“Türkiye En Umut Veren Pazarlardan Biri”

Amazon, Türkiye pazarında yedi yılda 100 milyondan fazla ürün seçeneğine, 1 milyondan fazla üründe aynı gün teslimat kapasitesine ve 700 milyon dolarlık ihracat hacmine ulaştı. Bugün şirket, Türkiye operasyonunu küresel yapılanmada “dijital öncü” pazarlardan biri olarak konumlandırıyor.

15.12.2025 11:13:080
Paylaş Tweet Paylaş
“Türkiye En Umut Veren Pazarlardan Biri”

Amazon, 2018’de Türkiye pazarına adım attı. Aradan geçen yedi yılda şirket, 100 milyondan fazla ürün sunan geniş bir platforma, 1 milyondan fazla üründe aynı gün teslimat kapasitesine ve 2024’te 700 milyon dolarlık ihracat hacmine ulaştı.

Hande Yavuz Çalık / [email protected]
Fotoğraflar: Hüseyin Öngen
Capital Dergisi / Kasım 2025

Amazon Türkiye Ülke Müdürü Richard Marriott, bu başarının arkasında müşteri deneyimini merkeze alan bir yaklaşımın bulunduğunu söylüyor. “Ürün çeşitliliği, fiyat avantajı ve hızlı teslimat Türkiye’de pazar payımızı sürekli büyütmemizi sağlayan üç temel unsur” diyor.

Bugün geldiği noktada Amazon Türkiye, grubun küresel yapılanmasında “dijital öncü” pazarlardan biri olarak da öne çıkıyor. Genç nüfus, yüksek internet kullanımı ve hızla genişleyen e-ticaret hacminin Türkiye’yi Amazon için stratejik bir merkez haline getirdiğini ifade eden Marriott, önümüzdeki döneme ilişkin önceliğin net olduğunu vurguluyor.

“Türkiye bizim için en umut verici pazarlardan biri. Odağımız, lojistik yatırımlarımızı artırmak, KOBİ’lerin ihracat kapasitesini büyütmek ve yapay zekayla müşteri deneyimini daha da geliştirmek. Amacımız her gün biraz daha iyi olmak ve uzun vadeli, kalıcı bir iş inşa etmek” diye konuşuyor.

Amazon Türkiye Ülke Müdürü Richard Marriott ile şirketin 2018 yılından itibaren Türkiye pazarındaki büyüme yolculuğunu ve bundan sonraki hedeflerini konuştuk:

Amazon, 2018’de Türkiye pazarına girdi. Yedi yılda kat ettiğiniz yolu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Amazon’da iki temel ilke bizim için çok önemli: Müşteri odaklılık ve “day one” zihniyeti. Müşteri odaklılık, 2018’de Türkiye’de faaliyete geçtiğimiz günden bu yana değişmeyen en önemli değerimiz. Amacımız, müşterilerimize her zaman en iyi alışveriş deneyimini sunmak. “Day one” yaklaşımı ise her günü yeni bir başlangıç gibi görmemizi sağlıyor. Her sabah, “Bugün müşterilerimiz için neyi daha iyi yapabiliriz” sorusuyla hareket ediyoruz. Bu iki ilke sayesinde, Türkiye’de yedi yıldır müşterilerimiz, küçük ve orta ölçekli işletmeler ve satış ortaklarımız için değer yaratıyoruz. Müşteri deneyiminde üç temel noktaya odaklanıyoruz: Ürün çeşitliliği, fiyat avantajı ve teslimat hızı. Amazon.com.tr’de 100 milyondan fazla ürün sunuyoruz. Düzenli ölçümler, Türkiye’nin en iyi fiyat sunan perakendecilerinden biri olduğumuzu gösteriyor. Ayrıca 1 milyondan fazla ürünü aynı gün teslim edebiliyoruz. Müşteriler ihtiyaç duyduğu ürüne geniş seçenekle, uygun fiyatla ve hızlı teslimatla ulaşabiliyor. Bu doğrultuda 2024’teki büyümemizden ve 2025’teki gelişimden oldukça memnun olduğumuzu söyleyebilirim.

