2009’da S&P 500 şirketlerinin yüzde 10’u CEO değiştirdi. Türkiye’de ise bu oran oldukça düşük.
Dünyada 2009 yılında görevinden ayrılan 1.227 CEO’nun 355’i istifa
ederek görevini bırakmış durumda. Emeklilik nedeniyle ayrıldığını
açıklayanların sayısı 251, şirket içinde yönetim kuruluna ya da başka
bir pozisyona kaydırılanların sayısı ise 231. Türkiye’den en büyük
farklılık ise bu CEO’ların ayrılışlarının ve ayrılma nedenlerinin
kamuoyuyla tüm şeffaflığıyla paylaşılıyor olması… Bunun yanında CEO’lar
istifa ettiklerinde de anlaşmaları gereği almaları gereken bonusu
alabildikleri için istifa etmeyi kendileri tercih edebiliyor.
HRM Kurucu Ortağı Aylin Coşkunoğlu, Türkiye’de üst düzey ayrılışların
daha çok “anlaşmalı boşanma” formatına sokulmaya çalışıldığını söylüyor.
Batıda bu tür ayrılışların tüm şeffaflığıyla lanse edildiğini
belirtiyor ve ekliyor:
“CEO ayrılışları Türkiye’de herkesin bildiği, ancak bilmezden geldiği
bir oyuna dönüştürülüyor. Örneğin tüm dünya Citigroup’un eski CEO’su
Charles Prince’in işten çıkarıldığı için ne kadar tazminat alacağını
detayına kadar biliyor. Bizde ise birdenbire üst düzey yöneticiler
emekli olmaya karar verdiklerini açıklayarak koltuklarını boşaltıyor.
Kısa bir süre sonra ise bu emekli olmaya karar veren yöneticiler, bir
başka şirketin yöneticisi ya da kendi danışmanlık firmasının sahibi
olarak karşımıza çıkıyor.”
~
Türkiye’nin önde gelen holdinglerine baktığımızda ise CEO’ların uzun
yıllardır görevlerinin başında olduğunu görüyoruz. Borusan Holding
CEO’su Agah Uğur tam 16 yıldır CEO’luk görevini yürütüyor. Alarko
Holding Ayhan Yavrucu 14, Hayat Kimya’dan Orhan İdil 13, Tekfen
Holding’den Erhan Öner ise 10 yıldır CEO’luk koltuğunda oturuyor. Tüm bu
isimlerin ortak özelliği ise şirket içinden yetişmiş olmaları… Hatta
çoğu, kariyerine bu şirketlerde başlamış durumda.
Alarko Holding CEO’su Ayhan Yavrucu’nun ilk işi Maliye Bakanlığı’nda
hesap uzmanlığıydı. O görevinden istifa ettikten sonra ise Alarko
Holding’de çalışmaya başladı. Aynı şekilde Agah Uğur ve Erhan Öner de
kariyer hayatlarının büyük bölümünü şu anda yönettikleri şirketlerde
geçirdiler. Tam 10 yıldır Vestel’in icra kurulu başkanlığını yürüten
Ömer Yüngül ise Ahmet Nazif Zorlu’nun en yakın yol arkadaşlarından biri.
Hemen hemen kariyerinin tüm dönüm noktalarını Zorlu Grubu çatısı
altında yaşamış bir isim. Yüngül, şirkete bağlılık ve sebat etmenin
bugünün ortamında çok önemli meziyetler olduğunu söylüyor. İş hayatı
boyunca hiç işten atılma korkusu hissetmediğini belirtiyor ve ekliyor:
“Siz özveriyle çalıştıktan sonra her zaman iş var. Benim gençlere
tavsiyem de bu yönde olacaktır. Özveri, sebat, dürüstlük ve de işini
severek yapmak çok önemli.” Türkiye’nin çok uluslu şirketlerinden
Unilever’in 7 yıldır genel müdürü olan İzzet Karaca ve P&G’nin 6
yıldır Türkiye genel müdürü olan Saffet Karpat da şirket içinden
yetişmiş yöneticiler olarak dikkat çekiyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?