Birleşme Senaryoları

Beklenen oldu ve sonunda Türk iş dünyası da konuşmaya başladı. Yıllardır sınırlı sayıda gerçekleşen birleşme ve satın alma operasyonları, iyice gündeme yerleşti. Gıda ve perakendecilikte başlayan a...

1.02.2000 02:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Beklenen oldu ve sonunda Türk iş dünyası da konuşmaya başladı. Yıllardır sınırlı sayıda gerçekleşen birleşme ve satın alma operasyonları, iyice gündeme yerleşti. Gıda ve perakendecilikte başlayan atakların, önümüzdeki dönemde yayılması bekleniyor. İşadamı ve yöneticiler arasında konuşulanlar da bu gerçeği ortaya koyuyor. Çünkü, iş dünyasının senaryosu, önümüzdeki dönemin canlı geçeceğini gösteriyor.

Türkiye bu gerçeği aslında yıllardır uzak duruyor gibiydi... Yabancılarla gerçekleştirilen sınırlı sayıdaki evlilikler bir yana  bırakıldığında, ciddi anlamda birleşme ve satın almanın yaşandığını söylemek mümkün değil. Ancak, son birkaç yıldır gözlenen canlılık, içinde ulunduğumuz dönemde iyice hareketlendi.

American Online ile Time Warner arasındaki birleşme operasyonu, evlilikleri tekrar gündeme getirdi. Üstelik bankacılık sektöründe yaşanan son operasyonla birlikte, olası birleşme senaryoları da çizilmişti. Buna sonradan perakendecilikte esen ``satın alma`` fırtınası da eklenince, Türk iş dünyasının gündemi yeniden şekillendi.

Konuştuğumuz işadamı ve yöneticiler, artık eskisinden çok daha fazla birleşme ve satın almayı konuşuyor. Hatta aralarındaki sohbetlerde, olası evlilikler konuşuluyor, kimin kime uygun olduğu tartışılıyor. Bazı yakıştırmalar grup içinden, bazıları da gruplar arasında... Kimileri de, satın almada öne çıkacak şirketleri tartışıyor.

Capital, birleşme ve satın alma rüzgarının son hızla estiği günümüzde, iş dünyasında konuşulanları, hazırlanan senaryoları bir araya getirdi.

GIDADA NELER KONUŞULUYOR?

NUH´UN ANKARA MAKARNASI: Makarna sektöründe faaliyet gösteren firmalar yabancı ortak arıyorlar. Nuh'un Ankara Makarnası yabancı bir ortak arayışında ama ilk görüşmelerin olumsuz geçtiği söyleniyor. AB'ye üyelik süreci içinde küçük şirketlerin bütün haline gelmesi, kendi aralarında evliliklere gitmeleri söz konusu olabilir. Ancak bunun gerçekleşmesi 3 yılı alabilir.

PİYALE: Piyale'nin Dr. Oetker ile ilişkilerinin iyi olmadığı söyleniyor. Eğer bir anlaşmazlık ortaya çıkarsa, yeni bir ortak alabilirler. Sektörde makarna kapasitesi fazlası olduğundan küçük şirketler arasında da birleşmeler yaşananabilir.

ÜLKER: Gıdanın devi olan Ülker Gıda, sütten sonra makarna sektörüne de girebilir. Bunu da bir şirketi satın alma yoluyla yapabileceği tahmin ediliyor.

KENT GIDA: Nestle ile birleşme yapmak üzereyken, son anda anlaşma bozuldu. Bu şirketin ortak aradığı, bir Amerikalı şirketle görüştüğü söyleniyor. Yabancılar için de çekici bir şirket.

DANONESA: Gıdada, özellikle süt ve sütlü ürünleri ile suda büyümek istiyor. Sütte Tikveşli markasını aldı. Suda ise İpek Su ile görüşmelerini sürdürüyor.

PERAKENDECİLER ÇOK HIZLI

GİMA: Perakende pazarında hızla büyüyor. 3-5 marketi olan bir zinciri bile alma eğiliminde. En son Green´i satın aldı. Sektörü yakından izleyen bir danışman, ``Gima ve Tansaş, kendilerini hızla yabancı bir şirketle evliliğe hazırlıyor. Bu iki şirket Türkiye´deki küçük zincirleri satın almaya devam edecek. Fiba´nın satın aldığı Endi´nin çoğunluk hissesi Stok indirim marketlerine ait. Burada şu soru akla geliyor; Acaba Fiba, Gima´yı gözden çıkarıp, Stok´u mu büyütecek``diyor.