Bugün Amazon Türkiye’yi konuştuğumuzda nasıl bir yapıdan söz ediyoruz?

Ürün çeşitliliği en büyük gücümüz. Market ürünlerinden kişisel bakıma, evcil hayvan mamalarından kozmetiğe kadar birçok kategoride Türkiye’deki rakiplerimize göre üç kat daha fazla seçeneğe sahibiz. Fiyat avantajını sürekli geliştirmeye çalışıyoruz. “Çok Al ve Az Öde” programıyla 750 lira ve üzeri alışverişlerde sepete ekstra yüzde 10 indirim sağlıyoruz. Bu yıl başlattığımız “Süper Tasarruf Haftası” ile her ayın ilk haftasında 750 liralık alışverişte yüzde 15 tasarruf imkanı sunuyoruz. Böylece müşterilerimiz, temel ihtiyaçlarını hem en geniş ürün seçkisiyle hem en avantajlı fiyatlarla karşılayabiliyor.

Amazon Prime da işler nasıl gidiyor?

Prime, ilk başladığında hedef, programa üye olmamanın bir kayıp olacağı kadar değer yaratmaktı. Bugün de aynı yaklaşımı sürdürüyoruz. Prime üyeleri, tüm ürünlerde ücretsiz ve hızlı teslimattan faydalanıyor. İstanbul, Ankara, Bursa ve Kocaeli’de saat 12.00’ye kadar verilen siparişler aynı gün teslim ediliyor. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 80’i için siparişler ertesi gün kapıya ulaşıyor. Üstelik bu ayrıcalık en küçük siparişlerde bile geçerli. Alışveriş avantajlarının yanı sıra Prime Video, binlerce saatlik film ve diziye erişim sağlıyor. Türk yapımlarının da dahil olduğu geniş içerik yelpazesiyle Prime üyeliği, eğlence tarafında da güçlü bir fayda sunuyor. Ayrıca Prime Gaming de üyeliğe dahil ve özellikle genç nüfusun ilgisini çekiyor. Prime üyeleri Amazon’u daha sık kullanıyor, sunduğumuz tüm avantajlardan daha fazla yararlanıyor. Eğer alışverişi biraz daha basitleştirebiliyor ve eğlenceyi daha erişilebilir hale getirebiliyorsak amacımıza ulaşıyoruz.

Online alışverişte en büyük beklenti uygun fiyat. Amazon Türkiye bu konuda kendini nasıl konumlandırıyor?

Müşteriler Amazon’da gördükleri fiyatları başka perakendecilerle karşılaştırdığında, çoğu zaman en iyi değeri bizde buluyor. Stratejimiz, fiyatları yükseltip sonra büyük indirimlerle sunmak değil. Her gün gerçek, düşük fiyatlar sunuyoruz. Bazen bir ürünün fiyatı normalden yüksek olduğunda “satın al” butonunu kaldırıyoruz. Bu durumda iş hacmimiz azalıyor ama müşterilerimizi korumayı tercih ediyoruz. Çünkü güven bizim için satıştan daha önemli. Ayrıca kampanya dönemlerinde fiyat farkı iadesi yapıyoruz. Örneğin, “Prime Day” ya da “Okula ve Şehre Dönüş” kampanyası sırasında bir ürünün fiyatı düştüğünde, müşteri hiçbir işlem yapmadan aradaki farkı otomatik olarak hediye çeki olarak alıyor. Bu süreç tamamen otomatik ilerliyor. Amacımız, her zaman güvenilir ve şeffaf fiyatlandırma sağlamak.

Nasıl bir trafik yaratıyorsunuz?

Detaylı rakam paylaşmıyoruz. Ancak trafiğimizin ve büyüme hızımızın oldukça güçlü olduğunu söyleyebilirim. Yıldan yıla artış var. Mevcut müşterilerimiz daha fazla alışveriş yapıyor, yeni müşterilerimiz giderek artıyor, ara vermiş müşterilerimiz geri dönüyor. Sadakat açısından Prime üyeleri öne çıkıyor. Ancak ilk kez alışveriş yapan bir müşterinin de en iyi deneyimi yaşaması için aynı özeni gösteriyoruz. Tüm müşterilerimiz bizim için değerli.

Son yıllarda Türkiye operasyonlarınızda büyümeye yönelik hangi adımları attınız? Gelecek dönemde bu büyümeyi hangi alanlarda derinleştirmeyi planlıyorsunuz?

En büyük adımımız, Tuzla’da 100 milyon dolarlık yatırımla açtığımız lojistik merkezimiz oldu. Bu tesis, Amazon’un Türkiye’ye duyduğu güvenin göstergesi. Burada önceliğimiz, siparişin “satın al” tuşuna basıldıktan sonra ne kadar hızlı hazırlanıp teslimata çıkabileceği. Bu süreyi her geçen gün daha da kısaltıyoruz. Aynı gün ve ertesi gün teslimatlarda ulaştığımız hız, bu yatırımların sonucu. Ayrıca iş birliği yaptığımız üçüncü parti şirketlerle yakın çalışarak teslimat süreçlerini daha da geliştirmeye devam ediyoruz. Amacımız, müşterilere her zaman hızlı, güvenli ve kesintisiz bir deneyim sunmak.

Tuzla’daki ilk lojistik merkezinizi açmanızın üzerinden iki yıl geçti. Türkiye’de yeni lojistik veya altyapı yatırımları planlıyor musunuz?

Tuzla merkezimizin performansından çok memnunuz. Her üç ayda bir, günlük sipariş sayısında yeni rekorlar kırıyoruz. Tuzla, büyümemizi çok iyi destekliyor. Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de yatırımlarımızı artırmak için birçok fırsat görüyoruz. İtalya’da bugüne kadar 7 milyar dolardan fazla yatırım yaptık. Türkiye’de de benzer şekilde uzun vadeli büyüme ve yatırım planlarımız var.

İhracat da Türkiye operasyonlarında öne çıkan alanlardan biri. Şu anda Türkiye’den kaç satıcı yurt dışına ihracat yapıyor ve bu alanda nasıl bir büyüme görüyorsunuz?

Amazon.com.tr’de 55 binden fazla satış ortağımız var ve bu sayı her geçen gün artıyor. Satış ortaklarımızın önemli bir bölümü, özellikle marka sahibi ya da üretici olanlar, yurt dışına açılmak istiyor. Türkiye’nin güçlü bir üretim altyapısı ve sürekli yeni markalar geliştiren yenilikçi girişimcileri var. Bugün yaklaşık 20 bin satış ortağımız ihracat yapıyor. 2024 yılında 700 milyon dolar değerinde ürün ihraç edildi. Bu, bir önceki yıla göre yüzde 40’lık büyüme anlamına geliyor. Küçük ve orta ölçekli işletmeler için bu alan çok büyük bir fırsat.

Türkiye’deki KOBİ’lerin Amazon üzerinden büyümelerini nasıl destekliyorsunuz?

Türkiye’deki KOBİ’lere işlerini büyütmeleri için birçok fırsat sunuyoruz. Amazon Lojistik (FBA) ile satış ortaklarımız ürünlerini anlaşmalı merkezlerde depoluyor, biz de bu ürünlerin hazırlama, paketleme ve hızlı teslimat süreçlerini yönetiyoruz. Ayrıca 7/24 müşteri hizmeti sağlıyoruz. Bu model, kısıtlı kaynaklara sahip KOBİ’lerin daha fazla müşteriye ulaşmasını kolaylaştırıyor. Prime etiketi de KOBİ’ler için önemli bir avantaj. Amazon Lojistik kullanan uygun ürünler Prime kapsamına giriyor ve ücretsiz, hızlı teslimat sayesinde daha görünür hale geliyor. Bu da satış ortaklarının müşteri tabanını genişletmesini sağlıyor. Bunun yanında, Amazon Marka Kaydı hizmetiyle tescilli markalara sahip KOBİ’lerin fikri mülkiyetlerini korumalarına yardımcı oluyoruz. “IP Accelerator” programıyla da KOBİ’leri güvenilir fikri mülkiyet uzmanlarıyla buluşturuyor, bu hizmetlerden indirimli faydalanmalarını sağlıyoruz. Programa katılan işletmeler, marka tescilleri tamamlanmadan önce Amazon’un marka koruma araçlarına erişebiliyor.

Yerel üreticilerin ve markaların e-ihracat kapasitesini artırmak için özel bir programınız var mı?

Türkiye’de KOBİ’lerin ve girişimcilerin e-ihracat kapasitesini artırmak için uzun süredir çalışıyoruz. Bakanlık ve TOBB iş birliğiyle BiTıklaAvrupa ve BiTıklaİhracat gibi projeler hayata geçirdik. Bu çalışmalarla Amazon’u Türkiye’de “e-ihracat kolaylaştırıcısı” olarak konumlandırdık. Yakın zamanda Amazon İhracat Çalışma Alanı’nı (Amazon Exports Workstream) kurduk. Program kapsamında Amazon.com.tr’deki önde gelen yerel markalarla aktif olarak çalışıyor, e-ihracat operasyonlarını başlatmalarına veya büyütmelerine yardımcı oluyoruz. Öncelikle ABD pazarında başladık, önümüzdeki aylarda Avrupa ve MENA bölgelerine genişleyecek. Satış ortaklarımız hesap kurulumu, listeleme optimizasyonu, marka kaydı, lojistik stratejisi, reklam ve promosyon yönetimi gibi uçtan uca destek alıyor. 2026 için hedefimiz, Türkiye’deki tüm satış ortakları için e-ihracatı çok daha erişilebilir ve sorunsuz hale getirmek. Bu yönde heyecan verici projeler hazırlıyoruz.

Türkiye’de e-ticaretteki rekabeti nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye çok rekabetçi bir pazar. Bu bizim için olumlu bir durum, çünkü rekabet bizi daha iyi olmaya teşvik ediyor. Her gün müşterilerin güvenini kazanmak sonra yeniden kazanmak zorundayız. Amazon’da bir söz vardır: “Müşteriler her zaman daha iyisini ister.” Onlar daha iyisini bulduklarında hemen tercihlerini yapar. Bu nedenle her gün gelişmek zorundayız. Güçlü rekabeti değerli buluyoruz, çünkü hem müşteriler hem sektör için faydalı olduğuna inanıyoruz.

Amazon Global, Türkiye’yi nasıl görüyor?

Türkiye bizim için “dijital öncü” ülkelerden biri ve hala büyük ölçüde keşfedilmemiş bir potansiyele sahip. Dünyanın 17. büyük ekonomisi, 2015-2025 arasında Hindistan ve Çin’den sonra en hızlı büyüyen üçüncü ülke konumunda. 86 milyonluk nüfusun yarısından fazlası 35 yaşın altında ve internet kullanım oranı yüzde 89’a ulaşıyor. Yani dijital çağa doğmuş, son derece bağlantılı bir toplumdan söz ediyoruz. Online perakende yaygınlığı yüzde 51’in üzerinde ve her yıl artıyor. Bugün yaklaşık 29 milyar dolarlık e-ticaret pazarının 2027’de 35 milyar dolara çıkması bekleniyor. Temeller güçlü, uzun vadeli potansiyel çok açık. Amazon 2018’de Türkiye’ye girdiğinden bu yana altyapıya yatırım yapıyor, müşteri deneyimine odaklanıyor ve yerel satış ortaklarının büyümesine destek oluyor. Kısa vadeli değil uzun vadeli değer yaratmayı hedefliyoruz. Bugüne kadar kaydettiğimiz ilerlemeden memnunuz. Türkiye’yi hem makroekonomik profili hem dijital açıdan aktif nüfusu nedeniyle en umut verici yükselen pazarlardan biri olarak görüyoruz.

Önümüzdeki birkaç yıl içinde Amazon Türkiye’yi nereye taşımayı hedefliyorsunuz? Bu hedefe ulaşmak için öncelikli yatırım alanlarınız neler olacak?

Bizim için güvenlik her zaman bir numaralı öncelik. Çalışanlarımızı güvende tutmak için ergonomi iyileştirmeleri ve farklı uygulamalarla sürekli daha iyi yollar arıyoruz. Tuzla Lojistik Merkezi’ndeki çalışanların deneyimi de aynı derecede önemli. Onlara rekabetçi yan haklar sunuyor, eğitim ve kariyer gelişim fırsatları sağlıyoruz. Müşteri tarafında ise hız kritik. Tüm ağımızda daha hızlı ve daha iyi deneyimler sunmak için inovatif uygulamalar deniyoruz. Teslimat performansını artırmak amacıyla farklı son teslimat modellerini pilot olarak test ediyoruz. En büyük avantajımız, operasyonel mükemmeliyet ve küresel bilgi birikimimizi Türkiye’ye taşıyabilmemiz. Bu sayede hem müşterilerimiz hem ekiplerimiz için standartları sürekli yükseltiyoruz.

“1000’İN ÜZERİNDE YAPAY ZEKA GİRİŞİMİ YÜRÜTÜYORUZ”

KÜRESEL AVANTAJ

Büyük bir küresel şirketin parçası olmanın avantajı, teknolojiyi ve yeni ürünleri çok hızlı devreye alabilmek. Şirket genelinde 1.000’in üzerinde yapay zeka girişimi yürütüyoruz. Bunların bir bölümü müşterilere doğrudan fayda sağlıyor, bir bölümü ise iç süreçlerimizi geliştiriyor.

BÜYÜK FIRSAT

Örneğin, ürün seçimini daha doğru konumlandırmamıza, açıklamaları daha bilgilendirici hale getirmemize ya da satış ortaklarımıza daha hızlı destek vermemize yardımcı oluyor. Yapay zekayı hem müşteri deneyimini geliştirmek hem KOBİ’leri desteklemek için büyük bir fırsat olarak görüyoruz.

“MÜŞTERİ DAHA FAZLA DEĞER ARIYOR”

TASARRUF İMKANI

Müşteriler giderek daha fazla “değer” arıyor. Bu da harika fiyatlar, avantajlı fırsatlar ve tasarruf imkanı demek. Özellikle büyük alışverişlerde, ürünleri sepete ekleyip fiyatları takip ettiklerini, en uygun fırsatta satın aldıklarını görüyoruz. Biz de bu ihtiyaca yönelik programlar geliştiriyoruz.

200 BİN KAMPANYALI ÜRÜN

“Çok Al & Az Öde” ile 750 lira üzeri alışverişlerde yüzde 10, “Süper Tasarruf Haftası” ile ay başında yüzde 15 tasarruf imkanı sunuyoruz. Kampanyalı ürün sayısı 200 bini aşıyor. Ortalama bir süpermarkette 20 bin ürün bulunurken Amazon’da müşteriler çok daha geniş bir yelpazede fırsat yakalayabiliyor. Amacımız, her alışverişte müşterilerimizin değer bulacağından emin olmaları.

“1 YILDA MARKA SAYISI YÜZDE 80 ARTTI”

FİYATLANDIRMA YAKLAŞIMI

Yaklaşımımız, her alanda sürekli iyileştirme yapmak. Bugün sitemizde 100 binden fazla marka var. Bu rakam bir yıl öncesine göre yüzde 80 daha fazla. Önümüzdeki dönemde bu sayının 150- 200 bine çıkmasını bekliyoruz. Bu tek bir büyük proje değil ama müşteriler için daha fazla ürün anlamına geliyor. Fiyatlandırmada da benzer bir yaklaşım izliyoruz.

SÜREKLİ GELİŞİM

Her gün biraz daha uygun fiyat sunabildiğimizde, bu küçük bir değişiklik gibi görünebilir ama milyonlarca müşteri bundan faydalanıyor. Aynı şey teslimat için de geçerli. Teslimat süresini birkaç dakika bile kısaltsak yüz binlerce müşteriye daha hızlı hizmet vermiş oluyoruz. Bizim için mesele büyük projelerden çok, işimizin her alanında kademeli ve sürekli gelişimini sağlamak. Her gün “Bugün nasıl daha iyi olabiliriz” sorusuyla başlıyoruz.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz