Cisco, yeni ekonominin en gözde şirketlerinden biri. 17 yıl önce bir grup bilim adamı tarafından kuruldu, iş modeli nedeniyle kısa sürede başarıya ulaştı. Ancak, şirketi son dönemde öne çıkaran öze...
Cisco, yeni ekonominin en gözde şirketlerinden biri. 17 yıl önce bir grup bilim adamı tarafından kuruldu, iş modeli nedeniyle kısa sürede başarıya ulaştı. Ancak, şirketi son dönemde öne çıkaran özelliği, interneti bütün süreclerinde kullanması, dijitalleşme konusunda zirveye ulaşması. Ünlü gurular ve üniversite hocaları tarafından da örnek gösterilen şirketin stratejisi, pazarlamadan insan kaynaklarına, satıştan finansmana, bütün fonksiyonları internet üzerinden gerçekleştirmeye dayalı...
Müşteri memnuniyetinizi yüzde 25 artırmak mı istiyorsunuz ? Kurumsal hedefleriniz arasında; siparişlerinizin yüzde 90’ının internet üzerinden almak, tedarik yönetimi sisteminizde yüzde 70 zaman tasarrufu yapmak, şirketinize gelen iş başvurularının yüzde 80’ini internet üzerine taşımak var mı? Şirket içi eğitimleri online ortama taşımayı düşünüyor musunuz?
Eğer bu sorulardan birine “evet” yanıtını veriyorsanız, Cisco’nun internet teknolojilerinden şirket içinde nasıl faydalandığını incelemelisiniz. Bu nedenle, bu makaleyi dikkatle okumanızı öneriyoruz. Çünkü, internet teknolojileri geliştirme konusunda dünya lideri şirketlerden biri olan Cisco, aynı zamanda yeni ekonomi koşullarının geçerli olduğu yeni bir dünyada, internet üzerinde işleyen yeni iş modelini başarıyla uygulayan şirketlerden biri.
Yönetim guruları, akademisyenler yazdıkları kitaplarda, verdikleri konferanslarda Cisco Systems’in yeni iş modelini örnek gösteriyor, yeni ekonomi konusunu anlatırken mutlaka bu şirkete yer veriyorlar. Çünkü, şirket yeni iş modeli sayesinde geçtiğimiz yıl operasyon maliyetlerinden yüzde 17 oranında tasarruf sağladı ve bu yöntemle tam 1 milyar 350 milyon doları araştırma-geliştirme ve müşteri tatminini artırmaya yönelik projelere aktardı.
Şirket, 31 Mayıs 2001’de Paris’te “Internet Day” (İnternet Günü) adlı bir basın toplantısı düzenledi ve Avrupa, Ortadoğu ve Asya Bölgesinin tepe yöneticileri katıldı. Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü Mike Couzens, Avrupa- Ortadoğu ve Asya Bilgi Teknolojileri Başkanı Rod Jackson ve Finans Bölümü Başkanı Etienne Hoepffner, şirket içinde e-ticaretten tedarik yönetimine, insan kaynaklarından finansa ve eğitime kadar değişik alanlarda internetti nasıl kullandıklarını ve ne gibi faydalar sağladıklarını somut göstergelerle, rakamlarla açıkladılar..
Aşk hikayesinden doğdu
Cisco Systems’in internete dayalı yeni iş modelini anlatmaya geçmeden önce, kısaca şirketin renkli geçmişinden, pazardaki yerinden ve temel iş kolundan biraz bahsedelim.
Cisco Systems, Amerika’daki en etkileyici başarı öykülerinden birine sahip... Şirketin kuruluşu bir aşk hikayesi ile başlıyor... Stanford Üniversitesi’nde, farklı kampuslerde çalışan iki öğretim üyesi arasında ( Len Bosack ve Sandy Lerner) alevlenen aşk, Cisco’nun temellerinin atılmasına neden oldu. Kedileri çok seven ve kedilerine gözü gibi bakan bu çift, bu sevimli yaratıkları kimin, ne zaman besleyeceğine karar vermek için gün içinde sık sık mesajlaşmak istiyorlardı ve sonuçta yeni bir teknoloji geliştirerek, farklı platformdaki bilgisayarlarını karşılıklı konuşturmayı başardılar ve böylece çok platformlu router doğdu. Böylece de “Cisco” nun temelleri atıldı.
1984’te Sanfrancisco’da, Stanford’lu bir grup bilim adamı tarafından kurulan Cisco Systems, bugün network endüstrisinin lider firmalarından biri. “Cisco”adı şirketin kurulduğu kent olan San Francisco’dan geliyor, logosu ise kentin ünlü köprüsünden esinlenerek yaratılmış. 1990’da halka açılan şirket tarihte en iyi performans gösteren hisselerden biri oldu. O tarihte bin dolarlık Cisco hissesi alsaydınız, bugün milyoner olabilirdiniz.
Kısa sürede devleri sarstı
İnternet, telefon, veri ve görüntü taşımak için kullanılan televizyon ağlarını aynı çatı altında buluşturabilecek, açık standartlara sahip yeni rekabetçi bir platform. Telekomünikasyon sektörünün AT & T, GTE, British Telecom ve Deutsche Telecom gibi köklü oyuncuları için yeni bir rekabet ortamı yarattı. Çünkü, IP ( Internet Protocol) tabanlı iletişim ağları geleneksel telefon ağlarına göre maliyet açısından çok daha avantajlı.
Bu nedenle, internet tabanlı iletişim teknolojileri sunan Cisco’nun yıldızı da internetin gelişimi ve yaygınlaşması ile birlikte yükseldi. Bay Networks, Lucent ve Northern Telecom gibi rakiplerini solladı.
Cisco Ssystems iş alanını şöyle tanımlıyor: “Cisco, sadece internet için router ve ağ teknolojisi sağlayan bir şirket değil, aynı zamanda İnternet İş Çözümleri Grubu ile dünyadaki tüm endüstrilere danışmanlık ve kurulum servisi veren bir şirkettir.”
1990 yılında halka açıldığında 69 milyon dolar olan gelirleri, 2000 yılında 19 milyar ( 18.9) dolara yaklaştı. Cisco hisseleri geçen yıl borsada inanılmaz bir performans gösterdi ve 27 Mayıs 2000 tarihinde piyasa değeri 550 milyar dolara ulaştı, Microsoft ve General Electric’i geçti.
Ancak, en iyi müşterileri olan telekomünikasyon ve internet şirketlerinin zora düşmesiyle beraber Cisco’nun piyasa değeri de düşmeye başladı, 16 Nisan 2001’de bir Cisco hissesinin değeri 17 dolar 20 sente kadar düştü. Bu düşüşte, şirketin, üçüncü mali çeyrekteki satışlarının yüzde 30 oranında gerileyeceğini ve 8 bin 500 kişiyi işten çıkaracağını açıklaması da etkili oldu. 11 Haziran itibariyle hisse değeri 20 dolara yükseldi. Ancak, Cisco Systems yatırımcıların gözünde halen gelecek vaat eden bir şirket olma niteliğini koruyor.
Şirket interneti nasıl kullanıyor?
Şirketi yatırımcıların gözünde değerli kazandıran unsurlar, sadece iş kolu ve satış performansı değil. “Görünmeyen değerler” olarak adlandırılan yetenekli insan kaynakları, etkin şirket yönetimi, CEO’su John Chambers’ın yüksek performansı ve değişim yaratma gücünün yanı sıra, interneti etkin olarak kullanarak iş süreçlerini online ortama taşıması da Cisco’yu değerli kılıyor. Cisco’da bir çalışan başına düşen gelir 547 bin dolar.
Yaklaşık 40 bin çalışanıyla dünya çapında 67 ülkede faaliyet gösteren şirket, siparişlerinin yüzde 90’ını online olarak alıyor. Avrupa, Ortadoğu ve Asya Bölgesi (EMEA) Pazarlama Departmanı Başkanı Ian Redfern, bu oranın Avrupa’da yüzde 100’e yaklaştığını belirtiyor. Cisco, elektronik ticaret sitesinde geçen yıl günde 60 milyon dolar civarında sipariş aldı. Bu sayede sağladığı tasarruf ise 65 milyon dolara ulaştı.
Tedarik zincirinde ise sipariş süreci yüzde 70 oranında kısaldı, teslimatlar hızlandı. Aynı zamanda yıllık operasyon maliyetleri 307 milyon dolar düştü. Müşterilerden gelen soruların yüzde 80’ininden fazlası web üzerinden yanıtlanabiliyor ve bu sayede geçtiğimiz mali yılda Cisco 173 milyon dolar tasarruf etti ki bu da 1000’den fazla mühendisin maliyetine denk düşüyor.
İş başvurularının yüzde 85’i internetten
İnsan kaynakları yönetim sistemi de tamamen dijitalleştirilmiş durumda. Cisco’ya iş başvurusu yapan insanların yüzde 85’i özgeçmişini internet üzerinden gönderiyor. EMEA Bölgesi İnsan Kaynakları Başkanı Janet Huckvale, web üzerindeki uygulamalardan sağlanan faydaları, “Aralık 2000’den bu yana Cisco Systems’e dünyanın dört bir yanından 12 bin 500 özgeçmiş gönderildi. 2000 yılında insan kaynakları ile ilgili yönetim, yan haklar, hisse payı yönetimi gibi aktiviteleri tamamen web ortamına taşıyarak 2 milyon dolar tasarruf ettik” diyerek açıklıyor.
Finans ve eğitim alanlarında da benzer bir tablo karşımıza çıkıyor. Cisco’da üç aylık veya yıllık bütçe hesaplarını kapatmak için günlerce, haftalarca çalışılmıyor. EMEA Bölgesi Finans Başkanı Etienne Hoepffner, özellikle global şirketler ve halka açık büyük ölçekli şirketler için bu uygulamanın çok önemli faydalar sağladığını vurguluyor. Hoepfiner, Cisco içinde çalışanların ek harcamalarını nasıl yönettiklerini şöyle açıklıyor:
“Şirket çalışanları harcamalarını ‘Metro2’ denilen sistemi kullanarak bilgisayar ortamına giriyor ve masrafları 2 gün içinde banka hesaplarına yatırılıyor. Belge sunumunu ise daha sonra yapabiliyorlar. Bu sistem Cisco ve çalışanları arasındaki güven ve harcama türlerine göre tespit edilen limitlere dayalı olarak işliyor. Bu harcamaları kontrol etmek için kullanılan personel sayısı azaltıldı. 2000 yılında finans sistemimizin tamamen elektronik ortama taşınması bize 8 milyon dolar kazandırdı.”
Cisco’nun 1 gün içinde bütçe hesaplarını kapatabildiğini ilk açıkladığında, Wall Street’deki bütün borsa analistleri bu sisteme hayran kalmıştı.
Eğitimin yüzde 80’i online
İster evinde olsun, ister ofisinde, ister otel odasında Cisco Systems’in çalışanları şirketin global intranetindeki kurumsal bilgilerine ulaşabiliyorlar. Evden çalışmanın konforunu yaşayabiliyorlar, eğitim programlarına evlerindeki PC’leri kullanarak katılabiliyorlar. Bu sayede geçtiğimiz yıl eğitim programlarının da yüzde 80’i web tabanlı uygulamalarla gerçekleştirilmiş ve bu şekilde eğitim maliyetleri yüzde 40 ile 60 arasında azaltılmış.
Cisco Systems, yukarıda bahsettiğimiz etkileyici sonuçlara ulaşmak, iş süreçlerini internet ortamına taşımak ve etkin bir yönetim ile tasarruf sağlayabilmek için gerekli rotayı 1993’te çizdi.
Avrupa, Ortadoğu ve Asya Bölgesi Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü Mike Couzens, eğitimlerin içeriği ile ilgili şu bilgileri verdi: “Çalışanlarımız ve iş ortaklarımız internet üzerinden verilen eğitimlerden faydalanabiliyor. Canlı eğitimler esnasında belirli saatlerde bilgisayarlarının başına geçen yazılımcılar, ekranda eğitmenin görüntüsünü izleyebiliyorlar, eğitmenin de onları görmesi mümkün.
Katılımcılar eğitim yazılımını kullanarak eğitmene e- posta ile soru sorabiliyorlar. Tıpkı bir sınıf ortamındaymış gibi birbirleriyle fısıldaşabiliyor, diğer katılımcılara e-posta ile soru sorabiliyorlar. Bu nitelikler eğitimi interaktif kılıyor. Eğitim sonunda teste tabi tutuluyorlar. İsterlerse eğitimi daha sonra tekrar tekrar seyredebilirler. Bu sistem sayesinde eğitimler daha az maliyetle daha çok katılımcıya ulaşabiliyor ve isteyen istediği yerden eğitim alabiliyor. Evden ya da işten hiç farketmiyor.”
SANCILI DEĞİŞİM SÜRECİ NASIL BAŞLADI?
Cisco Systems, global iş süreçlerini kendi global intraneti üzerine tamamen taşıyana dek ciddi bir değişim süreci yaşadı, 1993’ten itibaren atağa geçti ve sürekli gelişen ve öğrenen bir şirket olma hedefini yakaladı. Cisco’nun değişim sürecinin kilometre taşları şöyle özetlenebilir:
PROFESYONEL YÖNETİME GEÇİŞ: Cisco, 1984’te Cisco kuran Stanford Üniversiteli Sandy Lerner ve Len Bosack isimli evli bir çift tarafından kuruldu. 1988’de bilgisayar endüstrisinde deneyimli bir isim olan John Morgridge, CEO olarak transfer edildi. Yeni CEO, profesyonel bir yönetim takımı oluşturdu, yeni insanları işe aldı. Kurucular ve profesyonel yönetim arasında uyumsuzluklar baş gösterdi. 1990’da Cisco’nun halka açılmasından sonra kurucu Bosack ve Lerner çifti hisselerini satarak şirketten ayrıldı. Sadece Len Bosack 1991’e dek direktörler kurulunda kaldı ve şirkete danışmanlık yaptı.
JOHN CHAMBERS DEVRİMİ : John Morgridge, John Chambers’i 1991’de işe aldı ve görevini 1995’te ona devretti. Chambers ile birlikte değişim rüzgarları şirkette hızlı esmeye başladı. Şirketteki tüm başkanlar (Vice president), değişimi ve geçişi sağlayamayacağı için zaman içinde değiştirildi. Yeni CEO, yepyeni bir üst yönetim kurdu.
DÖRT TEMEL STRATEJİK HEDEF: Stratejinin ilk maddesi, iş amaçlı bilgisayar ağları kurmak isteyen firmaların tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir ürün gamı oluşturmaktı. Uzun vadeli stratejinin ikinci önemli unsuru ise şirket satın almalarını etkin bir iş süreci haline getirmek, gelecek vaat eden, Cisco’nun hedefleriyle örtüşen küçük teknoloji firmalarını bünyeye katmaktı. Üçüncü önemli hedef ise ağ teknolojileri konusunda endüstri standartlarını belirlemekti. Cisco, piyasaya IOS’u (Internetworking Operating System ) sundu ve bu standartın lisansını Alcatel, Ericcson, Northern Telecom, Compaq, HP, Bay Networks, 3Com, Microsoft, Intel ve 12 Japon şirketine de verdi.
Cisco’nun dördüncü stratejik hedefi ise doğru stratejik partnerlerle çalışmaktı. Microsoft ile güvenlik, MCI ile internet hizmetleri ve HP ile kurumsal bilgisayar sistemleri geliştirme konusunda işbirliği yaparak bunu başardı.
E-YÖNETİM ALTYAPISI NASIL KURULDU?: Cisco’yu tamamen elektronik ortamda, internet teknolojileriyle çalışan bir şirket haline getiren projenin mimarı ise John Chambers’ın kurmaylarından Peter Solvik...1993’te CIO ( Chief Information Officer- Bilgi Teknolojileri Başkanı) olarak Cisco’ya katılan Solvik, şirketin çok geleneksel finans, üretim ve sipariş sistemleri kullandığını gördü ve kolları sıvadı. Büyümeye müsait olmayan geleneksel sistemi ölçeklenebilir, esnek ve üst yönetime karar destek aşamasında faydalı olabilecek yeni bir alltyapı ve sistemle değiştirme kararı aldı.
İki yıl içinde şirketin tüm bilgi-işlem altyapısı ve sistemi yenilendi. İnternet Protokolunu temel alan teknolojiler seçilerek yeni bir teknolojik mimari oluşturuldu. Cisco’nun değeri 500 milyon dolar iken 15 milyon dolar harcanarak bir ERP sistemi yerleştirildi ve tüm üretim, finans ve sipariş süreçleri bu ortamda işlemeye başladı.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?