TANSAŞ: Doğuş Grubu Tansaş'ı daha agresif büyütüyor. Tansaş, Makro ve Ankara'daki Öğütler zincirini, İstanbul´da Kopuzlar adlı küçük market zincirini ve Antalya'da büyük bir marketi aldı. Ayrıca, yöresel küçük zincirleri almaya devam edecek.

Sektöre danışmanlık veren bir yönetici, ``Türkiye'de 5 yıl sonra toplam tüketimin yüzde 60'ına, 5 büyük perakende zinciri hakim olacak. Bu nedenle, küçük perakende zincirleri için en iyi yol, Tansaş, Migros ve Gima gibi büyüklerin çatısı altına girmek olacak``diyor.

MİGROS: Türkiye'de yabancı şirketlerin ilgisini çekebilecek ciroya ve yapıya sahip tek şirket şu an Migros... Diğerlerinin yapıları ve ciroları şimdilik müsait değil. Bu nedenle önümüzdeki dönemde Migros bir yabancı ortaklığa gidebilir.

WAL-MART: Perakendecilik devi Wal-mart'ın Türkiye'ye de geleceği söyleniyor. Wal-mart, Fransa'da da piyasayı yokluyor, Metro Grubu ile konuşuyor. Ancak, bu görüşmeler çok gizli yürütülüyor. Bu yüzden bu beklentiler hep söylenti olarak kalıyor. Wal-mart hipermarket segmentinde koşan bir şirket. Türkiye'de Real ile birleşebilir, Migros'un hipermarketlerini bu dünya devine devretmesi söz konusu olabilir... Bunlar hep fısıltı gazetesinde konuşuluyor.

GRUP İÇİ EVLİLİKLER

KOÇ HOLDİNG: Bu grup, ``aile içi evlilik`` diye nitelendirdiğimiz akıma öncülük etti. Önce Arçelik-Ardem evliliği gerçekleşti. Ardından, Arçelik-Beko birleşmesi geldi.

Sırada gıda şirketleri ile enerji şirketlerinin birlikteliğinin olduğu söyleniyor. Senaryoya göre Tat Konserse, SEK Süt, Pastavilla ve Maret´ten bazıları tek çatı altında toplanabilir. Ayrıca, Aygaz ve Birleşik Oksijen Sanayi´nin evliliği de gündeme gelebilir.

Koç Holding´in Arçelik´i dünya markası yapma stratejisi önümüzdeki dönemde önem kazancak. Zaten Arçelik, ``Satın almalar için 1 milyar dolar bütçe ayırdığını`` da açıklamıştı. Bu hedef, 2000´lerde gündeme gelebilir.

SABANCI HOLDİNG: Sabancı Holding, yabancı ortaklığı seven gruplardan... Çok sayıda yabancı ortağı var. Son olarak gıda, çimento ve tekstilde birleşme operasyonu yaptı. Sabancı´da şirket satın alma operasyonuna Aksigorta´nın öncülük edebileceği söyleniyor. Akbank-BNP Ak Dresdner birleşmesi gündeme gelebilir.

YAŞAR HOLDİNG: Bu grup, Pınar adıyla başlayan gıda şirketleriyle öne çıkıyor. Önümüzdeki dönemde gıda şirketlerini Pınar Holding çatısı altında birleştirilebilir. Pınar Un, Pınar Et, Pınar Su, Pınar Süt ve Pınar Yem gibi şirketler bu holdingi oluşturabilir.

İNTERNET DÜNYASINDA YENİ DÖNEM BEKLENTİLERİ

Türkiye birkaç yıl öncesine kadar ``internet`` işine yabancıydı. Ancak, 1999 yılı, dev grupların bu işi keşfettikleri, büyük yatırım yaptıkları yıl oldu. Çukurova ile başlayan atağa Doğan Yayın Holding, Medya Holding, Doğuş Holding, Sabancı Holding, TEB Grubu da girdi.

Şimdi önümüzdeki günlerde bu grupların birbirleri ya da yabancılarla ortaklığa gidebilecekleri söyleniyor. Türkiye için en çok sözü edilen yabancı grup American Online (AOL) idi. AOL´un Time Warner´ı almasıyla, yabancı ortaklık şansı Doğanonline döndü.

Doğuş Holding´in önümüzdeki ay içinde ``net``e çıkaracağı yeni ``portal``ı Ixir.net ise yabancılarla ortaklığı düşünüyor. Çok kapsamlı olan bu site, sektörde önemli bir rekabet dönemini de başlatacak.

Sektörü yakından izleyenler, Turk.net´i satan alan Sabancı´nın, bu işte de yabancı ortak alacağını tahmin ediyor.

ÇİMENTO SEKTÖRÜNDE NELER YAŞANABİLİR?

Çimento sektörünün önde gelen şirketlerinden birinin yöneticisi, isminin açıklanmasını isteyerek, çok önemli bilgiler ve gözlemler aktardı. Sektörde birleşme trendinin, Akçansa ile başladığını, Çimsa ile devam edeceğini belirten bu yöneticinin saptamaları şöyle:

``Oyak Grubu, çimento sektörünün en büyüklerinden biri. Bu grup son dönemde şirketleri için ya da çimento grubu için yabancı ortak arıyor. Ancak, isim henüz belli değil. Bu arayışın 2000 yılı içinde tamamlanması beklenebilir.

Tablonun diğer yüzünde ise sektörün bağımsız, yani gruplar kontrolünde olmayan şirketleri var. Batıçim, Batı Söke, Bursa Çimento ve Denizli Çimento´nun yer aldığı bu gruptaki şirketler, birbirlerinden habersiz olarak, acaba kiminle birleşsek iyi olur diye kendi bünyelerinde çalışma yapıyorlar. Fakat, bu konuda henüz ortaya çıkmış bir şey de yok. Önümüzdeki dönemde bir sürpriz Ege Bölgesi´nden gelebilir. Örneğin Ege Bölgesi´ndeki çimento üreticileri aralarına bir yabancı ortak alarak güçlü bir birleşmeye gidebilirler.``

BEYAZ EŞYADA GE ETKİSİ

''Dünyada bugüne kadar beyaz eşya sektöründe çok sayıda birleşme yaşandı. Sektörde bundan sonra evliliklerin çok fazla gündemde olacağını sanmıyorum. Çünkü, GE (General Electric), Whirpol, Electrolux ve BSH (Bosch-Siemens Hausgerate) ve Uzakdoğulu üreticiler Samsung, Daewoo ve Goldstar pazarın büyük bölümünü ellerinde tutuyor. Geriye kalanların pazar payları çok düşük. Tam aksi bir trend izleniyor bile denilebilir....

Elextrolux çok sayıda lokal şirket almıştı ve merkezi yönetim etkinliğini yitirmiş, sinerjiyi kaybetmişti. Bu nedenle, lokal şirketlerini sattı ve yükselişe geçti.

BSH'nın satışlarında yerel markaların payı 1996'da yüzde 9'du, 1997'de yüzde 18'e, 1998'de yüzde 25'e, 1999'da yüzde 35'e çıktı.

Dünyada ilk 5 büyük şirketin pazar payları yüzde 15 ile 20 arasında değişiyor. Altıncı sıradakinin payı ise yüzde 3'e düşüyor. Yani küçük firmaların payları çok küçük.

Türkiye'de de aynı durum söz konusu. Pazarın yüzde 85'ini dört büyük firma arasında paylaşılıyor. Kalan yüzde 15'i ise 24 farklı marka paylaşıyor.

Dünyada GE çok büyük bir grup. Faaliyet gösterdiği diğer sektörlerdeki k^arlılığının, beyaz-eşya sektöründeki k^arlılığına göre daha yüksek olduğu ve bu nedenle beyaz eşya şirketini elden çıkarmak istediği söyleniyor.

BSH ise geçtiğimiz 15 yıl içinde Avrupa'da çok sayıda yerel markayı satın aldı. Dünya çapında büyük bir evlilik veya birleşme şimdilik konuşulmuyor.

BANKACILIKTA EVLİLİK TAHMİNLERİ
 
Yıllardan beri sektörü en yakından izleyen uzmanların başında gelen Prof. Dr. Selçuk Abaç, bankacılıkta birleşme ve satın alma senaryolarını Capital için hazırladı: Duff & Phelp´s Türkiye Başkan Vekili olan Prof. Abaç´ın senaryoları şöyle

``TEB, Demirbank, Finansbank ve Dışbank gibi sektörde yönetim ve hissedar kalitesini kanıtlamış bankalardan, daha büyük çaplı organizasyonlarda yararlanılması gerekiyor. Bu grupları birleşmeye teşvik etmekte yarar var.

TEB-Türk Ticaret: Birleşmeyle inanılmaz bir performans çıkar. Türkiye Ekonomi Bankası (TEB) ve Türk Ticaret Bankası gibi son derece uyumlu bir isimleri var. Buradaki sihirli anahtar, bankanın sermayesi, mali gücü değil, mülkiyet ve yönetim felsefesidir.

Finansbank-Interbank: Finansbank da, Interbank adıyla da gayet uyumlu. Daha önce piyasanın iki rakip bankasının birleşmesiyle, çok büyük bir sinerji yaratılabilir.

Demirbank-Egebank veya Dışbank-Egebank: Her iki grup, yönetim kalitesiyle, sektörde kendilerini kanıtlamış durumda. Her iki banka da Egebank´la uyumlu. Birleşmeden son derece verimli sonuçlar alınabilir.

Doğuş Holding: Banka yönetimi konusunda son derece deneyimli ve iyi örneklere sahip Doğuş Grubu´na birleşme ve satın alma konusunda mutlaka teklif götürülmelidir. Benzer şekilde Çukurova Grubu´na da. Bu iki grubu önemli roller düşüyor ve mutlaka teklif götürülmeli.

Oyak Holding: Bankacılar, son yıllarda yıldızı parlayan grupların başında bulunan Oyak Holding´e dikkat çekiyor. Oyak Bank´ı daha da büyütmek isteyen grup, sigorta şirketlerinde olduğu gibi büyük bir fransız bankasıyla, fondaki bankalardan birisini satın alabileceği tahmin ediliyor.

Yine edinilen bilgilere göre, Credit Suisse, Societe Generale, Citibank, Deutsche Bank, HSBC, gibi finans devlerinin banka satın alarak Türkiye´deki etkinliklerini artırmaya hazırlanıyor.

SİGORTACILTA İLK ADIMLAR ATILDI

Sigorta sektörü, ``birleşme'' yabancısı değil. Çünkü, yabancı sigorta şirketlerinin evlilikleri, Türkiye´deki şirketlerine de yansımış durumda. Örneğin, ilk birleşme Nordstern ile İmtaş arasında oldu ve tek şirket haline geldi.

Yine yabancı ortakların evliliği sonucunda Nordstern İmtaş Sigorta, AXA Oyak´la birleşti. Sonuçta, hayat ve elementer branşlarda faaliyet gösteren 5 ayrı şirket, iki şirkete dönüştü: AXA Oyak Hayat ve AXA Oyak Sigorta.

AXA Oyak, 30.9.1999 tarihi itibariyle, aktif toplamı açısından sektörün en büyük şirketi haline geldi. Ayrıca AXA Oyak geçtiğimiz günlerde bir adım daha attı ve yüzde 10 hissedarı olduğu İnan Sigorta´yı da bünyesine kattı.

Birleşme eğilimi diğer şirketlere yansıyacak mı? Sabancı Grubu´nun sigorta şirketi Aksigorta, Başak Sigorta´yı satın almak istiyor. Henüz resmi olarak ilan edilmese de, niyet gizlenmiyor.

Söz konusu satın alma geçerli olursa, Aksigorta, sektörün en büyük sigorta şirketi olacak. İki şirket aktif toplamı 126 trilyon liraya, pazar payları da yüzde 15´le pazar liderliğini açık bir farkla ele geçirecek. Çünkü, sektördeki en büyük şirketin pazar payı yüzde 10´un altında bulunuyor.

SİGORTADA BÜYÜKLER KÜÇÜKLERİ SATIN ALABİLİR

Bir sigorta şirketinin üst düzey yöneticisi, sektörde ortaya çıkabilecek birleşme ve satın almalarla ilgili şu tahminleri yapıyor:

"Bireysel Emeklilik Sigortaları için Hazine 3-5 tane sigorta şirketine yetki verecek. Yetki alabilmek için minumum sermayenin 10 trilyon lira olması gerekiyor. Bu nedenle, 2000 yılının sonuna doğru görüşmeler ve birleşme dedikolarını sık sık duyacağız.

Küçük şirketlerin bir araya gelmesi zor gözüküyor. Bu nedenle, Koç Allianz, Axa Oyak, Halk Yaşam ve Garanti Sigorta gibi büyük şirketlerin, diğer küçük şirketleri satın alarak büyüyeceklerini düşünüyorum.  Anadolu Hayat muhafakar yapısı nedeniyle küçük şirket satın almaya girişmeyebilir.

Bireysel Emeklilik Sigortası işine girmek için, sigorta şirketleri kendi bünyelerinde ayrı şirketler kuracak ve kendi portföylerini yönetemeyecekleri için, portföy yönetim şirketleri de kuracaklar. Şu anda Garanti'nin kurdugu Garanti Portföy Yönetim şirketi bu egilimin ilk göstergesi...``

``ŞİRKETLER BİRLEŞMEK ZORUNDA KALACAK``

Uluslararası danışmanlık şirketi PriceWaterHouseCoopers, tüm dünyada şirket birleşmelerindeki uzmanlığı ile tanınıyor. Şirketin Türkiye danışmanlarından Orhan Çıplak bu konuda şu değerlendirmeyi yapıyor: 

``Türkiye´de şimdiye kadar gerçekleşen şirket birleşmeleri pozisyon almak ve güçbirliği yapmak amacıyla gerçekleştirildi. Şirketler, zaten birlikte hareket ettikleri zortaklarla birleştiler. Dağınıklık ortadan kalktı. TürkPetrol-TABAŞ birleşmesi ve Efes Grubu´nun kendi içindeki evliliği, bunlara örnek gövsterilebilir.

Türkiye´deki şirketlerin birleşme ile ilgili yaşadığı sıkıntılar var. Türk şirketleri paylaşmayı sevmiyorlar. Oysa birleşme geleceği paylaşmak demek. Her birleşme bir sinerji yaratmak için gerçekleştiriliyor. Türk şirketlerinin gelecek 5 yıl içerisinde, bu sözünü ettiğim paylaşım ve sinerjinin ne demek olduğunu anlaması gerekiyor. Çünkü, şirket birleşmeleri her zamankinden çok gerekli olacak. Rekabetin anlamı değişeceği için, şirketler kolay lokma olmamak adına konsalidasyon yoluna gitmek zorunda kalacaklar.''

''SANAYİ ŞİRKETLERİ BİLİŞİME YÖNELEBİLİR''

Uluslararası danışmanlık şirketi PriceWaterHouseCoopers danışmanlarından Orhan Çıplak, Türkiye´de birleşmelerin hangi alanlarda olabileceği konusunda şunları söylüyor:  

``Avrupa Birliği´ne yakınlaşmamız neticesinde, hangi tip endüstrilerde faaliyet gösteren şirketlerin birleşme yoluna gidecekleri ortaya çıkacaktır. Bugünden baktığımızda `tüketim' ve `endüstriyel yan ürünler' konularında faaliyet gösteren şirketlerde birleşmeler beklediğimizi söyleyebilirim. Burada da özellikle otomotiv yan sanayii, kimya yan sanayii, gıda ve ambalaj sektörlerindeki birleşmeler öncelik taşıyacak diyebiliriz. Söz konusu sektörlerde birleşecek şirketler ise sermayesi 10-30 milyon dolar arasında değişen, orta büyüklükteki şirketler olacak.

Dünyada şirket birleşmelerinin ters ilişkide olan şirketler arasında olması bekleniyor. Endüstri sektörü, zaten kullanmakta olduğu bilgiyi bünyesine katmak amacıyla bilişim sektörü ile ilgileniyor. Bu nedenle otomotiv sanayiinden metal sanayiine kadar çok çeşitli endüstriyel sanayide faaliyet gösteren şirketin yakın zamanda bilişim sektöründen şirketlerle birleşmesini bekleyebiliriz.''

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz