE EĞİTİM Birçok üniversite kendi eğitim programlarına uzaktan eğitim üstüne kurgulamaya başladı. Uzaktan eğitimin doğru teknolojiler kullanıldığında çok etkin olduğunu görüyoruz. Biz de bunu bildiğimiz için çalışanlarımızı Stanford ya da Harvard’da çok önemli programların uzaktan eğitim paketlerine dahil etmiştik. Artık görüyoruz ki sadece üniversiteden mezun olmak yetmiyor. Yetkinliklerinizin sayısını artırmanız lazım.
SAĞLIK VE ALIŞVERİŞ Pandemi bence çok net gösterdi ki artık hasta ve doktorun illa ki fiziksel temas kurmasına gerek yok. Uzaktan sağlık teknolojilerine yatırım artacak. Biz de bu konuda çok ciddi Ar-Ge yapıyoruz ve çalışmalarımızı yakın zamanda duyuracağız. Bunun dışında alışveriş, eğlence ve oyun gibi alanlarda evden geçirilen zaman daha da fazla olacak. Bu konuda bizim de daha fazla yatırım yapmamız gerektiğini düşünüyorum.



TURKCELL HANGİ RAKAMLARA ULAŞTI?


1 2020 yılının ilk 6 ayında gelirleri yüzde 14,5 artışla 13 milyar 582 milyon TL’ye çıkardık.
2 Grup bazında FAVÖK marjı yüzde 41,5, FVÖK marjı ise yüzde 20,7 olarak gerçekleşti.
3 Son çeyrekte 144 bin faturalı net müşteri kazandık.
4 Yılın ilk yarısında toplam 822 bin faturalı net müşteri kazanımıyla rekor kırdık.
5 Dijital kanallar üzerinden yapılan satışlar ilk 6 ayda bireysel satışların yüzde 11’ine ulaştı.
6 Dijital kanallarda 2022 sonu için yüzde 12’lik hedef belirlenmişti, 3 yıllık hedeflere 6 ayda yaklaştık.
7 Paycell’in grup dışı gelir büyümesi yüzde 60 oldu. Uygulamanın kullanıcı sayısı geçen yılın 2,5 katına ulaştı, Paycell Kart işlem hacmi ise yüzde 71 arttı.
8 Veri merkezlerine 2 milyar TL’nin üzerinde yatırım yaptık.
9 5 yılda 4 veri merkezi açtık. Birinci merkezimizdeki yerlilik oranımız yüzde 35’lerdeyken bugün artık en son açacağımız veri merkezimizde yüzde 75’lere ulaştık.
10 Turkcell bugüne kadar 50 milyar TL’lik yatırım yaptı. Bu yatırımın 25 milyar TL’den fazlasını ise son 5 yılda yaptık. Önümüzdeki 3 yılda da 16 milyar TL yatırım yapacağız.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz