Mesai eriyor

Yenibiris.com’la birlikte hazırladığımız “Gerçek Mesai Saatleri” anketi ile mesaiyi en çok bölen faktörleri araştırdık.

1.11.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Mesai eriyor
Türkiye’de çalışma süresi haftada 45 saat... Çoğu şirket, günde 8-9 saat mesai yapıyor. Ancak Capital’in Yenibiriş.com’la birlikte 1.248 çalışanla yaptığı ankete göre çalışanların yüzde 75’i günde sadece 3 saat aktif çalışıyor. Ankette mesaiyi en çok bölen faktörler sırasıyla çay, sigara ve sosyal medya molaları olarak ortaya çıkıyor. Türk şirketlerinin büyük kısmı ise “çalışana güven” esasından ödün vermiyor. Mesai saatlerinde ne yapıldığını denetlemediklerini ve takım arkadaşlarını çalışma süresine göre değil, performansa göre değerlendirdiklerini söylüyorlar. Bir ofis günü düşünün... Sabah masanızın başına geçip, bilgisayarınızı açtınız... Kahveniz eşliğinde önce e-maillerinize göz attınız. Acilen yanıt vermeniz gerekenleri yanıtlayıp, gün içinde yapmanız gerekenleri önceliklerine göre kafanızda planladınız... Bir arkadaşınızın ya da ailenizin telefonuna yanıt verip, bankanın internet şubesinden zorunlu bir ödemeyi yaptınız. Bir de gündemden geri kalmayayım diye internet medyasına ve Facebook hesabınıza göz attınız ki bir baktınız öğle yemeği vakti gelmiş.

Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Günümüz iş dünyası için bu senaryo hiç de garip değil. Artık sosyal medya, internet kullanımı nedeniyle mesai saatlerinde yapılan aktiviteler çeşitlenmiş durumda. Geçmişte kahve ve sigara molası şeklinde ortaya çıkan ofis içi iş dışı aktivitelere son yıllarda yenileri ekleniyor. Doğal olarak bu da başlangıç düzeyi çalışandan en tepelerdeki yöneticilere kadar çalışanların “gerçek çalışma” süresini, iş yapabilme zamanını hatırı sayılır düzeyde etkiliyor.

Ortaya çıkan bu yeni tablo nedeniyle başta ABD olmak üzere Batı’da bu konuda çeşitli araştırmalar yapılıyor. Hedef, şirketlerdeki verimliliği engelleyen, çalışanları işten uzaklaştıran bu etkenlerle harcanan zamanı ortaya koymak ve çözüm bulabilmek... Türkiye’de de benzer bir trendin olduğu dikkati çekiyor. Ancak, yeni olduğu için bu konuda yapılmış çok fazla araştırma yok. O nedenle Yenibiris.com’la birlikte “Gerçek Mesai Saatleri” anketini hazırlayarak bu sorunun yanıtını aradık.

Ankete 1.248 çalışan katıldı. Oldukça da çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Ankete göre, katılımcıların yüzde 75’i çalışma saatleri içinde günde sadece 3 saat aktif çalışabildiğini söylüyor. 6 saat çalıştığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 4. Katılımcıların yüzde 53’ü en çok kahve, çay ve sigara molası için ara verdiğini itiraf ediyor. İş dışı internet kullanımı ve sosyal medyaya zaman ayırdığını söyleyenlerin oranı ise yüzde 20. Katılımcıların yüzde 11’i ise sohbet seçeneğini işe ara verme nedeni olarak görüyor.~

ÇALIŞANI NE BÖLÜYOR?
Uzmanların mesai saatlerini bölen nedenlerle ilgili farklı fikirleri var. Örneğin UNİDA Kurucu Ortağı Saide Kuzeyli, iş saatlerini en çok ailesel, özel işler, çocuk, eş ve arkadaşlarla iletişim, sosyal medya, alışveriş siteleri, online bankacılık gibi uğraşların böldüğünü söylüyor. HRM Danışmanlık Ortağı Elif Ejdar Özel ise çoğu zaman çalışan performansını gözlemlemek için dizayn edilen “açık ofis” ortamının bölünmeye neden olduğunu düşünüyor. Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşildere de gün içinde odaklanmış çalışmayı bölen meslektaşların, sosyal medya ve sigara molaları kadar öne çıktığını savunuyor. MCT Danışmanlık Yönetici Ortağı Tanyer Sönmezer’e göre ise iş saatlerini en çok bölen “plansız, programsız” toplantılar...

İş dünyası ise Capital’in anketiyle paralel görüşte... Imperial Tobacco Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Vicdan Merter, 40 saat olarak belirledikleri haftalık mesai saatlerini en çok bölenin “sigara, kahve molaları ve sosyal medya” olduğunu söylüyor: “Bu molalar için çalışanlar çalışma mekanından ayrılmak zorunda kalıyor. Ayrıca çalışanların mobil cihazlarla sosyal medyaya her an erişimi var. Bu durumun da konsantrasyonu azalttığını düşünüyorum.” Çalışanlara giriş ve çıkışta birer saat esneklik sağladıklarını belirten Merter, “Çalışma ortamında öğle yemeği ve kahve molası alabileceğimiz, sosyalleşebileceğimiz alanlar oluşturduk. Böylece molaları verimli kılmaya çalışıyoruz” diyor

YASAK ANLAMSIZ KALIYOR
Eureko Sigorta ise mesai saatlerini “çalışana güven” ilkesiyle bir denetime tabii tutmuyor. Ancak çalışma saatlerini en çok bölen çay, sigara ve sosyal medya araları resmi olarak belirlenmiş durumda. 08:30-17:30 olarak belirlenen mesai saatleri içinde 1 saatlik öğle yemeği ve iki defa 15’er dakikalık dinlenme arası mevcut. Çalışanların ara dinlenmelerini çay ve sigara molası şeklinde değerlendirdiğini belirten şirketin İK direktörü Oya Buyan, “Ekstra çıkılan sigara molaları çalışmayı en çok bölen faktör olarak gözlemleniyor” diyor. Çalışanlar akıllı telefonlarıyla gün boyu sosyal medyaya erişse de şirket bilgisayarlarında sosyal medya erişimi yalnız 12:0014:00 arasıyla sınırlı...

HRM Danışmanlık Ortağı Elif Ejdar Özel, pek çok şirketin sadece öğle arasında sosyal medya kullanımına izin verdiğini ancak akıllı telefonların bu yasağı anlamsız kıldığını savunuyor. Ona göre, sosyal paylaşım ağları, zaman ve mekandan bağımsız olarak bireylere sanal bir ortamda toplanma ve iletişim kurma olanağı tanıyor. Özel, “Her ne kadar genel kanı, sosyal medya kullanımının çalışanların kendisinden beklenen sorumlukları geciktirdiği ve verimi azalttığı yönünde olsa da, araştırmalar çalışanların, sosyal medya kullanımı serbest bırakıldığında iş hayatına daha olumlu baktığı ve verimin de arttığını gösteriyor” diyor.

MOLANIN POZİTİF ETKİSİ
Doğan Holding İnsan Kaynakları Başkan Yardımcısı Binnur Zaimler de özellikle sosyal medya konusunda kararında verilen molaların işe pozitif geri dönüş sağlayacağı görüşünde; “Son yıllarda insanların dijital dünyada kendilerine yer bulmaları, sosyal medya kullanımını artırdı.~
Ancak bu tıpkı sigara, kahve molası gibi, kişileri işlerinin arasında deşarj eden bir noktada olmalı. Şirkette çalışanlarımızın sosyal medya kullanımları yasak değil. Hatta bazı toplantı organizasyonlarını, iş bağlantılarını bu yolla da yapabiliyorlar. Sosyal medyayı etkin kullanırsanız, ‘networking’ tarafınız da kuvvetleniyor. Dijital dünya doğru ve etkin kullanıldığında işe değer katan bir unsur” diyor.

Deloitte Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Ebru Pilav da çalışanların iş verimliliği için “kısa molalara çıkmalarını” gerekli buluyor. Ayrıca yoğun çalışma temposunda rahatlama, gündemi takip etmek ve sosyalleşmeleri açısından çalışanların sosyal medya ve internet kullanımında bir kısıtlama yapmadıklarını söylüyor. Ancak şirket, proje bazlı ve sonuç odaklı çalışsa da, çalışma saatleri verimliliğini artırabilmek için kontrolü de elden bırakmıyor. Pilav, “İşin planlaması açısından, haftalık olarak çalışma saatlerini girdikleri bir online sistemimiz mevcut. Mesai saatlerini hangi projelerde ve kaç saat geçirdiklerini işledikleri bu sistemle, proje yöneticileri ve ekipleriyle ilgili verimlilik önerileri yapılıyor” diyor.

PLAYSTATION MOTİVASYONU
Molaların çalışan üzerindeki pozitif etkisi anket sonuçlarında da kendini gösteriyor. Katılımcıların neredeyse tamamı, “Molaların işe odaklanmak açısından kendisine yardımcı olduğunu söylüyor.” “Moladan işime geri döndüğüm zaman daha fazla odaklanabiliyorum” diyenlerin oranı yüzde 40, “Daha zinde olarak işimi yapabiliyorum” ve “Beni motive ediyor” diyenler ise neredeyse eşit oranda olmakla beraber toplamda katılımcıların tamamını oluşturuyor. Ayrıca katılımcıların yüzde 76’sı verdiği molanın ardından sadece 0-5 dakika içinde işe odaklandığını belirtiyor.

Molanın olumlu etkisini kendi lehine değerler yaratmak için kullanan şirketler de var. 3M Doğu Avrupa Bölgesi İK Direktörü Yaprak Sapanlı Görür bunu nasıl yaptıklarını şu sözlerle anlatıyor; “Kavacık ofisimizin kafesinde playstation ve langırt gibi oyunlarımız var. Bu aktiviteler, çalışanın kendisini evinde hissetmesine yardımcı olmasına, aynı zamanda diğer departman çalışanlarıyla sosyalleşmelerine yardımcı oluyor. Böylelikle inovasyonun temellerinden biri olan sosyal ağ ve işbirlikçilik kültürünü destekleyecek ortamlar yaratıyoruz.”

GÜVENE DAYALI SİSTEM
İşveren tarafında da çoğu şirket, mesai saatleriyle ilgili “sonuç odaklı” ve “çalışana güven” ilkesiyle hareket ediyor. Doğan Holding İnsan Kaynakları Başkan Yardımcısı Binnur Zaimler, “Günlük çalışma süresini en
iyi izleme yöntemi, verilen işin geri dönüş hızıdır” diyenlerden. Zaimler neden böyle düşündüğünü ise şöyle özetliyor: “İnsanların ne kadar mola aldığını ve çalışıp çalışmadıklarını takip etme dönemi, esnek ve modern çalışma düzenlerini konuştuğumuz 2013 yılında oldukça geri kalmış bir yaklaşım olurdu. Biz baskıcı yöntemlerin hiçbirini benimsemiyoruz. Aksi takdirde, tüm gün yavaş çalışıp akşam mesaiye kalma eğilimleri, işleri gereksiz yere uzatma ve büyütme alışkanlıkları artar.”

Eczacıbaşı Topluluğu da mesai konusunda güven esasına dayalı hareket ediyor. Normalde şirket çalışanları 08:00-17:30 arası günlük 8,5 saat mesai yapıyor. Ancak 2013 yılının başından beri “esnek çalışma saatleri” kapsamında günlük çalışma sürelerini tamamlamak koşuluyla çalışanlar, çalışmaya başlangıç ve bitiş saatlerini kendileri ayarlayabiliyor. Şirket yetkilileri, “Bu, onların hem iş ve özel yaşamlarındaki dengeyi kurmalarını, hem de işlerini çok daha verimli bir şekilde istedikleri zaman aralığında yapmalarını sağlıyor” diyor.~

KATKIYI ÖLÇMEK GEREK
Borusan Holding de 15 Temmuz 2013 itibarıyla esnek çalışma saatlerine geçmiş durumda. Bu uygulama çerçevesinde Borusanlılar günlük çalışma sürelerini tamamlamak koşuluyla çalışmaya 07:00 - 09:30 arasında başlayıp ve 16:00 - 18:30 arasında mesailerini tamamlayabiliyorlar.

Borusan Holding İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Semra Akman, “Borusanlı, çalışma süresini kendi ihtiyaçları ve sorumlulukları doğrultusunda planlıyor. Zaman yönetimi Borusan kültürünün önemli bir parçası. Dolayısıyla bu molaları günlük çalışmayı bölen bir unsur olarak görmüyoruz” diyor, MY Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın da çalışanların iş saatlerini kullanmaktan çok şirkete katkılarının ölçülmesi gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Çalışanın görevini yerine getirirken alması beklenen sonuçlar doğru belirlenebildiğinde, iş süreçleri ve norm kadro doğru oluşturulduğunda, verimliliği sağlayacak sistem ve iş akışları iyi oturtulduğunda çalışanların verimliliği artıyor ve çalışma zamanını doğru kullanma oranı yükseliyor.”

MOLAYI MESAİYE KATANLAR
“Gerçek Mesai Saatleri” anket sonuçlarına göre de çalışanların sık, fakat kısa araların ardından iş başına döndüğü görülüyor. Ankete katılanların sadece yüzde 27’si mesai saatlerinde bir kez ara verdiğini söylüyor. Toplamda yüzde 48’i ise 3 veya daha fazla ara verdiğini belirtiyor. Yüzde 64’ü günde molalara toplam 15-30 dakika ayırıyor.

Bazı şirketlerde molalar, şirketlerin İK stratejisinin de bir parçası haline gelmiş durumda. Çalışanların sık rahatlama ihtiyacını fark eden Unilever Türkiye, ofiste çalışanlar için mola mekanlarını aynı zamanda çalışabilecekleri yerler olarak ayarlıyor. Şirket yetkilileri, molaları nasıl iş sürecine dahil ettiklerini şöyle anlatıyor: “Ofisimizde sadece masalarda değil, sayıları epey fazla olan oturma ve dinlenme alanlarında, kafede veya terasta da çalışma ortamı sunuyoruz. Böylece daha sağlıklı ve verimli işler çıkardığımıza inanıyoruz. Çay, sigara molalarını, sosyal medya kullanımını çalışma süresini bölen konular olarak değerlendirmiyoruz.” Unilever Türkiye 1 Eylül itibarıyla “Esnek Çalışma” yönetmeliğini hayata geçirdi. Yeni yönetmelik, çalışanların hangi saatlerde veya nerede çalıştıklarından çok iş hedeflerine odaklanan, part-time ya da uzaktan çalışmaya izin veren bir anlayışı temsil ediyor.

YAVAŞLAMAYA ZAMAN YOK
Neredeyse tamamen proje odaklı çalışan Microsoft da esnek zamanlı çalışma modelinin çalışanların verimliliğini artırdığı görüşünde. Esnek çalışma fırsatını sağlayabilecek her türlü teknolojik imkanı çalışanlara sunuluyor. Çalışanların performansı iş sonuçları ile değerlendirildiğinden şirketin herhangi bir denetim mekanizması da yok.

Microsoft Ortadoğu ve Afrika İK Müdürü Esra Gaon, “Esnek çalışma saatleri çalışanların işlerine konsantrasyonunu artırırken; sorumluluk hissi de çalışma sırasında daha verimli olmayı sağlar. Ayrıca devamsızlığın azalması, çalışan motivasyonunun artması ve trafikte geçen sürenin azaltılması gibi avantajları var. Kişiler zaman yönetimi, planlama ve organizasyon konularında gelişir, iş ve özel yaşam dengesini sağlayabilir” diyor.

Uzmanlar ise günümüzde akıllı telefonlar, tabletler ve laptoplar nedeniyle çalışanların mesai süresinin 8 saatin çok ötesine geçtiğini savunuyor. MCT Danışmanlık Yönetici Ortağı Tanyer Sönmezer “Neredeyse ayakta kalınan, uyunmayan sürenin tamamında işle ilgili bir bilgi alışverişi olduğunu görüyorum. Aslında bunu da çok sağlıklı bulmuyorum çünkü düşünmeye, durmaya, yavaşlamaya zaman kalmıyor” diyor.~

Yine esnek çalışma sistemini benimseyen Avea’nın İnsan Kaynakları Kıdemli Direktörü Bahattin Aydın’ın “Teknoloji hayatımızın her anında bizimle. E-posta trafiğimiz gece geç saatlere kadar sürebiliyor” şeklindeki sözleri aslında Sönmezer’in tespitini doğrular nitelikte. Avea’da günde 8 saat olarak belirtilen esnek çalışma sisteminde çalışanın bu süreyi verimli kullanabilmesi için uzaktan çalışmaya odaklı tüm teknolojiler sağlanıyor. Aydın, hem şirketin hem de çalışanların ilerlemesi için zaman yönetimi ve iş-yaşam dengesi konularına yoğunlaştıklarını söylüyor ve ekliyor: “Çünkü, biz dinamik, doğasında rekabet olan bir sektördeyiz. Dolayısıyla, çalışanlarımıza da, hayata vakit ayırabilmeleri için, aynı bilinci ve pratikliği kazandırabilmeyi istiyoruz.”

SANAYİDE VERİMLİLİK DAHA YÜKSEK
Peki kimler daha çok çalışıyor? Doğal olarak gün içinde doğrudan müşteri taleplerini karşılamayı hedefleyen, üretim hattında çalışan ya da bu tür faaliyetleri denetleyen tüm görevlerin cephenin gerisinde olan pozisyonlara oranla daha verimli çalışma olasılığı daha yüksek, Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşildere sanayi gibi üretim verimliliğinin takip edildiği sektörlerde ya da perakende ve bankacılık gibi mesainin müşteri hizmet saatleri ile ölçüldüğü sektörlerde verimlilik takibinin daha yakın yapılabildiğini söylüyor. Çelik Motor İnsan Kaynakları Müdürü Leyla Aysegül Örs, 08:00 - 17:30 arasında verdikleri tek resmi molanın 1 saatlik öğlen arası olduğunu söylüyor. Bunun haricinde çalışanların iş durumuna göre istedikleri zaman molaya çıkabildiğini ancak yine de günlük çalışma süresinin ortalama 7 saat gibi görece yüksek bir süreye tekabül ettiğini belirtiyor.

ABD OFİSE Mİ DÖNÜYOR?
MODEL VERİMLİ Mİ?

“Esnek çalışma sistemi" Türkiye’de gittikçe yaygınlaşırken, 41,5 milyon kişiyle evden çalışmanın en yaygın olduğu ülke olan ABD'de şirketler son 10 yılda bu modelin gerçekten verimliliği artırıp artırmadığı sorusuna yanıt bulmaya çalışıyor.
OFİSE DÖNÜŞ KARARI
Evden çalışma programına verdiği destekle bilinen Bank of America geçtiğimiz yıl bu politikasından vazgeçip belli pozisyonlardaki çalışanlarının ofisten çalışmasını zorunlu kıldı. Ama bu konudaki en büyük tartışma bu modelin sıkı destekçisi olan teknoloji sektörünün devlerinden Yahoo’nun Google’dan bu yıl transfer ettiği yeni CEO’sunun aldığı “ofise dönüş” kararı oldu.
YAHOO YASAKLADI
Göreve geldikten sonra Yahoo otoparklarının ne kadar boş olduğunu uzun süre sıkıntıyla izleyen şirket CEO’su Marissa Mayer, evden çalışan Yahoo çalışanlarının şirketin Sanal Özel Ağına ne sıklıkla bağlandıklarını kontrol etti ve çalışanların yeterince üretken olmadığını fark etti. Bunun üzerine radikal bir karar alan Marissa Mayer, Yahoo’da evden çalışmayı yasakladı.

DÜNYADA DURUM NE?
WEB’DE DOLAŞAN MUTLU

Dünyada iş saatleri tartışması daha çok şirketlerin sosyal medya kısıtlaması üzerinden yürüyor. Ancak 2009’da Massey Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmadan, kendilerine kızılmadan internette dolaşabilen ve online bankacılık gibi kişisel işlerini halledebilen çalışanların daha mutlu olduğu ve bunun da çalışanların patronlarına karşı daha olumlu hisler beslemesine yol açtığı sonucuna varıldı. 2011 ’de Ulusal Singapur Üniversitesi’nde yapılan başka bir araştırmaya göre de stres hisseden çalışanların internette sörf yapması onlara rahatlama sağlıyor ve bu sayede işe daha hızlı dönebiliyorlar.~
TWITTER SON SIRADA
ABD’li salary.com kariyer sitesinin geçtiğimiz yıl 3 bin 200 çalışan üzerinden yaptığı araştırma çalışanların yüzde 64’ünün mesai saatleri içinde işle ilgili olmayan web sitelerinde vakit geçirdiğini gösteriyor. Katılımcıların yüzde 39’u iş dışındaki web sitelerine haftada sadece 1 saat harcadığını söylerken, yüzde 29’u yaklaşık 2 saat, yüzde 21 ’i ise yaklaşık 5 saat, yüzde 3’ü ise 10 ve daha fazla saat harcadığını belirtiyor. Katılımcıların en çok vakit geçirdiği mecra yüzde 41 ile sosyal medya olarak ilk sırada yer alırken, onu sırasıyla yüzde 37 ile LinkedIn, yüzde 31 ile Yahoo, yüzde 28 ile Google+ ve yüzde 25 ile Amazon.com takip etmiş.
ENGELLEMEK ÇÖZÜM DEĞİL
Araştırmaya göre çalışanlar İş dışında başka mecralarda vakit geçirmelerinin en önemli 6 nedenini ise şöyle sıralamış: Yüzde 35’i işin onları yeterince zorlamadığını, yüzde 34’ü iş saatlerinin çok uzun olduğunu, yüzde 32’si şirketlerinin çalışmak için hiçbir motivasyon sunmadığını, yüzde 30’u işte tatmin olmadıklarını, yüzde 23’ü can sıkıntısını, yüzde 18’i ise az maaş aldıkları için bunu yaptıklarını belirtiyor. Katılımcıların yüzde 30’u şirketlerinin Facebook ve Twitter sitelerini engellendiğini belirtirken, yüzde 60’ı bu engelleme çabalarının yersiz olduğunu çünkü iş saatleri için kendi akıllı telefonlarını yahut tabletlerini kullanarak bu sitelere kolayca girdiklerini söylüyor.

8 SAAT SİSTEMİ ARTIK GEÇERLİ DEĞİL
CAM OFİS ÇÖZÜMÜ

Günümüzde pek çok şirket açıklık ve şeffaflık politikasının yanı sıra çalışan performansını gözlemlemek için “açık ofis" uygulamasına geçmiş durumda. Örneğin Delta Petrol Kurumsal Hizmetler Grup Müdürü Müge Aka, mesai saatlerinin kullanımı üzerinde bir denetim mekanizması kullanmadıklarını belirtirken, “Şeffaf ve açık alanda ya da cam odalarda çalıştığımız için ekranların tamamı göz önünde, bu yüzden çok fazla farklı bir şey yapmaya gerek olmuyor” diyor.
AÇIK OFİS BÖLÜYOR
HRM Danışmanlık Ortağı Elif Ejdar Özel ise açık ofisin işi en çok bölen faktör olduğunu düşünüyor; “Açık ofis sistemi iletişimin ve insan ilişkilerinin daha fazla olmasını sağlar. Ancak yüksek sesle konuşulması ve kişisel telefon görüşmeleri diğer çalışanların konsantrasyonunu etkiliyor.”
ARTIK MESAİ HER YERDE
Msearch Genel Müdürü Ali Midillili 8 saat sisteminin artık geçerli olmadığını söylüyor; “Çalışanlar, teknolojinin de yardımıyla her yerden çalışabilir. Önemli olan verilen görevi yerine getirmek için doğru adımları, doğru zamanda, tutarlı ve sürekli bir şekilde atmaktır. Çalışanların, kurum kültürünü, beklentilerini, değerlerini ve iş yapma bilincini anlamış olmaları gerekir.”


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz